1. HABERLER

  2. GÜNDEM

  3. EROĞLU: “KIBRIS KONUSUNDA BİR HAREKETLENME VAR...”
EROĞLU: “KIBRIS KONUSUNDA BİR HAREKETLENME VAR...”

EROĞLU: “KIBRIS KONUSUNDA BİR HAREKETLENME VAR...”

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Kıbrıs konusunda bir hareketlenme olduğuna işaret etti.

A+A-

EROĞLU: “KIBRIS KONUSUNDA BİR HAREKETLENME VAR...”

TALAT: “KIBRIS SORUNU ÇÖZÜLMEDEN TAM BİR EKONOMİK FONKSİYONA KAVUŞAMAYACAĞIZ”

TATAR: “PEŞİN KDV VE STOPAJ VERGİSİNİN TAKSİTLENDİRİLMESİ KONUSUNDA ÇALIŞMA BAŞLATMAK GÜZEL AMA ÇALIŞMA SONUNDA NE ÇIKAR BİLEMEM...”

ATUN: “11 BİN ESNAFIN 3 BİN 800’Ü FAİZ FARKI DEVLET TARAFINDAN ÖDENEN KOBİ KREDİSİ KULLANDI...”

NAMİ: “GİAD; ÖNEMLİ BİR KURUM, KURULDUĞU GÜNDEN BERİ ÇALIŞMALARINI HEP İZLEDİM...”

GÜRAL: “İKİ CUMHURBAŞKANI’NIN GENEL KURULUMUZU İZLEMESİ BİZLERE GÜÇ VERİYOR”

ANGI: “PEŞİN KDV VE STOPAJA VADELENDİRME İSTİYORUZ... ÜLKEDE ETKİN TİCARİ MAHKEME SİSTEMİ YOK”

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Kıbrıs konusunda bir hareketlenme olduğuna işaret ederek, Birleşmiş Milletler Barışı Koruma Operasyonları Genel Sekreteri Herve Ladsous ile ilk kez yapılan görüşme, Türkiye Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Barak Obama ile Amerika’da buluşmasının, hareketlenenin göstergeleri olduğuna işaret etti.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, dün akşam, Kıbrıs Türk Ticaret Odası Konferans Salonu’nda  yapılan Genç İşadamları Deneği’nin (GİAD) 18. Olağan Genel Kurulu’na katılarak bir konuşma yaptı.

Eroğlu, 29 Mayıs’ta bir araya gelecekleri Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ile bir yol haritası ortaya çıkarmayı umduğuna ifade ederek, görüşmelerin bir an önce başlamasını istediğini söyledi.

Derviş Eroğlu, Güney Kıbrıs’ın ekonomik sorunları var diye görüşmelerden kaçılmaması gerektiğini, sorunun 45 yıldan beridir görüşüldüğünü, aslında Kıbrıs konusunun görüşülmedik yönünün kalmadığını kaydetti.

Eroğlu, Kıbrıs Türk halkı ile Türkiye’nin çözüm iradesini ortaya koyduğunu, Rumların ise böyle bir idareyi ortaya koymadığına işaret ederek, “Kıbrıs Türkü ve Türk tarafı yaşayabilir bir anlaşmadan yanayız. Rumların Kıbrıs Türklerinin de onlar gibi eşit yaşayabileceğini kabul etmesi halinde  anlaşma olur” dedi.

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Genel Kurul’un yapıldığı aynı mekanda daha önce yapılan Avrupa Birliği (AB) Günü etkinliğinde, gelecek yılki AB Günü’nün anlaşma olmuş, Kıbrıs’ın bir bütün olarak AB’ye girmiş  şekilde kutlanılması dileğinde bulunulduğunu hatırlatarak, bunun kendisinin de temennisi olduğunu  belirterek, “Ama bize bağlı değil” ifadesini kullandı.

Eroğlu, anlaşma için iki tarafın çözüm iradesi gerektiğine işaret ederek, tek taraflı anlaşmanın mümkün olamayacağını kaydetti.

GİAD Genel Kurulu’nda bulunmaktan mutluluk duyduğunu ifade eden Eroğlu, GİAD’ın gösterdiği gelişme, üyelerinin ekonomik başarılarının kendisini mutlu ettiğini anlattı.

Eroğlu, gençlerin ekonomik hayatın içinde yer almasının kendisi için çok önemli olduğunu, yıllarca icranın başında olan biri olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ekonomisinin geliştirilmesi için uğraştığını anlatarak, geçlerin bunu daha da ileri götüreceğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, 1974’de ekonomiden bahsetmenin mümkün olmadığını ifade ederek, “Siz o günleri hatırlamasınız, biz yaşadık. Bir yerden bir yere nasıl gelindiğini biliyoruz. O günlere geri dönmemek için anlaşma arayışı içindeyiz” dedi.

