Tam bir fiyasko! Bayan Elci takmadı

Bakanlık onay vermedi. “Olmaz” dedi.

“Sistem tıkandı” diyerek geçen gün istifa eden Milli Eğitim Bakanı Mustafa Arabacıoğlu, istifa nedenlerinin ayrıntılarını açıklamak için dün düzenlediği basın toplantısında gazetemizin dün manşetinde yer alan “Organize işler” başlıklı haberle ilgili de çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Lefkoşa Kıbrıs Türk Eğitim Vakfı Anaokulu Müdürü Suna Elci’in, Eğitim Bakanlığı’nın izin vermediği bir sınav yaptığını söyleyen Arabacıoğlu, okul müdürünün bakanlığın kararlarını tanımaz tavrını eleştirerek, “Ülkedeki sistem maalesef bu” dedi. Arabacıoğlu, bakanlığın yazısını iade ederek kaale almayan Elci’in hukuksal süreçten sorumlu olacağını vurguladı.

Lefkoşa Kıbrıs Türk Eğitim Vakfı Anaokulu’nda önceki gün Okul Müdürü Suna Elci’in okula sınavla öğretmen almak istemesi ve yardımcı öğretmenlerin işten durdurulmasının protesto edilmesiyle ilgili dün gazetemizde “Organize işler” başlığıyla manşete taşıdığımız haberin ardından, dün istifa gerekçelerini açıklayan müstafi Eğitim Bakanı Mustafa Arabacıoğlu bu konuyla ilgili de önemli açıklamalarda bulundu.

Arabacıoğlu, Okul Müdürü Suna Elci’in bu sınavı yapmasına izin verilmediğini söyleyen Arabacıoğlu, “Müdüre hanıma sınav yapma gibi bir hakkı olmadığını söyledik ve ‘evet efendim’ demedi ‘bakarız’ dedi. Bu konuyla ilgili ben kendisine hukuksal süreç olarak sorumlu olacağını yazdım. Yazıyı almadı geri iade etti.” şeklinde konuştu. Arabacıoğlu, Okul Müdürü Suna Elci’e hukuksal süreçten kendisinin sorumlu olduğunu ilettiğini belirtti.

“Bakanlık onay vermedi”
 

Lefkoşa Kıbrıs Türk Eğitim Vakfı Anaokulu’nda emek veren yardımcı öğretmenler, Eğitim Bakanlığı’nın haberi olmadan, Okul Aile Birliği’nin münhal kararı aldığını belirtirken, Arabacıoğlu bu konuda ise, Okul Aile Birliği Tüzüğü’nde öyle bir yetki olmadığını dile getirdi.

Mustafa Arabacıoğlu, önceki gün manşette çıkan haberimize ilişkin olarak şu açıklamayı yaptı:

Karşı çıkmamıza rağmen

“Bugün yine basında bir haber çıktı. Vakıf Anaokulu’yla ilgili yaşananlar… Orada Müdüre Hanım’ın ‘yardımcı öğretmen’ adı altında, yıllardır çalıştırdığı bir kadrosu vardı. Bize yazı yazdı ve dedi ki ‘Ben sınav yapıp okula yardımcı öğretmen almak istiyorum’. Biz de dedik ki, ‘böyle bir hakkınız yoktur’. Bunu söylememize rağmen ilgili müdür arkadaşımız, gazeteye ilan verdi ve koşulları kendi koydu. Sınavı kendi nasıl yapacağını belirtti ve okul aile birliği adına duyuru yaptı.

Bakanı dinlemedi, “Bakarız” dedi.

Tekrar yine aradım ve ‘Yaptığınız yanlıştır müdüre hanım. Okul Aile Birliği tüzüğünde öyle bir yetki yok. Bunu siz yapamazsınız’ dedim. Bana ‘evet’ demedi. Gelen sistem bu… Yani bir müdüre,  bir bakan, ‘bunu yapın’ der. ‘Evet efendim’ demez, ‘bakarız’ der… 

Sınavı sendikada yaptı

En sonunda sınav yapma konusunda bir okul tercih etti. Bizim okulumuzu… ‘Senin bizim iznimiz olmadan sınav yapma yetkin yoktur’ diye ona izah ettim. Bunun üzerine okulda sınav yapmadı, gitti sendikada sınav yaptı. Oraya kendisi bizi de gözlemci olarak çağırdı. ‘Buyurun gözlemci olarak’ dedi. 

Devletin geldiği konumdur bu. Bunların hepsi eğitimde yaşanan sorunlardır.

Yazıyı iade etti. Hukuksal süreçten sorumludur

Bu konuyla ilgili ben kendisine yazı yazdım. Hukuksal süreç olarak sorumlu olacağını yazdım. Yazıyı almadı, geri iade etti. Faks çektim ve faks çektiğime dair bütün evrakları tutuyorum. Böyle bir hakkı olmamasına rağmen, okullarda yaşanan olaylardır.

Öğretmenler bakanlığın öğretmenidir

Ne yazıktır ki bazı öğretmenlerimiz okulun öğretmeni olduğunu zanneder, sonra sendikanın öğretmeni olduğunu zanneder, en sonunda da bakanlığın öğretmeni olduğu zanneder. Bütün öğretmenler bakanlığın öğretmenidir. Ama bugünkü sistem maalesef o. Ülkemizde gelinen sistem budur.”

Arabacıoğlu, bakanlık yöneten değil, yönetilen duruma getirildiğini de vurguladı.