CEZASIZ KALMAMALI: Ciddi bir denetimin şart olduğuna işaret eden Gülle, bu konuda suç işleyenlerin de ciddi cezai müeyyide ile yüzleşmesini istedi. Gülle, “Bu konuda katı olunması lazım. Bakanlık olarak bu konuda katı davranıyoruz, yasaları yerine getiriyoruz” dedi

1 YILDA HASTANE HEDEFİ: Kanserle savaşın, özel hastane modelleri ile yapılamayacağını belirten Sağlık Bakanı Ahmet Gülle, KKTC Onkoloji Hastanesi’nin bir yıl içinde tamamlanacağını belirtti. Gülle, kaynağın hazır olduğunu, ihale aşamasına gelindiğini vurguladı

Sağlık Bakanı Ahmet Gülle, gıda denetimlerinden ülkede artış gösteren Kanser vakalarına ve bakanlığının hedef ve çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Gıda denetimi konusunda hassasiyetle durduklarını söyleyen Gülle, bu konuda Sağlık Bakanlığı’nın kendi denetimlerini ciddi şekilde yaptığına işaret etti. Gıda denetimlerinin daha şeffaf ve etkin şekilde yapılması gerektiğini ifade eden Gülle, bu konuda kuralları ihlal edenlere karşı da ciddi cezai müeyyideler uygulanmasının şart olduğuna vurgu yaptı.

Devlet laboratuarının her türlü donanıma sahip olduğunun altını da çizen Gülle, GDO’lu ürünler konusunda da denetim yapıldığına işaret etti. Kanser konusunda Onkoloji Hastanesinin 1 yıllık sürede tamamlanacağını da belirten Gülle, ülkede her daim bulunacak bir onkolog için de çalışma yaptıklarını açıkladı.

“Gıda güvenliği konusunda birçok kesim iş birliği yapmalı”
Sağlık Bakanı Ahmet Gülle ile ilk olarak, yurt dışından getirilen 324 kasa hurmada çok sayıda Pestisit kalıntısının bulunması ile başlayan tartışmalı sürece ilişkin sorulara yanıt verdi.

Ciddi bir denetimin şart olduğuna işaret eden Gülle, bu konuda suç işleyenlerin de ciddi cezai müeyyide ile yüzleşmesini istedi.

Gıda güvenliğinin gündemlerinde bulunan en önemli konulardan birisi olduğunun altını çizen Gülle, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Bu konuda birçok kesimin iş birliği yapması gerekmektedir. Bağımsız bir denetim yapısı kurulmalı. Denetim olayının büyük önemi var. Belli sonuçlar alındığı zaman da ciddi müeyyideler ortaya konulması lazım. Gıda güvenliği gündemimizde olan bir konu.  Bu konuda katı olunması lazım. Bakanlık olarak bu konuda katı davranıyoruz, yasaları yerine getiriyoruz.

Çok küçük ve basit konularda bile ürünlerin girişine izin vermiyoruz. Bu yönden bazen eleştiri bile alıyoruz, ama bu konuda son derece titiz davranılması gerekiyor. Sivil toplumun, gıda mühendisleri odasından da temsilcilerin yer alacağı denetim mekanizmasında yer alacağı bir yapı oluşturmak gerekiyor. Yapılan denetimlerin sonuçlarını sürekli kamuoyu ile de paylaşmak gerekiyor.”

“Erken tanıya yönelik çalışmalar daha etkin hale getirilecek”
Gülle şöyle devam etti:

“Bir politika oluşması ve bununla ilgili bir birim oluşturulması gerekiyor. Kanser kayıt sisteminin kurulması lazım. Arkadaşlarımız bu konuda eğitime gönderildi. Sağlıklı bir kayıt sistemi önemlidir. Elimizdeki tüm verilerin, organize bir merkezde toplanması gerekmektedir. Erken tanıya yönelik çalışmalar daha etkin hale getirilecek.”

“Bir onkolog istihdam edilecek”
Ülkede sürekli bir onkolog bulunmamasının eleştiri sebebi olduğunun hatırlatılması üzerine Gülle, “Ülkemizde hiçbir yerde devamlı bulunan bir onkolog yok. Genç bir arkadaşımız onkoloji eğitimine başladı, görüşmeler olumlu, inşallah kendisini Onkoloji Hastanesi’nde istihdam edeceğiz. Hedefimiz, hastanenin bitiminden sonra, burada bir onkoloğu bünyemize alacağız. Uzun süreli görev alacak bir ekip oluşturmayı hedefliyoruz” yanıtını verdi.

Çalıştay, yol haritası olacak
Bakanlığının çalışmaları hakkında da bilgi aldığımız Ahmet Gülle, bir sağlık çalıştayı düzenledikleri ve sorunları belirlediklerini ifade etti. Doğru yaklaşımla daha hızlı şekilde sorunları gidermeyi hedeflediklerini kaydeden Sağlık Bakanı Gülle,  Toplumda uzun yıllardır sağlık hizmetlerine dönük olarak oluşan güvensizlik ortamını ortadan kaldırmaya çalışacaklarına işaret etti Gülle, “Bu süreç aynı zamanda bu güvensizlik ortamını ortadan kaldıracaktır” diye konuştu.

