1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. “4:1 ORANINDA UZLAŞI YOK” İDDİASI
“4:1 ORANINDA UZLAŞI YOK” İDDİASI

“4:1 ORANINDA UZLAŞI YOK” İDDİASI

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis;

A+A-

 

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, dün Rum siyasi parti başkan ve yetkilileriyle bir araya gelerek Kıbrıs sorunu çözümü müzakerelerine ilişkin bilgi verdi.

Fileleftheros gazetesi: “Temel Konularda Anlaşma Yok – Reklamı Yapılmasına Rağmen Nüfusta 4:1 Oranında Anlaşma Yok” başlıkları altında verdiği haberinde, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in dün Rum siyasi parti başkanlarıyla gerçekleştirdiği toplantıdan “Kıbrıs sorunundaki birçok büyük konunun hala açık bulunduğu” sonucunun çıktığını iddia etti.

Gazete, “Bazı konularda görüş ayrılığının büyük olduğunu, karşılıklı sunulan tezler ve neler üzerinde anlaşmaya varıldığı konusunda da büyük karmaşa olduğunu” ileri sürerken, toplantıda ayrıca “4’e 1 oranında uzlaşı olmadığının da belirtildiğini” savundu.

Bu oranın, Kıbrıs Rum tarafının tezi olduğunu ancak Kıbrıs Türk tarafınca kabul edilmediğini yazan gazete, Kıbrıs Türk tarafının, KKTC’nin bugünkü nüfusunun tanınması gerektiğini savunduğunu iddia etti.

4’e 1 oranının uygulanabilir olmadığını ve Türk vatandaşlarının Kıbrıs’a gelmesi imkanını da yaratabileceğini ifade eden gazete, mülkiyet konusunda ise “kullanıcı konusunda” anlaşmazlık bulunduğunu öne sürdü.

Gazete, Kıbrıs Rum tarafının, ilk söz hakkının “yasal mal sahibinde”, Türk tarafının ise “kullanıcıda” olduğu konusunda ısrar ettiklerini belirterek, DİKO, EDEK, Çevreciler ve Vatandaşlar İttifakı’nın “müzakerelerde varılan uzlaşının, yasal mal sahibiyle kullanıcıyı eşitlediğini” varsaydıklarını yazdı.

Gazete, dünkü bilgilendirme doğrultusunda “Yönetim konularında (vatandaşlık, yetkiler vs.) görüş ayrılıkları olduğu; toprak konusunda çok net farklı yaklaşımlar bulunan kriterler olduğu ve ekonomi konusunda da uzlaşılar olmasına karşın geçiş dönemleri konusunda anlaşmaya varılamadığını” savundu.

Gazete, taşınmaz malların talep edilmesi süreci konusunda ise, “Kıbrıs Rum tarafının tezinin, vatandaşların Komite, mahkemeler ve AİHM’ye başvurabilecekleri” şeklinde olduğunu belirtti. DİKO’nun dünkü toplantıda, “AB vatandaşı olan Kıbrıslıların AİHM’ye başvuru haklarının ellerinden alınmayacağını” vurgulaması üzerine, Rum hükümetinin bu görüşün incelenmek üzere not ettiğini aktardı.

KKTC’deki eski taşınmazlarına gelerek Kıbrıslı Türk’lerde rahatsızlık yaratan Kıbrıslı Rumlar konusunun da Anastasiadis tarafından toplantıda gündeme getirildiği ve Yorgos Perdikis’in buna tepki göstererek “göçmenlere, mallarına gitmeme tavsiyesinin verilemeyeceğini” söylediği bildirildi.

Habere göre, Anastasiadis toplantıda “dönüşümlü başkanlık” konusuna da değindi ve “tezin, çapraz oyla seçilecek kalıcı Başkan ve Başkan Yardımcısı olduğunu” söyledi ancak ayrıntı vermedi.

“2004 YILINI HATIRLATAN ANLAŞMAZLIKLAR” 

Gazete, bir diğer haberinde, Anastasiadis ile parti başkanlarının dünkü toplantısının, karartmaya ilişkin değinmeler ve 2004 yılını hatırlatan anlaşmazlıklarla geçtiğini; zaman zaman tartışmaların şiddetinin yükseldiğini yazdı.

Gazete, Anastasiadis ile DİKO Başkanı Nikolas Papadopulos arasında zaman zaman “kılıçların çekildiğini; hükümet kanadının sık sık Tasos Papadopulos’a değindiğini ve 2004 yılında BM Genel Sekreteri’ne mülkiyet konusunda gönderdiği mektubu ortaya koyduğunu” bildirdi.

DİSİ Başkanı Averof Neofitu’nun toplantıda, Tasos Papadopulos’un Annan Planı’nı imzaladığına dikkat çektiğini; DİKO Başkanı’nın tepkisi üzerine ise AKEL’in, “Papadopulos’un planı referanduma götürmeyi kabul ettiğini” hatırlattığını yazan gazete, müzakere belgelerinin neden partilere verilmediği konusunda da tartışmaların yaşandığını vurguladı.

Nikolas Papadopulos, Anastasiadis’in, “uzlaşıların yer aldığı belgelerin tümünü partilere göstermemesini” eleştirdi.

