Kıbrıs’taki futbol sorununun çözümü konusunda son dönemlerdeki hareketliliğe, bir yenisi daha eklendi. Futbol Federasyonu’nun düzenleyeceği ödül gecesine katılmak ve iki federasyon ile durum değerlendirmesi yapmak için Kıbrıs’a gelen KTFF Danışmanı Jerome Champagne, dün düzenlenen basın toplantısında gelinen son durumla ilgili açıklamalarda bulundu. Champagne’e basın toplantısında KTFF Koordinatörü Deniz Birinci eşlik ederken, ilk sözü Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Sertoğlu aldı.

Sertoğlu: Halkın destek ve güveni her gün daha da artıyor

Sertoğlu konuşmasının başında, Türkiye’nin Manisa ilçesindeki maden kazasında hayatını kaybedenlerin kendilerinde yarattığı acıyı ifade etti.

Sürecin ilerleyiş hızının yavaş olmasının normal karşılanması gerektiğini, iki kesimin de kabul edebileceği ve edemeyeceği konular olduğunu ifade eden Hasan Sertoğlu, bu konularda anlaşabilmenin uzun zaman alacağını ifade etti. Süreç boyunca hep iyimser olduklarını belirten Sertoğlu, 21 Haziran’da yapılacak genel kurulda kulüplerle bazı detayları paylaşacağını ve sürecin devamı için destek isteyeceğini söyledi. Genel kurulda aday çıkmaması halinde yürüdükleri yolun doğruluğunun bir kez daha ortaya çıkacağını belirten Sertoğlu, halkın desteğinin ve kendilerine duyduğu güvenin de her geçen gün arttığını ifade etti.

 

“Kıbrıs sorunu çözülse yüzde bir milyon KOP yine olacaktır”

Kıbrıs sorununa göre hareket etmediklerini, ancak kendilerinden önce bir çözüm durumu olursa tekrar değerlendirme yapacaklarını belirten Sertoğlu, “Biz işimizi yapmaya devam edeceğiz. Zaten anlaşma durumunda belli konulara adaptasyon uzun yıllar sürecek. En azından biz bu süreci kaybetmeyeceğiz. Zaten anlaşma olursa da yüzde bir milyon KOP yine olacaktır. Bazı gerçekler ortadadır” dedi.

Bir takım kesimlerin süreci provoke ederek kötü sonuçlanması için fırsat kolladığını, basına karartmayı da bu yüzden yaptıklarını ifade eden Sertoğlu, “Çok birşey yapamazlar, ama yine de işi zora sokabilirler. Niye onlara bu fırsatı verelim?” dedi.

 

“İmza attık diye KKTC ortadan mı kalktı?

Sertoğlu bazı siyasetçilerin oy uğruna bu tip çevrelere inanmasa da destek verdiğini, ama siyasilerin esas işinin sorunlara çözüm bulmak olduğunu vurgulayarak, “Zürih’te imza attık. Peki ne oldu? KKTC Meclisi mi fesih edildi? Yoksa Türkiye’nin garantörlüğü mü kalktı.Egemenlik mi sonlandı, yoksa KKTC ortadan mı kalktı? Hiçbirşey olmadı. Hiçbir şey de olmaz” dedi.

Sertoğlu sözlerinin sonunda “herkes rahat olsun. Biz bu işi çözeceğiz” dedi.

 

Champagne: İki başkanın cesaretinin büyük önemi var

Sertoğlu’nun ardından konuşmasına Türkiye’de yaşanan maden kazasıyla ilgili taziyelerini bildirerek başlayan KTFF Danışmanı Jerome Champagne ise en önemli detayın ‘nasıl birlikte oynayacağız?’ sorusuna doğru cevap vermek olduğunu belirtti. Champagne gelinen aşamada iki başkanın cesaretlerinin büyük önemi olduğunu ifade ederek, bunun güven ile de güçlendirildiğini ve bunun önünde hiçbir sorunun duramayacağını söyledi. Deneyimli danışman, anlaşma sağlanması ile birlikte Kıbrıslı Türklerin Kıbrıs futbolundaki yerini alacağını söyledi.

 

“FIFA genel kurulunda Kıbrıs da konuşulacak”

Kıbrıs’taki çözüm çabalarıyla ilgili FIFA’nın yoğun ilgisinin sürdüğü bilgisini veren Champagne, FIFA’nın Brezilya’da galecek ayki genel kurulunda Kıbrıs’taki çözüm çabalarının da gündemde olduğunu, bu sayede 209 federasyon başkanının konuyla ilgili bilgi sahibi olacağını söyledi.

Hedeflerinden birinin Kıbrıs Türk futbolunu ambargolardan çıkarmak olduğunu, bunun yanında da Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum futbol camialarının yeniden birleştirebilme mücadelesi verdiklerini aktaran Champagne, daha önce de söyledim, aslında bu yuvaya geri dönüştür” dedi.
 
“58 yıllık bir ayrılığı kapamak kolay değil”

Champagne, “bu yol inişli çıkışlı bir yoldur, ama yoldayız, yoldan çıkmadık” ifadesini kullanan Champagne, “en önemli detay güvendir. Güven bir kağıda imza atmakla sağlanamaz” dedi.

58 yıllık bir ayrılığı kolayca bitirmenin kolay olmadığını, bunun zamanla da alakalı bir durum olduğunu ifade eden Champagne, süreç içinde yapılan bir takım eleştirileri anlayabildiğini, ancak sorunun çözümünün de uluslararası kurallar çerçevesinde olacağını ifade etti.