1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. "DURUMUMUZ KÖTÜ"
"DURUMUMUZ KÖTÜ"

"DURUMUMUZ KÖTÜ"

Son yağmurlardan zarar gören tahıl arazileri çiftçileri isyan noktasına getirdi:

A+A-

Hasat dönemine denk gelen kötü hava koşulları çiftçilerin ürünlerine zarar verirken yetkililerin bu konuda duyarsız kalması çiftçileri kızdırdı.

Hisarköy, Kozanköy, Yılmazköy ve Alayköy bölgelerinde tahıl üretimi yapan çiftçiler, tam da hasat dönemi etkili olan yağışların hem vigoların hem de arpaların yatmasına neden olduğunu anlattı.

Çiftçiler, “Giderlerimiz iki katına çıktı. Mazota zam geldi ve doğrudan gelir desteği daha çıkmadı. İhtiyaçlarımızı karşılayamayacak durumdayız. Hükümet önlem almalıdır” dedi.

Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği Başkanı Alican Kabakçı, hasat döneminin hava koşullarından kaynaklanan aksaklıklara rağmen devam ettiğini belirterek, çiftçilerin zor durumda olduklarını yineledi.

Kabakçı, “Çiftçiler ürünlerini nasıl toplayacakları derdinde, mazot fiyatları çok yüksek ve hükümet ısrarla mazota zam yapmaya devam ediyor. Çiftçiler her gün traktör, kamyon ve biçerdöverlerini çalıştırmak zorunda. Bu araçlar her gün düzenli olarak mazota ihtiyacı olduğunu ve çiftçinin kaynağa ihtiyacı var” dedi.

Kabakçı, Çiftçiler Birliği olarak hükümetten Doğrudan Gelir Desteği’nin yüzde 50’sinin Nisan ayında, hasat dönemi başlamadan önce ödenmesini talep ettiklerini ancak hükümetlerin ısrarla hasat döneminden sonra ödeme yaptıklarını kaydetti.

Alican Kabakçı, Doğrudan Gelir Desteği’nin geç ödenmemesinin üreticileri zor duruma düşürdüğüne dikkat çekerek, “Hatta ürecileri tüccara teslim olmaya mahkum ediyor. Devletin doğrudan gelir desteklerini bir an önce ödemesini talep ediyoruz” dedi.

Kabakçı: Arpa fiyatı biran önce belirlenmeli...

Alican Kabakçı, arpa fiyatlarının bir an önce düzenlenmesi gerektiğine dikkat çekti.

Kabakçı, “Çiftçileri nakit sıkıntısı yüzünden özel sektöre muhtaç edip ellerindeki ürünleri çok ucuza verip zarar etmelerine neden olacaklar” diyerek hükümeti eleştirdi.

Kabakçı, devletin arpa fiyatını 58 kuruş olarak önerdiğini ancak kabul etmediklerini belirterek şöyle devam etti:

“7 kuruş prim istemiştik fakat henüz bir sonuca ulaşmış değiliz. Çiftçi ne yapacağını bilmiyor. Bu taleplerimizin esas nedenlerinden birisi Ürünleri Toprak Ürünleri Kurumu’nun toplamasıydı çünkü bu yıl öyle görünüyor ki tohum sıkıntısı yaşanacak. İyi dediğimiz bölgeler dahi ürün tam olgunlaşmadı ve gelişmedi. Köylü deyimiyle ‘çalıktır’. Devlet bu şekilde duyarsız kalarak tüccarların önünü açıyor. Öyle görünüyor ki tarlaları ekmek için tohum dahi verilemeyecek. Dış ülkelerden ithal edilen tohumlar bizim iklimimize uyum sağlamıyor. İki üç yıl önce yine ayni sorunu yaşamıştık. Çiftçilerimiz bu sorunları bilmektedir ve kimisi bu durum yüzünde halen daha borç ödemeye devam etmektedir. Ne tuhaftır ki buğday fiyatları belli olmadan ekmeğe zam geldi. Vigo fiyatları belli değil. Tarım bakanımız gece gündüz uğraştığını söylüyor. Peki nerde? Çiftçileri zor günler bekliyor. Hükümet bu konuyla bir an önce ilgilenmeli.”

Çiftçiler ne dedi? Çiftçiler ne dedi? Çiftçiler ne dedi?

