Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu güncel konuşmalarla tamamlandı.

ERÇAL

CTP Milletvekili Hüseyin Erçal, “Üst Kademe Yöneticilerinin Atanması” konusunda konuştu. Erçal, sabahki konuşmaların yapılacağını bilmeden konuşma yapmaya karar verdiğini belirtti.

Konuyla ilgili bugüne kadar birçok partinin sözler verdiğini ancak adım atılmadığını söyleyen Erçal, Kamu Reformu Değişiklik Yasa Tasarısı’nın yıllardır geçirilmediğini kaydetti.

Erçal, “Yasanın komiteden geçmesi içtenlikle savunulmadı” dedi.

Atamaların yapılmasının normal olduğunu, doğru kişilerin atanmasının sorun yaratmayacağını kaydeden Erçal, konuya Cumhurbaşkanı’nın karıştırılmasının doğru olmadığını belirtti.

DENKTAŞ

Daha sonra söz alan Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş, üst kademe yöneticileri konusunda CTP’nin önerisinin samimiyetsiz olduğunu düşündüğünü belirterek, yapılan atamalarla ilgili bilgi verdi.

Yeni atamanın Maliye Bakanlığı’na yapıldığını söyleyen Denktaş, Sağlık Bakanlığı’nda atama olmadığını belirtti.

Cumhurbaşkanının bu konuda hassas olduğunu, kendilerinin de hassas olduğunu söyleyen Denktaş, gereklilik olduğu hallerde atamaların yapılacağını söyledi.

Denktaş, görevlerini tam yapan kişilerin görevden alınmayacağını vurguladı.

Yasa tasarısını yasalaştırmak istediklerini söyleyen Denktaş, yasayı geçirmenin kendileri için de önemli olduğunu belirtti.

DP’nin de kendisinin de yasanın tozlu bir rafta kalmasını istemediklerini söyleyen Denktaş, yasanın geçeceğini ifade etti.

ÇELER

TDP Milletvekili Zeki Çeler konuşmasını “Genç Girişimcilerin Umutsuzluğu” konusunda yaptı.

Çeler, gençlerin önünün açılması ve ayakları üzerinde durmasının önemine işaret etti.

KOBİGEM’in düzenlediği programa değinen Çeler, programın gençlere yönelik yapıldığının duyurulduğunu, ancak sonuçta bunun gençlere yönelik gerçekleşmediğini ve umutsuzluğa yol açtığını savundu. 

Gençlerden risk analizi de istendiğini dile getiren Çeler, bunun sonucunda taleplerin geri çevrildiğini belirtti.

Ülkedeki iş olanaklarının azlığına değinen Çeler, “Bankadan borç alarak kim işletme açabilir” diye sordu.

Bankadan alınan borçların ödemesinin ilk ayda başladığını söyleyen Çeler, bunun zorluklarına değindi.

Bu tür hibe programlarının gençleri umutsuzluğa sürüklediğini savunan Çeler, hibe programlarına yabancıların da başvurması hedefi konduğunu, ülkede yaşayan gençlerin yaşam kalitesinin artırılması hedefinin daha öncelikli olması gerektiğini belirtti.

Zeki Çeler, hükümetten gençlere iş imkanı sağlanması, hibe programları açılması konusunda adım atmasını istedi.

Çeler, banka faizlerine yönelik de ciddi çalışmalar yapılmasını talep ederek gençlerin ev ve iş kurmasının neredeyse imkansız hale geldiğini söyledi.

ATUN

Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, Çeler’in yaklaşımının parlamentoya örnek teşkil edecek şekilde öneri ve eleştiriler içerdiğini belirtti ve teşekkür etti.

Küçük ölçekli işletmelere yönelik olarak KOBİGEM’in kurulduğunu anımsatan Atun, TC’nin kaynak aktarımları olduğunu, AB’den uzmanların katkı sağladığını belirtti.

Atun, KOBİGEM’in yüzde 100 şeffaflığa sahip olduğunu ve adil çalışmalar yaptığını kaydetti.

Bakan Atun, KOBİGEM Projesi’nin ilk kez iş kuracak ve maddi kaynağı yeterli olmayanlara yönelik hazırlandığını söyledi.

Projeye başvuran genç ve kadın sayısının fazla olduğunu belirten Atun, başarılı olan gençlerin sayısının da fazla olduğunu dile getirdi.

Atun, projede pozitif ayrımcılık ilkesi uygulandığını dile getirerek, projelerle ilgili bilgi verdi.

TÖRE

Meclis’te bir sonraki güncel konuşmayı UBP Milletvekili Zorlu Töre “Müzakere Sürecinde Yaşananlar” konusunda yaptı.

Müzakerelerin 1950’li yıllardan beri yapıldığını belirten Töre, çözüm, barış ve Avrupa Birliği’nin sloganlarda kaldığını savunarak, tek gerçeğin KKTC ve Türkiye’nin etkin ve fiili garantisi olduğunu söyledi.

Türkiye ve Türk ordusunun adadan çıkarılması için tezgah ve oyunlar oynandığını söyleyen Töre, TC’nin destek ve kredileriyle ilgili Rum yetkililerinin yorumlar yaptığını belirtti.

Töre, bunu kimin ödeyeceği konusunda yapılan açıklamaların şaşırtma olduğunu kaydetti.

Müzakerelerde ilerleme olduğuna yönelik açıklamalar yapıldığını söyleyen Töre, bunun da soru işaretleri yarattığını kaydetti.