Kıbrıs Türk halkının BM Genel Sekreterleri tarafından bugüne kadar ortaya konan iki çözüm planını da kabul ettiğini, Rumların ise hayır dediğini hatırlatan Eroğlu, kabul edilse de edilmese de adada bugün itibarıyla iki ayrı devlet olduğunu, iki devleti tek çatı altına alacak bir anlaşma arayışı içinde olunduğunu söyledi.

Yanlış hatırlamıyorsa 1974’de kişi başına düşen Gayri Safi Milli Hasıla’nın 574 dolar olduğunu ifade eden Eroğlu, ekonominin çarklarının yavaş yavaş dönerek bugünlere ulaşıldığını anlattı.

Derviş Eroğlu, dün yaşananların bilinmesi ancak onlarla yaşanmaması gerektiğini ifade ederek, bugünkü konumda kalınmaması daha iyinin aranması gerektiğini söyledi.

Eroğlu, yıllarca icranın başında olan biri olarak icranın cimri olduğunu, Maliye Bakanlarının ise daha da cimri olduğunu belirtti.

TALAT

İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ise ülkede ciddi sorunlardan bir tanesinin devletin çok ciddi kaynak harcaması olduğunu, kişisel değil ama toplamda çok yüksek maaşlar ödendiğini ancak bu büyük miktarın piyasaya aktarılmasında sorun yaşandığını söyledi.

Talat, insanların özellikle tatil günlerinde Güney Kıbrıs’a giderek alışverişin yaptıklarını bu nedenle aktarılan paranın bu ekonomiye ciddi katıya dönüşmediğini, bunun üzerinde düşünülerek, Kuzey’in daha ucuz hale getirilmesi gerektiğini anlattı.

Mehmet Ali Talat, Kıbrıs Türk halkının uluslararası hukukun içine girmediği sürece ekonomi sorununun kalıcı çözülmesinin mümkün olmadığın anlatarak, “Kıbrıs sorunu çözülmeden tam bir ekonomik fonksiyona kavuşamayacağız” dedi.

Bu nedenle Kıbrıs sorununu çözümünde Kıbrıs Türk tarafına düşen adımların atılması gerektiğine işaret eden Talat, Genel Kurul’un hayırlı olması dileğinde bulundu.

TATAR

Maliye Bakanı Ersin Tatar, GİAD’ın talep ettiği peşin KDV ve stopaj vergilerinin taksitlendirilmesi konusunda çalışma başlatılması sözü için “Söz vermeden önce kasaya bakmam lazım” dedi.

Tatar, bu konuda çalışma başlatılmasının güzel olduğunu ve yapılabileceğini ancak çalışma sonunda ne çıkacağını bilmenin mümkün olmadığını kaydetti.

Kayıt dışı ekonominin tamamıyla kayıt altına alınması çalışmasının devam ettiğini, tüm ekonominin kayıt altına alınmasının daha fazla ucuzluk anlamına geldiğini ifade eden Tatar, siyasette popülist yaklaşımdan çok yapılabilirliğin önemli olduğunu söyledi.

Tatar, KKTC’nin çehresini değiştirecek mega projelerin arifesinde olunduğunu, faizlerde önemli düşüşler yaşandığını, yatırımcıların finansmana erişimde önemli kolaylıklar bulunduğunu ifade ederek, mevduatların yüzde 70’nin krediye dönüşmesinin önemli olduğunu kaydetti.

Ersin Tatar, gençlerin vizyon ve misyonuyla KKTC’nin daha da ileri gideceğini belirtti.

ATUN

Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, daha önce başkanı olduğu GİAD Genel Kurulu’nda olmanın kendisi için mutluluk ve heyecan vereci olduğunu söyledi.

Atun, GİAD’ın siyaset yapmamak gibi güzel bir geleneği olduğunu, kendisini de bunu bozmayacağını anlatarak, Genel Kurul’a katılan eski başkanların isimlerini söylenerek onore edilmesinin de bir gelenek olarak önemli olduğunu kaydetti.

Sunat Atun, siyasette yapılması gerekenin topluma doğrudan fayda yaratmaya yönelik politikaların uygulanması olduğunu, KOBİ kredileriyle bunu yapmaya çalıştıklarını anlatarak, KOBİ’lerin faiz farkı ödenerek kredilendirildiğini ve sisteme bugün itibarıyla 9 özel bankanın dahil olduğunu söyledi.

