1. HABERLER

  2. GÜNDEM

  3. DENKTAŞ: `PARTİNİN SEÇİM BÜTÇESİ 2 MİLYON 126 BİN TL`
DENKTAŞ: `PARTİNİN SEÇİM BÜTÇESİ 2 MİLYON 126 BİN TL`

DENKTAŞ: `PARTİNİN SEÇİM BÜTÇESİ 2 MİLYON 126 BİN TL`

Demokrat Parti Ulusal Güçler (DP Ulusal Güçler) Genel Başkanı Serdar Denktaş, partinin 28 Temmuz’da gerçekleştirilen 2013 milletvekilliği erken genel seçim bütçesinin 2 milyon 126 bin TL olduğunu açıkladı.

A+A-

DENKTAŞ: “BİZDEN DAHA FAZLA HARCAMA YAPAN PARTİLERİN BİZİM YARIMIZ KADAR BÜTÇEYLE SEÇİMİ GEÇİRDİĞİNİ AÇIKLAMASI BİZLERİ GÜLÜMSETMİŞTİR. DAHA ŞEFFAF OLUNMASI GEREKİRDİ”

Demokrat Parti Ulusal Güçler (DP Ulusal Güçler) Genel Başkanı Serdar Denktaş, partinin 28 Temmuz’da gerçekleştirilen 2013 milletvekilliği erken genel seçim bütçesinin 2 milyon 126 bin TL olduğunu açıkladı.

Denktaş, seçim bütçesinin 1 milyon TL’sinin 50 milletvekili adayının şahsi borçlanmasıyla elde edildiğini kaydetti, seçime katılan her adaydan da 10 bin TL “aday katılım ücreti” alındığını söyledi.

Serdar Denktaş kendisinin ve iki partilisinin ailelerinin maaş çeklerinin bankaya bağlanması suretiyle 500 bin TL kredi alındığını, 126 bin TL’nin de partilerinin bağışları ile elde edildiğini dile getirdi.

Denktaş, söz konusu borçların önümüzdeki 5 yılda DP Ulusal Güçlerin milletvekillerinin maaşlarından yapılacak kesintiler ve parti katkısından ödenileceğini söyledi, borçların 2-3 yılda tamamlanmasının hedeflendiğini belirtti.

Serdar Denktaş, bu bütçenin 707 bin TL’sinin televizyon, radyo, bilbord, gazete gibi reklam unsurları için, 856 bin TL’sinin cari harcamalar, ramazan çadırı, mitinglerde verilen iftar yemeği, flyer bayrak, kitapçık, broşür, afişler için, 563 bin TL’nin miting organizasyonları, araç giderleri ve süslemeleri için yapıldığını söyledi.

Denktaş, bazı partilerin seçimlerde harcanan bütçeyi küçülttüğünü savunarak, “Bizden daha fazla harcama yapan partilerin bizim yarımız kadar bütçeyle seçimi geçirdiğini açıklaması bizleri gülümsetmiştir. Daha şeffaf olunması gerekirdi” diye konuştu.

Serdar Denktaş, bugün Lefkoşa Merit Otel’de bir basın toplantısı düzenleyerek, 28 Temmuz’da gerçekleşen milletvekilliği erken genel seçimine ve kurulacak koalisyon hükümetine yönelik değerlendirmelerde bulundu.

Denktaş değerlendirmelerinin ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtladı.

İMZALANAN KEFALET SENEDİ

Denktaş, DP Ulusal Güçlerin milletvekilliği kazanan adaylara 5 yıllığına 500’er bin TL’lik kefalet senedi imzalatıp imzalatmadığı yönündeki iddiayı yanıtladı.

Birkaç seçimde DP milletvekilliğini kazanan adayların partiden istifa ettirildiğini anımsatan Denktaş, o dönemde partinin hem mali hem de siyasi açıdan zor günler geçirdiğini anımsattı.

Denktaş, DP’nin DP Ulusal Güçler oluşumunda önce, son yılda yapılan tartışmalar neticesinde bir karar aldığını dile getirerek, “Ben dâhil 50 aday arkadaşım bu senetleri imzaladı. Senetlerin özellikle Ulusal Güçler kısmına imzalattığı iddiası yanlıştır. Demokrat Parti olarak önceden aldığımız karar tüm arkadaşlarımıza uygulatılmıştır. Bunun nedeni güvensizlik değildir. Aday arkadaşlarımız, ben buradayım, ayrılma niyetim yoktur beyanını noter huzurunda onaylattı” diye konuştu.

