1. HABERLER

  2. MAGAZİN

  3. Can Dündar'la ilgili kırmızı bülten çıkarıldı!
Can Dündar'la ilgili kırmızı bülten çıkarıldı!

Can Dündar'la ilgili kırmızı bülten çıkarıldı!

Can Dündar'la ilgili kırmızı bülten çıkarıldı!

A+A-

MİT tırlarının durdurulmasına ilişkin davanın firari sanığı Can Dündar hakkında gıyabi tutuklama kararı ve kırmızı bülten çıkarılmasına karar verildi

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, MİT tırlarının  durdurulmasına ilişkin gizli kalması gereken bilgi ve fotoğraflara gazetede yer  verdiği gerekçesiyle çarptırıldığı 5 yıl 10 ay hapis cezası Yargıtay'ca bozulan  eski Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar hakkında gıyabi  tutuklama ve kırmızı bülten çıkarılmasına, iade işlemlerinin yapılmasına karar  verdi. 

Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nin, MİT tırlarının durdurulmasına  ilişkin gizli kalması gereken bilgi ve fotoğraflara gazetede yer verdikleri  gerekçesiyle "gizli belge ve bilgileri açıklamak" suçundan Can Dündar'a 5 yıl 10  ay, Ankara temsilcisi Erdem Gül'e 5 yıl hapis cezası veren yerel mahkeme kararını  bozmasının ardından dava dosyası, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ne ulaştı.
 
Mahkeme heyeti, davaya ilişkin hazırladığı tensip tutanağında, sanık  Can Dündar'ın kovuşturmanın sonuçsuz kalmasını sağlamak amacıyla yurt dışında  bulunduğunu ve bu nedenle kendisine ulaşılamadığını belirterek, Dündar'ın gıyaben  tutuklanmasına karar verdi.
 
Sanık Dündar hakkında kırmızı bülten çıkarılmasına da hükmeden heyet,  sanığın Belçika'dan iadesi prosedürüne esas olmak üzere Adalet Bakanlığı ile  yazışma yapılmasını karara bağladı.
 
Heyet, Yargıtay'ın bozma ilamında bahsi geçen Cumhuriyet gazetesinde  söz konusu haberin çıkmasının ardından Suriye Arap Cumhuriyeti Birleşmiş  Milletler Daimi Temsilciliği tarafından Güvenlik Konseyi Başkanı ve Genel  Sekreteri'ne sunulan 5 Haziran 2015 tarihli, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni  şikayet eden özdeş mektubun bir örneği ile varsa tercümesinin Yargıtay 16. Ceza  Dairesi'nden istenmesine, ayrıca mektup ve tercümesinin araştırılarak varsa birer  örneğinin gönderilmesi için Dışişleri Bakanlığı'na da yazı yazılmasına karar  verdi.
 
Heyet, ilk duruşmanın da 7 Mayıs'ta yapılmasını oy birliğiyle  kararlaştırdı.
 
Yargıtay'ın bozma ilamı
 
Yargıtay 16. Ceza Dairesi, MİT tırlarının durdurulmasına ilişkin gizli  kalması gereken bilgi ve fotoğraflara gazetede yer verdikleri gerekçesiyle "gizli  belge ve bilgileri açıklamak" suçundan eski Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın  Yönetmeni Can Dündar'a 5 yıl 10 ay, Ankara temsilcisi Erdem Gül'e 5 yıl hapis  cezası veren yerel mahkeme kararını bozmuştu.
 
Daire, Dündar hakkında 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası öngören  "gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla temin etme" suçundan hüküm  kurulması gerektiğine karar vermişti.
 
Kararda, "Gazeteci olan sanıkların, devletin güvenliği veya iç veya  dış siyasal yararları gereği, niteliği bakımından gizli kalması gerekli bilgileri  temin ederek basın yoluyla açıklamak suretiyle hükümeti gerek iç kamuoyunda  gerekse uluslararası alanda 'teröre destek veren ülke' konumuna düşürmek  istedikleri açık ise de eylemlerinin maddi cebir içermemesi ve amaç suç  bakımından elverişli eylem kapsamında bulunmaması nedeniyle müsnet suçu  oluşturmayacağı yönündeki mahkeme kararında isabetsizlik bulunmamaktadır."  denilmişti.
 
