1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. CUMHURBAŞKANINDAN ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR!
CUMHURBAŞKANINDAN ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR!

CUMHURBAŞKANINDAN ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR!

“Mevcut adaylardan fazla oy alacağım kesin” “benim bildiğim talat, bunu hazmetmez”... İstekleri çok aşırı… Diyecek bir şey yok. Kibar, kibar ayrıldık...

A+A-

CUMHURBAŞKANI EROĞLU: “RUM YÖNETİMİ’NİN TOPRAK KONUSUNDAKİ İSTEKLERİ OLDUKÇA AŞIRI”

“SEÇİM ARİFESİNE KADAR MASADAYIM”

“ADAYLIK KARARIM 15 KASIM’DAN SONRA”

“ENERJİM YERİNDE”

“MASADA HARİTA YOK AMA RUMLAR BAZI KÖY İSİMLERİNİ MASAYA GETİRDİ”

“VİCDANİ REDDİ TARTIŞMA ZAMANI DEĞİL”

“MEVUCT ADAYLARDAN FAZLA OY ALACAĞIM KESİN”

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Rum Yönetimi’nin müzakere masasında toprak konusundaki isteklerinin oldukça aşırı ve kabul edilemez olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanlığı Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamaya göre Cumhurbaşkanı Eroğlu, katıldığı bir televizyon programında; dış politika, doğalgaz krizi, müzakerelerin kesilmesi ve Türk donanma gemilerinin sismik araştırma yapması ile iç politika konularındaki soruları yanıtladı.

Eroğlu, Rumların masadan çekilmesi konusunda bir soruyu yanıtlarken şunları ifade etti:

“Müzakerelerde pazarlıkların başlayacağı bir zamanda Türk gemilerini bahane ederek müzakereleri askıya alması doğrusu Rum tarafının uzlaşmazlığının bir başka tezahürüdür.  Türk gemileri uzun zamandan beridir Akdeniz’dedir.  Biz Hristofyas ile zirve toplantılarını yaparken Nobel kazıya başladığı zaman Piri Reis sismik araştırma gemisi Türk Deniz Kuvvetleri’nin gemileri nezaretinde  sismik araştırmalar yapıyorlardı ve o zaman Hristofyas’ın aklına masadan kaçmak gelmemişti.  Aynı tablo tekrarlamış, bu defa geminin ismi değişmiş. Niye müzakereleri askıya almıştır? Çünkü al-vere geçmek, süreci devam ettirmek niyetinde değiller. ‘Biz de kazanalım Türkler de kazansın’ anlayışında değiller”

“VATANDAŞLAR ARASINDA AYRIM YAPMAYIZ”

“Anastasiadis’e Türkiye’den gelen ve KKTC vatandaşı olanların adada kalmaları konusundaki tutumu dile getirdiniz mi?” sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Eroğlu, bunu daha önceden Hristofyas’a da söylediklerini belirtti ve bütün KKTC hükümetlerinin vermiş oldukları bütün vatandaşlıkların bir ortak anlaşma metni ortaya çıktığı zaman da yeni ortaklık devletinin de vatandaşı olacaklarını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, “Biz vatandaşlarımız arasında ayrım yapamayız şartını ortaya koyduk”  diye konuştu.

“TOPRAK KONUSUNDA İSTEKLERİ ÇOK AŞIRI”

“Toprak konusunda uzlaşı sağlanabilir mi?” sorusunu yanıtlarken Eroğlu,  “Şu anda masaya getirdikleri köy isimlerine baktığınız zaman, toprak konusunda isteklerinin çok aşırı olduğunu ve bunları kabul etmemizin mümkün olmadığını söyleyebilirim”  ifadesini kullandı.

Rum tarafının toprak konusunda şu anda Annan Planı’nda belirtilenden daha fazlasını istediğini belirten Eroğlu, Rumların masaya harita koymadıklarını ancak köy isimleri içeren bir liste getirdiklerini vurguladı.

