GENEL KURUL BİR SONRAKİ BİRLEŞİMİNİ 9 EKİM’DE YAPACAK 

SİBER: “HALKIMIZA HUZURLU SAĞLIKLI BİR BAYRAM GEÇİRMESİNİ TEMENNİ EDERİM” 

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurul Toplantısı güncel konuşmaların ardından sona erdi.

Genel Kurul, bir sonraki birleşimini Kurban Bayramı sonrasında 9 Ekim Perşembe günü saat 10.00’da yapacak.

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber, Genel Kurul’u kapatırken halkın bayramını kutladı ve huzurlu sağlıklı bir bayram temenni etti.

Güncel konuşmalarda söz alan CTP-BG Milletvekili Fazilet Özdenefe, yeni yasama yılının, ülke ve Meclis için verimli olmasını temenni etti, toplumu daha ileriye götürmenin Meclis’in görevi olduğunu vurguladı.

CTP-BG Girne Milletvekili Fazilet Özdenefe, Genel Kurulda yaptığı güncel konuşmada, yeni yasama yılı ve yargı konusuna değindi.

Özdenefe, Adli yılın başlangıcında yargının yasadan beklentilerinin dile getirildiğini, buna ciddi anlamda karşılıklı olarak önem verilmesi gerektiğini kaydetti.

Yasama yürütme ve yargının ayrılması, vatandaşın ve devletin hukukun üstünlüğüne önem vermesi, mahkemelerin altyapı eksiklikleri, yasa eksiklikleri bulunduğunu, Meclis’in bu yönde çalışması ve sistemin tıkanıklıklarının giderilmesi gerektiğini ifade eden Fazilet Özdenefe, Faiz Yasası konusunda da eleştirilerin olduğunu, fakat bu konuda yargının da sorumluluk alması gerektiğini söyledi.

Faiz konusunda bugüne kadarki gelişmelerde yargının da payın olduğunu, faiz konusunda imzalanan sözleşmelere mahkemenin de el atabileceğini ifade eden Özdenefe, faizler konusunda ciddi bir çalışmanın gerektiğini kaydetti.

Yargının bağımsızlığına vurgu yapan Özdenefe, Yüksek Adli Kurul’un görevlerini de okuyarak, yargıç atama şekillerinde örnekler verdi, hak eden topluma yararlı kişilerin terfi alıp atanması gerektiğini vurguladı.

Bugüne kadar sıra gelince atamaların yapıldığını, ancak bu yıl sırası gelen kadın yargıçların değil yerlerine erkek yargıçların atandığını ifade eden Özdenefe, bu yöndeki kararı alan Yüksek Adliye Kurulu’nun bu yöndeki kararını açıklaması gerektiğini ifade etti.

Barolar Birliği’nin Meclis’e yönelik eleştirilerinin de bulunduğunu ifade eden Fazilet Özdenefe, toplumu daha ileriye götürmenin kendilerinin görevi olduğunu, vatandaşların da sisteme katkı koyması gerektiğini kaydetti.

MUNGAN

Maliye Bakanı Zeren Mungan da, “Faiz Yasası” diye adlandırılan Borç İlişkilerine Yönelik Yasa hakkında bilgi vererek, bu yönde yapılan çalışmaları anlattı, kredi kartı yasaları, Bankalar Yasası ile ilgili çalışma yapıldığını, bunların Meclise sunulacağını, Mahkemelerin taleplerini eksikliklerini gidermek için münhal açtıklarını kaydetti.

Mungan, harçlarla ilgili konuya da değinerek, hak aramanın bir bedeli olduğunu, harçları mahkemenin belirlediğini, bilgiye erişim konusunda hükümet olarak hassasiyet gösterdiklerini, bunun için 40 TL harç olduğunu, bunun fazla olduğu konusuna katılmadığını belirterek, bu bilgileri vermek için hizmet verildiğini söyledi.

UBP Lefkoşa Milletvekili Ersin Tatar da, faiz yasaları ile ilgili olarak birçok çalışma yaptıklarını, Meclis’in iradesini ortaya koyduğunu, vatandaşların yaşadığı adaletsizliklere büyük ölçüde son verildiğini ifade ederek, yargıçların da kedisine verilen yetkiyi daha etkin kullanması gerektiğini kaydetti.

ANGOLEMLİ

TDP Gazimağusa Milletvekili Hüseyin Angolemli, hayvancılıkta yaşanan sorunlar konusunda yaptığı güncel konuşmada, üretici için olsun birleşik faizlerin kaldırılmasını istedi. Süt ödemelerinin zamanında yapılması gerektiğini, vergisiz mazot sisteminin uygulanması gerektiğini ifade eden Angolemli, kuraklık yaşanan bu yılda hayvancıların ve çiftçilerin borçlarını ödeyebilmesi için korunması gerektiğini belirtti.

