Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis yemekte buluştu.

Yaklaşık 9 buçuk ay sonra BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi ve BM Barış Gücü Misyon Şefi Elizabeth Spehar’ın ara bölgedeki resmi ikametgahında bir araya gelen liderler 2 saat başbaşa görüştü.

Ardından da yemeğe geçildi.

Yemekte liderlere ev sahibi Spehar hariç kimse eşlik etmedi.Akıncı ve Anastasiadis buluşması yaklaşık 3 buçuk saat sürdü.

Görüşmenin ardından Cumhurbaşkanlığa dönüşünde gazetecilere açıklama yapan Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, 10 aydır bir araya gelemedikleri Rum liderle Crans Montana sonrası bir araya geldiklerini ve bundan sonrasını nasıl gördüklerini değerlendirme fırsatı bulduklarını söyledi.

Akıncı, “Bu gerekliydi, yapılmalıyıdı. Bundan sonrası için net bir fikir sahibi olmamız önemliydi. Crans Montana’da tarihi bir fırsat kaçırılmıştı. 2004’te Annan Planı oylaması sonuçları itibariyle yitirilen fırsattan sonra Crans Montana’ya gelinceye kadar ne kadar uzun bir süre geçtiğini biliyorsunuz. Crans Montana’da o bir araya geliş kolay olmadı. Oraya gidebilmek için buradaki 2 yıllık çok yoğun çaba ve sonrasında Mont Pelerin, Cenevre ve en sonunda da Crans Montana buluşması gerçekten özellikle Kıbrıs Türk tarafının da çok yoğun uğraşları sayesinde oldu ve ne yazık ki olumlu bir sonuç elde edilemedi” dedi.

Gelinen aşamada artık hiçbir şeyin eskisi gibi olamayacağını, bunun mümkün olmadığını vurgulayan Cumhurbaşkanı, Crans Montana’da sonuçlanan sürecin beraberinde getirdiği derslerden her iki tarafın da yararlanması ve geleceğe bakarken bunları dikkate alması gerektiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı, “yöntem olarak aynı yöntemlerin içine hapsolmak diye bir niyetimiz ve kararımızı kesinlikle yoktur ve olmayacaktır. Bunu çok açık ve net olarak söylemek istiyorum. Yani Crans Montana’da kaldığımız yerden başlayalım konuşmaya, konuların etrafından dönelim, müzakereciler gitsin saatlerce tartışsın, sonra liderler gelsin onlar da saatlerce konuşsun ve bir yere varamasınlar, bu dönem kapanmıştır. Bu geçmişe ait bir olaydır. Bundan sonraki süreç ancak ucu açık olmayan paket şeklinde stratejik bir yaklaşımla ele alınabilir şeklinde benim beyanlarım vardır. Bu olabilir mi önümüzdeki dönemde, Genel Sekreter Guterres bu konuda herhangi bir girişim yapar mı yapmaz mı, bunları da önümüzdeki süreç gösterecektir” dedi.

Cumhurbaşkanı Akıncı, Anastasiadis ile gerçekleştirdikleri toplantıda yeni bir durumun ortaya çıkmadığını vurguladı.

Akıncı, “Taraflar Crans Montana’da hangi noktadaysa o noktada olmaya devam ediyorlar. Geçen süreçte Rum tarafının tavrında herhangi bir belirgin farklılaşma görebilmiş değiliz” dedi.

Görüşmede doğalgazla ilgili olarak da bundan sonra olabilecekler konusunda uyarılarda bulunduklarını belirten Akıncı, “bu konu Kıbrıs’ta her iki toplumun ortak zenginliği olduğuna göre bu konuda ya bir komite kurulmalı, ya bu çalışmalar askıya alınmalı ya da eğer bunlar olamıyorsa o zaman Kıbrıs Türk tarafı da Türkiye ile birlikte benzeri faaliyetlere girişmek durumunda kalabilir. Bunların bilinmesi gerekliydi” dedi.

Cumhurbaşkanı Akıncı, kapılarla ilgili olarak görüşme öncesi Rum tarafından bilgi istediğini de aktardı.

Özellikle Aplıç kapısının Rum tarafında kalan yolunun ne zaman bitirilebileceğini sorduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı, müteahhitin 15 Eylül’de teslim edeceği cevabının kendisine iletildiğini söyledi.

Akıncı, “Derinya’nın ise 1 Temmuz’da hazır olabileceği söylendi. Temenni ederiz ki bu tarihler artık kesin tarihler olsun. Biz de burada hükümetle birlikte bizim tarafta eksik kalan konuları yetiştirelim. Artık bir birine çok yakın tarihlerde bu iki kapıyı açabilelim” dedi.

BM Genel Sekreteri’nin özel temsilci atayabileceği şeklindeki bilgilere de değinen Cumhurbaşkanı Akıncı, bunun sürekli bir danışman değil, geçici bir görevlendirme olabileceğinin söylendiği ancak bunun henüz net olmadığını kaydetti.

Cumhurbaşkanı bir soruya karşılık, toplantıda Rum tarafında henüz bir zihniyet değişikliğinin ipuçlarını görmediğini söyledi.