“1974’TEN BUGÜNE 40 YIL GEÇTİ”

“Kıbrıslı Rumlar 1974 öncesine dönmeyi mi istiyorlar?” sorusu sorulduğunda Eroğlu, 1974’ten bu yana 40 yılın geçtiğini ve bu süre zarfında Kuzey’de olan değişimleri göz ardı etmenin mümkün olmadığını kaydetti.

Uzlaşma olmuyorsa ayrılığı pekiştirme konusunu değerlendirmesi istenen Eroğlu,  üçüncü safhada pazarlıkların yapılacağını ve Rumların isteklerini yüksekten tutup aşağıya indirip indirmeyeceklerini göreceklerini kaydetti.

Kıbrıs Türk halkının sabrının kalmadığını belirten Cumhurbaşkanı Eroğlu, “Müzakereler bir 50 yıl daha devam edemez” dedi.

“HİÇBİR PAZARLIK ALTERNATİFSİZ YAPILMAZ”

Cumhurbaşkanı şöyle devam etti:

“Müzakereler 1-2 yıl içerisinde nihayetlenmezse, tabii ki başka alternatifler düşünülecektir.  Hiçbir pazarlık alternatifsiz yapılmaz.  Hiçbir müzakere alternatifsiz olmaz. Ama biz alternatifimizi ortaya koymadık. Biz bu müzakerelerden bir anlaşma ile kalkmak istiyoruz… Eğer şu ana kadar talep ettiklerinde ısrar etmeye devam ederlerse böyle bir tavra Kıbrıs Türk halkının olumlu yanıt vermesi mümkün değildir. Kıbrıs’ta anlaşma isteyen uluslararası güçlerin de değerlendirmesi lazım.”

Avrupa Birliği’ne üye olması nedeniyle Rum tarafını ‘tuzu kuru’ olarak nitelendiren Eroğlu, hem Rum tarafının müzakere masasında oturduğunu, hem de herhangi bir anlaşmaya imza atma niyetinde olmadığını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, “Bizi Kıbrıs Cumhuriyeti altına sokarsa ve istediklerini de alırsa, o zaman anlaşmaya varabileceğini düşünecek” ifadesini kullandı.

“EİDE’NİN SÖZLERİ”

Rum tarafının taleplerinin Annan Planı çizgisine geri dönecek nitelikte olması durumunda Türk tarafının tutumunu değerlendirmesi istenen Eroğlu,  Anastasiadis’in Annan Planı’na evet dediğini hatırlatarak Rum tarafının hayır diyeceğinin farkında olarak dünyanın kendini anlaşma yanlısı görmesini sağlamak için bunu yaptığını belirtti.

“GÜNEY KIBRIS, MISIR VE YUNANİSTAN İTTİFAKI”

Rum tarafının Mısır ve Yunanistan ile üçlü ittifak anlaşması için önümüzdeki günlerde toplanmalarına Türk tarafının tepkisinin sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Eroğlu bu işbirliğinin Kıbrıs’ta bir anlaşmaya varılmasını daha da zor hale getireceğini belirtti.

Eroğlu, Rum tarafının bu ittifaklarla elini güçlendirdiğini ve müzakere masasına oturmalarını zorlaştıracağını düşündüğünü kaydetti.

Rum tarafının ‘Sadece Türkiye’nin gemilerini çekmesi yetmez, bir kere daha o bölgeye girmeyeceğini taahhüt etmesi gerekir ki, biz müzakere masasına oturalım’ dediklerine işaret eden Eroğlu, bugünkü koşullarda Rum tarafının istediklerini ortaya koymanın mümkün olmadığını belirtti.

