1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. ERCAN HAVALİMANI'NDAKİ DENETİM ŞİRKETİ KONUSU
ERCAN HAVALİMANI'NDAKİ DENETİM ŞİRKETİ KONUSU

ERCAN HAVALİMANI'NDAKİ DENETİM ŞİRKETİ KONUSU

Ercan havalimanı'ndaki denetim şirketi konusu gerginliğe sebep oldu

A+A-

ERCAN HAVALİMANI'NDAKİ DENETİM ŞİRKETİ KONUSU GERGİNLİĞE SEBEP OLDU

KALYONCU: “OMBUDSMANIN ÇALIŞMALARINA İTİRAZIM YOK AMA HER ŞEYİN BİR USULÜ VAR, BAŞBAKANLIĞA YAZI YAZILABİLİR GÖRÜŞ ALINABİLİRDİ”

ERTUĞRULOĞLU: “TÜRKİYE VE DÜNYADAKİ ULUSLARARASI UYGULAMAYI YAPTIK, DEVLET KASASINDAN PARA ÇIKARMADIK, BANA TEŞEKKÜR EDİLECEĞİNE RÜŞVET YEMİŞİM GİBİ DAVRANILIYOR, YAZIKLAR OLSUN”

ALANLI: “HÜKÜMETİMİZ BAŞINI İSKELE BÖLGESİNE DE ÇEVİRSİN”
SUCUOĞLU: “KUMARCILAR HANI İLE İLGİLİ AÇIKLAMALARIM İHBAR KABUL EDİLSİN”

DENKTAŞ: “ARAŞTIRILSIN USULSÜZLÜK VARSA İSİM DE ORTAYA KONSUN”

Başbakan Ömer Kalyoncu, Ombudsmanın çalışmalarına itirazı olmadığını, ancak her şeyin bir usulü olduğunu belirterek, Ercan Havalimanı ile ilgili yaşanan denetim şirketi konusundaki gelişme üzerine “Başbakanlığa bir yazı yazılarak görüş alınabilirdi” dedi.

Kalyoncu, “Ombudsman ile alıp veremediğimiz yok ama herkes görevini ahenk içinde yapsın, problemler ortaya çıkmasın. Bu noktadan sonra usulüne uygun bir şekilde davranmak ve hatalar varsa orta çıkarılması gerekir, büyütmek gerekmez” diye konuştu.

Ulaştırma Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu da, Ercan Havalimanında denetim yapacak şirkete devlet kasasından ödeme yapılmayacağını, bu konuda Türkiye ve dünyada uygulanan uluslararası uygulamaları yaptıklarını belirterek, “Bana teşekkür edileceğine rüşvet almışım gibi davranılıyor, yazıklar olsun, Ombudsmanlık dedikodu mekanizması değildir” dedi.

Cumhuriyet Meclisinde bugün güncel konuşmalara yer verildi. Güncel konuşmalar kısmında Ercan Havalimanında denetim yapması için anlaşılan şirket konusu milletvekilleri arasında gerginliğe sebep oldu, sert tartışmalar yaşandı.

Konuşmaların ardından genel kurul toplantısı tamamlandı.

ALANLI

Güncel konuşmalar kısmında ilk sözü Cumhuriyet Meclisi Başkan Yardımcısı DP UG İskele Milletvekili Hüseyin Avkıran Alanlı aldı, hükümete; “Başınızı İskele İlçesine de çevirin” çağrısında bulundu.

Alanlı, Cumhuriyet Meclisinde yaptığı “İskele’deki Sorunlar” ile ilgili güncel konuşmasında, bölgeye yönelik icraat ve yatırım görmediği için bugün bu konuşmayı yaptığını ifade ederek, İskele’nin ilçe sınırlarına bakıldığında ülkenin ikinci büyük bölgesi olduğunu, yatırımda ve kalkınmada öncelikli bölge ilan edildiğini, en uzun sahil şeridine sahip olduğunu, ancak hükümetlerin bu bölgeye gerekli önemi vermediğini savundu.