Parti olarak “Siyasi Partiler Yasası” üzerindeki önerilerini de anımsatan Denktaş, “Transfer olan milletvekilinin vekilliğinin düşmesi, yerine o partiden seçilemeyen ancak ilk sırada yer alan kişinin getirilmesiydi” dedi, yasanın reddediliş sürecini anımsattı.

DP Ulusal Güçlerin olası bir koalisyonda “ağır” şartlar isteyeceği iddialar olduğu iddiasının sorulması üzerine Denktaş konu hakkında değerlendirme yaptı.

Serdar Denktaş, koalisyona Cumhuriyetçi Türk Partisi- Birleşik Güçler (CTP-BG) gidilmesi durumunda başbakan yardımcılığının otomatik olarak geleceğini, ancak mutlaka başbakan yardımcılığı gibi bir taleplerinin olmadığı dile getirdi.

Denktaş, bu konuda açıklama yapma yetkisinin sadece kendisinde olacağını da dile getirerek, “Şu an herhangi bir görüşme başlamadı. Görüşmeler başlamadan konuşmak doğru değil” dedi.

Denktaş şunları da dile getirdi:

“Ağır diye nitelendirilen partinin ortaya koyduğu ‘Geleceğin Yol Haritası’ programının hayata geçirilmesi, Ercan İhalesi’nin iptali, Kıbrıs Türk Hava Yolları’nın (KTHY) yeniden oluşturulması ise, bunlar elbette ortada olacak ve biz bunları kabul edecek bir hükümette yer alacağız, bunu yapamayacaksak ana muhalefet oluruz.”

Denktaş, bir soru üzerine DP Ulusal Güçler’e transfer milletvekili kabul etmeyeceklerini de açıkladı.

TEKONOTRAT KABİNE

Koalisyonda bulunmaları halinde teknokrat bir kabine tercih edip etmediklerinin sorulması üzerine Serdar Denktaş, CTP-DP hükümeti döneminde bunun hayata geçirildiğini anımsatarak, o yıllarda bazı sıkıntılar yaşadıklarını söyledi.

Tüm partilerin ortak bir görüş birliği ile bir yıllığına geçici bir teknokrat hükümet oluşturulmasının şu an ülkenin gerçek ihtiyacı olduğunu belirten Serdar Denktaş, “Böylesi bir işbirliği, atılması gereken her adımı attırabilecek, hiçbir iç ve dış baskının altında ezilmeyecek bir yapı oluşturur. Eğer partiler partisel değil ülke çıkarlarını ön planda tutuyorsa bu öneriye evet derler ” ifadesine yer verdi.

KIBRIS SORUNU

Kıbrıs sorunu konusundaki görüşlerinin sorulması üzerine Serdar Denktaş, hükümetin ancak ay sonuna doğru kurulabileceğini belirterek, “Eylül ve ekim aylarında yeni bir süreç başlayacak. Bu sürecin olumlu bir sonuca varacağına dair en ufak bir inancım yoktur. Bu süreci uzatmadan, anlaşarak, ya da anlaşamayacağımızda anlaşarak sonlandırmak lazım” dedi.

Birleşmiş Milletlerin yayınladığı son rapor hakkındaki görüşlerinin sorulması üzerine Denktaş, “1964’te bir görevlendirme yapıldı... 1977-79’da Doruk Anlaşmaları imzalandı... Yıl 2013. Hiçbirin geçerlilikleri yoktur. O görevlendirme ve o zeminde tam 50 yıldır müzakere ediyoruz. Kıbrıslı Türkler olarak 50 yılımız çalındı. Bir 50 yıl daha göz göre göre kaybetmeyi kabullenmiyoruz. Yeni bir zemin oluşturulması şarttır.”

Denktaş, yeni açılımların varlığına da dikkat çekerek, KKTC’nin varlığının Kıbrıslı Türklerin en büyük teminatı olduğunu vurguladı, Ankara ile ilişkilerinin de her zaman süreceğini söyledi.

Bir basın mensubunun “DP Ulusal Güçler’in hükümette yer alması halinde Ercan’daki şirketi ülkeden gitsin mi”? sorusu üzerine Denktaş şunları dile getirdi:

“Ya uzlaşarak ya da mahkemeleşerek gidecekler. Bu kadar nettir. Ancak başbakanlığı yürütmediğimiz bir ortamda, kiminle ortaklık kuracaksak onun da onayı şart olacak. O başbakanın da nedenlerini çıkıp açıklaması gerekecek. Zaten böylesi bir hükümeti yürütüp yürütemeyeceğimiz soru işareti olarak koyuyorum ortaya. Hükümet ortağı tamam der. Ayak sürümeye başlarsa çekiliriz.”

TAK

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.