GAZETECİLER BİRLİĞİ: “EMİNOĞLU’NU UNUTMAYACAĞIZ… DERİN ÜZÜNTÜ İÇERİSİNDEYİZ”

Hayatını Kıbrıs Türk basının içerisinde geçiren, 1960 yılından beridir gazeteci olan Bilbay Eminoğlu, bugün yaşamını yitirdi.

Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği (KTGB) kurucularından gazeteci Bilbay Eminoğlu, 75 yaşında, evli ve iki çocuk babasıydı. Kalp rahatsızlığı bulunan Eminoğlu, 1938 yılında Lefke’de doğmuş, ancak bütün yaşamını Lefkoşa’da geçirdi.

Eminoğlu, ilk olarak Bozkurt Gazetesi’nde, sonra BRT’de 1984-1999 yılları arasında televizyon haber amirliği görevinde hizmetler verdi, son olarak çalıştığı Kıbrıs Gazetesi’nde de haber editörlüğü ve köşe yazarlığı yaptı.

GÜVEN

KTGB Başkanı Hüseyin Güven, Eminoğlu’nun vefatı dolayısıyla yayınladığı mesajda, Eminoğlu’nu kaybetmenin derin üzüntüsü içerisinde olduklarını belirterek, O’nu unutmayacaklarını vurguladı.

Eminoğlu’nun bütün hayatını Kıbrıs Türk basınının içerisinde geçirdiğini ifade eden Güven, adının Bozkurt Gazetesi ile özdeşleşen, BRT’de Televizyon Haber Amirliği görevinde büyük hizmetler veren, son olarak çalıştığı Kıbrıs Gazetesi’nde de hayatını kaybettiği son güne kadar köşe yazarlığı görevine devam eden Bilbay Eminoğlu’nun kaybının, basın camiasında büyük bir boşluk yaratacağını ve yerinin asla doldurulamayacağını kaydetti.

Sürekli basın kartı sahibi olan ve 2010 yılında Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği Basın Hizmet Ödülü de alan Bilbay Eminoğlu’nu hiçbir zaman unutmayacaklarını ifade eden Güven, “Merhum meslektaşımız, abimiz Bilbay Eminoğlu’na tanrıdan Rahmet, yaslı ailesine ve tüm Basın camiasına başsağlığı dileriz” dedi.

METE TÜMERKAN

Bayrak Radyo Televizyon Kurumu Müdürü Mete Tümerkan da, hem Kıbrıs Türk basınına, hem de BRT’ye uzun yıllar çok önemli hizmetler vermiş olan Bilbay Eminoğlu’nun ölümünden dolayı büyük bir üzüntü içinde olduklarını belirtti.

Tümerkan yayımladığı mesajda, Eminoğlu’nun ailesi ve basın camiasına başsağlığı, kendisine de Allahtan rahmet diledi.

Bilbay Eminoğlu’nun ailesine ve basın camiasına başsağlığı dileyen Tümerkan, “Bilbay Abimizi kaybettik. Kendisi uzun yıllar Bozkurt gazetesinde hizmet verdikten sonra BRTK ailesine katılmış ve bizimle birlikte çalışırken gençlere bilgi ve deneyimlerini aktararak çok büyük katkılarda bulunmuştu” dedi.

Bilbay Eminoğlu’nu işinde titiz ve çok çalışkan bir kişi olarak hep anımsayacaklarını belirten Tümerkan, Bilbay Eminoğlu’na Allahtan rahmet diledi.

KIBRIS TÜRK GAZETECİLER CEMİYETİ

Kıbrıs Türk Gazeteciler Cemiyeti’nden Bilbay Eminoğlu için yayınlanan taziye mesajında da, Bilbay Eminoğlu’nu kaybetmekten ötürü duyulan üzüntünün çok büyük olduğuna vurgu yapılarak, “beklenmedik bir zamanda, hatta en verimli ve en üretken döneminde onun sonsuzluğa gidişi Kıbrıs Türk basını ve gelecek nesiller için çok büyük bir kayıptır” denildi.

Cemiyet üyeleri mesajda, Kıbrıs Türkünün mücadele tarihine ışık tutan, en zor zamanlarda silaha ve kurşuna karşı sınırlarda ve cephede kamuoyunun nabzını tutan, sürekli haber üreten değerli gazeteci Bilbay Eminoğlu’nun hatırası ve anılarının kendilerine kaldığına dikkat çekilerek, Eminoğlu’nun her zaman kalplerinde ve belleklerinde yaşamaya devam edeceğini kaydetti.

Cemiyet üyeleri, başta ailesi olmak üzere, Kıbrıs Gazetesi ve tüm çalışanları ile bütün Kıbrıs Türk basınına taziyelerini sundu, Bilbay Eminoğlu’na Allah’tan gani gani rahmetler diledi.