Kurulan sistem gereği kredilendirmenin siyasilerin önünde geçmediğini ülke genelinde var olan 11 bin esnafın 3 bin 800’ünün KOBİ kredisinden yararlandırıldığını kaydeden Atun, faiz farklarının devlet olarak ödenmesi dışında kredilendirmenin ilgili banka tarafından yapıldığını ifade etti.

Sunat Atun, Genel Kurul’un hayırlı olmasını dileyerek konuşmasını tamamladı.

NAMİ

Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler (CTP-BG) Lefkoşa Milletvekili Özdil Nami, GİAD’ın ülke yaşamında önemli bir yeri olduğunu, kurulduğu günden itibaren yaşama katkısının hep izlediğini anlatarak, ülkede ciddiyetin olmasının kaçınılmazlığına işaret ederek, hedefin gemiyi en iyi şekilde yüzdürmek olduğunu söyledi.

Nami, yapılan her şeyin vizyona hizmet etmesi gerektiğini anlatarak, GİAD’ın vizyonunun önemli ve güzel bir vizyon olduğunu kaydetti.

Özdil Nami, tüm bunlar dışında Kıbrıs sorununun çözülmesinin önemli olduğuna dikkat çekerek, Genel Kurul’un hayırlı olmadığı dileğine bulundu.

GÜRAL

Türkiye Genç İşadamları Dernekleri Konfederasyonu (TGİK) Genel Başkanı Erhan Güral ise GİAD Genel Kurulu’nun hayırlı olması dileğiyle konuşmasına başladı.

Güral, Kıbrıs insanının sıcak, dostane olduğunu bu özellikler nedeniyle her zaman Kıbrıs’a gelmenin kendisini mutlu ettiğini söyledi.

Güral, "iki cumhurbaşkanının Genel Kurul’u izliyor olmasının GİAD’a güç verdiğini" belirterek, TGİK olarak iki ülke arasında işbirliğine her zaman hazır olduklarını vurguladı ve Genel Kurul’a başarı diledi.

ANGI

GİAD Başkanı Arsen Angı açılış konuşmasına ülkede artık doğrudan vergilendirmelerin konuşulur ve dolaylı vergilerin azaltılır olması gerektiğini söyleyerek başladı.

Hükümet’in 3 bin TL üzerindeki emeklilik maaşlarına vergilendirme girişimini GİAD olarak desteklediklerini bu kararın daha sonra Anayasa Mahkemesi’nden geri döndüğünü hatırlatan Arsen Angı, “Benim görüşüm o gün de aynı noktadaydı bugün de aynı noktadadır. Bu ülkenin gençleri başlangıç maaşı olarak bin 400 TL’lerle işe giriyorsa ve ekonomik imkânlarımız bu noktadaysa 4 bin, 5 bin, 8 bin TL emekli maaşı alan ‘ayrıcalıklı’ bir kesim olan anne ve babalarımızın kuşağından biz gençler olarak hesap sorma vaktimiz gelmiştir” dedi.

Angı, kamuya yapılan istihdamların da tamamen adaletsiz ve sistemsiz bir şekilde yapıldığını, bunun kamuoyu vicdanında yara açtığını ileri sürerek, ülkede yaşayan insanlara eşit fırsatlar verilmesi; adaletli davranılması gerektiğini, bugün yaşanan sistemde bir zümreye ve/veya bir siyasi partiye yakın durmayan insanların kendilerini dışlanmış hissettiklerine ve hatta bilinçaltından bu topluma ait olmadıklarını düşündüklerini iddia etti.

Kamudaki çalışma saatlerinin ülke insanları arasındaki bir başka ataletsizlik ve hantallığın nedeni olduğunu ileri süren Angı, kamudaki çalışma saatlerinin yeniden düzenlenmesi ve özel sektörle uyumlaştırılmasının elzem olduğunu, yaz kış 08:00-17:00 uygulamasına geçilmesi arzusunda olduğunu söyledi.

“SAĞLIK MUAYENELERİNDE FAHİŞ FİYAT”

Bir müddet öncesine kadar serbest piyasa kuralları çerçevesinde özel laboratuarlara yaptırılan çalışanların sağlık muayenelerini artık devlet aracılığıyla ve fahiş fiyatlara yapmak zorunda bırakıldıklarını savunan Angı, laboratuarlara haksızlık yapıldığını düşündüğü yeni sistemde iki katı ücretle yaptırılan sağlık muayenelerinde verem testi için önceden kullanılan ilaç yönteminin terk edildiğini ve Devlet Hastanesi’nin röntgen çekme yöntemine geri dönülerek insanlara radrasyon verildiğine dikkat çekerek bunu eleştirdi.

