1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. DİNÇYÜREK, TC ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI İDRİS GÜLLÜCE İLE GÖRÜŞTÜ
DİNÇYÜREK, TC ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI İDRİS GÜLLÜCE İLE GÖRÜŞTÜ

DİNÇYÜREK, TC ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI İDRİS GÜLLÜCE İLE GÖRÜŞTÜ

Dinçyürek, anavatan Türkiye ile KKTC'nin ayrılmaz bir bütünün parçaları olduğunu,

A+A-

Çevre Doğal Kaynaklar Bakanı Hakan Dinçyürek, anavatan Türkiye ile KKTC'nin ayrılmaz bir bütünün parçaları olduğunu, yapılan işbirliklerinin KKTC'nin bugünlere gelmesinde büyük önem taşıdığını söyledi.

Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hakan Dinçyürek, Ankara’da Türkiye Cumhuriyeti Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce ile görüştü.

Türkiye ile KKTC ilişkilerinin her alanda geliştirildiğini belirten Türkiye Cumhuriyeti Çevre ve Şehircilik Bakanı Güllüce, "KKTC'nin güvenlik ve istikrarını kendi güvenlik ve istikrarımız olarak görüyoruz" dedi. Güllüce, Bakanlığın yapılanması ve yürüttüğü çalışmalara da değindi.

"BU BİZİM KIRMIZIÇİZGİMİZDİR"

Türkiye'nin dün olduğu gibi yarın da KKTC'nin yanında olacağına inançlarının tam olduğunu ifade eden Dinçyürek, gazetecilerin sorularını da cevapladı.

Dinçyürek, "Türkiye'nin, Rum Yönetimi'nin Doğu Akdeniz'de doğalgaz arama çalışmaları esnasında tacizde bulunduğu iddiaları gündeme taşındı. Bu konuda değerlendirmeniz nedir?" sorusu üzerine şunları söyledi:

"Doğal kaynaklar uluslararası bütün anlaşmalarda da referans buyrulduğu gibi Kıbrıs'ın, Kıbrıs'ta yaşayan tüm insanların ortak kaynağıdır. Herhangi bir kişinin ya da devletin tekelinde değildir. Yani bugün Güney Kıbrıs'taki devletin, en az onların sahip olduğu haklar kadar KKTC'nin ve orada yaşayan insanların da bu doğal kaynaklar üzerinde hakları vardır. Nasıl Rum Yönetimi, kendi haklarını, yaptığı uluslararası anlaşmalarla başkalarına devrederek, arama çalışmaları yapabiliyorsa KKTC'nin de bölgedeki haklarının korunması, doğal kaynakların araştırılması ve kullanılması konusunda hakları vardır ve bu haklarımız konusunda son derece katı, tutarlı bir yaklaşım içindeyiz. Mevcut haklarımızdan vazgeçme gibi, bunu sulandırma gibi herhangi bir duygu ve düşüncemiz yoktur. Bizim bölgedeki tutumumuz, çalışmalarımız bunun bir göstergesidir. Kıbrıs'ın etrafında olan doğal kaynaklardan her KKTC vatandaşı hak sahibidir. Bu bizim kırmızı çizgimizdir."

Kesinlikle tacizin söz konusu olmadığını da kaydeden Dinçyürek, yılardır Türkiye ile yapılan anlaşmalar uyarınca sismik araştırmalar yapıldığını ve bu esnada söz konusu bölgede keşif ve çalışma yürütüldüğünü bildirdi.

Bugüne kadar bunların, Rumların görüşme masasını terk etmesine gerekçe oluşturmadığına dikkati çeken Dinçyürek, "Bence Kıbrıs konusunda çözüm yönünde gerek KKTC'nin gerek Türkiye'nin uluslararası alanda attığı ciddi, tutarlı, yapıcı adımların meyve verme aşamasına geldiği noktada yıllardır uzlaşmaz olan ancak uzlaşmaz tarafın Türk tarafı olduğunu dillendiren Rum Yönetimi, masadan kalkmak için bunu ileri sürdü" diye konuştu.

Dinçyürek, Rum Yönetimi'nin her masadan kalktığında geri dönmesi için ayrı bir taviz verme anlayışına sıcak bakmadıklarını sözlerine ekledi.

TAK

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.