Alanlı, İskele ve Karpaz bölgesinin yatırıma, kalkınmaya, ekonomik gelişmeye ihtiyaç duyduğunu ifade ederek, İskele’nin “ilçe” olarak tanınmadığını; ikinci plana atıldığını öne sürdü.

İskele’nin 18 yıldır ilçe olduğunu ancak bir tek hastanesinin bulunmadığını, sadece sağlık ocakları bulunduğunu ancak bölgeye hizmet edecek ölçüde olmadığını, donanımının yetersiz olduğunu anlatan Alanlı, İskele’ye gerekli önemin verilmesini, ilçeye verilen yatırım sözlerinin yerine getirmesini istedi.

İskele Kaymakamlığında yeni kimlik kartlarının da çıkarılamadığını ifade eden Alanlı, bu yönde çalışma başlatılmasını ve bölgeye sahip çıkılmasını beklediklerini kaydetti.

Vergi Dairesinde de İskele değil Gazimağusa’nın mührünün kullanıldığını, hatta 6 personelin 3’ünün Gazimağusa’ya çekildiğini ifade eden Alanlı, İskele’nin sadece kağıt üstünde “kalkınma, turizm” bölgesi ilan edildiğine işaret etti.

Bölgede çok ciddi sıkıntılar bulunduğunu, işsizliklerin, ekonomik dağılımda en adaletsiz düzenin İskele bölgesinde olduğunu; emirnamelerin de belediyeleri zora düşürdüğünü savunan Alanlı, “yasakçı” zihniyetten vazgeçilmesi, emirnamelerin kaldırılmasını ve imar planlarının yaşama geçirilmesini istedi.

Alanlı, hükümete; “Bu bölgeye de başınızı çevirin” diye seslendi.

HAMZAOĞULLARI

CTP İskele Milletvekili Biray Hamzaoğulları da, “Yasal olmayan öğrenci statüsü ve öğrenci izniyle ülkemize gelen yabancılar” ile ilgili konuşma yaptı. Hamzaoğulları, KKTC’ye öğrenci olarak gelen kişilerin ortadan kaybolduğunu, bu yüzden gerçekten öğrenci mi oldukları, yoksa başka işlerde mi çalıştırıldıklarını merak ettiğini ifade ederek, hükümetten bu konuya el atmasını ve bu soruları çözmesini talep etti.

SUCUOĞLU

Turizm Bakanı, UBP Lefkoşa Milletvekili Faiz Sucuoğlu da, “Turizm” ile ilgili konuşmasında, son günlerde gündemi işgal eden Kumarcılar Hanı konusuna açıklık getirme amacıyla bu konuşmayı yaptığını ifade ederek, hanın 12 yıllık süreyle kiralandığını, ancak burada yaşanan sıkıntılardan dolayı hanın restorasyonunun tamamlanamadığını ve sözleşmenin düzenlenerek yeniden 12 yıla uzatıldığını anlattı.

Sucuoğlu, hanın restorasyonuyla ilgili rakamlar vererek, hana şu ana kadar 3 milyon 140 bin TL ödendiğini ancak tamamlanamadığını, son etabın tamamlanması için önlerinde 873 bin TL gibi bir rakam bulduklarını, ancak bu rakamdan ayrı çıktıkları ihale sonucunda 328 bin TL gibi bir teklif aldıklarını ve arada 544 bin TL fark bulunduğunu kaydetti.

Bu konuda bazı tartışmalar yaşandığını ancak kimseyi suçlamadıklarını ifade eden Sucuoğlu, han ile ilgili projeleri ve çalışmaları anlattı.

Sucuoğlu, hanın restoresinde kaliteyi düşürmediklerini, her işi uzmanlardan görüş alarak yaptıklarını ifade ederek, üçüncü etabın başladığını ve restorasyonun Mart ayında tamamlanmasını hedeflediklerini kaydetti.

