ANGOLEMLİ: “BU HÜKÜMET ATALAY’IN GELMESİNDEN BİR GÜN ÖNCE ZAMMI AÇIKLADI AMA ÖZERKLİK KELİMESİNİ AĞZINA BİLE ALAMADI, BU ÇOK DÜŞÜNDÜRÜCÜ”

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber, Başbakanlığı döneminde olduğu gibi Meclis Başkanlığı döneminde de ilkelerinin dürüstlük, şeffaflık ve hesap verebilirlik olduğunu söyledi.

Siber, bu açıklamayı Meclis Genel Kurulu toplantısı sırasında, Biokim davasıyla ilgili bir gazetenin haberinde adının geçmesi üzerine yaptı ve kendisinin Başbakanlığı döneminde, bir bakanlar kurulu toplantısı öncesinde, canlı yayında, sadece Başsavcılık’ın konuyla ilgili raporunu aynen okuduğunu belirtti.

ANGOLEMLİ: “ELEKRİĞE ZAM YAPILIRKEN, ÖZERKLEŞTİRME GİBİ YUMUŞATICI KULLANILABİLİRDİ”

TDP Gazimağusa milletvekili Hüseyin Angolemli “Hükümetin icraatları” konulu gündem dışı konuşmasında, UBP dönemi istihdam edilen 363 kişinin durdurulacağı kararının nasıl alındığı sordu. Angolemli, bu karar Bakanlar Kurulu’nda alınmışsa Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş’ın o toplantıdaki tavrının ne olduğunu bilmek istediğini söyledi.

Hükümet’in çare yeri olduğunu vurgulayan Angolemli, ancak zamma rağmen halkın karanlıkta kalabileceği endişesi taşıdığını belirtti.

Angolemli, Hükümet içinde ve CTP/BG içinde elektrik zammı konusunda yapılan farklı açıklamalara değinerek, UBP kurultayı dönemindeki sorunların benzerlerinin CTP/BG’de yaşandığını savundu.

“Elektriğe zam yaparken hiç olmazsa yumuşatıcı kullanabilirlerdi” diyen Hüseyin Angolemli, özerkleştirme konusunun da gündeme getirilebileceğini ancak zamdan başka çare görülemediğini iddia etti.

“ÖZERKLİK KELİMESİNİ AĞIZLARINA BİLE ALAMADILAR ÇÜNKÜ…”

Angolemli, “Bu hükümet, özerklik kelimesini ağzına bile alamadı çünkü caymışlardır çünkü, ekonomik pakete karşı gelemiyorlar. Beşir Atalay’ın gelmesinden bir gün önce zammı açıkladılar ama özerkliğin sözünü bile edemediler. Bu çok düşündürücü bir olay” dedi.

Futbol Federasyonu ve KOP arasındaki ilişkiler konusunda da Hükümet’te fikir birliği olmadığını; Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş’ın her gün Federasyon Başkanı Hasan Sertoğlu’na eleştiri yaptığını; hedef gösterdiğini; oysa Sertoğlu’nun toplumun çoğunluğundan onay aldığını söyledi.

Angolemli, Biokim davasına ve bugün Afrika gazetesinde yer alan habere değinerek, Meclis Başkanı’nın bu davayla ilgili sözlerine açıklık getirmesini istedi.

“Toplumun şeffaflığa susuzluğu var” diyen Angolemli, öğretmenlerin, okullardaki öğretmen ve hademe eksikliği nedeniyle grev yaptığını belirtti.

Elektrikte özerklik, poliste sivilleşme sözleri veren hükümete “hodri meydan” diyen Angolemli, Hükümet’in kurultay çalışmalarından sıyrılıp halka da zaman ayırmasını istedi.

SİBER

Meclis Başkanı Sibel Siber de, alakası olmayan bir olayla ilgili bugün bir gazetede hakkında yazılan habere açıklık getirmek için söz aldı.

