Kıbrıs Türk Ticaret Odası (KTTO), Yeşil Hat Tüzüğü’ne ilişkin Rum yönetimince ortaya atılan iddiaların “dayanıksız ve asılsız” olduğunu bildirerek, Yeşil Hat Tüzüğü kapsamında yapılan ticaretteki azalmanın esas nedeninin de “bu asılsız iddialar” olduğunu vurguladı.

KTTO tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Kıbrıs Rum yönetimi Tarım Doğal Kaynaklar ve Çevre Bakanı’nın geçtiğimiz hafta, ‘Yeşil Hat Tüzüğü’nün tıpkı hattın kendisi gibi delik deşik olduğunu, isteyen herkesin fark edilmeden istediği noktadan Güney Kıbrıs’a geçebildiği gibi, söz konusu tüzüğün kapsamadığı ürünleri de geçirebildiği’ açıklaması tamamen asılsızdır ve ispatlanmamış iddialar üzerine yapılmıştır. Kıbrıslı Rum Bakanın bu açıklaması, yeşil hat üzerinden yapılan kayıt dışı ticaretin Yeşil Hat Tüzüğü kapsamında yapılmakta olduğu gibi asılsız bir iddiayı kasıtlı olarak gündeme taşımıştır” denildi.

“AMAÇ,  OLUMSUZ ÖNYARGIYLA TİCARETE DARBE VURMAK”

Rum Bakanın açıklamasının, Kıbrıs Rum yönetiminin sistematik bir şekilde yapmış olduğu “uydurma propagandanın” bir parçası olarak maksatlı bir şekilde yapıldığına dikkat çekilen açıklamada, amacın;  Yeşil Hat Tüzüğü ile ilgili olumsuz önyargı yaratarak iki taraf arasındaki ticarete darbe vurmaya yönelik olduğu ifade edildi.

Açıklamada, Rum tarafının AB ve diğer ülkelerden aldığı cesaretle benzeri açıklamaları geçmiş dönemlerde bal ve balık ticareti için de yaptığı  hatırlatılarak, “Kıbrıs Rum yönetiminin esas amacının Rum ticaretini kontrolsüz bir şekilde Kuzey’e yayarak, KKTC ekonomisini daha da küçültmek ve zayıflatmak olduğu bu girişimlerle bir kez daha ortaya çıkmıştır” denildi.

Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin görüşmelerin Ekim ayının ikinci yarısında başlayacağının konuşulduğu bu günlerde iki taraf arasındaki güveni sarsıcı girişim ve demeçlere son verilmesi gerektiğinin altı çizilerek, “Kıbrıs Türk Ticaret Odası olarak, bu tarz kötü niyetli açıklamaların adadaki iki taraf arasındaki güvene zarar verdiğini bir kere daha hatırlatır; ispatlanmış bilgiye dayanmayan bu tür açıklamalardan kaçınma çağrımızı yenileriz” denildi.

TAK