Hanın restorasyonunda yaşanan sıkıntı, eksiklikler, işlerin eksik bırakılması, ihale usulünün uygulanıp uygulanmadığı konularında yaptıkları denetim ve KTMMOB’den alınan görüşleri okuyan Sucuoğlu, raporda, tüm eksikliklerin yer aldığını, eksik ve ihaleye uygunsuz birçok iş bulunduğunu, ihalede yer alan işlerin başka malzemelerle yapıldığının ve eksik yapıldığının yer aldığını söyledi.

Sucuoğlu, şartnamede istenmesine rağmen bazı işlerin de yapılmadığını, mevcut metrekareden fazla iş gösterildiğini ifade ederek, bu açıklamanın ihbar kabul edilerek tüm makamların bu konuyu araştırmasını ve sonuçlarının halka açıklanmasını istedi.

Bakanlık olarak bu işin arkasını bırakmayacaklarını söyleyen Sucuoğlu, bu konuyu “başkanın” neden üstüne aldığını anlamadığını, bu işte kimseyi suçlamadığını, suçlu varsa bunun araştırılmasını ve herşeyin ortaya çıkarılmasını istedi.

Sucuoğlu, “Ne avukat ne yargıç rolü almadık, bizi rahatsız eden konuşmaları gündeme taşıdık herkesi göreve davet ettik. Herşey ortaya çıkacak” dedi.

DENKTAŞ

DP UG Genel Başkanı Lefkoşa Milletvekili Serdar Denktaş da, bakanın bir görüşmesinde “ihale rakamını 4’te 1’e indirdik” sözüne alındığını, raporu alacağını, suçlunun da araştırmalarla ortaya çıkarılabileceğini ancak üçüncü etap için alınan tekliflerin kullanılacak mal türü farkından kaynaklandığını anlattı.

Şartnamede eksik işlerin bulunduğu ile ilgili raporu kendisinin de inceleyeceğini, ancak bu konuda usulsüzlükler olduğunun söylenmesinin ardından ismin de ortaya konması gerektiğini ifade eden Denktaş, bu konuyu kendisinin de araştıracağını söyledi.

Sucuoğlu da yeniden söz alarak, 3. Etap için çıkılan ihalede sadece 81 bin TL’lik bir kısmı çıkardıklarını ancak geri kalanların şartnamede diğer maddelere ellemediklerini kaydetti.

Sucuoğlu, aydınlatmaların 10 yıl içinde zarar görmesi halinde cebinden bunları değişeceğini söyledi, kalite düşüklüğü olmadığını vurguladı.

“Cebine attı” sözünü de asla kullanmadığını söyleyen Sucuoğlu, kimsenin ismini, partisini suçlamadığını, böyle bir hakkı olmadığını, bunun yanlış bir anlaşılma olduğunu söyledi, bu tip bir konuşmayı gazetesine yansıtanlardan düzeltme isteyeceğini kaydetti.

TATAR

UBP Lefkoşa Milletvekili Ersin Tatar da, “Kıbrıs Görüşmelerinin Ekonomiye Etkisi” konulu konuşmasında, Rum tarafında Kıbrıs sorunu ve doğalgazla ilgili açıklamaları değerlendirerek, bu konuda yaşanan gelişmelerden endişe duyduğunu ifade etti.

Tatar, bu açıklamalar, izlenimler ve yorumlardan endişe duyduğunu, rahatsızlık hissettiğini, doğalgaz ve Kıbrıs müzakere sürecinin Kıbrıs Türk tarafının istemeyeceği, kabul edemeyeceği yönde ilerlediğini savunarak, esas olanın; anlaşmadan sonra burada Kıbrıs Türk halkının var oluşu ve ekonomik varlığı olduğunu söyledi.

Sorunun çözümünün ardından ortaya çıkacak en büyük sorunun ekonomik olacağını, bu yüzden bir anlaşma durumunda Kuzey’deki devletin fazla toprak vermesi, mülkiyette kayıp yaşaması, halkın tazminatlar üzerinden borçlandırılması, Güney’deki mallarına geri dönmesi gibi bir anlayışın kabul görülemeyeceğini ifade eden Tatar, bu konuda müzakere tutanaklarını okuduğunu, Rum yetkilileri dinlediğini ve endişeler duyduğunu kaydetti.

