ATAŞENİN METRESİ ‘ÇİFTE AJAN’ ÇIKTI
Çifte ajanın hayatı özellikle zordur; Çifte ajan, kendi ülkesi için casusluk yaparken düşmana karşı casusluk yapar gibi görünmek zorundadır; çifte ajan Marthe Richer bunu “sürekli iki ateş arasında kalmak” olarak tarif eder. 1889’da Fransa’da doğan Marthe Richer, epey maceracı biriydi. (...) 1916’da kocası cephede öldürüldü ve dile bir hayli yetenekli olan Richer, Madrid’de çalışan bir Fransız ajanı oldu. Bağlı olduğu istihbarat şefi, Mata Hari’yi de işe almış olan Georges Ladoux’ydu. Anlaşıldığı kadarıyla bu iki kadın Madrid’de buluşmuştur. Richer -kod adı l’Alouette (tarlakuşu) idi- Ladoux’dan aldığı talimatlarla Madrid’deki Alman denizcilik ataşesi Baron Hans von Krohn’la bağlantı kurup sonradan onun metresi oldu. Von Krohn’u Almanya için casusluk yapmak istediğine ikna etti, bu sırada el altından bilgi toplayıp Ladoux’ya gönderiyordu. Richer anılarında, sonunda von Krohn’a onu aldattığını ve en başından beri Fransız ajanı olduğunu söylediğini aktarır. Richer, Alman denizaltılarının İspanya sahilindeki yakıt ikmali noktaları ve Alman ajanlarının Pireneler’den geçmek için kullandığı yollarla ilgili önemli bilgileri Fransızlara göndermişti ama savaş bittiğinde, von Krohn’la olan ilişkisi yüzünden Fransız hükümeti onu göz ardı etti. Kendisinin de söylediği gibi, çifte ajan olmak, her iki tarafça da güvenilmemek demekti.