Haberlere konu yapılan bilgi ve belgelerin niteliği itibarıyla "devlet  sırrı" olarak kabulünde isabetsizlik bulunmadığı belirtilen kararda, sanıkların  ceza aldığı "Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları gereği,  niteliği bakımından gizli kalması gerekli bilgilerin 'siyasal veya askeri  casusluk' maksadıyla açıklanması" suçunun niteliği itibarıyla basın yoluyla  işlenen bir suç olduğu vurgulanmıştı.
 
Söz konusu suça ilişkin 5187 Sayılı Kanun uyarınca 4 ay içinde dava  açılması gerektiği ancak davanın 4 aylık hak düşürücü süreden sonra açıldığı  anlatılan kararda, bu nedenle düşme kararı verilmesi gerektiği belirtilerek, bu  suçtan kurulan mahkumiyet hükmünün bozulduğu bildirilmişti.
 
Kararda, Can Dündar hakkında, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 328.  maddesinde düzenlenen ve 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası öngören, "Devletin  güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli  kalması gereken bilgileri, siyasal veya askeri casusluk maksadıyla temin etme"  suçundan hüküm kurulması gerektiği belirtilmişti.
 
Kararda şu ifadelere yer verilmişti:
 
"Cumhuriyet gazetesinin 29 Mayıs 2015 tarihli nüshasında, devletin  güvenliği veya siyasal yararları bakımından devlet sırrı niteliğindeki bilgileri  yayımlamak suretiyle açıklanmasından sonra, Suriye Birleşmiş Milletler Daimi  Temsilciliği tarafından Güvenlik Konseyi Başkanı ve Genel Sekreteri'ne 5 Haziran  2015 tarihli, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni şikayet eden özdeş mektup  sunduğunun da anlaşılması karşısında, anılan bilgileri doğrudan siyasal casusluk  kastı ile temin ettiğinin kabulü gerekebileceğinden ve eyleminin bu haliyle basın  yoluyla işlenmesi de mümkün olmayan TCK 328. maddesinde düzenlenen suçu  oluşturabileceği gözetilerek, bu belgenin Dışişleri Bakanlığı'ndan temini ile  5271 Sayılı CMK'nın 217. maddesi gereğince taraflara okunup tartışılmasından  sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekir."
 
Kararda, Erdem Gül'ün bu suça yönelik durumuna ilişkin değerlendirmede  ise "Devlet sırrı niteliğindeki gizli bilgileri hususi gayretle temin ettiğine  veya sanık Can Dündar'ın eylemine iştirak ettiğine dair cezalandırılmasına  yeterli, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden, ispat edilemeyen suçtan  beraatine karar verilmesi gerekir." ifadelerine yer verilmişti.
 
"Devlet sırrı" olduğu kabul edilen bilgilerin kaynağını, kanunla MİT'e  verilen görev ve yetkiler uyarınca yapıldığı bildirilen bir faaliyetin  oluşturduğu anlatılan kararda, olayla ilgili Aydınlık gazetesinin 21 Ocak 2014  tarihli nüshasında "İşte TIR'daki Cephane" başlıklı haberde bazı iddialara yer  verildiği anımsatılmıştı. Kararda, Can Dündar'ın ikrarı ve incelenen açıklama  içeriklerine göre, sanıklar tarafından yayımlanan görüntülerin, Aydınlık  gazetesinde yayımlanan haberle ilgili olduğu fakat bazı görüntülerin tamamen  farklılık taşıdığı belirtilmişti.
 
Kararda, Cumhuriyet gazetesinde sanıklar tarafından yapılan haberde,  önceden yayımlanan haberlere atıf yapılmadığı gibi tamamen farklı nitelikte ve  faaliyetle ilgili tüm ayrıntıları içeren, kaynağından edinildiği intibaını  uyandıran bilgi ve belgelere yer verildiği ifade edilmişti.
Etiketler :
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.