Tatar, anlaşma istediklerini ancak garantörlük de dahil endişelerinin de giderilmesini beklediklerini ifade ederek, ülke ekonomisinin geriye gitmemesi için hükümetin önlem almasını ve Türkiye ile ilişkilerini, su ve ekonomik protokol gibi sorunları çözerek geliştirmesi çağrısında bulundu.
Tatar, halkın umutsuz olduğunu, yatırım yapmakta endişe duyduğunu, tereddütler yaşadığını ifade etti, hükümete  “İş başına” diye seslendi, ancak konuşması sırasında hükümetin Meclis’te yer almamasını eleştirdi.

Yatırımların artması ve ekonominin güçlendirilmesi durumunda ülkenin anlaşmaya daha hazır bir şekilde olacağını ifade eden Tatar, projelerin Türkiye ile geliştirilmesi ve yaşatılmasının önemine işaret etti.

Su konusunda CTP’nin “esneme” yapması gerektiğini ifade eden ve CTP Genel Başkanı Mehmet Ali Talat’ı eleştiren Tatar’ı CTP Milletvekili Fazilet Özdenefe protesto etti ve salondan çıktı.

Tatar, hükümette olduklarını ancak eleştirilerini de yapmaktan geri durmayacaklarını söyleyerek, halkın, esnafın, çalışanın kan ağladığını herkesin CTP’nin kararını bekleyemeyeceğini, gerekli kararların erken zamanda verilmesi gerektiğini kaydetti.

Ercan Havalimanında KDV parasının da halen alınamadığını ifade eden Tatar, bu paranın alınması gerektiğini, bu konunun kendisini de ilgilendirdiğini kaydetti. Ercan projesi ile ilgili rahatsız olduğunu, çünkü anlaşmalara göre bugün projenin neredeyse tamamlanmış olması gerektiğini, ancak yatırımların yapılmadığını belirtti.

Ercan’da yapılan işlerin yakından takip edilmesi ve hep birlikte bu işin üzerine düşmeleri gerektiğini, halkın parasını kimsenin yemesine izin vermeyeceklerini ifade eden Tatar, “gerekirse Meclisi başlarına yıkacaklarını” söyledi.

Maliye Bakanını göreve davet eden ve denetimlerin yapılmasını isteyen Tatar, olayın ciddi büyük olduğunu, paraların da büyük olduğunu, bu paranın halkın parası olduğunu, bu yüzden hükümetin buradaki yatırımları yakından izlemesini istedi.

TÖRE

UBP Lefkoşa Milletvekili Zorlu Töre de, “2016 yılına başlarken umutlarımız ve sıkıntılarımız” konulu konuşmasında, yeni yıla geçmiş yıldan kalan mutsuzluklarla girdiklerini ve halkın yeni yıldan da umutsuz olduğunu savundu.

Tüm sektörlerin ödemelerinde sıkıntılar yaşandığını, Kıbrıs müzakere sürecinde çözüm referandum dendiğini ancak bu yönde gelişme olmadığını, şimdi umutların 2016’ Mart veya Mayıs’ına taşındığını anlatan Töre, Kıbrıs Türk halkının ekonomik sıkıntılarının büyüdüğünü, Türkiye ile su konusundaki sıkıntıların sürdüğünü, ancak hükümetin Türkiye ile ilişkilerde hassasiyet göstermediğini savundu, bu sıkıntıların çözülmesini istedi.

Mali ve Ekonomik İşbirliği Protokolünün de bir an önce çözümlenmesini isteyen Töre, AB veya Rum tarafı ile yapılan çalışmalar, işbirliklerinin öne çıkarıldığını ancak Türkiye ile ilişkilerin sıkıntılar yaşadığını öne sürerek, “Kıbrıs Türk halkı nereye götürülmek isteniyor” diye sorudu.

Töre, Rumların Kıbrıs müzakerelerinde de Türkiye’nin garantisini kabul etmediklerini, toprak mülkiyet istediğini, bunların Kıbrıs Türk halkı tarafından kabul edilmesinin mümkün olmadığını ifade ederek, “çözüme yanaşıldı” açıklamalarını anlayamadığını söyledi.