“SEÇİM ARİFESİNE KADAR MASADAYIM”

“Rum tarafının, müzakereleri durdurmasının, KKTC’deki cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi size güç kazandırdığı iddiası var. Bu konuda ne dersiniz?” şeklinde soruya Eroğlu şu şekilde yanıt verdi:

“Ben müzakere masasında, seçimlere kadar oturmayı hedeflemiş ve bunu zaten Eide’ye de gelen büyükelçilere de bildirmiştim. Rum tarafının beni istemediği gibi yorumlar da var, bu yorum da var. Ben baştan beridir Kıbrıs’ta var olan gerçeklere dayalı bir antlaşmaya hazır olduğumu söylüyorum ve bunu en kısa zamanda yapmamız gerektiğini vurguluyorum. Hala aynı görüşteyim”

“ENERJİM YERİNDE”

“Adaylık kararınız konusunda son gün, son dakikayı mı bekliyorsunuz? Yani bu beklemenizin ardında bir neden mi var? Bir yerden mesaj mı bekliyorsunuz?” yönündeki soruya Eroğlu, herhangi bir yerden mesaj beklemediğini, 15 Kasım’da yurt dışından gelecek misafirlerin olacağını ve o tarihten sonra da kararını açıklayacağını belirtti.

Eroğlu bir dönem daha Cumhurbaşkanlığı yapmak için 5 yıl önceki enerjisinin olup olmadığının sorulması üzerine şunları söyledi:

“Çok şükür enerjimiz azalmadı. Çünkü ben hiç yan gelip yatmadım. Cumhurbaşkanlığında da her gün saat 08:00-08:30’da ofisimde oldum. Randevusuz gelenlerle saat 10:00’a kadar görüşüyorum. Randevulu gelenlerle de saat 10:00’dan sonra görüşmelerime devam ediyorum. Sağlık bakımından sorunum yok. Dolayısıyla hem dilim, hem de ayaklarım gücünü korumaktadır.”

“MEVCUT ADAYLARDAN FAZLA OY ALACAĞIM KESİN”

“Şu an sizin dışınızda üç aday var. Bu üç adayla, kamuoyu araştırmalarında ne kadarlık bir fark olursa sizi cesaretlendirir. Kamuoyu araştırmalarında yüzde 10 öndeyseniz bu sizin için yeterli olur mu” şeklindeki soruya Eroğlu, şöyle yanıt verdi:

“Yeterli olmaz. Ama ben zaten yıllardan beri halkın nabzını tutabilen bir kişiyim. Ben farkındaysanız fazla da dolaşmadım. Cumhurbaşkanlığında müzakerelere konsantre oldum. Ama gördüğüm kadarıyla ve aldığım mesajlara göre şu anda mevcut olan adaylardan daha fazla oy alacağım kesin. Ama bu seçimdir. Seçime girmeden, sandıklar açılmadan seçim kazandım diyemezsin. Bunları göze alacak kişi seçime girecek kişidir. Benim Cumhurbaşkanı olarak görevim bitti mi bitmedi mi, vatandaşın beklentilerine cevap verebildim mi,  bu aşamadan sonra daha kritik dönemler mi olacak, bu kritik dönemlerde ben görevde olmalı mıyım, olmamalı mıyım, bunları hep değerlendirmem gerekir. Hele bir 15 Kasım’ı geçirelim, ondan sonra kararımı açıklayacağım.”

“HALKIN, HÜKÜMETTEN BEKLENTİLERİNE ALDIĞI YANIT OLDUKÇA AZ”

İç sorunların sorulması üzerine Eroğlu, Cumhurbaşkanı olarak beş yılı tamamlanmasına aylar kala Bakanlar Kurulu’na beş kez gittiğini belirtti.

“ ‘Sırf hükümetin çalışmalarına karışır,  engel çıkarır’ denmesin diye 3 kez Kıbrıs sorunu bağlamında gittim. Biri Lefkoşa Türk Belediyesi’nde problemler vardı. Görüşlerimi paylaşmak için gittim. Sonuncusu da hükümeti yılbaşı öncesi yemeğe davet etmek içindi” diyen Eroğlu, şimdiki Bakanlar Kurulu’na da Kıbrıs sorunu bağlamında gittiğini belirtti.

Halkın beklentilerinin oldukça fazla olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Eroğlu,  halkın beklentilerine aldığı yanıtın da oldukça az olduğunun altını çizdi.

