1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. 11 YILDIR CENAZESİ GÖMÜLEMEDİ!
11 YILDIR CENAZESİ GÖMÜLEMEDİ!

11 YILDIR CENAZESİ GÖMÜLEMEDİ!

11 yıllık sır!

A+A-

Erkin Güney, 11 yıl önce cinayete kurban gittiğini öne sürdüğü ve hukuki engellerden dolayı toprağa veremediği babası Ramadan Güney ile ilgili cinayet davası süreci başlatıyor

Suna ERDEN

İngiltere’de büyük bir serveti bulunan, 2006 yılında KKTC’de yaşamını yitiren Kıbrıslı Türk İşadamı Ramadan Güney, 11 yıldır gömülemedi. Ramadan Güney’in, cesedi yıllardır mumyalanmış bir şekilde, İngiltere’deki Brookwood mezarlığında muhafaza ediliyor.

Güney’in toprağa verilememesinin ardında ise cinayet iddiaları, miras kavgası ve entrikalar olduğu öne sürülüyor. Oğlu Erkin Güney, 31 Ekim 2006 tarihinde kaybettiği babasının cinayete kurban gittiğini, otopsi raporlarının bunu gösterdiğini, ayrıca babasının ölümünden sonra ortaya çıkan 2 Milyon Sterlin tutarındaki sahte çeklerin bunun göstergesi olduğunu öne sürdü. Babasını 11 yıl önce kaybettiğini, ancak toprağa veremediğini söyleyen Erkin Güney, akıllara durgunluk veren hikayesini Star Kıbrıs’a anlattı.

DAVA SÜRECİNİ YENİDEN BAŞLATACAK

Babasının cinayete kurban gittiğini ispatlamak için dava süreci başlatmaya hazırlanan Erkin Güney, sahte çekler, entrikalar ve cinayet iddiasıyla ilgili şunları anlattı: “Babam 20 Ekim 2006 yılında Kıbrıs’a geldi. Girne merkezde kendi evinde kalıyordu. KKTC’ye yerleşmeyi düşünüyordu. Zaten İngiltere ile Kıbrıs arasında sık sık mekik dokuyordu. Babam geldikten 11 gün sonra yaşamını yitirdi. Önce kalp krizi olduğu söylense de daha sonra ortaya çıkan gerçekler babamın cinayete kurban gittiğini gösterdi.”

SON GECESİNDE MİSAFİRLERİ VARDI

Güney, babasının fenalaşarak hastaneye kaldırıldığı 31 Ekim 2006 tarihiyle ilgili ise şu iddiaları anlattı.

“Tanık ifadelerine göre, babamın fenalaşarak hastaneye kaldırıldığı 31 Ekim gecesinin akşamı İ.A. isimli doktor, babamın yanında asistan olarak çalışan S.Ç. isimli kadın ve babamın O.S. ile H.M. isimli arkadaşları misafirliğe gittiler. İ.A. ile S.Ç. bir bahane bulup babamın arkadaşlarını evden gönderdiler. Babam o akşamın ilerleyen saatlerinde fenalaşarak hastaneye kaldırıldı ve hayatını kaybetti. İ.A isimli doktor ifadesinde evden ayrıldıktan sonra babamın onu arayıp fenalaştığını söylediğini, önce Girne Akçiçek ardından Lefkoşa Devlet Hastanesi’ne götürülmesini sağladığını öne sürdü.”

OTOPSİ SONUÇLARI CİNAYETİ GÖSTERİYOR

Erkin Güney iddialarını şöyle sürdürdü: “Babam Lefkoşa hastanesindeyken Niyazi dayım oraya gitti ancak İ.A. isimli doktor, dayımın babamı görmesini engelledi. Zaten hastaneye kaldırıldığının ertesi günü de hayatını kaybetti. Ben o esnada İngiltere’deydim ve haberi alır almaz buraya geldim. Babamın kalp krizi sonucu öldüğünü söylediler. Ancak ben otopsi istedim ve babamdan alınan doku örnekleri Türkiye’ye gönderildi.

Türkiye’den gelen sonuçlarda babamın kanında 220 miligram etanol ve uyku hapı çıktı. Doku örnekleri İngiltere’de de incelendi ve aynı sonuçlar elde edildi. İlginç olan tarafı ise etanol maddesinin bağırsaklarda değil sadece kanda çıkmasıydı. Etanol çok ucuz içkilerde bulunan bir maddedir. Babam zengin bir adamdı ve öyle bir içkiyi içmezdi. Bağırsaklarda çıkmaması da midesine içki girmediğini gösteriyordu. Direkt damardan zerk edildiğini düşünüyorum. Otopsi sonuçları babamın cinayete kurban gittiğini gösteriyor. Ayrıca, babamın evindeki yatak çarşafları, yastığı hatta çöpleri dahi kaybolmuştu.”

