Ülkede bazen yuvaların yıkılmasına bazı zaman da cinayetlere neden olan gece kulüpleri, bu kez Alayköy bölgesinde Hanedan isimli gece kulübünde konsomatris olarak çalışan Belarus uyruklu 26 yaşındaki Volha Viarbouskaya’nın ölümü ile yeniden gündeme geldi.

Kısa bir süre önce Lefkoşa Belediyesi sınırları içerisinde yer alan dört gece kulübünün mühürlenip kapatılması, gündem yaratmış ve birçok vatandaş, LTB Başkanı Mehmet Harmancı’nın bu kararına büyük destek vermişti.

Ancak diğer bölgelerdeki gece kulüplerindeki denetim eksikliği bir gerçek olarak ortada duruyor.

Örneğin elde edinilen bilgiye göre Alayköy bölgesinde bir gece kulübünün izin sahibi İngiltere’de yaşıyor ve işletmenin başında durmuyor. İddialara göre söz konusu izin sahibinin, kendi yerine işletmeyi çalıştırmak için tayin ettiği kişinin uyuşturucu suçundan daha önce hapis yattığı belirtildi.

Buna rağmen muhaceret ve kaymakamlık, bu konuda kulübe izin vermeye devam ediyor.

Halbuki yasalara göre kriminal suç işleyen ve ceza mahkemelerinde suçlu bulunan kişilere gece kulübü izni ya da alkol satılan mekan için çalıştırma izni verilmiyor.

Söz konusu kişinin uyuşturucu, ateşli silah taşıma gibi suçlardan hapis yatmasına rağmen gece kulübü işletmeye devam etmesi, bu iznin nasıl verildiği konusunda şüphe yaratıyor.

Aynı şekilde yine Alayköy bölgesinde bir başka gece kulübünün işverenin kim olduğu sosyal sigortalarda bulunmuyor.

Söz konusu gece kulübünün sahibinin 2009 yılından beri yurt dışında yaşadığı öğrenilirken, devlet kayıtlarında bu kulübün işvereninin kim olduğuna dair bilgi bulunmuyor.

Konuyla ilgili İçişleri Bakanlığı’nın gece kulüpleri ve çalışanları hakkında sil baştan inceleme yapması ve gece kulübü sahipleri ve onları kontrol eden makamların arasındaki ilişkiler gözden geçirilerek bu konuda ahbap çavuş ilişkilerine son verilmesi çağrısı yapılıyor.