“PEŞİN KDV VE STOPAJA TAKSİTLENDİRME”

Peşin, KDV ve stopaj uygulamasının taksitlendirme konusunda çalışma yaptıklarına da işaret eden GİAD Başkanı Angı şöyle devam etti:

“Hedefimiz bu peşin vergi uygulamasından tamamen vazgeçilmesi ve çağdaş ülkelerdeki gibi mal ve hizmet satışı gerçekleştikten sonra vergilendirilmesi ilkesinin ülkemizde de hayata geçmesi olsa da kısa ve orta vadede bunun mümkün gözükmediğinin bilincindeyiz.

Bu bağlamda gümrüklerde ödenen peşin KDV ve stopaj özel sektöre finansman yükü ve maliyeti oluşturmaktadır. Ekonomi ve Enerji Bakanlığımız tarafından organize edilen düşük veya sıfır faizli kredilerin verilmesini çok olumlu buluyoruz ancak peşin KDV ve stopaja basit bir vadelendirme getirilse kendi finans kaynaklarımızı da ekonomiye kazandırma imkânı bulacağız.

Bu konuda çeşitli defalar ilgili bakanlıklarla görüşmelerimiz olmuştur. Sayın Maliye Bakanımızdan ve Ekonomi ve Enerji Bakanımızdan bu konuda olumlu görüş almış olsak da hayata geçirilmesi noktasında bugüne kadar bir çalışma yapılmamıştır. Burada sizlerin ve kamuoyunun huzurunda sayın Maliye Bakanımızdan kürsüye çıktığında gümrüklerde alınan peşin KDV ve stopajın vadelendirilmesi uygulamasına geçileceğinin sözünü vermesini beklediğimi de açıkça ifade etmek istiyorum."

“TİCARİ DAVALAR TIKANDI”

Ticari davalardaki tıkanıklıklar konusunda çeşitli defalar uyarılarda bulunduklarını, bugünlerde daha da derinleşen bu sorunun kamuoyuna “mazbata mağdurları” olarak lanse edilen bütünlüklü çözülmesi gereken bir sorun olduğunu ifade eden Angı, “ Alacak-verecek davalarındaki sorun salt mazbata sorunu veya faiz sorunu olarak görülmemelidir. Faizlerin yüksek olmasının bana göre iki temel sebebi vardır. Birincisi bankalara olan kamu borç stokunun büyüklüğü ve geri ödenmemesi, ikincisiyse mevduatların krediye dönüşme oranıdır” dedi.

“ETKİN TİCARİ MAHMEKE SİSTEMİ YOK”

Angı, ülkede etkin bir ticari mahkeme sistemi olmadığından bankaların kolay kredi veremediğini ve faizlerin yükseldiğini,  sonra da yüksek faizleri ödeyemeyen borçluların mazbata aşamasına kadar geldiğini anlatarak, , “Ülkemizdeki ticari dava sistemi çağın çok gerisindedir. Tebliğ ve icra çalışmaz durumdadır. Hüküm verilen icraların yıllık ortalama uygulanma oranı yüzde 3’dür” şeklinde konuştu.

“SORUN MAZBATALARLA İLGİLİ YASAYLA ÇÖZÜLEMEZ”

Sorunun mazbatalarla ilgili yapılmaya çalışan yasalarla çözülemeyeceğini söyleyen Angı, kısa vadede tebliğ ve icranın özelleştirilmesi ve icra yasalarının yeniden düzenlenmesi, orta vadede de ticari davaları düzenleyen yasaların bütünlüklü olarak ele alınıp çağdaş normlara kavuşturulması gerektiğini ifade etti.

“ERCAN ÖZELLEŞTİRMEDE ÖRNEK OLMALI”

Arsen Angı, Ercan Havalimanı’nın ülkede gerçekleştirilen ilk büyük ölçekli özelleştirme olduğunu, başarılı bir örnek teşkil etmesinin yapılması planlanan diğer özelleştirmeler için önem arz ettiğini ifade ederek, özelleştirmenin halk tarafından benimsenebilmesi için uygun fiyata maksimum hizmet verilmesi gerektiğini söyledi.

Uçuşları ucuzlatmak için rekabetin artırılması ve gelen-giden yolcu sayısının çoğaltılmasının şart olduğunu ifade eden Angı, bunun da ancak bütünlüklü politikalarla sağlanabileceğini kaydetti.

Ülkede yatırım ve girişim bekleyen birçok sektör bulunduğunu da kaydeden Angı, “Enerjinizi ve birikimlerinizi siyasi partilerin peşinde koşup iş dilenmeye harcamayın. Çocuklarınızı kendi işlerini kurmaları için cesaretlendirin”

Etiketler : , ,
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.