Kıbrıs Postası'nın haberine göre, TL ile borçlanmanın eskiye göre daha emniyetli olacağına dikkat çeken Ekonomist Necdet Ergün, yine de uzun vadeli borçlanmaların döviz cinsli olmasında bir sıkıntı görmediğini belirterek “Hatta dönemsel olarak değer kaybedeceği düşünülen döviz cinsinden borçlanmak avantajlı bile olur. Şahsen 1 yıldan beri borçlanmak isteyenlere Euro bazlı borçlanmalarını ısrarla tavsiye ediyordum” dedi.

Ekonomist Necdet Ergün, doların yükselişini ve değer kazanmasını değerlendirerek şunları söyledi; “Hiçbir şekilde, önümüzdeki dönemde TL’nin bir döviz kuru(devalüasyonla ilgili) problemi olacağını düşünmüyorum. Önümüzdeki dönemde enflasyon ve faizin düşeceğini düşünüyorum. Ama şu sıralar dönemsel bir atak var. Sanırım TL, dolar karşısında şu sıralar değer kaybetmesi eşzamanlı 3 sebepten kaynaklanıyor.”

“AB’nin atığı musluktan Türkiye faydalanacak”

Ergün, TL’nin dolar karşısında şu sıralar değer kaybetmesinin eşzamanlı sebeplerini ile ilgili ise şunları söyledi; “FED’nin gevşek para politikasından daha sıkı bir para politikasına geçecek olması ve hem piyasaya verdiği likiditeyi kesmeye başlaması, hem de faiz artıracak olmasının beklentisi. Bundan dolayı gelişmekte olan ülkelere daha az sermaye girişi olacak beklentisi. AB merkez bankasının 1 trilyon Euro civarında parasal genişlemeye gitmesi Doların Euro karşısında ilave olarak değerlenmesini sağladı. Bu arada şunu da söylemek lazım; FED’in kapatmaya başladığı musluğu şimdi AB açtı ve bundan en fazla da Türkiye faydalanacak.  Merkez Bankasının yakın zamanda yeniden faiz indirimi yapacağı beklentisi. Elbette mikro düzeyde başka dinamiklerde var ama esas makro dinamikler bunlar gibi görünüyor.

“Dövizdeki artış bize negatif yansıyor”

Ülkemizde yüksek ithalat bağımlılığı ve birçok sektörün fiyatlama politikasında döviz kullanmasının(Sterlin, Euro ağırlıklı) ülkemize pahalılık ve satın alma gücü açısından negatif yansıdığını vurgulayan Ergün, “Döviz borç stoku olan özel kişi ve şirketlere de ilave baskı yaratıyor. Kur artışı daha sonra enflasyon olarak yansıyacağı içinde muhtemelen kamu bütçesine de ilave yükler getirecek. Kısaca dövizdeki artış bize fayda-maliyet açısından büyük ölçüde negatif olarak yansıyor.

“TL ile borçlanmak daha emniyetli”

Ekonomist Ergün, sözlerine şu şekilde son verdi; “Kişi ve şirketler her zaman kur riski almamak için gelir cinslerine göre borçlanmaları gerekir ama KKTC gerçeklerinde bu konuda sıkıntılar var. Önceki yıllarda Türkiye “yüksek faiz-düşük kur” politikası ile aşırı değerli döviz politikası ile orta ve uzun vadede dövizle borçlanmak göre reel faiz açısından daha iyiydi. Ama son yıllarda Türkiye bu konuda “Görece rekabetçi kur ve düşük faiz” politikasına geçme yönünde adımlar attığı için artık TL ile borçlanmak açıkçası eskiye göre daha emniyetli ama elbette bir miktar reel faiz bedeli var. Yine de uzun vadeli borçlanmaların döviz cinsli olmasında bir sıkıntı görmüyorum, hatta dönemsel olarak değer kaybedeceğini düşündüğünüz döviz cinsinden borçlanmak avantajlı bile olur. Mesela şahsen 1 yıldan beri borçlanmak isteyenlere EURO bazlı borçlanmalarını ısrarla tavsiye ediyordum.”