1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. GENEL KURUL TOPLANTISI TAMAMLANDI
GENEL KURUL TOPLANTISI TAMAMLANDI

GENEL KURUL TOPLANTISI TAMAMLANDI

Genel Kurul toplantısı tamamlandı.

A+A-

MECLİSTE KIBRIS MÜZAKERELERİ, ÇEVRE SORUNLARI VE BET OFİSLERİNİN DENETİMİ KONUŞULDU

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nun bugünkü toplantısındaki güncel konuşmalarda Kıbrıs müzakereleri, yerel seçimler, Karpaz’ın sorunları, çevre sorunları ve bet ofislerinin denetimi konuları ele alındı.

Genel Kurulda bugün “Anayasa Değişikliğine İlişkin Halkoylaması (Geçici ve Özel Kurallar) Yasa Tasarısı”nın görüşülüp, oylanmasının ardından milletvekilleri güncel konuşmalar yaptı.

İlk sözü alan CTP-BG İskele Milletvekili Biray Hamzaoğulları, Karpaz bölgesinin sorunlarını milletvekili ve bakanların gündemine getirerek, bölgeye daha fazla önem verilmesini istedi.

Hamzaoğulları, Karpaz bölgesinde vatandaşların yerinde hizmet alamamasından dolayı sıkıntı yaşadığını, okullarda öğretmen ihtiyacı bulunduğunu ve Bafra arıtma tesisinde sıkıntılar yaşandığını söyledi.

Biray Hamzaoğulları, Karpaz’a daha çok ilgi gösterilmesini istedi.

BAKIRCI

Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hamit Bakırcı, Bafra bölgesindeki arıtma tesisi ile ilgili gerekli çalışmaların yapıldığını belirterek, buradaki sıkıntının yakın zamanda giderileceğini söyledi.  

TÖRE

UBP Lefkoşa Milletvekili Zorlu Töre de, “Kıbrıs müzakerelerinde yol haritası ve coğrafi harita” konulu konuşmasında, Annan Planı sonrası müzakerelerin başlama şeklini doğru bulmadığını söyledi. Töre, vatandaşların da artık müzakerelere sıcak bakmadığını ileri sürerek, verilmesi muhtemel köylerde görüşün “hayır” olduğunu savundu. Töre, Rumların Annan Planı’nda var olan haritanın daha da fazlasını istediklerini iddia etti.

Töre, müzakerelerin bir yere kadar daha sürdürülmesi gerektiğini ancak bir tarih konmasının şart olduğunu söyledi. Görüşmelerde bir insan ömrünün geçtiğini, insanların artık bu yaşam şekline alıştığını, hayat kurduğunu işaret eden Töre, Kıbrıs Türk halkının bugün devleti ve bayrağı altında huzur ve güven içinde yaşadığını vurguladı.

Zorlu Töre, müzakerelerde çok dikkatli olunması gerektiğini ve halkın yeniden göç yollarına düşürülmemesi gerektiğini ifade etti.

NAMİ: “BİZ YAPICI, RUM TARAFI UÇ NOKTALARLA MASAYA GELİYOR”

Dışişleri Bakanı Özdil Nami de, Musul’da yaşanan olayla ilgili derin üzüntü duyduklarını belirterek, olayın kısa sürede çözülmesi temennisinde bulundu.

Özdil Nami, Töre’nin konuşmasına yanıt vererek, amacın Kıbrıs sorununun adil bir çözümle ortadan kalkması olduğunu söyledi. Nami, Rum tarafından kaynaklanan sıkıntılar bulunduğunu ancak olmayan sıkıntılar varmış gibi de gösterilmesinin doğru olmadığını belirtti.

Toprak konusunda sıkıntılar yaşandığını, Türk tarafının müzakere masasına yapıcı önerilerle, Rumların ise uç noktalarla geldiğini kaydeden Nami, bunun müzakerelerin sonlandırılacağı anlamına gelmediğini, Cumhurbaşkanı ve ekibinin görüşmeleri özverili çalışmalarla sürdürdüğünü söyledi.

Nami, geçmiş mutabakatlara sadık kalınmasını ve coğrafi haritanın müzakerelerin sonunda çıkarılması gerektiğini savunduklarına işaret etti. Türkiye’nin Kıbrıs konusundaki görüşünün de Cumhurbaşkanı ve hükümet ile aynı noktada olduğunu belirten Nami, müzakerelerin federal bir çözüme ulaşmak için sürdüğünü kaydetti.

Dışişleri Bakanı Nami, Töre’nin dile getirdiği verilmesi muhtemel köyleri kendilerinin de ziyaret ettiğini, halkla bir araya geldiklerini ve bir haritanın gündeme geleceği toprak düzenlemesinin olacağını anlattıklarını söyledi.