“Sisteme olan güvensizliği aşmayı hedefliyoruz”
Devletin sağlık hizmetlerine yönelik oluşan güvensizlik ortamını ortadan kaldırma hedefinde olduklarını anlatan Ahmet Gülle, “Sisteme olan genel bir güvensizlik hakim… Pek çok sıkıntı birbirine karıştı ve bir güvensizlik durumu ortaya çıktı. Olayları ikiye ayırarak, bir yandan sisteme yönelik çalışmalar yapacağız. Bir yandan da acil bazı düzenlemelere gideceğiz. Özellikle acil konusunda, daha öncelikli adımlar atıldı. Gazimağusa ve Girne’de randevu sistemine başlandı, haftaya Lefkoşa’da da başlanacak. Oluşan kuyrukları minimize etmeyi hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.

“Acil servisler için ciddi çalışmalar yapılıyor”
Özellikle hastanelerin acil servislerine ilişkin ciddi çalışmalar ortaya konulduğunu anlatan Gülle, bu konudaki çalışmaları şu şekilde özetledi:

“Lefkoşa Devlet Hastanesi’nde çocuk acil bölümünü ayırdık. Acil servislerde kadro konusunda sıkıntı yaşanıyor. 7-8 hekim alınması için adım atıldı. Burayı personel anlamında da güçlendireceğiz.
Acil servis ve 112 servisini yeniden yapılandırma için de çalışma başlatıldı. Yeni cihazlar alınıyor. Altyapıya yönelik olarak da her türlü talebi karşılıyoruz. Lefkoşa Acil servisinden sistemin mimari yönden de planı yapıldı.

Kardiyoloji ve kardiyovasküler cerrahi bölümü için yeni bir bina yapılması gerekiyor. Önümüzdeki yıl bu da hayata geçecek. Lefkoşa hastanesi için çevre ve otopark planlaması yapılıyor.”

“Türkiye’ye hasta sevki azaldı…”
Sağlık sistemindeki bazı eksiklik ve aksaklıklar nedeniyle Türkiye’den hizmet alındığını söyleyen Ahmet Gülle, atılan bazı adımlar ve iyileştirmeler sayesinde, Türkiye’ye hasta sevkinin geçmişe oranla azaldığına dikkat çekti. Gülle, “Türkiye’ye hasta sevki azaldı. Mutlaka her şeyin çözülmesi mümkün değildir. Çok özel durumlarda elbette sevkler olacaktır, ama hedefimiz bu konuda niteliği daha yukarıya çıkarmaktadır. Altyapı ile ilgili çalışmalar sürüyor. Üroloji servisindeki doktorlar, birkaç ay içinde böbrek nakli yapmaya hazırlanıyor. Doku-organ nakli yasası Meclis’in gündeminde… Ortopedide çok iyi durumdayız, eksikleri giderdik” diye konuştu.

“Türkiye’deki hastanelere birikmiş ciddi borçlar var”
Türkiye’ye sevk edilen hastalar konusunda oluşan ciddi mali hesaplar bulunduğunu da hatırlatan Ahmet Gülle, “Ciddi ödemeler yapıldı. Birikmiş çok borç var. 1-2 yıl içinde bunu azaltacağız. Sistemde yaratacağımız iyileştirmelerle bunun da azalacağını düşünmekteyim.” diye konuştu.
“Bizim esas konumuz hastadır, hastanın en iyi şekilde kaliteli hizmet almasını sağlamaktır” diyen Gülle, “Eşitsizliği ortadan kaldıracağız. Parası olmayan bir hastanın bile çok daha iyi hizmet alabileceği bir yapı oluşturulacak” dedi.
***

“Hükümeti bağlayan koalisyon protokolüdür”
Son siyasi gelişmelere ilişkin değerlendirmelerini de paylaşan Gülle, CTP-DP koalisyon hükümetinde yaşanan sorunların kabineyi etkilemediğini ifade etti.
Gülle, hükümet ortakları arasında yaşanan bazı sıkıntılar bulunduğunu ancak esas önemli olanın hükümet protokolüne uyum olduğu görüşünde…

Gülle şöyle devam etti:
“Önümüzde ciddi sıkıntılar bulduk; TOMA, Polis terfileri, UBP kurultayında yapılan istihdamlar… Zaman zaman farklı hassasiyetlerin olması gayet doğaldır. Burada önemli olan, koalisyon protokolüdür. Bizi bağlayan ve bir araya getiren bu protokoldür. Çok olumsuz ilişkiler söz konusu değil, ancak farklı hassasiyetler var.

Farklı siyasi görüşlerde bir parti ile bir arada olduğumuzu biliyoruz. Hükümet protokolüne göre, buna bağlı kalınıp kalınmamasına bağlı olarak ilişkilerimizin iyi olup olmadığını değerlendirebiliriz.
Protokole uyumdur önemli olan, şu ana kadar da buna uyum gösteriliyor. Elbette, belli hassasiyetlerden dolayı, sorun yaşanıyor. Ortakların atacağı adımlarda birbirinden haberdar olması gerekiyor.”
***

“Kanseri özel hastanecilik modeli ile çözemezsiniz”

Sağlık Bakanı Ahmet Gülle, devlet hastaneleri dışında, özel hastanelerde de kanser tedavilerinin yapıldığını hatırlatarak, ancak buna rağmen sadece özel hastanelerde yürütülen çalışmalarla kanserin önüne geçilemeyeceğini dikkat çekti.

Gülle şöyle dedi:
“Kanser vakaları, çok pahalı ve uzun tedavi gerektirmektedir. Özel hastanecilik modeli ile bunu çözmek mümkün değildi. Kanser konusu ancak,  Devletin katkısı ile çözülebilecektir.
Özel hastane bunu karşılasın devlet de ödesin mantığı asla olamaz, bunu hiçbir devlet de ödeyemez. Hastaların geleceği için adım atmak zorundayız. Devlet bu konuda sorumluluk almak zorundadır.”

Havadis