Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nın (TPAO), KKTC genelinde petrol arama çalışması başlatması çevreye duyarlı vatandaşları endişelendirdi.

Sismik çalışmaların aktif halde yürütüldüğü aramaya, Karpaz bölgesinin de dahil edilmesi bölge halkında, “çevre katliamı olur mu?” korkusuna neden oldu.

Ülkenin en önemli ve zengin doğal yapısına sahip, eski eser ve sit alanları bulunan bölge ve çevresinde, petrol aranması kısa süre önce Sınırüstü’ne yapılan ve büyük doğa tahribatına neden olan sondaj çalışmasını anımsattı.

Çevre örgütleri, şu an yapılan sismik araştırmanın dikkatli ve özenli şekilde yürütülmemesi halinde doğada kalıcı tahribata neden olabileceği uyarısında bulundu.

Örgütler, sismik araştırmanın ardından ortaya çıkan tablo sonrası başlatılacak sondaja ise, kurallara uygun, araştırılarak ve özenle incelenmesi sonucu karar ve izin verilmesi gerektiğini vurguladı.

Çalışmalara neden Karpaz’dan başlandığı sorusunu da yönelten örgütler, Karpaz bölgesinin hassas ve hasar görebilecek bir yer olduğunun altını çizdi.

Turizm, Çevre ve Kültür Bakanlığı Müsteşarı Şahap Aşıkoğlu ve Çevre Koruma Dairesi Müdürü Eşref Ünlüsoyer ise, şu an yapılan sismik araştırmanın doğaya zarar vermediğini iddia etti.

Müsteşarı Şahap Aşıkoğlu, eski eserlerin olmadığı yerlerde araştırma yapıldığını belirtti.

Aşıkoğlu: Zarar vermiyor.

Turizm, Çevre ve Kültür Bakanlığı Müsteşarı Şahap Aşıkoğlu da, sit alanı ve eski eserlerin bulunduğu bölgelerde çalışma yapılmasına izin verilmediğini söyledi.

Toprağın bir santim altına girilerek titreşim verildiğinin ve yer altının haritasının çıkartıldığını belirten Aşıkoğlu, şu an yapılan sismik çalışmanın çevreye zararı olmadığını ifade etti.

Şahap Aşıkoğlu, sondaj çalışması yapılabilmesi için ÇED raporuna gerek olduğunu belirterek, işlemlerin tamamlanmasının önemine değindi.

Aşıkoğlu, sismik araştırmanın sit alanına ve çevreye zararı olmadığının altını çizerek, eski eserlerin olmadığı yerlerde araştırma yapıldığını belirtti.

Ünlüsoyer: Zararı yok.

Çevre Koruma Dairesi Müdürü Eşref Ünlüsoyer, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nın (TPAO)
KKTC’nin her yerinde sismik arama yaptığını söyledi.

Şirketin yer altında analiz yaptığını belirten Ünlüsoyer, sadece toprağa titreşim verildiğini, kazı yapılmadığını ifade etti.

Eşref Ünlüsoyer, Dipkarpaz’dan sonrası için sondaj çalışması başlatılmasının şu an yasal olmadığını vurguladı.

Ünlüsoyer, şu an yapılan çalışmaların çevreye zarar vermediğini belirtti.

Sahir: Çalışmalar tehdit oluşturur.

Yeşil Barış Hareketi Başkanı Doğan Sahir, Karpaz’da yapılan sismik aramadan sonra ne yapılacağının önemli olduğunu belirterek, petrol aramalarının hassas bölgeler dışında bile zorunlu olmadıkça yapılmadığını söyledi.

Aramaların yeraltında ve yeryüzündeki tabakaya ciddi zarar verdiğini vurgulayan Sahir, tahribat ve kimyasal atıklar açısından çalışmaların tehdit oluşturduğunu ifade etti.

Sahir, “O kadar alan varken, neden Karpaz’dan başlandı?” diye sorarak, sondaj aşamasına geçilmesi halinde durumun ciddiyetinin artacağını belirtti.

Bir sondaj çalışmasının yaklaşık 3 milyon Euro’ya mal olduğunu ifade eden Sahir, bu paranın yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapılabileceğini söyledi.

Doğan Sahir, dünyada petrol kullanımının azaltılmaya çalışıldığını ancak ülkemizde bu yönetimin kullanılmadığını belirterek, Karpaz bölgesinin hassas ve hasar görebilecek bir yer olduğunun altını çizdi.

Daha önce Sınırüstü bölgesinde sondaj çalışması yapıldığını anımsatan Sahir, o dönemde bölgede çok sayıda ağacın katledildiğini, yeraltı tabakasının delindiğini ve çevrenin atıklarla dolduğunu belirtti.

Atakol: Sonraki adım önemli.

Çevre Koruma Vakfı (ÇEKOVA) Başkanı Kenan Atakol, sismik aramalar sonucunda ortaya çıkacak tabloda izlenecek adımın önemli olduğunu belirtti.

Sismik çalışmanın çevreye zarar vermeyecek şekilde dikkatli yapılması ve gerekli önlemlerin alınması halinde zararı olmayacağını söyleyen Atakol, kullanılacak yol ve yöntemlere ülke zenginliklerini yok etmeyecek şekilde karar verilmesini gerektiğini ifade etti.

Atakol, “Karpaz gözbebeğimiz, tarihi ve coğrafyasıyla mükemmel bir zenginliktir” diyerek, kazılar sırasında dikkatli hareket edilmezde, kalıcı tahribata neden olunacağını vurguladı.

Sarpten: Tüzükler dikkate alınmalı.

Kıbrıs Türk Biyologlar, Doğayı Araştırma ve Koruma Derneği Başkan Hasan Sarpten, şu an yapılan sismik araştırmanın Karpaz Özel Çevre Koruma alanı içerisinde kaldığını söyledi.

Bu alanın kara sınırlarıyla sınırlı olmadığını belirten Sarpten, tüzükler dikkate alınarak çalışmaların yapılması gerektiğini belirtti.

Sarpten, söz konusu çalışmanın devletin birimlerinin kontrolünde olmadığını iddia etti.

Çalışma detaylarının bilinmediğini ama yapılacak her türlü aramalar ve sonrasında meydana gelecek sondaj çalışmalarının deniz yaşamını olumsuz etkileyeceğini söyleyen Sarpten, “Yönetenler her zaman ekonomik bazı kazançları doğal kayıplara yeğliyorlar” dedi.

Sarpten, Sınırüstü bölgesindeki sondaj çalışmasını anımsatarak çevreye verdiği ciddi tahribata dikkat çekti.

Kaynak: Kıbrıs