Suna ERDEN

Yolsuzluk dosyalarının açılması için “Nereden buldun yasası” çıkarılması gerektiği ifade edilirken, Avukat Mamalı, Mal Bildiriminde Bulunulması Yasası”nın usulsüzlüklerin üzerine gidilmesi için yeterli olduğunu ifade etti

KKTC’de yolsuzluk, usulsüzlük, rüşvet, vergi kaçırma, suç gelirlerinden mal edinme gibi olayların üstüne gidilebilmesi için, “Nereden buldun yasası” çıkarılması gerektiği ifade ediliyor. Bazı siyasi parti başkanları ve sendikalar, yasanın çıkarılması ve yolsuzluğun hesabının sorulması gerektiğini dile getiriyor. Yasa olmayışından dolayı yolsuzlukların üstüne gidilmediği öne sürülürken, birçok rüşvet iddiaları, vergi kaçırma, yolsuzluk dosyası ise beklemede duruyor.

Avukat Barış Mamalı, yolsuzlukların üstüne gitmek için “Nereden Buldun Yasası’nı” beklemeye gerek olmadığını, 8 yıl önce yürürlüğe giren “Mal Bildiriminde Bulunulması Yasası”nın usulsüzlüklerin üzerine gidilmesi için yeterli olduğunu ifade etti.

Star Kıbrıs’a konuşan Mamalı, yasa kapsamında Cumhurbaşkanından memuruna kadar herkesin mal varlığının kaynağını açıklama zorunluluğu olduğunu belirterek ancak yasanın 8 yıl önce yürürlüğe girmesine rağmen tek bir kişinin dahi yargı önüne çıkmadığını söyledi. Mamalı, yasanın etkin kullanılması için bağımsız bir komisyon kurulması gerektiğini ifade ederek, en kısa sürede yasayı uygulamaya koymanın şart olduğunu dile getirdi.

YASA VAR, UYGULAYAN YOK

Avukat Mamalı, yürürlükte “Nereden Buldun” anlamında bir yasa mevcut olduğunu ifade ederek, “Adı farklı olsa da içeriği hesap sormaya ve nereden buldun demeye yönelik bir yasamız vardır. Adı da “Mal Bildiriminde Bulunulması Yasası”dır. Tabi bu yasa amacı doğrultusunda layıkıyla işletilmediği için haksız mal edinme ve yolsuzlukları ortaya çıkartmamaktadır. Bu yasa eksikliklerine rağmen güçlü bir irade olması halinde kamuoyunu rahatlatacak derecede hesap sormaya müsaittir” şeklinde konuştu.

MAL KAYNAĞINI SORGULARAN BİR YASA

Mamalı, “Mal Bildiriminde Bulunulması Yasası”nın, kamu görevlilerinin ve bazı seçilmişlerle, atanmışların mal bildiriminde bulunmaları zorunlu kıldığını ifade ederek, “İşte bu mal bildirimleri kullanılarak kişilerin eş ve çocuklarıyla birlikte geçmişteki mal durumlarıyla şimdiki durumları karşılaştırılıp ortaya çıkan bir anormallik varsa bunun derinlemesine soruşturulması gerekmektedir. Edinilen taşınmaz mallar, para, araba, mücevherat, gibi malların kaynağı araştırılmalı ve gerekiyorsa hesap sorulmalı” dedi.

HALKTAN GİZLEMEK İÇİN ÇABALADILAR

Mamalı, yasada haksız mal edinme, gerçeğe aykırı bildirimde bulunma halinde uygulanacak cezaları içeren kurallar bulunduğunu ancak mal bildirimlerinin gizli tutulma zorunluluğu nedeniyle özellikle siyasilerin servetlerinin halk tarafından öğrenilmesinin önüne geçildiğini söyledi. Mamalı, “ Bu gizlilik Haziran 2014 referandumu ile anayasal kural haline getirilmek de istenmiş ancak halk buna izin vermemiştir” ifadelerini kullandı.

SEKİZ YIL ÖNCE YÜRÜRLÜĞE GİRDİ, TEK İCRAAT YOK

Yasanın 8 yıl önce yürürlüğe girdiğini ancak şuana kadar “haksız mal edindiği, mal kaçırdığı ya da gizlediği” için bir kişinin bile yargı önüne çıkmadığını kaydetti. Mamalı, gerçeğe aykırı mal bildiriminde bulunmanın 3 yıla kadar; haksız mal edinme, mal kaçırma ve gizlemenin de 5 yıla kadar hapislik cezası olduğunu ifade etti.

KİM KİMİ DENETLİYOR ONA BAKMALI

Mamalı, yasaya göre mal beyanlarının sunulacağı merciinin, mal bildirimlerini eskileriyle karşılaştırarak haksız mal edindiklerinden kuşkulandıkları kişiler aleyhine cezai işlem başlatmaları ve ilgili dosyayı da bu amaçla Başsavcıya göndermeleri gerektiğini vurguladı.

Mamalı, bu noktada söz konusu mercilerin çok önemli ve kritik yasal görevleri bulunduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Özellikle üst düzey yöneticilerin ve seçilmiş kişilerin servet denetimleri yine kendi ellerine verilmiştir. Örneğin Cumhuriyet Meclisi üyeleri ve Bakanların mal bildirimlerini inceleyip gayrı yasal veya haksız mal edinme durumunu inceleyip bunları yargıya sevk etmekle görevli makam Meclis Başkanlığı’dır. Peki, Meclis Başkanı kendi kendine veya partili vekillerine ya da diğer vekil arkadaşlarına, “Senin eski ve yeni mal bildirimlerini karşılaştırıp gelirini de dikkate aldıktan sonra haksız mal edindiğine inanç getirdim, o yüzden seni yargılanıp ceza alman istemiyle Başsavcılığa sevk ediyorum” diyebilir mi? .

Meclisteki durumun bir benzeri de diğer kurumlarda mevcuttur. Yani denetimi ve hesap sormayı yapacak mercii dışardan olmayıp hep kendi içinden birilerine bırakılmıştır. Bakıyorsunuz kimi kamu görevlilerinin mal bildirimlerini inceleyecek kişi “görev yaptığı kurumun en üst amirliği” olurken bir başka yerde ise “ilgili olduğu bakanlık” denmektedir. Yani aynı yerdeki çalışma arkadaşları hakkında amirlerinin bu tür hesap bir sormayı yapması lazım. Ancak ülke gerçeklerine baktığımızda “bana dokunmayan yılan bin yaşasın”, “arkadaşımdır boş ver, bir şey değil”, “ya ucu bana da dokunursa, benden de hesap sorulursa” gibi anlayışlar nedeniyle bu yasa işletilememekte, sadece toplanan mal bildirimleri arşivlenmekle yetinilmektedir.”

BAĞIMSIZ KOMİSYON KURULMALI

Mamalı, yasa işletilirse devletin kayıt dışı üzerinden veya gizleme nedeniyle ek vergi alması da sağlanacağını ifade ederek, hukuki güvencelere sahip, dokunulmaz, bağımsız bir komisyon kurulup mal bildirimlerini tedarik etme, inceleme ve soruşturma yetkisinin sadece kurulacak komisyona verilmesi gerektiğini söyledi. Mamalı, “Cumhurbaşkanı’ndan en alt düzeydeki kamu çalışanına kadar herkesin denetleneceği yer burası olmalıdır. Bu yapılmadıktan sonra “bugün sen beni, yarın ben seni kollarım” mantığıyla hiçbir yere varamayız, daha da yozlaşıp çirkefleşiriz” dedi.

Star Kıbrıs