1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. “FIRSATIN HEBA EDİLMEMESİNİ BEKLİYORDUK”
“FIRSATIN HEBA EDİLMEMESİNİ BEKLİYORDUK”

“FIRSATIN HEBA EDİLMEMESİNİ BEKLİYORDUK”

“FIRSATIN HEBA EDİLMEMESİNİ BEKLİYORDUK”

A+A-

TC BAŞBAKAN YARDIMCISI BÜLENT ARINÇ TÖREN ALANINDA KONUŞTU:

“KIBRIS’TA İKİ HALKIN SİYASİ EŞİTLİĞİNE VE KARŞILIKLI MUTABAKATA DAYALI SİYASİ BİR ÇÖZÜM İSTİYOR, BU KONUDA BİR ADIM ÖNDE OLMA ANLAYIŞIMIZI VE YAPICI TUTUMUMUZU MUHAFAZA EDİYORUZ”

“GARANTÖRLÜK SORUMLULUĞUMUZ İÇİNDE KIBRIS TÜRKÜ’NÜN DOĞAL KAYNAKLARDAKİ ASLİ HAKLARININ KORUNMASI İÇİN GEREKLİ HER TÜRLÜ DESTEĞİ SAĞLAYACAĞIZ”

“RUM TARAFININ NET TUTUM ORTAYA KOYMASINI, MÜZAKERE MASASINA GERİ DÖNMESİNİ VE BM SÜRECİNDE ÇÖZÜME ULAŞMAK İÇİN SAMİMİ ÇABA SARF ETMESİNİ ARZULUYORUZ”

“HAYAT SUYU PROJESİ ÇOK YAKINDA TAMAMLANACAK… TÜRKİYE’NİN SON YILLARDA HER ALANDA KAT ETTİĞİ BÜYÜK MESAFEYA PARALEL BİR İLERLEMENİN KKTC’DE DE GERÇEKLEŞMESİ İÇİN SADECE MADDİ DEĞİL İNSANİ VE TEKNİK DESTEKLE DE YANINIZAYIZ”

“KIBRISLI TÜRK KARDEŞLERİMİZİN GELECEĞE GÜVENLE BAKMASI BİZİM İÇİN HER ŞEYDEN ÖNEMLİDİR”

“SÜRDÜRÜLEBİLİR EKONOMİYE GEÇİŞ PROGRAMI’NA KARARLILIKLA DEVAM EDİLMESİNİ İSTİYORUZ… BİR TAKIM TARTIŞMALAR DOĞAL… TEDBİRLERİ ZAMANINDA ALMA KARARLILIĞI GÖSTERMEK ÖNEMLİ”

“ÜRETİME DAYALI BÜYÜMENİN SAĞLANMASI TEMEL ÖNCELİĞİMİZDİR... BUNUN İÇİN YAPILACAK REFORMLARA DESTEK VERECEĞİZ”

Türkiye Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, “Kıbrıs’ta iki halkın siyasi eşitliğine ve karşılıklı mutabakata dayalı siyasi bir çözüm istediklerini, bu konuda bir adım önde olma anlayışlarını ve yapıcı tutumlarını muhafaza ettiklerini” söyledi.

Arınç, adadaki doğal kaynaklarda Kıbrıs Türk halkının da hakları bulunduğunu ve bunlara sahip çıkılacağını belirterek, Türkiye’nin de garantörlük sorumluluğu içinde buna her türlü desteği sağlayacağını vurguladı.

“Kıbrıslı Türk kardeşlerimizin geleceğe güvenle bakması bizim için her şeyden önemlidir” diyen Bülent Arınç, KKTC’de Sürdürülebilir Ekonomiye Geçiş Programı’na kararlılıkla devam edilmesini istediklerini; bir takım tartışmaların doğal olduğunu ancak tedbirlerin zamanında alınması kararlılığı gösterilmesi gerektiğini ifade etti.

Arınç, KKTC’de üretime dayalı büyüme sağlamanın temel öncelikleri olduğunu ve bu yöndeki reformları destekleyeceklerini bildirdi.

Kıbrıs’la ilgili koordinasyon işlerinden de sorumlu Türkiye Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 15 Kasım Cumhuriyet Bayramı nedeniyle Lefkoşa’da Dr. Fazıl Küçük Bulvarı’nda düzenlenen törende yaptığı konuşmada, KKTC’nin 31. yılında Kıbrıslı Türk kardeşleriyle birlikte bulunmaktan son derece mutluluk duyduğunu ifade ederek Anavatan’dan selam ve sevgi getirdiğini, oradakilerin de coşkuyu paylaştığını söyledi.

