Aydemir Akbaş katıldığı Renkli Sayfalar programında içini döktü... İşte ünlü sanatçının ilginç açıklamaları:

Beyhan Hanım ile 51 yıldır evliyiz. 3 kez boşandık. Artık nüfus cüzdanımı Beyhan'da bırakıyorum. Davaydı, nikahtı o hallediyor her şeyi.

Damla'nın İbrahim'le vedalaştığı gün bana bir sarılışı var, unutamam...

 Ayşegül ile evlenirken bana haber vermedi. Eğer söyleseydi konuşurdum uzun uzun. Tartışırdım! İbrahim'inki o dönem aşk değildi. Şefkate ve bakıma ihtiyacı vardı. "Ayşegül ile evleneceğine iki hemşire tut" dedim.

İbrahim zor insan. Ben onun eşref saatini beklerdim. O an söylesem belki ters tepecek, sonra söylediğimde 10 istesem 1000 verirdi.

Neden ayrıldıklarını hiç bilmiyorum, araya biri girdi mi onu da bilmiyorum... İbrahim'e kim hizmet etmişse hepsini severim ama Damla'yı ayrı severim.

Ben İbrahim'den çok Derya'yı severim. İbrahim'i Derya ile barıştırmak için çok uğraştım. Kimse duydu mu? Derya restoran açtı ben her gün onun yanındaydım.

Ayşegül beni arasa, bir sıkıntısı olsa çağırsa giderim. Çünkü onun da ağladığı günleri gördüm.

 Yola çıktım, İbrahim'in programına gidiyordum. Seyrantepe'ye gelince şoföre 'dön geri' dedim. 35 yıllık dostluğumuzda İbrahim'i sadece vurulduğu gece izlemeye gitmemiştim. Eve geldim yattım, olay oldu. Eğer gitseydim ben de o arabada olacaktım.

'Alemde Bir Gece' filminde öpüşme sahnem vardı. Karşıma gariban bir kız koymuşlar. etrafımda 35 kişi var. 'Ben bunu nasıl öpeceğim, çabuk çekin' dedim.

Sahneyi çekerken çok sıkıldım. Bitsin diye uğraştım. Öpüşme sahnelerini tek seferde çekerim, tekrara gelemem.

Halk her zaman benim değerimi bildi. 140 filmde oynadım, yarısı dram.

 Aşklar sette ya da tiyatroda başlar. Çünkü eve yatmadan yatmaya gidiyoruz.

 İdo'nun tarzını tasvip etmiyorum. Ben bu konuda tutucunun kralıyım. İdo'nun aleyhinde bir yazı okudum geçenlerde. Kıyafet tercihleriyle alakalı. İnanılmaz üzüldüm.

Şu an sanat ve futbol dünyasında bir görmemişlik hakim. Eski futbolcular cahildi ama adamlardı.

 Biz hayatımızda 4 kişilik bir restoranı bile kapatmadık. İbrahim Bodrum'da beni esnaf lokantasına götürdü. Yer yoktu, sıra bekledik.

Bir gün cemiyette Arda Turan karşıma geldi. Ona '5 dakika konuşacağım, başka da bir şey söylemeyeceğim' dedim. Sigara içme, paranın kıymetini bil, Avrupa'ya git...

En görgülü insan sanatçılar olması gerekirken onlar da görgüsüz.

Kanserdim, ekrana çıkamadım. Doktor bana 'Galatasaray konuşmayacaksın... Politika konuşmayacaksın... Telefonla konuşmayacaksın...' dedi.