Angolemli, Beyarmudu köyünde hayvancıların yaşadığı sıkıntıları gündeme taşıyarak, hükümeti ve Tarım Bakanı’nı bu konuya ciddi şekilde eğilmeye çağırdı, aksi taktirde hayvancılığın bu bölgede öleceğini ifade etti.

Beyarmudu’nda yaşanan elektrik konusuna da değinen Angolemli, bu değişikliklerin sebebini sordu, Pile köylülerinin de rahatsız edildiğini, köylülere elektrik hizmeti verilmediğini, ancak fatura çıkarıldığını fakat para istenmediğini, burada şaka gibi bir olay olduğunu savundu.

Angolemli, hükümeti ülkeye, insanına, çiftçisine hayvancısına sahip çıkmaya ve Tarım Bakanlığını verdiği sözleri tutmaya çağırdı.

SENNAROĞLU

Gıda, Tarım ve Enerji Bakanı Önder Sennaroğlu da, ülkenin büyük bir kuraklık yaşadığını, çok sıkıntılar olduğunu, sorunları çözmek için çalıştıklarını ve büyük çaba harcadıklarını ifade ederek, kuraklık tazminatları için Türkiye’den ek kaynak aldıklarını, tohumluk için çalışmalar yapıldığını anlattı.

Süt ödemeleri konusunda yaşanan sıkıntılar ve aksaklıkların bulunduğunu, süt ödemelerinin ödenememesinin asıl nedeninin, sütü alan işletmelerin ödemeleri geç yapması olduğunu anlatan Sennaroğlu, ödemelerdeki sıkıntıların giderilmesi ve vergisiz mazot konusundaki çalışmaların sürdüğünü, balyaların yetersiz olduğunu, bazı balyaların küflendiğini, bunların iade alındığını, Bulgaristan’dan gelen balyalarla ilgili üreticiyi mağdur etmemek adına çalıştıklarını kaydetti.

Hayvanların ölüm sebebinin balyadan olamayacağını, ancak üreticilerin de bozuk balyaları hayvanlara vermemesi gerektiğini ifade eden Sennaroğlu, Pile ve Dipkarpaz’daki elektrik sıkıntısına da değindi, Pile’deki tahsili Rum Elektrik Kurumu, Dipkarpaz’daki tahsili de Kıb-Tek’in yapacağını anlattı, Beyarmudu’nda yaşanan sıkıntıların giderileceğini söyledi.

Sennaroğlu, Beyarmudu bölgesindeki hayvancıların borç sıkıntıları konusunda çalışma yapılması gerektiğini de kaydetti, bunu hükümet gündemine getirip, sıkıntıyı çözmeye çalışacağını kaydetti.

BAKIRCI

Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hamit Bakırcı da, Karpaz’da eşeklerin denetimi kontrolü ve bakımı için görevli çalışanlar olduğunu, bu çalışanların belediye altında olduğundan çalıştırılamadığını veya çalışmadığını, sıkıntılar yaşandığını anlatarak, bu işçilerin bakanlık altına alınması için protokol yaptıklarını, ancak yeni belediye başkanının bunu tanımadığını söyledi.

Bakırcı, bu kişilerin devlet çalışanı olduğunu, onları mağdur etmeyeceklerini sorunun çözüleceğini ifade etti.  

HAMZAOĞULLARI

CTP-BG İskele Milletvekili Biray Hamzaoğulları da, okulların açılması ve Karpaz’daki sıkıntılar ile ilgili güncel konuşma yaptı, öğretmen eksikliği ve sıkıntılara değindi.

Hamzaoğulları, Karpaz’a münhal açıldığını, öğretmenlerin kazandığını, ancak hiç gelmediğini, görevlendirme aldığını, çocukların mağdur olduğunu belirterek, bu öğretmenlerin görevlendirmelerinde en büyük suçun kendilerinde olduğunu söyledi.

Öğretmen alımlarında açılan münhallerde şartların belli olduğunu, başvuranların yerinden ve maaşından şikayet ettiğini, kazanıp istediği yere görevlendirme aldığını anlatan Hamzaoğulları, nakil sisteminin yanlış olduğunu, ancak öğretmen eksikliklerine rağmen bu bölgedeki çocukların başarılı olduğunu, üniversitelerde iyi bölümler kazandığını vurguladı. Hamzaoğulları, sistemi ve sendikaları eleştirdi.