Töre, halkın yeniden göç etmesini, Türkiye’nin garantörlüğünü içermeyen, eşitliği içermeyen bir anlaşmayı kabul etmeyeceklerini, bu mücadeleyi halk ile birlikte vereceklerini kaydetti.

Töre, bu yüzden artık bu sıkıntıların giderilmesini ve halkın umutsuzluktan çıkarılmasını istedi.

GÜNDÜZ

DP UG Güzelyurt Milletvekili Menteş Gündüz de, “Hükümetin Genel İcraatları” konulu konuşmasında, reform niteliğindeki yasalardan sürekli bahsettiklerini ancak hükümetin bu reformların neresinde olduğunu merak ettiğini söyledi.

Gündüz, kamu reformunun, kamunun verimliliğini artıracak ve sıkıntılarını giderecek bir yasa olduğunu, önemli bir yasa olduğunu, ancak bu yasanın değil başka ilintili yasaların geçirildiğini kaydetti.

Yasa ile ilgili uzun zamandır süren çalışmaları anlatan Gündüz, Başbakanın da bu konuda “talihsiz” bir açıklama yaptığını savundu, çalışmalarının sürdüğünü, herkesin üzerine düşeni yerine getirdiğini söyledi.

Gündüz, Türkiye destek kaleminde reformlarla ilgili gerekli kaynağın bulunduğunu, bu çerçevede reform yasalarının da önümüzdeki günlerde Meclise geleceği açıklamalarının bu kaynağın kullanılması için yapıldığına inandığını savundu.

RHA’lar ile ilgili denetimlerin de yapılmasını isteyen Gündüz, bütçe açısından ivedilikle bu konuya önem verilmesini istedi.

Su konusuna da değinen Gündüz, suyun etkin ve verimli şekilde kullanılmasının önemine vurgu yaptı, dünyadaki tatlı su kaynaklarından örnekler verdi, yağmur sularının bile değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti, ülkede suyu yönetmek için yasa yapılması gerektiğine dikkat çekti.

Gündüz, Su Yasası ile ilgili çalışmalar hakkında bilgi istedi, su yönetiminin önemli bir iş olduğunu vurguladı.

Menteş Gündüz, ülke standartları ve yaşam kalitesinin düşmemesi ve yükseltilmesi için Türkiye ile işbirliği ve anlaşmaların gerekli olduğunu, bu işbirliğinin samimiyetle yapılması ve su meselesinin halledilip protokolün imzalanmasını istedi.

Gündüz, su konusunda halkın fiyat ve bu suyun ne zaman kullanılacağını duymak istediğini vurguladı.

“Güzelyurt’un kanayan yarası” olarak nitelediği narenciye konusuna da değinen Gündüz, narenciyede yaşanan sıkıntıların çözülmediğini, üreticilerin beklentilerinin sürdüğünü, maddi manevi yıkıntı içinde olduklarını ifade etti, hükümetten narenciye yanında tarımcı ve hayvancılara çözüm istedi.

SİBER

Meclis Başkanı Sibel Siber de, reform yasalarının Meclisten geçirilmesi durumunda olduklarını belirterek, kamu reformu konusunda komitelere “baskı yaptığı” yönünde söylenenlerin doğru olduğunu, çünkü komitelerin belli bir çalışma sürelerinin olduğunu ve bunları belirtmek için Meclis Başkanı olarak komitelere yazı yazdığını söyledi.

Son 3 yılda 4 komite başkanı ve üyelerinin değiştiğini ifade eden Siber, komitelerde yasaların bütün paydaşların görüşleri alınarak yüründüğünü ancak onca yıla kadar yasanın geçmemesinin halkın da beklentilerini ve umutlarını etkilediğini kaydetti.

Siber, Meclis Başkanı olarak komitelere yazdığı raporları okuyarak, Kamu Görevlileri Yasasının Ocak sonu veya Şubatta geçeceğini söyledi.

