"Benim için TDP defteri kapanmıştır” diyen Avukat Barış Mamalı net konuştu:

Seçimler geride kaldı ancak tartışmalar sürüyor. Sandıktan umduğunu bulamayan partiler ise özeleştirilerini yapıyorlar. Bu seçim sonuçlarından beklediği sonucu alamayan Toplumcu Demokrasi Partisi’nde de yönetim ve genel başkan Çakıcı’nın liderliği sorgulanmaya başladı. Özellikle seçime birkaç gün kala Barış Mamalı ve Suphi Hüdaoğlu gibi isimlerin partiden istifa etmesi ise seçim sonuçlarında TDP’nin en büyük handikaplarından biri olarak görülüyor.

PARTİLİLERCE SAHİPLENİLMEDİK:
Konuk olduğu Günaydın Ada programında seçim sonuçlarını değerlendiren Avukat Barış Mamalı kısa bir süre önce ayrıldığı partisinin aldığı neticeyi yorumladı. Mamalı, Suphi Hüdaoğlu ve kendisinin partiden ayrılmasının partiye zarar verip vermediği yönündeki soruya da yanıt verdi. Suphi Hüdaoğlu’na, kendisine ve Tahsin Mertekçi’ye bir haksızlık yapıldığını söyleyen Mamalı bu duruma partideki diğer isimlerin de kayıtsız ve duyarsız kaldığını belirtti. Partililerce sahiplenmediklerini belirten Mamalı; “Bu yapılanlardan sonra ani bir refleksle bence yönetimin gitmesi ve bu yapılanların doğru olmadığını söylemesi gerekirdi ama bunu yapmadılar. Şimdi söylüyorlar ama madem bizim olmayışımızı bir eksiklik olarak görüyorlardı o dönem bunu parti menfaati için yapmaları ve başkana giderek kucaklayıcı olması gerektiğini söylemeleri gerekirdi”dedi.
TDP’DE TEMİZLİK OLMADIKÇA DÖNMEM:
Genel Başkan Çakıcı’nın görevden ayrılması durumunda partiye dönüp dönmeyeceği yönünde de açıklama yapan Mamalı, kendisi için TDP defterinin kapandığını söyledi. Mamalı;” Çok net söylüyorum bu mevcut yapısı devam ettikçe yani başkan ve yakın bir ekibinin partide egemen olduğu bu durum sürerse ve parti içerisinde bir temizlik olmadıkça ben kesinlikle TDP’ye dönmem”dedi.
SEÇİM SİSTEMİ BAĞIMSIZLARA ADALETSİZLİK YAŞATIYOR:
Mevcut seçim sisteminin özellikle bağımsız adaylara büyük bir haksızlık yaptığını söylen Mamalı, Seçim ve Halk Oylaması Yasası’nda bu konunun da düzenlenmesi gerektiğini ifade etti. “Bu sistem bağımsız adaylara adaletsizlik yaşatıyor” diyen Mamalı, bağımsız adayların siyasi partilerle yarışırken hem mühür hem de karma oydan oy alabildiklerini ifade etti. Bir mühürün siyasi partinin hanesine 16 oy olarak yansıdığını söyleyen Mamalı, bağımsız adaylar için bunun 1 oy olduğunu söyledi. Mamalı; “Örneğin Lefkoşa’da 20 kişi bana oy verdiğinde bağımsız olarak ben 20 oy almış oluyorum ama bir partiye 20 mühür verilmesi 320 oya tekabül etmektedir”diyerek bu durumun büyük bir adaletsizliğe neden olduğunu savundu.
AİHM’E GİTMEYE HAZIRLANIYORUM:
Bu konuyu yargıya da taşıdığını ifade eden Mamalı, iç hukuku tükettiğini ve konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşıdığını da belirtti. Mamalı; “ Ben İlçe Seçim Kurulu’na itiraz yaptım ve konunun anayasanın eşitlik anlayışıyla uyuşan bir hali olmaması hasebiyle Anayasa Mahkemesi’ne taşınmasını söyledim. İlçe Seçim Kurulu’ndaki üç yargıçtan oluşan kurul “biz mahkeme değiliz” diyerek havale istemimi reddetti. Yüksek Seçim Kurulu’na da başvurdum ve onlarda bir bahane ile bunu geçiştirdiler”dedi. İç hukuku tükettiğini belirten Mamalı, konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşımak için de hazırlık yaptığını belirtti. HALKTAN YÜZDE 9’LUK BİR OY ALDIM:
“Bir siyasi parti çatısı altında seçimlere girmiş olsaydınız Meclis’e girme ihtimaliniz yükselir miydi” sorusunu da yanıtlayan Mamalı, “Çıkan sonuçlara baktığımızda Lefkoşalılar’ın yüzde 9’luk bir kısmı, 3080 kişi bana destek vermiştir. Sadece karma oydan ben bu oyları aldım. Tabii ki de partide olsaydım muhtemelen şu an milletvekili olmuştum”dedi. Yine de bu sonucun kendisi için kötü bir sonuç olmadığını da ifade eden Mamalı, Meclis’te olmasa da halkın yararına çalışmaya devam edeceğini söyledi.

Starkıbrıs