Anlaşma yolunda Türkiye’nin gücünün iyi bilinmesi gerektiğini kaydeden Nami, geçmişten ders alınarak ve güvenlik konusunda güvence kazanarak müzakereleri devam ettirdiklerini, hedefe ulaşmak için de birlik içerisinde çalışmaya devam edeceklerini vurguladı.

Dünyayla bütünleşmenin yolunun çözümden geçtiğini, müzakerelerin de bu amaçla yoğun bir şekilde sürdürüldüğünü ifade eden Nami, Kıbrıs konusunda tartışmak değil, işbirliği içinde çalışmak gerektiğini belirtti.

TATAR: “BET OFİSLER SIKI DENETİM ALTINA ALINMALI”

UBP Lefkoşa Milletvekili Ersin Tatar da, “kamu kuruluşlarının ekonomik sorunu”yla ilgili konuşmasında, casino ve bet ofisleriyle ilgilenecek ayrı bir daire ve ekibe ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Bet ofislerde oynanmaması gereken oyunlar oynandığı yönünde iddialar bulunduğunu kaydeden Tatar, sadece maç ve yarışların oynanması gereken yerde casino oyunları oynatılmasının devleti hiçe saymak anlamına geldiğini kaydetti.

Tatar, devletin de denetimleri artırması gerektiğini, Maliye Bakanlığı altında uzman kişilerden oluşan bir ekip kurarak, sıkı bir denetim yapılması gerektiğini ifade ederek, kendi dönemlerinde vergilerin artırıldığını, cirodan pay alındığını ve şube sayısının düştüğünü anlattı.

Bet ofislerin ülkeye gelen öğrenci akışını da engelleyebileceğini, bu yüzden bu konuda gerçekten hassasiyet gösterilmesi gerektiğini söyleyen Tatar, açıklanan hayat pahalılığı rakamlarına da değindi.

Ersin Tatar, KKTC’deki enflasyon rakamlarının Türkiye’nin altına düştüğünü, gerçekçi rakamların ortaya konmasının şart olduğunu çünkü verilecek hayat pahalılığı artışının insanlara gerçek anlamda yansımayacağını ifade etti. Tatar, dövizin düşmeyip, aynı durmasından dolayı vatandaşların alım gücünün düştüğünü kaydetti.

Faizlerin de biraz gerilemesi gerektiğini ifade eden Tatar, Kıb-Tek’in akıllı sayaç ihalesine de değindi. Tatar, 140 bin civarında sayacın alım şeklini doğru bulmadığı ve bu konunun incelenmesi gerektiğini yineleyerek, kurumda mali sıkıntı bulunduğundan bu sayaçların hep birden alınmasının yanlış olduğunu belirtti.

MUNGAN: “BET OFİSLER YAKIN İNCELEMEYE ALINDI”

Maliye Bakanı Zeren Mungan da, bet ofislerle ilgili ciddi hassasiyetleri olduğunu ve bu konuda ilgili makamları görevlendirdiklerini söyledi. Çok yakın inceleme ve takip başlattıklarını kaydeden Mungan, sözkonusu yerlerin rehabilitasyona  ihtiyaç duyduğunu ve kontrol altında tutulması gerektiğini kaydetti.

Mungan, “Toplumsal algıda ve toplumsal yaşamda sıkıntılar yaşatılıyorsa ve sürdürülemiyorsa, gereken tedbirler alınabilir” dedi.

Casino ve bet ofislerin takibi konusunda çalışmaların yapıldığını kaydeden Mungan, AB ve İngiliz Yüksek Komiserliği’nden, eleman yetiştirilmesi konusunda destek istediklerini kaydetti.

Faiz indirimi konusundaki çalışmaların sürdüğünü söyleyen Mungan, Kıb-Tek’in ise kendini idare eden bir kurum olduğunu, kurumun iç işlerine fazla karışmak istemediklerini dile getirdi ve kurumların kendi yaptıkları işlerden sorumlu olduklarını vurguladı.

SANER

UBP Gazimağusa Milletvekili Ersan Saner de çevre ile ilgili yaptığı güncel konuşmada, 5 Haziran Dünya Çevre Gününde konuşma yapmak istediğini, ancak bakan içerde olmadığından protesto edip konuşmasını yapmadığını, ancak bugün de birşeyin değişmediğini bakanın yine olmadığını ifade etti.

Saner, ülkenin en büyük sorunlarından birinin Dikmen Çöplüğü olduğunu ancak artık gündemden kalktığını ve tarihe gömüldüğünü belirterek, bunun da kendi dönemlerinde olduğunu ifade etti.

