1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. EROĞLU BEŞPARMAK DÜŞÜNCE GRUBUNU KABUL ETTİ
EROĞLU BEŞPARMAK DÜŞÜNCE GRUBUNU KABUL ETTİ

EROĞLU BEŞPARMAK DÜŞÜNCE GRUBUNU KABUL ETTİ

Eroğlu,“Aslında ortak açıklama olsa da olmasa da neticede her şeyi müzakere masasında önümüzde bulacağız ve tartışacağız” dedi.

A+A-

EROĞLU: “ORTAK AÇIKLAMA OLSA DA OLMASA DA NETİCEDE HER ŞEYİ MÜZAKERE MASASINDA ÖNÜMÜZDE BULACAĞIZ VE TARTIŞACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Kıbrıs sorununun, müzakere masasına oturmadan çözülemeyeceğini, bunun dışında bir anlaşmanın mümkün olmadığını ifade ederek, “Aslında ortak açıklama olsa da olmasa da neticede her şeyi müzakere masasında önümüzde bulacağız ve tartışacağız” dedi.

Eroğlu, “Bizim Mart sonuna kadar bir referanduma gidilmesi ve artık bu soruna bir nokta konması gerekir” şeklindeki düşüncelerini akıbete uğratmak için kağıt oyunuyla zamana oynama taktiği yürütüldüğünü ifade ederek, “Belli ki Rumlar ve BM bu oyunu oynamaya devam edecek. Bu bana göre yanlıştır” ifadesini kullandı. 

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, bugün, İsmail Bozkurt başkanlığındaki Beşparmak Düşünce Grubunu kabul ederek, Kıbrıs müzakerelerindeki son gelişmeler ve ortak açıklama konusunda bilgi verdi. 

Cumhurbaşkanlığında gerçekleşen görüşmede konuşan İsmail Bozkurt, Beşparmak Düşünce Grubu’nun Kıbrıs müzakerelerini yakından takip ettiğini, bu konuda Cumhurbaşkanı Eroğlu’nu desteklediklerini ifade etti.

Bozkurt, son gelinen aşamada Kıbrıs Türk tarafından verilen belgede yer alan tek egemenlik konusuna sıcak bakmadıklarını ancak buna rağmen Eroğlu’na destek verdiklerini ifade ederek, bu konuda çok titiz olunması gerektiğini kaydetti.

EROĞLU

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu da kabuldeki konuşmasında, grubun ziyaretine teşekkür ederek, Kıbrıs sorununa çözüm bulunması konusunda görüş birliğinde olmalarının memnun edici olduğunu söyledi.

Eroğlu, Kıbrıs’ta yaşayabilir ve kalıcı bir anlaşmaya varmak istediklerini, özellikle Kıbrıs Türk tarafı için anlaşmanın yaşayabilir olmasının, bazı haklarının göz ardı edilmeden, bugün var olan gerçeklerin de dikkate alınarak bir anlaşmaya varmanın önemine dikkat çekti.

“Geçmişten bahsetmeden ama geçmişte yaşananları da bilerek bugün var olan gerçekleri de dikkate alarak bir anlaşma yaptığımız takdirde o anlaşma yaşayabilir kalıcı olabilir” diyen Eroğlu, “Türkiye’nin etkin ve fiili garantisi” konusunun da kırmız çizgileri olduğunu kaydetti.

Eroğlu, şimdi bir “ortak açıklama” tartışmasının başladığını, bunun aslında son derece yanlış bir iş olduğunu, fakat BM’nin bunu kabul ettiğini belirtti. Derviş Eroğlu, Rumların ortak açıklama istemesinin tek nedeninin zaman kazanma olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:

“Ben Cumhurbaşkanı seçildiğim dönemde benden ‘bırakıldığı yerden devam devam edeceğime’ dair taahhüt isteyen BM, ayını taahhüdü Rumlardan da isteyebilirdi ki istemiştir, hatta 77 sayfalık bir yakınlaşma dosyası da çıkarmış olmasına rağmen Rum tarafı reddetmiştir ve onun bu ortak açıklama fikri kabul edilmiştir.

Ortak açıklama faslı da çok uzun sürdü. İlk ortak açıklama kağıdı eylül de hazırlandı, o gün bugün 5. ya da 6. kağıt gidip geliyor, bir yere de varamadık, en son bazı özverilerde bulunarak, ama özveride bulunurken de; egemenliğin iki halk, iki kurucu devletler olacağını ve Türk ile Rumların birbiri üzerinde egemenlik iddia edemeyeceği gibi cümleleri de ayara yerleştirerek kendimizi garantiye aldık.

Egemenlik konusunda ise her devletin egemenliği vardır, biz egemenliği ‘dış egemenlik” olarak aldık, çünkü içerideki bölünmeyen bir egemenlik olmayacağını da İngilizce kelimesini çıkararak kendi düşüncelerimizi sağlamlaştırmaya yani izahat edilecek duruma gelme olanağı yaratmış olduk.

Ama Rumlardan tekrar bir kağıt geldi. Tabii biz bu kağıdı verirken ‘bu bizim son kağıdımızdır’ şeklinde görüşümüzü de ortaya koyduk, ama belli ki Rumlar ve BM bu oyunu oynamaya devam edecek. Çünkü bazı çevrelerin ‘anlaşmaya çok yakınlaştık, bir iki adım daha atılırsa anlaşılır’  şeklinde mesajlarla Güneyin bu oyunu oynamasına sıcak baktığı mesajını da vermektedir. Bu da bana göre yanlıştır.”

Eroğlu, BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Özel Danışmanı Alexandre Downer’in adaya gelişiyle ne olacağının görüleceğini, Genel Sekreterle görüşmelerinin ise Kıbrıs Türk tarafına verdiği önemi gösterdiğini ifade ederek, Genel Sekreterin “bakın, uzlaşmaya çalışın” gibi düşünceler içerisinde olduğunu, ancak Türk tarafı olarak verdikleri kağıdı gayet iyi öğrendiğini, bildiğini ve Kıbrıs Türk tarafının cesurca hareket ettiğini, uzlaşmacı davrandığını kabul ettiğini anlattı.

Bunların güzel şeyler olduğunu ancak önemli olanın müzakere masasına oturmak olduğunu vurgulayan Eroğlu, şunları söyledi:

“Anastasiadis seçildiği günden beridir hep ‘müzakere masasında buluşalım’ önerisini tekrarladık, en son birlikte yediğimiz yemekte ‘Ekim’in ilk yarısında müzakerelere başlayacağız’ konusunda prensip kararı olmasına rağmen ortak açıklama oyunu başlatıldı.

Müzakere masasına oturmadan bir anlaşma mümkün değil, aslında ortak açıklama olsa da olmasa da neticede her şeyi müzakere masasında önümüzde bulacağız ve tartışacağız.

‘Bizim Mart sonuna kadar bir referanduma gidilmesi ve artık bu soruna bir nokta konması gerekir’ şeklindeki düşüncelerimizi de akıbete uğratmak için böyle bir zamana oynama taktiği yürüttüler ve yürütüyorlar…”

Önümüzdeki günlerde yaşanacak gelişmeleri değerlendirip ona göre hareket edeceklerini de söyleyen Eroğlu, bu kağıdı verirken Rumlardan beklentilerinin “evet” ya da “hayır” olduğunu, ancak bu kağıt oyunun daha sürdürülmek istendiğini işaret etti ve “İnşallah başka taraflardan cesaretlendirilmezler” temennisinde bulundu.

TAK

 

 

Etiketler : , ,
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.