Sibel Siber, halkın Meclisten büyük beklentileri olduğunu ve komitelerin daha hassas olacağına inancının tam olduğunu vurguladı.

SÖZLÜ SORULAR

TDP Girne Milletvekili Zeki Çeler, yılbaşında otel ve gazinolarda yeni yıl etkinliklerinde Türkiye’den getirilen sanatçıların maliyeye ne kadar vergi verdiğini sordu.

UBP İskele Milletvekili Nazım Çavuşoğlu da, Ercan Havalimanı ile ilgili Ombudsman’ın ortaya koyduğu iddiaların Ulaştırma Bakanı tarafından açıklanmasını istedi.

TDP Lefkoşa Milletvekili Mehmet Çakıcı da, “Ercan Havalimanında T&T şirketinin denetleme talebi ve 11 milyon 250 bin dolar ödenmesi” konusunda Ombudsman’ın açıklamalarını anımsattı, bu konuda halkın hesap sorduğunu, bunun cevabının verilmesini, doğruluğunu öğrenmek istediklerini belirtti.

ERTUĞRULOĞLU

Ulaştırma Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu da, bu konudaki bilgi kirliliğine en çok katkı koyan kişinin Ombudsman olduğunu söyledi.

Bu açıklamaları hayretle okuduğunu ifade eden Ertuğruloğlu, soru sormanın bir adabı üslubu olduğunu kaydetti, Ombudsman’ın konuyu çarpıttığını, KKTC’ye yakışmadığını belirtti.

Ertuğruloğlu, Ombudsmanın kendi görevini bilmediğini ifade ederek, görevinin; kendisine gelen bilgileri muhataplarıyla görüşüp, araştırmasını yapıp rapor çıkarmak olduğunu söyledi.

Ombudsman’a “görevini bilmeyen ben değil sizsiniz” diye seslenen Ertuğruloğlu, açıklamayı eleştirdi, “Yazıklar olsun” dedi.

Profesyonel bir denetim ortaya koyduklarını, devlet kasasından para çıkmadığını, parayı şirketin ödediğini, teşekkür edileceğine basına yanlış bilgi verildiğini anlatan Ertuğruloğlu, uluslararası uygulamaların yapıldığına, Türkiye ve AB’de de bunların böyle yapıldığına işaret etti.

Ertuğruloğlu,  bu işin ülkeden yapılamayacağını, çünkü ülkede bu işi yapan şirket olmadığını, ödemenin devlet tarafından yapılmadığını, bu yüzden denetimin ülkeden de yapılamayacağını, ödemeyi şirketin yaptığını anlattı.

Türkiye’den örnekler veren Ertuğruloğlu, Ercan’da uygulanan sistemin dünyada uygulanan bir sistem olduğunu, 3 firmadan teklif aldıklarını, en uygun gördükleri firmayı da seçtiklerini kaydetti, 50 ay süreyle burada yapılacak yatırım, işletme ve hukuki kontrollerini yapacağını belirtti.

Ercan’da iki ortak arasında tartışmaların olduğunu, bu konuyu da Ombudsman’a taşıdığını, bunun da kamuoyuna yanlış yansıtıldığını ifade eden Ertuğruloğlu, gizli bir iş veya yolsuzluk yapmadıklarını, bu konuda Türkiye ve dünyada örneklerin incelenmesini istedi.

Ertuğruloğlu, verilemeyecek hesapları olmadığını, Ombudsmandan ciddi sıkıntı duyduğunu söyledi, uluslararası hukuka önem verilmesini ve ucuz politikaya yer verilmemesi gerektiğini kaydetti, “Rüşvet yiyen biriymişim gibi gösterilmem, yalan söylenmesinden rahatsızım. Ombudsman dedikodu mekanizmasından başka bir şey değil, görevini yapsın, görevini yapsa eleştirmem” dedi.

TDP Gazimağusa Milletvekili Hüseyin Angolemli’nin “Ombudsman önünde titreyeceksiniz” sözüne çok sinirlenen Ertuğruloğlu, buna sert tepki gösterdi, herkesin işini doğru yapmasını istedi.