Yarım asırlık hak ve mücadelesinde nice badireler aktaran, nice zorluklara göğüs geren Kıbrıs Türkü’nün sabır ve dirayetinin Türk halkının gurur kaynağı olduğunu belirten Arınç, Kıbrıs Türk halkının tüm zorluklara rağmen toplumsal varlığını koruduğunu, kendi devletini kurduğunu ve sahip çıktığını ifade etti.

“KIBRIS DAVASININ ULAŞTIĞI EN GÜZEL MERTEBE”

“Bugün KKTC demokrasisi, hukuk düzeni ve tüm kurumlarıyla örnek bir devlettir” diyen Arınç, “Anadolu’dan Akdeniz’e baktıklarında Kıbrıslı Türk kardeşlerinin ortak sahibi oldukları adada huzur ve refah içinde yaşadıklarını görmenin hiç kuşkusuz tüm milletinin sahip çıktığı Kıbrısdavasının ulaştığı en güzel mertebe” olduğunu söyledi.

Dr. Küçük başta olmak üzere Kıbrıs Türk halkının var olma mücadelesinde emeği geçenleri rahmetle ve şükranla yad eden Bülent Arınç, halka sağladığı kazanımlar unutulmayacak Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ı da rahmet ve minnetle andı.

Arınç, Kıbrıs Türk halkının iradesiyle kendi geleceğini belirleme hakkından hiçbir şekilde ödün vermeyeceğini, zorlu ama onurlu mücadelesini sürdürme kararlılığını bundan 31 yıl önce tüm dünyaya kanıtladığını ve büyük kıvançla 15 Kasım 1983’te KKTC’yi ilan ederek tarihi mücadelesini taçlandırdığını anlattı.

“REFERANDUMLA İNKAR EDİLEMEZ ŞEKİLDE TÜM DÜNYA TARAFINDAN GÖRÜLDÜ”

1963’te Rumların saldırganlığıyla ortaya çıkan Kıbrıs sorununun yarım yüzyılı aştığına işaret eden Arınç, Kıbrıs Türk halkının başından beri çözüm ve uzlaşı anlayışı içinde hareket ettiğini, BM tarafından sunulan kapsamlı çözüm planlarına evet diyen taraf olduğunu ve bu iradesini 2004’teki referandumlarda inkar edilemez şekilde tüm dünya tarafından görüldüğünü vurguladı.

Bülent Arınç, adada 2008’de başlayan 2011’de kesintiye uğramasına rağmen 11 Şubat 2014’te Ortak Açıklama’yla yeniden başlayan kapsamlı çözüm sürecinde de Kıbrıs Türkü’nün hakkını ve eşitliğini güvenliğini güvence altına alacak adil ve kalıcı bir anlaşma için her türlü çabanın gösterildiğini, Türkiye’nin de sürecin başarıya ulaşabilmesi için anavatan ve garantör olarak her türlü desteği verdiğini söyledi.

Arınç şöyle konuştu:

“BİR ADIM ÖNDE OLMA ANLAYIŞIMIZI VE YAPICI TUTUMUMUZU MUHAFAZA EDİYORUZ”

“Kıbrıs’ta iki halkın siyasi eşitliğine ve karşılıklı mutabakata dayalı siyasi bir çözüm istiyor, bu konuda bir adım önde olma anlayışımızı ve yapıcı tutumumuzu muhafaza ediyoruz.

Sayın Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız bu konudaki kararlılığımızı eylül ayında KKTC’ye gerçekleştirdikleri ziyaretlerle bir kez daha vurgulamıştır.

“FIRSATIN HEBA EDİLMEMESİNİ BEKLİYORDUK”

11 Şubat’ta yeniden başlayan müzakere sürecinde 2008’den bu yana sağlanan yakınlaşmadan istifadeyle sonuç alıcı şekilde ilerlenmesini, en kısa sürede referandumlar düzenlemesiyle kalıcı çözüme ulaşılmasını ve bu son fırsatın heba edilmemesini bekliyorduk.