SAHTE ÇEKLER ORTAYA ÇIKTI

“Otopsi sonuçlarının yanı sıra babamın ölümünden sonra piyasaya çıkarılan ve babamın olduğu öne sürülen 2 Milyon Sterlin tutarındaki çekler de cinayet şüphesini kuvvetlendirdi. Babamın ölümünden iki hafta sonra İ.A. ile S.Ç. babamdan alacakları olduğunu, ellerinde 2 Milyon Sterlin tutarında çekler olduğunu söyleyerek tereke kurulmasını istediler. Hatta ara emri davası açarak babamın mirasını dondurmaya çalıştılar. Ben de çeklerin sahte olduğu iddiasıyla karşı dava açtım. İngiltere’den evrak uzmanı getirttim. Dava 3 buçuk yıl sürdü ve mahkeme çeklerin sahte olduğuna hükmetti. Bunlar üst mahkemeye de gittiler, burada da davayı kazandık. Mahkeme çekler üzerinde oynama yapıldığına karar verdi.”

ÇEKLERDEKİ MEBLAĞLAR ÜZERİNDE OYNAMA YAPTILAR

“Zaten o çekler babamın asistanı S.Ç.’ye işleri sürdürmesi için yazdığı 300 veya 400 TL’lik çeklerdi. Bu şahıslar çekler üzerindeki sıfırlarla oynayarak meblağı yükselttiler. Çeklerle ilgili bir ilginç detayda babamın İngiltere’de beraber yaşadığı D.H. isimli kadına yazmış olduğu 450 Sterlin tutarındaki çekin KKTC’de ortaya çıkması ve çek üzerinde oynama yapılarak meblağın 450 bin Sterline yükseltilmesiydi. Bu detay işin içinde babamın kız arkadaşının olduğunu da gösteriyordu.”

ARAPSAÇINA DÖNDÜ

“İngiltere’deki yasalara göre bir kadın bir erkekle 2 yıl beraber yaşarsa evli olmasa dahi mirasından hak talep edebiliyor. Diane Holliday, babamdan çocuğu olduğunu, çocuğunun babasının mezarını ziyaret edemeyeceğini öne sürerek, babamın KKTC’ye gömülmesini engelledi.

Bu kadın 1998 yılında trafik kazasında yaşamını yitiren Prenses Diana'nın sevgilisi Mısırlı Dodi Fayed için de kızının babası olduğuna dair yalan söylemiş, hatta yalan söylediği ve polisi boş yere meşgul ettiği için gözaltına alınmıştı. Biz bu kadının yalan söylediğini, çocuğun babamdan olmadığını düşünüyoruz. Zaten ilk DNA raporlarında çocuk babama ait çıkmadı, ikinci DNA raporunda babama ait olduğu söylendi.”

DAVA SÜRECİ BAŞLATACAĞIZ

Babasını gömemediğini, eski sevgilisinin babasına ait mezarlığı mahkeme kararıyla aldığını, ayrıca KKTC’de yaşanan garip olayların da çözülemediğini kaydeden Erkin Güney, “Hem babamın KKTC’ye getirilip gömülmesi hem de buradaki cinayet şüphemizle ilgili dava süreci başlatacağız” dedi. Güney, “Babamın ölümünden sonra piyasaya çıkan çeklerin sahte olduğuna karar verildi ancak bu şahısların peşine düşülmedi. Olay olduğu gibi ortada bırakıldı. Otopsi sonuçları, ölümden sonra yaşananlar cinayet bulgusunu güçlendirirken buradaki makamlar bu olaya duyarsız kaldı” dedi.

DOSYA NEDEN KAYIP

Güney sözlerini şöyle sürdürdü: “Cinayet şüphemizle ilgili tekrar harekete geçtim. Yeniden dava açıyorum. Dava için konuştuğum avukat benden adli ölüm tahkikat dosyasını istedi. Ne ilginçtir ki babamın adli ölüm dosyası da kayıp. Gerçi ben de kopyası var fakat dosyanın kaybolmuş olması da incelenmesi gereken bir konudur.”

Star Kıbrıs

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.