Başbakanlığı döneminde, bir bakanlar kurulu toplantısı öncesinde canlı yayın sırasında, CTP/BG’nin geçmiş hükümet döneminde Başsavcılığa intikal eden araştırma dosyalarını, aynen Başsavcılıktan gelen ifadelerle okuduğunu anlatan Siber, özetle şunları söyledi:

“Bu (Biokim) mahkemede olan bir olay ve Savcılığın yazdığı bir yazı. Hiçbir kelime çıkarmadan, Savcılığın CTP dönemindeki olaylarla ilgili raporunu hiçbir yorum yapmadan okudum. Sonra da dedim ki, ‘bu dosyayı eğer hukuki bir engel yoksa, basın mensuplarına da dağıtmak istiyorum’. Bazı basın mensupları bu dosyayı istedi, biz de gönderdik.

Şimdi benimle ilgisi olmayan, tek kelime eksik veya fazla olmadan, Başsavcılık raporunu aynen canlı yayında okudum. Raporda, bu konuda suç teşkil eden bir şey bulunmadığı yazıyordu.”

Gazetenin bugünkü yayınından üzüntü duyduğunu ifade eden Meclis Başkanı Sibel Siber, açıklamasının gazetecilik ilkelerine bağlı kalınarak yayımlanması gerektiğini; o günkü açıklamasının da halen kayıtlardan bulunup izlenebileceğini söyledi.

“DÜRÜSTLÜK, ŞEFFAFLIK, HESAP VEREBİLİRLİK”

Siber, kamuoyunun da, milletvekillerinin de gerçeği bildiğini kaydederek, “Müsterih olun. Benim ilkem her zaman aynı oldu. Meclis Başkanlığı dönemimde de aynı ilke dürüstlük şeffaflık hesap verebilirlik her zaman benimle beraber ilkelerim olacak” diyerek konuşmasını tamamladı.

ULUÇAY

İçişleri Bakanı Teberrüken Uluçay da yeniden söz alarak, bu yıl tarımsal arazilerin kiralanmasının uzadığını, insanların ekin ekmeye başladığını, işlemleri haftaya tamamen bitireceklerini kaydetti ve gelecek yıl bu işlemleri Haziran’da başlatıp daha erken tamamlayacaklarını yineledi.

TÖRE: “KKTC TARİHE ŞAKA OLSUN DİYE KURULMADI”

DP/UG Lefkoşa Milletvekili Zorlu Töre, “KKTC 30 yaşında, yaşasın cumhuriyet” konulu konuşmasında, KKTC’nin tarihe şaka olsun diye kurulmadığını söyledi.

Töre, halkın egemenliğini korumak kollamakla görev olduğunu belirterek, geçmişte yaşadığı gibi birleşik bir Kıbrıs istemediğini ifade etti.

Klerides’in de, Anastasiadis’in de EOKA’cı ve Akritas Planı’nın uygulayıcıları olduğunu belirten Töre, Annan Planı’nın Kıbrıs Türk halkı için bir ölüm planı olduğunu, Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu planı daha sonra “baldıran zehiri” diye nitelediğini savundu.

“Rumlar da evet deseydi ölmüş olacaktık, bugün KKTC, bir devlet olmayacaktı” diyen Töre, Dışişleri Bakanı Özdil Nami’yi tek devlet-tek egemenlik söylemleri ve Kıbrıs sorunuyla ilgili tutumundan dolayı protesto etti; “Barış olsun diye barış olamaz, bizden sonraki nesillere ihanet edemeyiz. Ya devlete sahip çıkacağız, ya da çıkmayanlar burada nasıl oturuyorlar kendileri söylesinler” dedi.

KTFF Başkanı Sertoğlu’nun girişimlerinin niye desteklendiğini soran Töre, KKTC’ye de BM üyesi olmayan Cebelitarık, San Marina, Galler gibi bir statü verilmesinin istenebileceğini belirtti.

Meclis’te daha sonra sorular bölümüne geçildi ve gündem tamamlandı.

Meclis’in bir sonraki toplantısı 25 Kasım Pazartesi günü yapılacak.

TAK