Ahmet Şahsoy (Hisarköy)
“Son yağan yağmurlar bölgedeki diğer çiftçileri de büyük zarara uğrattı. Şiddetli yağmurlar vigoların küflenmesine neden oldu. Şimdi yaptığımız işi tekrar yapmak, vigoları tekrardan tellemek zorundayız. Bu da bize ekstra bir maliyet olacak. Mazot fiyatlarının artması ve doğrudan gelir desteğinin ödenmemesi bizi zor duruma soktu. Yetkililer bir an önce çiftçilere yardım etmeli”

Latif Gayi (Hisarköy)
“Zamansız yağan bu son yağmurlar hem vigolarda hem de arpaların yatmasına neden oldu. Giderlerimiz iki katına çıktı. Mazota zam geldi ve doğrudan gelir desteği daha çıkmadı. İhtiyaçlarımızı karşılayamayacak durumdayız. Her yıl Mayıs ayı başlarında ödenen Doğrudan gelir desteği henüz ödenmedi. Hasat zamanı çıkan ürünlerimizi Toprak Ürünleri Kurumuna (TÜK) vermekteyiz fakat açıklanan fiyatlar henüz belli değil çünkü devletin verdiği fiyatı Çiftçiler Birliği kabul etmedi ve bir kararsızlık var. Tüm bu sorunlar bir an önce çözüme bağlanmalıdır.”

Ercan İnsel (Hisarköy)
“Geçimimi çiftçilik ve hayvancılıkla sağlıyorum. Hava şartları nedeniyle yaşanan zarar bölgedeki tüm çiftçileri etkiledi. Yaşanan kötü hava koşulları nedeniyle hasada geç başladık. verim çok düşük. Vigoların durumu çok kötü küflenmeye ve çürümeye başladılar. Doğrudan gelir desteği çıkmadı, mazot fiyatları çok yüksek devletin bir an önce bu duruma müdahale etmesi gerekli. Diğer bir konuda devletin gerçek çiftçileri, geçimini bizim gibi sadece bu işten sağlayanların tespit edilip ona göre gerek mazot, gerekse tohum yardımı yapması lazım. Köylü milletin efendisidir derler fakat köylü her zaman ezilmeye mahkumdur”

Münür Gayi (Kozanköy)
“Bu mevsimde yağan son yağmurlar batı bölgesinde büyük zarara yol açtı. Yağmur, vigoların çürüyüp oksitlenmesine neden oldu. Bunun bize ya da hayvancılara ne tür sorunlar yaratabileceğini bilmiyoruz. Tarım Dairesi gelip bir inceleme yapmadı ve bize bilgi vermedi. Çiftçiler ne yapacağını bilmiyor herkes kendi kafasına göre bildiği gibi yapmaya çalışıyor. Bu da bizi bilinçsiz bir şekilde başka zararlara uğratabilir. Eğer gerekirse çiftçilere ders verilmesi ve yaptığımız bir hata varsa göstermesi gereklidir. Bilinçli üretim yapmak istiyoruz”

Muhsin Kufi (Kozanköy)
“Şiddetli yağmurların verdiği zarar karşısında yetkililerin ilgisizliğinden çok şikayetçiyiz. Kozanköy ve bölgesinde ciddi bir şekilde vigo üretimi vardır fakat bu son yaşanan yağmurların ardından bağlanmış ve bağlanmamış tüm vigo balyaları çok zarar gördü. Ne yapacağımızı bilmiyoruz Ayni zamanda arpalarda da yaklaşık yüzde 20 zarar var. Tarım Dairesi mühendislerinin bir araştırma yapıp bizi bilgilendirmesi gerekli. Tarım sigortalı olmamıza rağmen hiç kimse gelip bir araştırma ve inceleme yapmadı. Üretici kaderiyle baş başa bırakıldı”

İbrahim Günsaya (Yılmazköy)
“Son yaşanan yağmurlar ekinlerde büyük zarara yol açtı. Yağmurlar ekinlerin yatmasına ve ziyan olmasına neden oldu. Ekinler yere yapıştı ve sapları çürüdü. Bu seferde balya sıkıntısı yaşamaktayız. En azından balya satıp ekstra ihtiyaçlarımızı giderebiliyorduk ancak şimdi ihtiyaçlarımızı bile gideremeyeceğiz. Hasat dönemi başladı, tarım aletlerimizin sürekli her gün çalışması gerekli. Bu da her gün mazot her gün parça ya da servis gibi normal ihtiyaçlara yol açar fakat bu işleri yapabilmek için sürekli nakit paraya ihtiyaç vardır. Doğrudan gelir desteği ödenmedi. Bu da bizi hasat döneminde sıkıntıya sokuyor. Hasat döneminde mazota yapılan zam bizi daha da zora soktu. Mazotçu parasını peşin ister parçacı öyle makinist öyle nakit sıkıntısı çekiyoruz. Özel sektör peşin paraya arpa almaya başladı fakat onlarda ucuza alıyor. Tüm bunlar bizi zor duruma sokuyor. Devletin buna bir çözüm bulması gerekli. Lefkoşa’nın batı bölgesinde verim düşük bu bölgelerinde kuraklık kapsamına girmesi gerekli”

 

Kaynak: Kıbrıs

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.