Girne Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüşülen “Yasadışı kürtaj” davasında iddia makamının ilk tanığı dün kürsüye çıktı. Tanık polis, sanık Fahri Karagözlü’nün tutuklandıktan sonra verdiği bilgiye dikkat çekti:

Elmas TOKAY
Girne Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüşülen “Yasadışı kürtaj” davasında iddia makamının ilk tanığı dün kürsüye çıkarak, şahadetine başladı.

Olayın tahkikat memuru olan polis çavuşu Namık Kemal Baz, dünkü şahadetinde yaptığı icraatları tek tek anlatmaya başlarken, mahkemeye de birçok emare sunuldu. Baz, özellikle Dr. Fahri Karagözlü’nün tutuklandıktan çok kısa bir süre sonra kendisine hastanede verdiği sözlü beyana dikkat çekti. Karagözlü’nün kendisine “Galiba o büyük bebek nefes aldı ve öldü. Ben cezaevine giremem, girersem ölürüm” şeklinde bir beyanı olduğunu söyleyen Baz, daha sonra sanık Karagözlü’ye yasal ihtar tahtında soru sorduğunda ise “hatırlamıyorum” şeklinde beyanda bulunduğunu kaydetti.

Fatma Şenol’un başkanlığında Yargıç Murat Soytaç ve Yargıç Seren Bensen’den oluşan Girne Ağır Ceza Heyeti’nin baktığı “Yasadığı kürtaj” davasında, İddia Makamı Başsavcılık adına Kıdemli Savcı Erdinç Akyener davayı yürütürken, Mehmet Ali Tunçbilek’i Avukat Serhan Çınar, Verda Tunçbilek’i, Avukat Mustafa Şener, Ayşegül İşbilen ile Taner Okburan’ı Avukat Emre Kadri, Fahri Karagözlü’yü Avukat Güneş Menteş ve Rasiha Serdaroğlu’nu Avukat Tahir Seroydaş ve Avukat Ömer Başay temsil ediyor.
 

Mahkemeye 49 emare sunuldu

İddia makamının tanığı olan polis çavuşu Namık Kemal Baz, davayla ilgili soruşturmasını mahkemeye aktarmaya başladı. Baz, fetüslerin içerisine sarılı olan naylon poşetlerle, hasta ve ameliyat bezlerini, Ada Hospital’e ait kayıt defterlerini, hemşire nöbet defterini, sanıkların bazılarına ait çek defterlerini, post cihazı, hastaneye ait bilgisayar kasaları, sanıklara ait cep telefonlarıyla birlikte daha birçok eşyayı ve belgeyi mahkemeye emare olarak sundu.

Tahkikat sorumlusu Baz, mahkemeye, Tunçbilek Sağlık Hizmetleri Şirketi Ada Hospital sahiplerinden sanık Dr. Mehmet Ali Tunçbilek’in açık ifadesi, Dr. Verda Tunçbilek’in gönüllü ifadesi ve sanık Taner Okburan’ın gönüllü ifadesini mahkemeye ibraz etti ve okudu.
İlk günden beridir kürtaj yapıyorum

Tahkikat sorumlusu Baz’ın sanıklarla ilgili okuduğu gönüllü ifadeler arasında Sanık Dr.

Fahri Karagözlü’ye ait olan ifade özellikle dikkat çekti.
Karagözlü gönüllü ifadesinde, meslek hayatına başladığı günden beri kürtaj yaptığını, kendisinin yasal sınır olan 10 haftanın üstündeki hamileliklerde de, anne sağlığının tehdit altında olduğu ya da bebekte bir sakatlık ya da anomali olması halinde kürtaj yaptığını söylüyor. İfadede ayrıca şu beyanlar yer aldı:

“Benim hastalarım Türkiye’den geliyordu. Bu anneler kayıtlarda isimlerinin geçmesini, kürtaj olduklarının bildirim yapılmasını istemiyordu. Ancak, bunun yasak olup Sağlık Bakanlığı’na bildirmesinin mecburi olduğunu bilmiyordum. Fetüsleri hemşireler ameliyathaneden alıyordu, tıbbi atık sepetine atıyordu. Ancak, tıbbi atık sepetlerine kediler girdiği için birkaç kez Aziz’e fetüsleri gömmesini söyledim. Kürtaj yaptırmaya gelenler Türkiye’den geliyor, tanımıyorum. Mehmetali Tunçbilek ve Verda Tunçbilek’in de hastalardan haberi yok.”

Verda Tunçbilek: Karagözlü bize hastane kullanma parası verir
Tahkikat sorumlusu Baz dünkü celsede sanık 2 Verda Tunçbilke’in de ifadesini okudu. Sanık Verda Tunçbilek gönüllü ifadesinde, “Tüp bebek ve doğumlara giriyorum. Fahri Karagözlü hastanenin başhekimidir. 3 bin 500 TL maaş veriyoruz. Bunun dışında kendi hastaları var. Bize bin TL ameliyathane kullanım parası verir. Fahri bey, anestezi uzmanını hastadan aldığı parayla öder. Dışarıdan gelip ameliyathanemizi kullananlar da var. Benim randevularımı hemşireler düzenler ve hepsi kayıtlı. Fahri Karagözlü’nün randevularını kim düzenler bilmiyorum” dedi

.
Okburan: Ben bebekleri görmem
Polis çavuşu Baz ayrıca, sanık Taner Okburan’ın verdiği izahati ve gönüllü ifadesini mahkemeye okudu. Anestezi hemşiresi olan Okburan, ameliyat başı 200 TL aldığını, Fahri Karagözlü’nün kendisini aradığı zamanlar ameliyata girdiğini, sezaryenlerde sadece asibire işlemi yaptığını, bebekleri görmediğini aktardı. Ayrıca kendisinin girdiği ameliyatlara Ayşegül İşbilen’in, Rasiha Serdaroğlu’nun ve diğer bazı doktorların da girdiğini ifadesinde belirtti.

Başkan Fatma Şenol mesai saatinin dolması nedeniyle davayı devam etmek üzere 29 Eylül Perşembe (Yarın) saat 10.30’a erteledi.

Kıbrıs