BİLBAY EMİNOĞLU’NUN SON YAZISI

Bilbay Eminoğlu,  Kıbrıs Gazetesi’ndeki köşesindeki son makalesinde  çevre konusuna değinmişti.

Eminoğlu 1 Kasım Cuma günü yayımlanan “Sanki Akdeniz’in Çöplüğüdür Buraları’” başlıklı yazısında düşüncelerini şöyle ortaya koymuştu:

“Kalecik’teki çevre felaketinin yaraları daha tam olarak sarılmadan denizlerimiz yine renk değiştirdi…
   Kahverengimsi bir renk aldı…
   Açık denizde gemilerden bırakılan çöp ve atık yağlar, akıntılarla kıyılarımıza vuruyor.
   Vay benim bahtı kara Kıbrıs’ım.
   Nedir bu başına gelenler!
   Nedir bu uğursuzluk!   
   Yedi kez batıp çıkmışın bir zamanlar…
   Üzerinde yerleşim olmasını istemiyormuşsun gibi…
   İnsanların elinden çekeceğin varmış meğer!
       ***
   Çevre Koruma Dairesi Müdürü Eşref Ünlüsoyer, kıyılarda katran olarak bilinen kirliliği yaratan atık yağların kaçakçılık yapan gemiler ve açık denizden geçen bazı gemilerden denize bırakıldığını söyledi.
   Uluslararası Denizcilik Örgütü kuralları altında tüm limanlarda gemilerin atık yağ ve pis su konusunda çok ciddi denetlendiğine işaret eden Ünlüsoyer, buna rağmen denize atık yağ boşaltıldığına dair son iki ayda beş şikayet aldıklarını vurguladı.
   Anlayamadığımız nokta şu:
   Çok ciddi denetim yapılmasına rağmen nasıl oluyor bu?
   Demek oluyor ki denetimler yetersizdir.
   Gazimağusa Liman Başkanı Ahmet Dökmecioğlu da, ülkede Uluslararası Denizcilik Örgütü kurallarının uygulandığını, Gazimağusa Limanı’nda da gemilerde biriktirilen atık yağ ve kirli suyun toplanması için gerekli hizmetlerin sunulduğunu söylüyor.
   Ve ekliyor:
   Limanlarda sıkı denetim yapılması ve cezaların da çok ağır olmasına rağmen bazı yabancı bandıralı gemiler karadan 12 milden daha açıkta risk alarak denize atık yağ da içeren sıvı basıyor.
        ***       
   Armatörler Birliği Başkanı Mustafa Cancuri ise farklı düşünüyor…
   Kıbrıs Türk gemilerinin denize atık yağ veya atık su bırakmadığını, bunun limanlarda yapılan kontrollerde anlaşıldığını, yabancı gemilerin de IMO’nun sıkı denetimlerinden ve gemilerin uydudan takip edilmesinden dolayı denize atık yağ bırakacağına inanmadığını söyledi.
   Denize atık yağın, ancak arıza meydana gelmesi halinde boşaltılmış olabileceğini kaydeden Cancuri, bunun için de, gemi denetimlerinin sıkı sık ve düzenli bir şekilde yapılması gerektiğine işaret etti.
    Vah ki ne vah!
    Yetkililerin söylediklerinin Türkçesi şu:
    Kıyılarımız kirleniyor ve bunu önleyemiyoruz. Gerisi laf.
       ***
   Denizleri bırakalım; içe dönelim… 
   Değirmenlik İlkokulu çevre kolu ve dergi kolu öğrencileri, Alagadi sahilindeki çöpleri temizledi.
   Temiz çevre bilincinin öğrencilere öğretilmesi amacıyla düzenlenen etkinlikte, ilkokul öğrencileri, büyüklerinin kirlettiği sahilde temizlik yaparak, örnek bir girişim sergiledi.
   Çevreye karşı duyarlılığın artırıldığı etkinlikte, öğrencilerin davranışı takdir edildi.
   Ellerine sağlık.
   Sahillerin kirletilmesi bir KKTC klasiğidir.
   Şimdi çocuklar temizledi ya; birkaç ay sonra gidin bakın o sahile.
   Yalnız sahilleri mi her tarafı kirletiyoruz. 
   Yollar, yol kenarları, boş araziler, ormanlık alanlar, dere yatakları sanki çöplük!…
   Hiçbir yeri temiz göremeyiz!
   Bazı insanların çevre bilincinden bu denli yoksun olması anlaşılır gibi değil.
   Sanki Akdeniz’in çöplüğüdür buraları! Etkin ve caydırıcı önlemler şart.”

TAK