“KIBRIS TÜRKÜ’NÜN DOĞAL KAYNAKLARDAKİ ASLİ HAKLARININ KORUNMASI İÇİN HER TÜRLÜ DESTEĞİ SAĞLAYACAĞIZ”

BM kapsamındaki müzakere sürecine odaklanılmasını beklediğimiz bir dönemde Rum yönetimi ada etrafında doğal kaynaklar üzerinde tek taraflı yeni bir sondaj faaliyetine girişmiştir. Rum tarafının adanın tek sahibiymiş gibi hareket etmesine izin verilmesi tabiatıyla mümkün değildir. Kıbrıs Türkü’nün de doğal kaynaklarda asli hakları bulunmaktadır ve bunlara sahip çıkacaktır. Ülkemiz de garantörlük sorumluluğu içinde Kıbrıs Türkü’nün bu kaynaklar üzerinde asil haklarını korunması için gerekli her türlü desteği sağlayacaktır.

Burada şunu vurgulamak isterim: TPAO bölgede doğal kaynaklar üzerinde Kıbrıs Türkü’nün haklarını korumaya kararlı olan KKTC hükümetinin verdiği yetki çerçevesinde çalışmaktadır.”

“İHTİYAÇ YENİ BİR GERGİNLİK DEĞİL, ÇÖZÜM VE İŞBİRLİĞİ İÇİN GEREKLİ ORTAMIN YARATILMASIDIR”

Türkiye Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Kıbrıs’ta ihtiyacın yeni bir gerginlik değil, çözüm ve işbirliği için gerekli ortamın yaratılması olduğuna işaret ederek, sorunun sadece Kıbrıs Türk tarafının ve Türkiye’nin çabalarıyla çözüme kavuşturulamayacağının da aşikar olduğunu söyledi.

“SAMİMİYETİNE İLİŞKİN CİDDİ KUŞKULAR YARATTI”

“Rum liderin, Kıbrıs Türk tarafının asli haklarını korumak amacıyla sismik araştırma başlatma kararını gerekçe gösterip müzakere sürecinde görüşmelere katılmama yönünde aldığı kararın, samimiyete ilişkin ciddi kuşkular yarattığını” vurgulayan Bülent Arınç, “Kıbrıs Rum tarafının bu karara gerekçe olarak Doğu Akdeniz’deki son gelişmeleri göstermesini anlamak mümkün değildir. Zira kapsamlı çözüm müzakerelerinin sürdüğü bir dönemde ilk sondaj girişiminde bulundukları 2011’den bu yana defaatle uyarmış, bunun müzakere sürecini olumsuz etkileyeceğini söylemiştik” diye konuştu.

“RUM TARAFININ MASAYA DÖNMESİNİ VE ÇÖZÜME ULAŞMAK İÇİN SAMİMİ ÇABA SARF ETMESİNİ ARZULUYORUZ”

BM Genel Sekreteri’nin yeni özel danışman atayarak süreci sonuca götürecek adımların atılmasını hedeflediği bir zamanda yeni bir sondaj faaliyetine girişenin Rum tarafı olduğuna işaret eden Arınç, “Rum yönetimin en kısa zamanda bu yanlış yoldan vazgeçip adanın ortak sahibi olan iki halkın kurucu iradeleri ve siyasi eşitliği temelinde oluşturulacak yeni ortaklık konusunda net bir tutum ortaya koymasını, müzakere masasına geri dönmesini ve BM sürecinde çözüme ulaşmak için samimi çaba sarf etmesini arzuladıklarını” söyledi.

“TÜRKİYE ÇÖZÜMDEN YANADIR... DESTEK SÜRECEK”

“Türkiye çözümden yanadır ve çözüme yönelik her türlü iyi niyetli yaklaşıma destek vermeyi sürdürecektir” diyen Arınç, siyasi çözüm beklenirken KKTC’nin tüm faaliyetlerini çözüme endeksleyip her şeyin ertelenmesini öngören yaklaşımları kabul etmediklerini belirtti.

“HAYAT SUYU PROJESİ ÇOK YAKINDA TAMAMLANACAK”

KKTC’yi güçlendirecek ve yoluna güvenle devam etmesini sağlayacak çalışmalara, büyük projelere devam edeceklerini vurgulayan Arınç, bu anlayışla başlatılan Türkiye’den KKTC’ye getirilecek hayat suyu projesinin çok yakında tamamlanacağını ifade etti.

Bülent Arınç, suyun Kıbrıs sorunu içinde öngörülecek her türlü çözümde Türk tarafının elini güçlendirecek bir unsur olduğunu vurguladı.

