1. HABERLER

  2. SAĞLIK

  3. Enseden ağrı ve boyun ağrısı
Enseden ağrı ve boyun ağrısı

Enseden ağrı ve boyun ağrısı

Enseden ağrı ve boyun ağrısı

A+A-

Enseden başlayan ağrılar birçok kişinin yakındığı bir şikayettir. Çeşitli sebepleri olabilir fakat tedavisi mümkündür. Ağrı, Beyin, Sinir Hastalıkları ve Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Ali Kemal Erdemoğlu, ense ve boyun bölgesi ağrıları ve tedavileri hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.

Başlıca iki çeşit boyun ağrısı vardır. Bunlar mekanik boyun ağrısı ve omurga patolojilerine bağlı ağrılarıdır.

Mekanik boyun ağrısı en sık görülen boyun ağrısı tipidir. Çoğunlukla boyunu etkileyen küçük travmalar veya boyun kaslarını ve bağ dokusunu etkileyen küçük zedelenmeler nedeni ile olur. Kötü postür bu tip ağrının en önemli nedenidir. Özellikle gün boyu masa başında öne eğik pozisyonda çalışan kişilerde sık rastlanan bir yakınmadır. Mekanik boyun ağrısı başa, omuzlara ve kollara yayılabilir. Sıklıkla ağrının gerçek nedeni ve yeri bulunamaz.

Omurga hastalıklarına bağlı boyun ağrıları ise oransal olarak mekanik boyun ağrısına göre daha az görülür. En sık görülen nedenleri boyun fıtığı (servikal disk hernisi), boyun omurlarında dejenerasyon / yıpranma (servikal spondilozis) ve boyun omurga kanalında daralmaya bağlı omurilik tutuluşudur (servikal spondilotik miyelopati). 

Boyun fıtığına (servikal disk hernisi) bağlı ağrılar

Disk materyali iki omur arasında dışarıda görece olarak daha sert bir kılıf, içinde ise jel kıvamında yumuşak doku kısımlarından oluşur. Dış kılıfın zayıflaması veya yırtılması ile iç kısım dışarıya doğru kayar ve sinirlere baskı yapmaya başlar. Dış tabakadaki zayıflama veya yırtılma daha çok boyun ağrısına yol açarken, iç tabakanın dışarıya doğru yer değiştirmesi olarak tanımlanabilecek boyun fıtığı sinir kökü üzerine baskı yaptığı için özelikle omuza ve kola vuran ağrıya yol açar. Kol ağrısı sinir köklerine bası olduğu için çoğunlukla boyun ağrısından daha şiddetlidir. Sinir köklerine olan basının düzeyine göre kol ve el kaslarında güçsüzlük ve uyuşukluk olabilir.

Boyun omurlarında dejenerasyon / yıpranmaya (servikal spondilosiz) bağlı ağrılar

Özellikle yaşlanma ile beraber boyunda omurlar arasında bulunan diskin su oranı azalır ve diskin harekete katkı yeteneğinde azalma olur. Diskin bozulması ile yüksekliği azalır ve boyun omurlarının arka tarafında bulunan eklemlere daha fazla yük binmeye başlar. Yük dağılımındaki ve hareket yeteneğindeki dengesizlik omurlarda bozulmaya yol açar ve anormal kemik uzantıları oluşur. Bu kemik uzantıları boyunda ağrıya yol açabilir. Ayrıca sinir köklerine ve omurilik üzerine bası yaparak boyun fıtığına benzer kol ağrıları ile kol ve elde güçsüzlük ve uyuşukluğa yol açar.

Boyun omurga kanalında daralmaya bağlı omurilik tutuluşuna (servikal spondilotik miyelopati) bağlı ağrılar

Boyun omurgasındaki spondilotik değişiklere ve omurilik kanalında daralmaya bağlı olarak omurilik üzerine bası bulguları açığa çıkarsa buna “spondilotik miyelopati” denir. Omurilikte sürekli bası olduğunda bacaklarda gerginlik hissi, sertlik, yürüme zorluğu, kollarda kuvvetsizlik, uyuşukluk gibi belirtiler görülür.

Boyun ağrısından korunma yolları

Özellikle boyunu zorlayan hareketlerden kaçınmak, uzun süre baş öne eğik pozisyonda çalışmaktan kaçınmak boyun ağrısı atağına yakalanmayı engelleyebilir. Günlük yaşam içerisinde boynumuzu korumak güç olacağı için boyun omurgası etrafındaki kasları güçlendirmek en doğru yöntemdir. Düzenli yapılan boyun egzersizleri boyun kaslarını güçlendirir ve boyun omurgasına yansıyan küçük travmaları engeller.

Nasıl tedavi edilir?

Boyun ağrılarının tedavisi sebebine bağlı olarak planlanır. Disk yani boyun fıtığı dışındaki ağrılarda medikal yani ilaç tedavisi, fizik tedavi, sıcak ve soğuk uygulamaları tercih edilebilir. Bunların dışında iğne tedavisi uygulanabilir. Botoks ve nöralterapi gibi ameliyatsız tedavi teknikleri uygulanabilir. 

Hastada boyun fıtığı varsa radyofrekans tekniği ile yine ameliyata gerek olmaksızın tedavi sağlanabilir. Bunun dışında girişimsel ağrı yöntemleri uygulanabilir. Epidural enjeksiyonlar da tercih edilen uygulamalar arasındadır. Bu yöntemlerle hem fıtığın küçülmesi sağlanabilir. 

Uygulanan bu tedavileri narkoz gerektirmeyen ameliyatsız son derece güvenli yöntemlerdir. Hasta ortalama iki saat sonra ağrılarından kurtulmuş olarak evine gidebilmektedir.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.