ÇAKICI

TDP Lefkoşa Milletvekili Mehmet Çakıcı da poliste işkence konulu bir konuşma yaptı.

Çakıcı, poliste işkence konusunun en çok gündeme son zamanlarda geldiğini, bazı olayların mahkemeye taşındığını, Meclis’te konuşulduğunu anlatarak, hükümetin bu konuda tedbirler alması gerektiğini, ancak işkence olayıyla ilgili dilekçelere rağmen bu konuda ders alınmadığını dile getirdi.

Çakıcı, işkence iddialarıyla ilgili bazı dilekçeleri de okuyarak, ülkede ifade vermenin gönüllülüğe dayalı olduğunu, poliste su vermemenin bile işkence olduğunu belirterek, sorgulama yöntemi konusunda sıkıntı olduğunu ve bu sistemin polisi işkenceye yönlendirdiğini savundu.

Bu sorgulama sistemi düzeltilmezse herkesin işkenceye maruz kalabileceğini ifade eden Çakıcı, polisin de bu sistem içine girebileceğini savundu, sorgulama sisteminin değiştirilmesi gerektiğini belirterek, İçişleri Bakanı’ndan bu sorgulama sisteminin ele alınması için komite kurulmasını istedi, sistemin çağdışı kaldığını ileri sürdü.

SANER

UBP Gazimağusa Milletvekili Hamza Ersan Saner de, DAÜ ile ilgili yaptığı güncel konuşmada, DAÜ’deki rektör sıkıntısına değinerek, rektörün senato seçiminde aldığı oy oranına dikkat çekti, rektörün yüzde 78 oy oranıyla görevine devam kararı çıktığını, bu konudaki sıkıntının Başbakan ve Başbakan yardımcısından dolayı olduğunu iddia etti.

Saner, KTHY’nin bu zihniyetle battığını, şimdi de DAÜ’de aynı zihniyetin devam ettiğini savunarak, DAÜ’nün geleceğine ipotek koymak yerine DAÜ’nün kendi içinde aldığı kararlarla yürütülmesine izin verilmesi gerektiğini vurguladı.

DAÜ’de gelişmenin sürdüğünü, öğrenci sayısının arttığını, öğrenci sayısının 19 bini bulduğunu, yatırımların sürdüğünü, bütçe açığının düşürüldüğünü, üniversitenin denk bütçe ile yürütüldüğünü ifade eden Saner, üniversitenin Gazimağusa ve ülke için önemine vurgu yaptı, DAÜ’nün KTHY ve CAS’a çevrilmemesini, gerekli sağduyunun gösterilmesini ve DAÜ demokratik yapısına saygı gösterilmesini istedi.

TATAR

UBP Lefkoşa Milletvekili Ersin Tatar da, Elektrik Kurumu ile ilgili konuşmasında, Elektrik Kurumu’nun ülkenin en büyük kurumu olduğunu, ancak buradaki yönetimin özerklik ilan ettiğini, günün sonunda doğru kararların alınmaması durumunda yine Maliye’ye gidileceği uyarısında bulundu.

Borçlanmaların sürdüğünü, akıllı sayaçlar konusundaki sıkıntıların herkesin bilgisinde olduğunu, bu kurumun borçlarının düzeyini soran Tatar, kurumun borcunun ve alacağının ne olduğunun açıklanmasını istedi.

Tatar, mali sıkıntı içerisinde olan ve geleceği belli olmayan Kıb-Tek’in 70 istihdam yapacağını, şimdiye dek 40 kişinin alındığını, 30 kişi için de münhal açıldığını, bu konuda Maliye Bakanı ve bazı milletvekillerinin istihdama karşı olduğunu söylediğini anımsatarak, Kıb-Tek’te kimsenin kimseye bir şey sormadığını, Başbakan, Maliye Bakanı ve ilgili bakanın olan biteni kendileri gibi gazetelerden öğrendiğini savundu.

Kıb-Tek’in borçlarının 500 milyon TL’yi aştığına inandığını ifade eden Tatar, kurumda yaşanan birçok sıkıntı olduğunu, sendikanın sessiz kaldığını, çalışanların rahatsız olduğunu savundu.

Kıb-Tek’in 750 milyon TL cirosu bulunduğunu, ancak borçların ne derecede olduğunu bilmediklerini ifade eden Tatar, ülkede en pahalı elektriğin tüketildiğini, ancak yeni zamların da gelebileceğini savundu.

SUCUOĞLU

UBP Lefkoşa Milletvekili Faiz Sucuoğlu da, sağlık ile ilgili yaptığı konuşmasında, salonun boş olmasını eleştirerek, bu konuda bir şeyler yapılması gerektiğini söyledi.