Atık su konusundaki çalışmaların ne durumda olduğunu merak ettiğini kaydeden Saner, Anayasal güvence altına alınan çevreyle ilgili konularla ile ilgili hükümet kararlarını duymak istediğini ifade etti.

Saner, elektrik santrallerinin neden olduğu hava kirliliğine dikkat çekerek, arıtma tesislerinde yaşanan sıkıntılara değindi.

Ülkede çevrenin temizlenmesi değil kirletilmemesi gerektiğinin öğretilmesi gerektiğini kaydeden Saner, denetimlerin yapılması ve eğitim verilmesi gerektiğini söyledi. Saner, hükümetin çevre politikalarını ve Türkiye ile helikopter konusunda görüşmeler olup, olmadığını sordu.

Saner, yollardaki hayvan ölülerinin toplatılması konusunda da çalışma yapılması gerektiğini ifade etti.

BAKIRCI

Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hamit Bakırcı da, bir helikopterin Ercan Havalimanı’nda konuşlandırılması talebinde bulundukları Türkiye’den, yasaların uygun olmadığı cevabı aldıklarını ve gerekli düzenlemelerin gelecek yıl yapılabileceğini kaydetti.

Bakırcı, diğer olasılığın ise helikopter kiralanıp, burada konuşlandırılması olduğunu ancak böyle bir bütçenin olmadığını ifade ederek, yangın olmaması için önlemler aldıklarını, bu konuda Türkiye’den eğitim, teknik destek, alet, proje desteği alınacağını ifade ederek, yangın koruyucu hizmet alacaklarını belirtti.

İnsanların çevreye karşı duyarsız olduğunu söyleyen Bakırcı, elektrik santrallerinde ise hedefin kükürt oranlarını düşürmek olduğunu kaydetti.

Ülkede gerçekleştirilen temizlik kampanyasına da değinen Bakırcı, ülkenin kirletilmemesi konusunda herkesin duyarlı olması gerektiğini söyledi. Bakırcı, çevreyi kirletenlere ceza kestiklerini ancak çevreyi temizleme sözü verenlere cezanın kesilmediğini anlattı.

Atık sular, taş ocakları ve Gazimağusa’daki atıklar konusunda gerekli girişimlerin yapıldığını da ifade eden Bakırcı, bu konuda planlanan çalışmaları anlattı.

SİBER

Meclis Başkanı Sibel Siber de söz alarak, çevrenin tüm toplumun olduğunu vurgulayarak, çevreye herkesin sahip çıkması gerektiğini belirtti.

Siber, Meclis Çevre Komitesi başkanı olarak ocak ayında Çevre Bakanlığı’na yangın helikopteri konusunda yazı yazdığını ancak Çevre Bakanı Bakırcı’dan cevabı bugün aldığını ifade etti.

Çevre konusunda hassas olduklarını, bu çerçevede komite olarak akaryakıt boşaltım yapan şirketlere yazılar yazdıklarını kaydeden Siber, taş ocakları konusunda çalışmalar yaptıklarını, bunları bakanlıkla paylaştıklarını ifade etti. Siber, amaçlarının eleştiri yapmak değil, çevreye katkı koymak olduğunu vurguladı.

Siber, komitenin yaptığı çalışmalarla, kurumlara yazdığı yazıları okuyarak, tüm bunların çevre ve toplum adına yapılan yazışmalar olduğunu kaydetti.

ÇELER

TDP Girne Milletvekili Zeki Çeler de, yerel seçimlerle ilgili yaptığı güncel konuşmada, Yüksek Seçim Kurulu’nun mevcut belediye başkanlarını yakın takip altına alması gerektiğini, önlemleri almasının şart olduğunu, çünkü belediye başkanlarının çalışanları ve araçları kullandıklarını savundu.

Çeler, “Yasalar dinlenmiyor, demeçlerde nutuklar atılıyor, açılışlar yapılıyor, her uzatılan mikrofona konuşuluyor, düzenledikleri etkinliklere katılan sanatçılar tarafından desteklendiklerini belirtiyorlar” dedi.

Seçim yasaklarına belediye başkanı adayı olan mevcut belediye başkanlarının uymadığını savunan Çeler, bu konuşmasının bir suç duyurusu olduğunu ve dikkate alınmasını istedi.

Zeki Çeler, Seçim ve Halk Oylaması Yasasını okuyarak, Yüksek Seçim Kurulu’nu göreve çağırdı.

Konuşmaların ardından sorulara geçildi. Soru olmaması nedeniyle genel kurul bugünkü çalışmalarını tamamladı.

Genel Kurul bir sonraki birleşimini 19 Haziran Perşembe günü saat 10.00’da yapacak.

TAK

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.