1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. EİDE ÇÖZÜM KONUSUNDA İYİMSER
EİDE ÇÖZÜM KONUSUNDA İYİMSER

EİDE ÇÖZÜM KONUSUNDA İYİMSER

Eide çözüm konusunda iyimser

A+A-

Kathimerini gazetesine özel röportaj veren BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide, genel olarak Kıbrıs sorununa değinirken, her iki liderin samimi olarak çözüm arzuladığı inancının tam olduğunu söyledi.

Çözümün, Annan Planı’ndan en büyük farkının, üçüncü taraflarca empoze edilmemesi olduğunu savunan Eide, olası çözümün,  Kıbrıslıların ürünü olacağını belirtti.  

Eide, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ile Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın “çok iyi” diye nitelediği şahsi ilişkilerine de vurgu yaptı. Davos’taki Ekonomik Forum çerçevesinde, uluslararası bir konferans planlamadığı konusunda ısrarcı olan Eide, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis,, Türkiye ve Yunanistan liderleri ile BM Genel Sekreteri Ban’ın da Davos’ta olacağına işaret etti.

Dönüşümlü başkanlığa ilişkin düşüncelerini ortaya koymaktan kaçınan Eide, kendisinin İsviçre’de ikamet ettiğini ve orada değiştirilebilen başkanlığın bulunduğuna dikkati çekti..

Garantiler konusunda durumların değişmesi gerektiğini de kabul eden Eide, doğal gazın idaresinin, çözümden sonra daha kolay olacağı şeklindeki görüşünü ortaya koydu.
 
Çözüm perspektifi

2016 yılında Kıbrıs sorununa ilişkin çözüm perspektifini nasıl tasvir ettiği şeklindeki bir soru üzerine Eide, iki liderin çözüm istediğini, buna çok zaman ayırdığını ve bir çok görüşmenin yapıldığını ifade etti.

Liderler arasında 20, müzakereciler arasında 63 ve çalışma arkadaşları arasında ise yüzlerce görüşmenin yapıldığını ifade eden Eide, ciddi bir çabanın harcandığını ve ayrıntılarda çalıştıklarını belirtti.

Birleşik bir Kıbrıs’ın ekonomik kalkınmasının, her bir tarafın ayrı kalkınmasından çok daha yüksek olacağını belirten Eide, hidrokarbon konusunun idare edilmesinin de, çözüm olması durumunda, daha kolay olacağını ifade etti.

Jeopolitik çevrenin de normal olmadığını ve çözümsüzlüğün muhafazası için kötü bir zaman olduğunu belirten Eide, bölgedeki savaş ve çatışmaların Kıbrıslı liderlere, statükoyu kesin addetmemeleri gereğini hissettirdiğini söyledi.

Anastasiadis ile Akıncı arasındaki ilişkileri nasıl gördüğüne yönelik bir soru üzerine Eide, ikisinin de gururlu Limasollu, yaşıt ve çok iyi ilişkiye sahip olduklarını kaydetti.

Aynı şeyin grupları için de geçerli olduğunu, herkesin aşamalı olarak değiştiğini söyleyen Eide “Artık karşıt taraflar değildirler” ifadesini kullandı.

Eide, geçmiştekilerin aksine, Kıbrıs sorununu çözmeyi mi istiyorlar şeklindeki soruyu yanıtında, “Evet, şüphesiz” yanıtını verdi. Eide, sözlerinin devamında, sadece geçmişte değil şu anda da böyle kişilerin (çözüm istemeyen) bulunduğunu, her iki taraftaki siyaset sahnesinin karışık olduğunu ancak belirli liderlerin bunu çözmek istediğini söyledi.

Annan Planı’na ilişkin olarak şu anki farkın ne olduğu sorusuna ise Eide, üzerinde anlaşmaya varılan noktalarla birlikte belgelerin, liderlerin kendilerinden geldiğini kaydetti. Bir görüşmenin sonunda, bir tarafın, bir taslak yazdığını ve kendi notlarını alan diğer tarafa gönderdiğini, her şeyi tarafların yazdığını söyleyen Eide, bunun daha gerçekçi bir yaklaşım olduğunu zira bunun kendisinin değil onların belgesi olduğunu  ifade etti.

Eide, sözlerinin devamında, kendilerinin ise kolaylık sağlamak için orda olduklarını ayrıca geçmişe oranla büyük bir farkı teşkil eden aidiyet hissiyatının da bulunduğunu belirtti.

Her iki liderin, anlaşmanın her satırını savunması gerekeceğini belirten Eide,  anlaşmanın yabancılardan gelmemesi nedeniyle liderlerin yabancıları eleştirmesinin de mümkün olmayacağını söyledi.