Sucuoğlu, UBP dönemi alınan 366 kişinin işten durdurulduğunu, ancak istihdamların devam ettiğini belirtti, eleştirilerde bulundu.

Ülkede 7 bin 185 kanser vakası olduğunu, bunun yerli üretimden de kaynaklandığına inandığını  belirterek, bunu denetimin, Hal Yasası ve eğitimin olmamasına bağlayan Sucuoğlu, eğitimlerin verileceği yerin üretim alanları olduğuna, denetim yanında eğitime de önem verilmesi gerektiğine işaret etti. 

Lefkoşa’da yapımı süren Onkoloji Hastanesi’nde personel altyapısının tamamlanması gerektiğini belirten Sucuoğlu, Türkiye’den KKTC’ye sağlık için verilen 9 milyon TL civarındaki kaynağın kullanılmadığını, ama ilaç temini konusunda ciddi sıkıntı yaşandığını, tıbbi cihazların ve hastanelerin bakımına kaynak olduğu halde harcanmadığını savundu.

Sağlık sektöründe ve hastanelerde yaşanan aksaklıkları da dile getiren Sucuoğlu, ebola ile ilgili çalışmaları tebrik etti, alınan önlemlerin artırılmasını istedi, dikkatin artırılmasını talep etti.

Sucuoğlu, Organ Nakli konusuna da değinerek, bu konuyla ilgili yasada yer alan 2 yıl devlet kontrolünde kalması ve gerekli görülmesi halinde 2 yıl daha uzatılması konusunda endişeleri olduğunu, bu konuda üniversite hastanesiyle işbirliğine gidilebileceğini ifade ederek, bu yasaya yönelik endişelerini dile getirdi.

GÜLLE

Sağlık Bakanı Ahmet Gülle de söz alarak, Organ Nakli konusunda “Organ Nakli Turizmi” diye bir kavram olmadığını belirterek, komitenin bu konuda çok hassas davrandığını vurguladı.

Gülle, ebola konusunda dünya standartlarında organize olduklarını, ülkeye gelen kişilerin sıkı denetimden geçtiğini, kayıt altına alındığını ve kontrol mekanizmasının çok iyi çalıştığını anlattı.

Sağlık sektöründeki yeniden yapılanma çalışmalarını sürdürdüklerini, Gıda Yasası’nın çok yakında Meclise geleceğini, komitelerde diğer partilerden de destek gördüklerini, hep birlikte kararlılıkla sorunları çözeceklerine inanç belirten Gülle, Onkoloji Hastanesi’nin de tüm altyapısıyla kurulması ve açılması için çalışmalar ve temasların sürdüğünü vurguladı.

Ülkede sürekli onkolog bulundurmak için çalışmaların sürdüğünü belirten Gülle, Onkoloji Merkezi yanına Dahiliye kurulması gibi bir düşünce olduğunu, ancak Onkolojinin 56 yatak, 6 yoğun bakım yatağı ile hizmet vereceğini kaydetti.

Gülle, yurtdışına olan borçların kapatılması ve sağlığın geliştirilmesinin ana amaç olduğunu vurguladı.   

TÖRE

UBP Lefkoşa Milletvekili Zorlu Töre de, devletin basın yayın organlarının tutum ve davranışları ile ilgili yaptığı konuşmada, devletin kurumlarını yıpratmak gibi bir düşüncesi olmadığını ancak bilerek veya bilmeden yapılan hataların düzeltilmesini istediğini kaydetti.

Töre, uzun zamandır BRT’ye çıkamadığını, yer alamadığını, davet gelmediğini ifade ederek, tüm milletvekillerine eşit davranılması gerektiğini kaydetti, kimsenin sesinin kısılmaması gerektiğini vurguladı.

TAK’ın da Meclis kürsüsünden konuşma yapan milletvekillerinin sesini eşit ve detaylı bir şekilde vermediğini, konuşmaların kesildiğini, basitleştirildiğini, önemli yerlerinin verilmediğini savunan Töre, herkesin işinde titiz davranmasını istedi.

Töre, TAK ve BRTK’ye tüm milletvekillerine eşit davranması çağrısında bulundu.

Değirmenlik Spor Kulübünün Rum kesiminden yaptığı futbolcu transferine de değinen Töre, Rum zihniyetinin geçmişteki gibi aynen devam ettiğini ifade ederek, “Kıbrıs ‘ta barış bu zihniyetle mi olacak” diye sordu.

Töre’nin konuşmasının ardından Genel Kurul çalışmalarını tamamladı.

TAK