Töre, Cumhurbaşkanı’nın müzakereler konusunda en kısa zamanda Meclis’i bilgilendirmesini istedi.

Müzakereci Özdil Nami’nin ana muhalefet partisi milletvekili olduğunu söyleyen Töre, Meclis’in bu konuyu da ele alması gerektiğini belirtti.

Töre, Kıbrıs meselesinde AB’nin de devreye gireceğini, bunun doğru yaklaşım olmadığını söyledi.

Töre AB müktesebatı ve hukuku adı altında Rum tarafı ve Yunanistan tarafından Kıbrıs Türk halkına tezgah çekilmeye çalışıldığını ifade etti.

Töre, Kıbrıs Türk halkının meşru müdafaa sonucunda bugünlere geldiğini, Kıbrıs Türk halkı ile Türkiye arasındaki ilişkinin parasal bir ilişki olmadığını, ortak bir dava yürütüldüğünü kaydederek Türkiye’nin KKTC’deki yardım ve altyapı yatırımlarına dikkat çekti.

Adada barışın var olduğunu, barışı da Barış Kuvvetleri’nin getirdiğini söyleyen Töre, barışın anahtarının Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri ve Türk Silahlı Kuvvetleri olduğunu söyledi.

HAMZAOĞULLARI

CTP Milletvekili Biray Hamzaoğulları, “Küçükbaş Hayvancılık”  konulu konuşmasında hükümetin maaşları ödemek için 40 gün vadeli 60 milyon TL borçlanmasını eleştirerek bu borçlanmanın faizinin 1 milyon 50 bin TL olduğunu, bununla birçok yatırım yapılabileceğine dikkat çekti.

Eski Maliye Bakanı Birikim Özgür’ün 4 bin TL ve üzerinde maaş alanları 3 gün geç ödeyerek borçlanmaya gitmediğini ancak şimdiki hükümetin borçlanarak yanlış yaptığını savundu.

Hamzaoğulları, doğru teşhisle sorunların kolay çözülebileceğini kaydederek, küçükbaş hayvancılığın sütteki payının yüzde 3 büyükbaş hayvancılığın ise yüzde 97 olduğunu belirterek, 300 büyükbaş hayvan üreticisinin kuralları uygulamaya izin vermeyeceğini iddia etti.

Büyükbaş hayvancılıkta tekel oluşturulduğunu öne süren Hamzaoğulları, Güney Kıbrıs’ta küçükbaş hayvancılığa 80 euro teşvik verildiğini hatırlattı.
Hamzaoğulları, “hiçbir süt imalatçısının devleti 12 milyon TL dolandırmaya hakkı olmadığını” belirtti. Hamzaoğulları ülkede küçükbaş hayvancılığa gereken önem verilemediğini ve bu nedenle gelişemediğini söyledi.

200 koyunu olan bir üreticinin aylık kazancının bin TL olduğunu ve bu üreticinin nasıl geçineceğini soran Hamzaoğulları, yeme sübvansiyon uygulanırsa küçükbaş hayvancılığın ayağa ancak böyle kalkabileceğini ifade etti.

ÇAVUŞOĞLU

Hamzoğulları’nın sorularını yanıtlayan Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Nazım Çavuşoğlu, ülkedeki hayvancılık ve süt politikasında zafiyet yaşandığının altını çizdi.

Hayvancılıkta üretimde sütün fazla etin az olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, eti fazla hayvan üretimine geçilmesi gerektiğini vurguladı.

490 ton civarında süt üretimi olduğunu kaydeden Bakan Çavuşoğlu, imalatçının pazar sorunu yaşadığını kaydetti.

Hellim üretiminde küçükbaş hayvan sütünün belli orada kullanılması gerektiğine dikkat çeken Çavuşoğlu, kriterler hakkında bir çalışma olmadığını belirtti.

Çavuşoğlu mevcut koşullar ve maliyetlerle süt ürünleri ihracatının sürdürülebilir olmadığını söyledi.

Çavuşoğlu 22 Haziran’da süt çalıştayı düzenleyerek konuyu bütün unsurlarıyla birlikte bilimsel bir şekilde ortaya koyarak sorunlara çözüm getirmeyi amaçladıklarını kaydetti.

Çavuşoğlu, çalıştaydan çıkacak kararları uygulamada kararlı olduğunun altını çizdi.

Çavuşoğlu, Türkiye’den gelen suyla ilgili politikalara küçük hayvan üreticilerini de katarak maliyetleri azaltma ve üreticilerin idamesini sağlama yönünde politikalar üreteceklerini ifade etti.

Teşvikler istihdama dönüşüyorsa buna itirazı olmayacağını söyleyen Çavuşoğlu, bunu yaratmayan teşviklerin topyekûn tartışılması gerektiğini kaydetti.

Bakan Çavuşoğlu,  TÜK’te müdür değişiminden kaynaklı benimsemeyeceği bir olay yaşandığını kaydederek, soruşturma açılması için talimat verdiğini ve sürecin devam ettiğini kaydetti.

Çavuşoğlu, “Gelen baklava gidene helva yaparsak bu ülkede yaşayamayız” diyerek TÜK’teki kurban kesme olayını kesinlikle benimsemediğini belirtti.

Bugünkü oturumunu tamamlayan Meclis Genel Kurulu’nun bir sonraki birleşimi 16 Mayıs Pazartesi günü gerçekleşecek.