1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. "E HARFİ, EŞİTLİK VE EGEMENLİĞİMİZİN HARFİDİR"
"E HARFİ, EŞİTLİK VE EGEMENLİĞİMİZİN HARFİDİR"

"E HARFİ, EŞİTLİK VE EGEMENLİĞİMİZİN HARFİDİR"

Denktaş: "E harfi, eşitlik ve egemenliğimizin harfidir"

A+A-

“Bu Pazar eşitlik ve egemenliğimizin görüşme masasında güçlü bir iradeyle korunup korunmamasına gösterdiğimiz önemi mühürleyeceğiz” diyen Başbakan Yardımcısı, DP-UG Genel Başkanı Serdar Denktaş, nifak tohumları ve Eroğlu’na karşı şu veya bu şekilde yeşeren intikam düşüncesine rağmen Eroğlu’nun seçimi farkla önde götürdüğünü söyledi.

Denktaş, “Bu seçim bireysel hesaplar seçimi değildir. Büyük fotoğrafa bakarak karar vermek durumundayız… Seçim pusulasındaki E harfi egemenliğimizin harfidir” dedi.  

“Bu Pazar Eşitliğimizin Egemenliğimizin görüşme masasında güçlü bir iradeyle korunup korunmamasına gösterdiğimiz önemi mühürleyeceğiz” diyen Başbakan Yardımcısı, DP-UG Genel Başkanı Serdar Denktaş, nifak tohumları ve Eroğlu’na karşı şu veya bu şekilde yeşeren intikam düşüncesine rağmen Eroğlu’nun seçimi farkla önde götürdüğünü söyledi.

Denktaş’ın açıklaması şöyle;

“Sevgili Kardeşlerim, Önümüzdeki Pazar gün önemli bir karar vereceğiz.

Eşitliğimizin Egemenliğimizin görüşme masasında güçlü bir iradeyle korunup korunmamasına gösterdiğimiz önemi mühürleyeceğiz.

Görüyorum ki partililerimiz arasına ve Dr. Derviş Eroğlu'na birlikte destek verdiğimiz UBP içine rakipler ve destekçileri tarafından nifak tohumları atılmış, şu veya bu nedenle ‘şimdi intikam alma zamanı’ düşüncesi yaygınlaştırılmaya çalışılmaktadır.

Bu art niyetli girişimlere rağmen adayımız Dr. Derviş Eroğlu seçimi farkla önde götürmektedir. Sadece bu olgu bile bizi kendi içimizde bölmek isteyenlere verdiğiniz en güçlü cevap olmaktadır.”

“Sadece Eroğlu’nun görüşmeci ekibini biliyoruz…”

“Kardeşlerim, Cumhurbaşkanlığı makamı iç politikada yetkili bir makam değildir. Cumhurbaşkanlığı, görüşme masasında bizi temsil eden, seçilen kişiye ve ekibine bağlı olarak haklarımızı koruyan veya bu haklara önem vermeyen temsili bir görev yeridir.

Bu görevi yıllarca Kurucu Cumhurbaşkanımız Denktaş yürütmüş ve bizleri cemaat seviyesinden bir halk seviyesine yükseltmiştir.

Ardından İkinci Cumhurbaşkanı Talat büyük bir yanlışa sürüklenerek bizi "Tek Halk, Tek Egemenlik, Çapraz oy" açıklamasıyla geriye götürmüştür.

Son beş yıldır Cumhurbaşkanımız Eroğlu bizi gerilediğimiz bu noktadan kurtarma gayretini ortaya koymuş Eşitlik ve Egemenlik haklarımızı öne çıkaran bir uğraş içerisinde olmuştur. Bu seçimlerde Cumhurbaşkanlığına adaylığını koymuş tüm arkadaşlarımızı selamlıyoruz.

Ne var ki, içlerinden sadece bir tanesinin, Sayın Dr. Derviş Eroğlu'nun görüşmeci ekibini biliyor ve güveniyoruz. Sayın Ergün Olgun ve çalışma arkadaşları yıllardır eşitlik ve egemenliğimizden taviz vermeyecek bir çözüm için uğraş vermektedirler.

CTP adayı Siber, Talat’ın çizgisinden devam edecektir. Buna mecburdur.

Akıncı, uzun süre memleketten uzak kaldığı için geriye döndükten sonra siyaseti bıraktığı dönemden kalan alışkanlıkla, rahmete kavuştuğu için kendisine cevap veremeyecek olan Denktaş'a saldırarak kampanyasını sürdürmektedir.

Unuttuğu veya görmezden geldiği tek şey, Denktaş'ın bir tarih yazan lider olduğu ve kendisine hak ettiği cevabın tarihimiz tarafından verilmekte olduğudur.

Kudret arkadaşımız, Cumhurbaşkanı seçilmek için değil, reklamını yaparak sonrasında parti kurmak için yola çıkmıştır. O yüzden Cumhurbaşkanlığı adaylık değerlendirmesine onu katmıyoruz. Diğer adaylara da kolaylıklar dilerim.”

“Bireysel hesapların seçimi değil”

Kardeşlerim, Bu seçim bireysel hesaplar seçimi değildir. Büyük fotoğrafa bakarak karar vermek durumundayız.

Mayıs ayında başlayacak olan görüşmelerin sonucunda devletimiz ortadan kalkmışsa, haklarımız da kalkmıştır; yıllarca verilen onurlu mücadele de boşuna verilmiştir.

Halen içinde yaşadığımız düzenden şikâyetçi olabiliriz, Rum tarafının tutumu ve içteki kargaşa nedeniyle yılgınlığa da düşmüş olabiliriz.

Hepimizin bireysel olarak farklı ekonomik veya benzeri sorunları, çözülememiş problemleri olabilir.

Her ne olursa olsunlar; Kişisel ekonomik sorunlarımız veya zorluklarımız bizleri ada üzerindeki egemenlik ve eşitlik haklarımızdan vazgeçmeye zorlamamalı.

Bu ada üzerinde toplumsal geleceğimiz ve varoluşumuz ancak ve ancak eşit egemen bir devlete sahip olmakla mümkündür.

Bu nedenlerle ada üzerindeki sahiplilik haklarımızdan vazgeçerek bu sorunların üstesinden gelmemizin imkânsız olduğunu görmek durumundayız ve vereceğimiz oyu bu vicdan ve inanç muhasebesiyle kullanmalıyız. Kullanacağımız oy toplumsal varoluş oyudur

“E harfi egemenliğimizin harfidir”

Bu seçim DP-UBP meselesi de değildir. Bu seçimde sandığa gittiğinizde orada ne güneş ne de meşale olmayacaktır. Bu seçimde sandığa gittiğinizde tüm amblemler içerisinde bir e harfi bulacaksınız.

Bu harf Egemenlimizin ilk harfidir. Bu harf Eşitliğimizin ilk harfidir.

Bu Harf; TABİİ Kİ EROĞLU'dur.

Saygılarımla”

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.