“SU, HAYAL BİLE EDİLEMEYECEK KATKI SAĞLAYACAK”

Adaya gelecek suyun etkin kullanımının her geçen gün güçlenen KKTC ekonomisine, bugüne dek hayal bile edilemeyecek katkı sağlayacağını, özellikle tarımsal üretim ve ihracat alanında KKTC için yeni fırsatlar yaratılmış olacağını söyleyen Arınç şöyle devam etti:

“TC’YE PARALEL BİR İLERLEME İÇİN…”

“Türkiye’nin son yıllarda her alanda kat ettiği büyük mesafeye paralel bir ilerlemenin KKTC’de de gerçekleşmesi için biz sadece maddi yardımlarla değil insani ve teknik destekle de yanınızda olmayı sürdürüyoruz.

Kıbrıslı Türk kardeşlerimizin geleceğe güvenle bakması bizim için her şeyden önemlidir. Türkiye Cumhuriyeti Anavatan ve garantör olarak dün olduğu gibi bugün de ve gelecekte de Kıbrıs Türk halkının hürriyetinin, refahının sağlanması için tarihi ve ahdi sorumluluklarını hassasiyetle yerine getirmeye devam edecektir.”

Türkiye Başbakan Yardımcısı Arınç, Kıbrıs Türk halkını maruz kaldığı haksızlık ve zorluklara rağmen Doğu Akdeniz’de parlayan bir yıldız konumuna gelmesinin, çevresine barış ve istikrar üreten bir yapıya kavuşması ve başta ekonomik alanda kazandığı başarılarla mümkün olabileceğini söyledi.

“SÜRDÜRÜLEBİLİR EKONOMİYE GEÇİŞ PROGRAMINA KARARLILIKLA DEVAM EDİLMESİNİ İSTİYORUZ”

Bu alanda işbirliğinin daha da güçlendirilerek 2013-15 Sürdürülebilir Ekonomiye Geçiş Programı’nın uygulanmasına, bunun için atılacak adımlara hep birlikte kararlılıkla devam edilmesini istediklerini ifade eden Arınç, KKTC’de son yıllarda ekonominin kurallarına göre işlemeyebilmesini sağlayacak kamu anlayışının yerleştirilmesinde ve tutarlı politikalarla özel sektöre ihtiyaç duyduğu güvenli ortamı sağlama yolunda önemli aşamalar kat edildiğini belirtti.

Bunda uygulanan ekonomik programların önemli katkısı bulunduğunu söyleyen Arınç, “Ekonomik reform çalışmalarının altyapısı oluşturulurken bir takım tartışmalar yaşanması doğaldır. Türkiye’de de, dünyanın gelişmiş demokrasilerinde de benzer süreçler yaşanabilir. Bu noktada önemli olan bu tedbirleri zamanında almak yönünde gerekli kararlılığı gösterebilmektir” diye konuştu.

“REFORMLARA TAM DESTEK”

KKTC’de üretime dayalı büyüme sağlanmasının temel öncelikleri olduğunu vurgulayan Bülent Arınç, “Bunun için yapılacak reformlara tarafımızdan tam destek verilecektir” dedi.

KKTC ekonomisinin öncü sektörleri olan turizm ve yüksek öğrenimde sağlanan başarıların ortada olduğunu ifade eden Arınç, ekonomik programın uygulandığı son 4 yılda turizmde yüzde 52’lik büyümenin önemini vurguladı.

Bülent Arınç, üniversitelerin kalitesinin ve öğrenci sayısının artırılması için yapılan çalışmalarla bugün 75 bine yaklaşan öğrenciye akademik öğrenim imkanı sağlanmasının ülke ekonomisine katkısı ötesinde KKTC’nin tüm dünyada daha iyi tanınıp anlaşılması dahil pek çok faydayı beraberinde getirdiğini söyledi.

Arınç, “Bugün ulaşılan gurur verici aşama, tabiatıyla milli birlik ve dayanışma ruhunu içinde taşıyan Kıbrıs Türk halkının cesur ve kararlı duruşu sayesinde olmuştur. Bizler de geçmişte olduğu gibi gelecekte de Kıbrıs Türk halkını bu mücadelesinde yalnız bırakmayacak, her alanda destek vermeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Konuşmasının sonunda 15 Kasım Cumhuriyet Bayramı’nı kutlayan Arınç, bu anlamlı günü kutlamalarına imkan sağlayan tüm şehit asker ve Mücahitleri rahmetle andı; gazilere şükranlarını sundu.

TAK

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.