Hukukun Üstünlüğü Hareketi Barış Mamalı, yayımladığı basın açıklaması ile “Banka Kartları ve Kredi Kartları Yasası” ile bankaların kredi kartı sözleşmesini tek taraflı olarak değiştirebileceğini yazdı.

Kısa bir süre önce “Banka Kartları ve Kredi Kartları Yasası” mecliste oylanarak kabul edilmiştir. Cumhurbaşkanı’nın da onaylaması halinde bu yasa yürürlüğe girecektir.

Mevzuatı bulunmayan bir boşluğu dolduracak olan bu Yasanın olumlu tarafları yanında bazı olumsuz ve hatta tüketiciler açısından tehlikeli düzenlemeler içerdiği de görülmektedir.

Yapılacak sözleşmelerin açık ve anlaşılır olması, kart hesabı açılırken bazı kriterlere dikkat edilecek olması, sözleşmelerin bir suretinin borçluya verilme zorunluluğu, limitlerin sınırlandırılması, kart çıkaran kuruluşlara şikayet ve itiraz yolunun açılmış olması gibi bazı düzenlemeler bu yasanın olumlu yanını teşkil etmektedir.

Ancak kredi kartı kullanıcıları açısından esas önem arz eden “sözleşme güvenliği ve faiz uygulamaları” hususlarında ise Yasanın bazı handikaplar içerdiği görülmektedir.

Bu yasanın yürürlüğe girmesinden sonra, kredi kartı sahibi ile yapılacak sözleşmelerin içeriği herhangi bir zaman banka tarafından tek taraflı olarak değiştirilebilecektir. Banka, sözleşmede dilediği değişikliği yapıp bunu sadece elektronik posta (e’mail) yoluyla gönderir ve buna rağmen son ödeme tarihinden sonra kredi kartı kullanılmaya devam edilirse mevcut değişikliklerin tümü borçlu tarafından kabul edilmiş sayılacaktır. Görüleceği üzere sözkonusu sözleşmeler kredi kartı kullanıcısının açık onayı olmadan ve sadece e’mail ile yapılacak bir bildirim sonucunda rahatça değiştirilebilecektir. Bu açıdan bankaların eline önemli bir güç ve avantaj verilmiştir. Bu nedenle sözleşmenin değiştirilmesine yönelik bir bildirim alan her kredi kartı kullanıcısının bunu mutlaka özenle değerlendirip gerekirse gecikmeksizin yazılı itirazla cevaplamasını tavsiye etmekteyiz.

Bileşik faizin kaldırıldığına ve faizlerin tavan oranlarına yönelik yasada düzenleme olmasına rağmen diğer maddelere bakıldığında tüketicilerin faiz açısından gereken yeterli korumaya kavuşturulmadığı açıkça görülmektedir. Banka faiz oranlarını dilediği zaman artırabilecek ve bunu sadece yazılı olarak veya e’mail yoluyla bildirmek suretiyle artırılan faiz oranlarını kart sahibine uygulayabilecektir. Bu artış yapılan faiz oranlarına eskiden olduğu gibi şimdi de tüketicilerin itiraz etme hakkı olmayacaktır.

Kredi kartı limitleri bu yasayla sınırlandırılıp kişinin mali gücüyle orantılandırıldığı ve bunun da tüketiciyi koruma anlamında önemli bir yaklaşım olduğu söylenebilir. Ancak bir başka yasa maddesiyle bu limit sınırlamasının “teminatlı” durumlarda geçerli olmayacağına dair düzenlemeyle tüketicilerin bu manada oluşacak korunması da sulandırılmıştır. Çünkü açılacak bir kredi kartı hesabına kefil alınmasıyla sözkonusu limitte sınır şartı geçerli olmayacaktır.

Kredi kartı borçlusu için önemli olan “asgari ödeme tutarları” ve “nakit kullanım oranı”na yönelik ise bu yasada herhangi bir açık düzenleme olmadığı gibi bunları belirleme yetkisi de herhangi bir ölçü, sınır ve çerçeve olmaksızın bakanlar kurulunun çıkaracağı tüzüklere terkedilmiştir.

HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ HAREKETİ

Av. Barış Mamalı - Başkan