CAS’apersonel alınması ile ilgili bir soru üzerine, bu konuda araştırma yaptığını ve kendisinden habersiz buraya 4 personel alındığını öğrendiğini ifade eden Ertuğruloğlu, bu gelişme üzerine gerekli yazıları yazdığını ve bu personelin durdurulduğunu kaydetti.

KALYONCU

Başbakan Ömer Kalyoncu da, TDP Gazimağusa Milletvekili Hüseyin Angolemli “Ombudsman’dan titreyeceksiniz” demese söz almayacağını belirterek, “Ombudsmanın çalışmalarına itirazım yok ama Meclis pas pas edilmemeli, hiçbir milletvekili de buna müsaade etmemelidir. Herkes yanlış yapabilir ama her şeyin bir usulü var, Başbakanlığa yazı yazılabilir görüş alınabilirdi. Ombudsman ile alıp veremediğimiz yok ama herkes görevini ahenk içinde yapsın, problemler ortaya çıkmasın. Bu noktadan sonra usulüne uygun bir şekilde davranmak ve hatalar varsa ortaya çıkarılması gerekir, büyütmek gerekmez” dedi.

Çakıcı da yeniden söz alarak, bakanın tek başına işi vereceği şirketi ihale yapmadan karar veremeyeceğini belirterek, burada konuşulan paranın büyük bir para olduğunu söyledi, Ombudsman’ın da tavrını doğru bulduğunu kaydetti, Başbakan ve bakanları eleştirdi.

Çakıcı, bu şirketin bakanlıkla başka ne ilişkileri olduğunu da sordu.

Ertuğruloğlu da, “burada resmen ahkam kesiliyor, gerçekle ilişkisi olmayan olaylarla şov yapılıyor, işini bilmeyen Ombudsmana sahip çıkılıyor, burada Ombudsman yoktur. Hayatımda duymadığım şirketle ilişkimiz soruluyor” diye konuştu.

UBP Güzelyurt Milletvekili Ali Pilli de, Güzelyurt bölgesinde şehit çocuklarıyla ilgili arsa sıkıntılarını gündeme taşıyarak, son gelişmelerin ne olduğunu sordu.

Başbakan Ömer Kalyoncu, Pilli’nin Otello kalesinin restorasyonunda kullanılacak olan taşların çıkarıldığı taşocağı ile ilgili sorusu üzerine söz alarak, surların tamiratı için gereken taşların çıkarıldığı taşocağının geçmişte bir şekilde ihalesiz bir firmaya verildiğini belirterek, bunun araştırılması için başbakanlık denetleme kuruluna görev verdiklerini anlattı.

Yapılan anlaşmanın iptal edilmesi halinde taşocağının devlet tarafından işletilmesi gerektiğini kaydeden Başbakan Kalyoncu, “Bu şartlarda taşocağını devletin işletmesi mümkün değil. Şu anda böyle bir durum var. Hazırlanan taslak rapor yarın elime gelecek” dedi.

Kalyoncu, firmanın ürettiği taşın fiyatının yüksek olduğuna da dikkat çekerek, gerekirse restorasyon için Rum tarafından bile taş getirilebileceğini ya da restorasyon işinin suya düşebileceğini söyledi.
Başbakan, başbakanlık denetleme kurulunun konu üzerinde çalıştığını belirterek, konuyla ilgili gerekli işlemlerin yapılacağını kaydetti.

ANGOLEMLİ

TDP Milletvekili Angolemli de, ülkede sel baskınları ve dere yataklarına yapılan inşaatlara işaret ederek, Gazimağusa’da Tuzla bölgesinde dere yatağı içerisine sanayi alanları için arsa tahsisi yapılıp yapılmadığını sordu.

Olayı yerinde tespit ettiğini de söyleyen Angolemli, burada dere yatağı ve kanalların topraklarla kapatıldığını kaydetti.

Konuşmaların ardından genel kurulun bugünkü çalışmaları tamamlandı.

Meclis bir sonraki toplantısını 11 Ocak Perşembe günü yapacak.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.