2004 yılına göre başka ne farkların bulunduğuna ilişkin bir soru üzerine Eide, ileriki zaman diliminde her iki tarafta da cumhurbaşkanlığı-başkanlık seçimlerinin bulunmayacağını, böylelikle her iki liderin, anlaşmayı kapatmaları için zamanın bulunacağını ifade etti.

Kıbrıslı Rumların geri dönmesinin ve mülk satın almasının mümkün olup olmayacağı sorusu üzerine Eide, geri dönüp dönemeyecekleri şeklindeki soruya yanıtının “evet” olduğunu zira serbest dolaşımlı bir ülke olacağını, gidebileceklerini ve satın alabileceklerini söyledi. Eide, tüm Kıbrıslıların, eşit haklarla Kıbrıs vatandaşı olacağını belirtti.

Siz endişelendiren bir şeyin bulunup bulunmaması şeklindeki bir soru üzerine ise Eide, “Eğer bir şey konusunda endişem varsa, bu bir dış şoktur. Kıbrıs dışında büyük bir şey olması ve Kıbrıs sorununu başka raylara kaydırılması tehlikesidir” yanıtını verdi. Eide, böylesi bir şokun yokluğunda, çözüm sürecini yıkabilecek başka bir sorun görmesinin de zor olduğunu söyledi.

Her şeyin çözüldüğünü söylemediğini belirten Eide, hala daha büyük konuların bulunduğuna dikkati çekerek geriye kalan, örneğin, mülkiyet gibi ayrıntının da tüm çabanın çökmesine yol açmasının mümkün olmadığını kaydetti. Eide, Kıbrıs sorununun çözülebilir olduğunun da net olduğunu belirtti.

Dönüşümlü başkanlık

Çözümün, dönüşümlü başkanlığı öngörüp öngörmeyeceği şeklindeki bir soru üzerine Eide, iki liderin, uzlaşmaya varacağı noktayı destekleyeceğini belirtti.

Bunun, yönetim konusundaki minimum açık noktalardan biri olduğunu belirten Eide, Senato, Alt Meclis ve Yargı’nın oluşumu konusunda bir çok şeyde anlaşmaya varıldığını, durumların iyi gittiğini ifade etti.

Eide, konuların giderek kapandığını ve artık arkalarında kaldığını da söyledi.

Bir başka soru üzerine Eide,  kendisinin İsviçre’de ikamet ettiğini,  orada değişebilen (dönüşümlü) başkann bulunduğunu ve bazen Fransızca konuşan bir başkanları olduğunu belirtti.

Eide, “Önemli olan nokta, ne çeşit bir başkana sahip olunduğu ve geniş yetkilere sahip olup olmamasıdır” ifadesini kullandı.

Garantilere ilişkin bir soru üzerine Eide, her iki toplumun, güvenliğine, bir diğer tarafın aleyhinde olmaksızın güvenli hissedebilecekleri bir çözümü arzu ettiklerini belirtti.

Bunun, “bugünkü ilişkinin” değişmesi gerektiği anlamına geldiğini kaydeden Eide, bu konudaki anahtarın, belki de güvenlik başlığında değil, Kıbrıs sorununun bütünlüklü çözümünde bulunduğunu söyledi.

Askeri olmayan düzeyde ne kadar güvenlik hissi sağlanırsa, askeri boyuttaki güvenlik konusunda çalışılmasının o kadar kolay olacağını da belirten Eide, bu konuda bazı fikirlere sahip olduğunu ancak bir şey söylememe konusunda dikkatli olduğunu kaydetti.

Eide, AB düzeyinde, somut güvenlik sahnesiyle bir çok durumun bulunduğunu belirterek, bazı Avrupa ülkelerinin, Amerikan kuvvetlerini kendi topraklarında iyi karşıladığını söyledi.

Bu ülkelerin,isteyerek Amerikan kuvvetlerini kabul ettiğini söyleyen Eide, bunun, Kıbrıs’taki Türk kuvvetleriyle aynı olmadığına ilişkin bir soru üzerine, durumların değişmesinin gerektiğini anladığını ve garantör güçler konusuna da korunup korunmayacağı, sonlandırılıp sonlandırılmayacağı veya güncellenip güncellenmeyeceğine Kıbrıs’ın kendisin karar vermesi gerektiğini ifade etti.

Davos’ta görüşmelerin olup olmayacağı şeklindeki bir soru üzerine ise Eide, gizli bir görüşme planlamadığını ancak bir çok liderin orada olacağını, bu nedenle görüşme olabileceğini ancak konferansın yapılmayacağını belirtti.

Eide, hiç kimseye, bir başkasıyla görüşmemesini söylemesinin mümkün olmadığını, siyasetçilerin ötesinde ekonomik ve müteşebbis çevrelerce de büyük bir ilgi gösterilen Davos’ta bulunacak birçok lider ve müteşebbisin, özellikle yatırımcıların liderlerle görüşmek istediğini söyledi.

 

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.