NAMİ: “KIBRISLI RUMLAR GEÇMİŞ YAKINLAŞMALARI ORTADAN KALDIRACAK ÖNERİLERLE MÜZAKERE MASASINA GELMEYE BAŞLADI”

Dışişleri Bakanı Özdil Nami, Kıbrıslı Rumların geçmiş yakınlaşmalara saygı duymak bir yana bunları ortadan kaldıracak önerilerle müzakere masasına gelmeye başladıklarını söyledi.

İşadamları Derneği (İŞAD), bugün, “Dünya ve Avrupa Nasıl Değişiyor? Kıbrıs'ın Ufkunda Neler Var?” konulu panel düzenledi. Lefkoşa Atatürk Kültür Merkezi’nde yer alan ve moderatörlüğünü İŞAD Başkanı Metin Şadi’nin yaptığı panelin açılış konuşmalarını Dışişleri Bakanı Özdil Nami ve Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Fikri Toros yaptı.

Bazı milletvekilleri, parti başkanları, sendika temsilcileri ve birlik başkanlarının da hazır bulunduğu panelde TÜSİAD Brüksel ve Dış İlişkiler Temsilcisi Dr. Bahadır Kaleağası konuşma yaptı.

NAMİ

İŞAD’ı böyle bir etkinlik düzenlediği için tebrik eden Nami, ülkedeki sivil toplum örgütlerinin Kıbrıs konusunun çözümüne yönelik önemli bir dinamizm gösterdiğini söyledi.

Nami, Kaleağası’nın ve TÜSİAD’ın Kıbrıs adına önemli çabalar gösterdiğini anlattı.

Konuşmasında Kıbrıs konusuna da yer veren Nami, müzakerelerin Ortak Metin’le yeniden başladığını hatırlattı.

Ortak Metin’de geçmişte uzlaşıya varılmayan bazı hususlara ilişkin uzlaşıya varıldığını söyleyen Nami, buna örnek olarak egemenlik konusunu verdi.

Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum kurucu devletlerinin olacağı bir federal yapının, anayasada federal hükümete bırakılmayacak konuların kurucu devletlerde kalacağı, federal vatandaşlık yanında iç vatandaşlık verileceği, iki bölgeli iki toplumlu yapı gibi konuların ilk kez bu Ortak Metin’de yer aldığını anlatan Nami, Metin’de müzakerelerin açıkta kalmış ana konular üzerine odaklanması konusunu da içerdiğine işaret etti.

Nami, şöyle devam etti:

“Aynı metnin içerisinde müzakerelerin geleceğine de ışık tutuldu. Metin müzakerelerin iyi yapılandırılmış bir şekilde halen açıkta kalmış ana konular üzerinde odaklanmış şekilde devam edeceğini söylüyor. Bu metnin bu şekilde yazılmasının anlamı bugüne kadar uzlaştırılmış konular olduğu bunların tekrar açılmayacağı ve müzakerelerin uzlaştırılmamış konular üzerine odaklanacağına ilişkin kurguyu işaret etmek içindi. Ancak maalesef geçtiğimiz dört ayda bu gerçekleşmedi”

Ortak Metin’den her iki kesimden siyasi partilerin, STK’ların, sendikaların, dini kuruluşların destek verdiğini hatırlatan Nami, beklentilerinin oluşan bu olumlu zemin üzerine yeni yakınlaşmaların süratle inşa edilmesi olduğunu ancak Kıbrıslı Rumların geçmiş yakınlaşmalara saygı duymak bir yana bunları ortadan kaldıracak önerilerle müzakere masasına gelmeye başladıklarını söyledi.

Nami, müzakereler için daha önce ortaya konulan hedeflerin en kısa sürede gerçekleşmesi için temponun yoğunlaşması gerektiğini ancak Rumların kısa süre öncesine kadar ayda iki kez buluşmayı bile kabul etmediğine işaret etti.

Müzakerecilerin ve teknik heyetlerinin çok daha sık şekilde buluşması gerektiğini dile getiren Nami, tüm kesimlerin bu sürecin içine gireceği mekanizmaların oluşturulması, teknik komitelerin günlük hayatı olumlu yönde etkileyecek tedbirlerin hayata geçirilmesini sağlaması  gerektiğini anlattı.

Bunların yapılmaması halinde Kıbrıs meselesini çözmenin mümkün olmayacağını anlatan Nami, kapsamlı çözüm müzakerelerinin olumlu sonuç vermesi için her gün çaba sarf ettiklerini ancak bunun yeterli olmadığını örgütlerin de üzerine düşen görevler olduğunu anlatarak, bu gibi faaliyetlere destek vermeye hazır olduklarını söyledi.

AB’nin adanın tamamını AB toprağı ilan etse de, izolasyonlar uygulamaya devam ettiğini dile getiren Nami, atılan adımlar olduğunu ancak yapılması gereken çok şey bulunduğunu söyledi.

Hükümetin AB uyum çalışmalarına büyük önem verdiğini 70’e yakın yasa ve tüzüğü hayata geçirdiğini anlatan Nami, “Tüm çabalarımıza rağmen Brüksel’in bizi iyi anladığını söylemem mümkün değil. Bu noktada TÜSİAD gibi örgütlerin bu çabamıza destek vermesini hassasiyetle rica ediyorum” diye konuştu.

KALEAĞASI

TÜSİAD Brüksel ve Dış İlişkiler Temsilcisi Dr. Bahadır Kaleağası, konuşmasında dünya ve Türkiye’deki siyasi ve ekonomik konjonktürle ilgili bilgi verdi.

Türkiye AB ilişkilerinde tüm başlıklarda Kıbrıs sorunun konuşulduğunu anlatan Kaleağası, Türkiye ve Kıbrıs’ın hem coğrafi konumları hem de enerji yolları açısından önemli bir pozisyonda olduğunu anlattı.
Kaleağası, AB’nin Kıbrıs sorununun çözülmesinden yana olduğu görüşünü de ifade etti.

Bir soru üzerine Kıbrıs’ta varılacak çözümün tüm bölge için çözüm olacağına işaret eden Kaleağası, müzakerelerin al-ver süreci olduğunu ve sürecin doğru değerlendirilmesi için çözüm sonrasında elde edileceklere de bakılması gerektiğini dile getirdi.

Doğal kaynakların başka süreçler için katalizör görevi görebileceğini anlatan Kaleağası, doğalgaz ile sorundaki paydaşların sayısının da arttığını ve Kıbrıslı Rumların mevcut durum nedeniyle eski moda müzakere yöntemleri kullanarak, “bu iş uzarsa elimdeki kartlar güçlenecek mi” şeklinde düşünüyor olabileceğini ifade etti.

Kaleağası, mülkiyet konusuna Annan Planı’nda bulunan çözümün en iyi çözüm olmasa da iyi bir çözüm olduğunu sözlerine ekledi.

TOROS

Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Fikri Toros da yaptığı konuşmada, etkinliğin önemine vurgu yaparak, İŞAD’ı tebrik etti.

Kıbrıs sorununun çözülmesinin önemine vurgu yapan Toros, sorunun çözülmesi için ellerinden geleni yapmaya hazır olduklarını belirtti.