Öte yandan siyasi parti başkan ve yetkilileri toplantı sonrasında açıklamalarda bulundular.

DİKO Başkanı Papadopulos açıklamasında, “mal sahibiyle kullanıcının eşitlenmesinin ve bu şekilde mülkiyet hakkının korunacağının iddia edilmesinin mümkün olamayacağını” savundu.

Papadopulos, “İlk göz hakkının mal sahibinde olması ve göçmenlerin taşınmazlarının sahipleri olduklarını ispat etmek zorunda bırakılmamaları gerektiğini” öne sürdü.

EDEK Başkanı Marinos Sizopulos ise, “Temel konularda Türk tarafıyla büyük görüş ayrılıklarının bulunduğunu” iddia ederek “sözde çözüm ortamı yaratılması çabalarıyla aşırı iyimserliğin gerçek olmadığını” savundu.

EURO.KO Başkanı Dimitris Silluris açıklamasında, 2009 yılı Ulusal Konsey kararlarına saygı gösterileceğinin belirtilmesinden memnuniyet duyduklarını ve çözüme ulaşılmasının tek yolunun AB kurumlarının çözüm çabalarına müdahil olması olduğunu belirtti.

Ekologlar ve Çevreciler Hareketi Başkanı Perdikis ise, müzakere masasında bulunan birçok unsurun beklentilerinin çok azını karşıladığını belirterek, göçmenlerin Akıncı ya da Eide tarafından değil, ilk elden bilgilendirilmeleri gerektiği eleştirisinde bulundu.

Vatandaşlar İttifakı’nın açıklamasında da, “halka iyimserlik havası yaratmak isteyenlerin bir kez daha düşünmeleri gerektiği; mülkiyet konusunun insan hakları değil, siyasi bir konu olduğu ve göçmenleri geri dönmesinde bir limit bulunabileceğinin kabul edilemeyeceği” öne sürüldü.

HRİSTODULİDİS: “YASAL MAL SAHİBİ, İLK SÖZ HAKKI SAHİBİ”

Rum Hükümet Sözcüsü Nikos Hristodulidis, Kıbrıs Rum tarafının görüşünün “yasal mal sahibinin, ilk söz hakkına sahip olması” şeklinde olduğu vurguladı.

Rum siyasi partilerinin eleştirilerine dün yanıt veren Hristodulidis, “müzakere masasında görüşülmekte olan konular hakkında sonuçlara varmak için acele edilmemesi gerektiğini” belirterek, “Türk tezlerinin uzlaşılmış varsayılmasının yanlış olduğunu” ifade etti.

Hristodulidis: “Bu, şu anda müzakere edilen kriterler çerçevesinde belirlenecek bir konudur ve müzakerecilerin bugün tam günlük bir görüşmesi vardır” şeklinde konuştu.

Bir soruya karışık Hristodulidis, Kıbrıs Rum tarafının bu tezinin “nerelere varabileceğini kamuoyu önünde söylemesinin sorumsuzluk olacağını, söyleyebileceği tek şeyin, mülkiyette ilk söz hakkının mal sahibinde olması yönündeki tezlerinin değişmezliği olduğunu” vurguladı.

Politis gazetesi haberini: “Kullanıcının Tarifi – Kimin Kullanıcı Haklarına Sahip Olacağının Belirlenmesi Zor” başlıkları altında verirken, Anastasiadis ve parti yetkililerinin dünkü toplantısında, müzakerecileri şu anda en çok meşgul eden unsurun “kullanıcı kategorisinin belirlenmesi” olduğunun ortaya çıktığını iddia etti.

Gazete, müzakerecilerin şu anda karşı karşıya bulundukları en büyük sorunun “kimlerin şu anki kullanıcı varsayılabileceğinin belirlenmesi olduğunu” iddia ederek, “göçmen olmayan Kıbrıslı Türklerin, yerleşiklerin (TC kökenlilerin) ve üçüncü ülke vatandaşlarının ne derece kullanıcı varsayılabilecekleri sorularının gündemde olduğunu” öne sürdü.

“Şu anda mülkiyet kategorilerine dair uzlaşı bulunduğunu ancak kriterlere ilişkin müzakerelerin dün başladığını” iddia eden gazete, bir kaynağa göre, “mülkiyet konusundaki anlaşmazlıkların, müzakerelerde Kasım ayından önce dış konular ve garantilere geçilmesini zora soktuğunu” savundu.

Gazete, haberinin devamında, Rum sözcü ve siyasi parti yetkililerinin açıklamalarını yansıttı.

Diğer gazeteler ise konuya ilişkin haberlerini şu başlıklarla yansıttılar:

Alithia: “Hala Alınması Gereken Mesafe Var – Kriterlerin Görüşülmesine Dün Başlandı – DİSİ ve EURO.KO Memnuniyet, DİKO, EDEK, Çevreciler ve İttifak Eleştiriler Dile Getirdiler”.

Simerini: “Müzakere Ortamı Bulanık – Başkanın Bilgilendirmesine Rağmen Mülkiyet Belirsizliğini Sürdürüyor”.

Haravgi: “Görüşülen Başlıklarda Uzlaşılar ve ‘Dikenler’ – Mülkiyet Tartışma Konusu Olmaya Devam Ediyor”.

 

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.