“VİCDANİ REDDİ TARTIŞMA ZAMANI DEĞİL”

Eroğlu açıklamalarını şöyle sürdürdü:

“Şimdi askerlikle ilgili bir çalışma ortaya çıktı. Tekrar komisyona sunuldu. Biz bir zaman askerlik süresini düşürmüştük. Bunu yaparken de Genel Kurmay ile istişare içinde yapmıştık. Çünkü belli bölgeler var ki onları GKK kontrol eder. Bazı bölgeleri Genel Kurmay vasıtasıyla kolorduya devrettiğimiz için askerlik süresini erlere 15 aya, üniversite mezunlarına da 1 yıla indirmiştik. Bu Askerlik Yasası ele alınırken, askerliğini yapan gençlerin günde kaç saat nöbet tutacağını da bu komisyonda herhalde değerlendireceklerdir. Süre kısalırsa nöbetler uzayacak. Bütçeye doğru dürüst bir rakam koyup da paralı asker alınacaksa o ayrı konu. Şimdi sınırlarımıza kaç asker gerektiğini ben biliyorum. Bütün bunların hesaplanması lazım. Bu vicdani ret konusu var. Şimdi bunu tartışmanın zamanı değil. Anayasa’ya koyacaklardı; ama bazı partiler buna karşı çıktığı için Anayasa taslağına dahi konulamadı. Hoş görünmek değil olabilecek şeyleri yapmak lazım.”

“TALAT, ADAYLIĞA HAZIRLANIYORDU, OLMA HAKKI VARDI”

“Sayın Talat son seçimde kaybetti, siz kazandınız. Şimdi bunun rövanşı için aday olmayı çok arzuladı. Kendisine teklif yapılmasını bekledi, olmadı. CTP’nin Talat’ı aday yapmadığını öğrendiğinizde sevindiniz mi üzüldünüz mü?” sorusuna verdiği cevapta, Talat’ın aday olmamasına üzüldüğünü belirten Eroğlu, “Talat bey, cumhurbaşkanlığına 2-3 yıldır hazırlanan bir kişiydi” dedi.

İkinci Cumhurbaşkanı Talat’ın acele ettiğine dikkat çeken Eroğlu, Talat’ın, CTP-BG’nin tüzüğünü bilmesi gerektiğini söyledi.

“BENİM BİLDİĞİM TALAT, BUNU HAZMETMEZ”

Cumhurbaşkanı Eroğlu, adaylığın Talat’ın hakkı olduğuna dikkat çekerek, “Aday olsaydı iyi bir rakip olurdu. Ama ben bunu tartışacak değilim. Yıllardır ben kendisini hazırlığını biliyorum. Her hafta sonu bölgeleri geziyordu. Ben kendi hatası yüzünden aday olamadığını düşünüyorum. Partiyi zorladı. ‘Adayınızı açıklayın’ diye zorladı. Sonra partiyi tenkit etti. Bu şartlarda da birisi tüzüğü ön plana çıkardı. Tüzüğün ön plana çıkmaması için ‘müracaat etmem’ dedi. Tüzüğün yolunu kapatmaya çalıştı ama o da olmadı. Benim bildiğim Talat bunu hazmetmez. Genel başkanlığa oynar. O yüzden bana saldırmaya başlamıştır. Biliyorsunuz, CTP içinde bana saldıranlar daha revaçta olur” diye konuştu.

Kudret Özersay’ın müzakerecilik görevi sürerken adaylığını açıklamasının da sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Eroğlu şunları söyledi:

“Aday olacaksa bile zamanı geldiğinde aday olurum derdi. New York’tan beraber geldiğimizde, gazeteciler adaylığını sordular. Dedim ki, bundan sonra müzakereler yoğunlaşacak. Seçime ya da adaylığa değil buna yoğunlaşmamız gerekecek demiştim. Ama kendisi dayanamadı, acele karar verdi. Hayırlısı olsun. Diyecek bir şey yok. Kibar, kibar ayrıldık”

 

Etiketler : ,
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.