Başbakan Yardımcısı Özersay acı gerçeği açıklamaktan çekinmedi

Çiğdem AYDIN

Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, KKTC’nin bugünkü durumunu yorumlarken, acı gerçekleri açıklamaktan çekinmeyerek “Bu devlet battı” dedi. 
Özersay,  “Çeşitli kurumlar ve belediyelerin büyük bir kısmı batmış durumdadır. Gerçek budur. Bu kurumları 1,5 ayda ben batırmadım. Siyasete girdim, hükümete geldim. Bu vahim gerçek ortadadır. Herkes elini taşın altına koyarsa ancak düzelir” dedi.
Yenierenköy Belediyesi ile ilgili yaşanan süreci de anlatan Özersay, şöyle konuştu: Başbakan bu konuda Meclis’te konuştu. İki ayaklı bir çözüm önerimiz var. Birincisi kısa vadeli adım; kısa vadeli denilen şey oradaki en temel işlerin yapılması, çöp toplanması, su sağlama, defin işleri gibi konulardır. Bunlarla ilgili kaymakamlık kanalıyla komşu belediyelerde hizmet desteğiyle ve merkezi hükümetin vereceği maddi katkıyla temel hizmetlerin yerine getirilmesi ve merkezi hükümetin katkısıyla maaşların bir kısmının ödenmesidir. İkinci adım ise Dipkarpaz Belediyesi ile Yenierenköy’ün birleştirilmesidir. Bunu detaylandırıp Meclis’in önüne götüreceğiz. Bu gemi 120 personeli ile bu şekilde seyredemez. Belediyenin gelir ve giderlerini birlikte düşünmeliyiz.
İçinde bulunduğumuz hal geçici tedbirlerle aşılabilecek bir durum değildir. Bu gerçeği söylediğimiz için birileri diyecekse, “katı tedbirler alacaklar” evet durum budur. Ha birileri bize , “sizi seçmeyeceğiz” derse, o zaman seçmesinler. İhtiyaç neyse onun yapılması lazım. Bu çok kolay olmayacak dedik. Bu gerçeği gizleyerek yürümeye çalışırsak, bu devlet olduğu gibi batacak. Bunu ister miyiz?

Maaşlara artış uygulaması düzelecek

Özersay, milletvekili ve bakan maaşlarına 900 TL artış yapıldığına dair haberler üzerine ise şunları söyledi:  Maaş çok mudur az mıdır, herkese göre değişen yanıtları vardır. Burada önemli olan miktardan öte bir şey var. Biz hükümet olarak oturup maaşlarımızı artırmadık. Bu yürürlükteki bir yasa çerçevesinde senede 2 kez düzenli olarak yapılan maaş ayarlamasıdır. Ocak ve temmuz aylarında hayat pahalılığı kamu çalışanlarına yansıtılır. Şu anda yapılan da budur.  Bu yürürlükte olan bir yasadır ve realitedir. Bu yasaya göre bu oranın maaşlara yansıyış şekli kişinin maaşına göre oluyor. Kişi maaşı az olunca daha az miktar, maaşı yüksek olana ise daha yüksek yansıyor. Biz bu konuyu Maliye Bakanı ile konuştuk. Bu hükümet bunu değişecek ama bunun yansıması temmuz ayında olacak. Şu anda maliye bürokratları birkaç formül üzerine çalışıyor. Bunu düzeltmek zorundayız. Farklı maaş gruplarına farklı yüzdelik artışı yapma gibi bir değişiklik olacak ama bu temmuz ayından itibaren olabilir.

Ayda 250 TL cep parası

Kamuda maaş artışı dışında tartışılması gereken anomaliler de olduğunu ifade eden Özersay, bazı örnekler verdi: Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, Başbakan ve milletvekillerine ek bir tahsisat var. Bu ek tahsisat üzerinden vergi de alınmaz. Bu bir yanlıştır. Bunların konuşulması gerekir. Ya da Meclis’te tüm milletvekillerine cep telefonu firmalarıyla yapılan anlaşma çerçevesinde paket bir uygulama yapılıyor. Devlet her milletvekilinin cep telefonu faturasının 250 TL’sini ödüyor. Biz HP Milletvekilleri olarak bunu öğrendiğimizde “biz bunu almayacağız” dedik ve almadık. Kendi telefon paralarımızı kendimiz ödüyoruz. Bu yaratılan düzeni kademeli olarak değiştirmek istiyoruz.
 
“200 bin TL’lik izaz ikramlar yapıldı”

   Kudret Özersay bir başka örnek daha verdi: Göreve geldikten sonra bizden önceki bakanlar döneminde 150-200 bin TL’lik faturaların dışardan gönderildiğini gördük. Çiçek, tost, sandviç vs. gibi izaz ikram paraları ödenmiş. Ben izaz ikram kullanmıyorum. Kendi içeceğimi, kahvemi devlete ödettirmenin manası var mı? Ya da makam araçları konusu… Evimden gelip alsın beni , düğüne götürsün vs… Sadece şoför olarak değil, kullanılan yakıt.. Bu devletin boşa harcamasıdır. Makam aracını sadece resmi görevlerde kullanıyorum. Benim partimdeki bakan arkadaşlarım da bunu yapıyor. Bu ve benzeri adımlarla kendimize göre israf gördüğümüz şeylerden geri durup tasarruf yapmaya çalışıyoruz.

Ertuğruloğlu ve Dürüst ile ilgili soruşturma yapılıyor

Dışişleri Bakanı Özersay, Bayındırlık ve Ulaştırma eski bakanları Tahsin Ertuğruloğlu ve Kemal Dürüst ile ilgili soruşturmanın başladığını kaydetti: Bundan 3 gün önce bir başka süreç daha başladı. Hatırlayacaksınız daha önce Ulaştırma Bakanlığı bağlamında bazı eski bakanlara ilişkin polise şikâyetimiz olmuştu. O bağlamda da soruşturmalar başladı. Eğer birinin bir suçu yoksa da bunun ortaya çıkması da önemli. Mesela Tahsin Bey bana görevi devrederken kendisiyle ilgili konuların soruşturulmasını istediğini, suçsuz olduğunu ve bunun ortaya çıkmasını istemişti. Kemal Dürüst ile ilgili böyle bir şey duymadım ama Sayın Dürüst’ün de adının geçtiği bir soruşturma süreci şu anda vardır. Polis, çeşitli bakanlıklara ifade alma süreci yapıyor. Yakında görevde olan bazı arkadaşlarımız ifade vermeye başlayacak. Bunlardan herhangi birisi ceza alıncaya kadar insanlar bize inanmayacak. İnsanlar haklıdır da. Biraz sabır diyorum, bunun yapıldığını görecek ve insanlar inanacak.

Diyalog