1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. GÜNÜMÜZDE KKTC'YE YAKIŞTIRILAN İLKEL YÖNTEMLER
GÜNÜMÜZDE KKTC'YE YAKIŞTIRILAN İLKEL YÖNTEMLER

GÜNÜMÜZDE KKTC'YE YAKIŞTIRILAN İLKEL YÖNTEMLER

Her yeri toz kapladı

A+A-

Mağusa Limanı’nda büyük sorun haline gelen “ilkel yöntemlerle dökme yük indirme işleminden” kaynaklanan toz, çalışanların ve bölge halkının sağlığını olumsuz yönde etkiliyor.

İç liman olarak bilinen bölgede iki adet yük gemisinden indirilen arpanın çevreye yaydığı yoğun toz bulutu herkesi rahatsız etti.

Gümrük Çalışanları Sendikası (GÜÇ-SEN) Başkanı Erol Emin, acentelerin hükümetin önergesini uygulamaya niyetli olmadığını belirterek sorunun çözülmemesi durumunda limanda yapacakları eylemlerle tüm tarafların canlarını acıtacaklarını dile getirdi.

GÜÇ-SEN’in daveti üzerine limana gelerek incelemelerde bulunan Cumhuriyetçi Türk Partisi- Birleşik Güçler (CTP-UG) Gazimağusa İlçe Başkanı ve milletvekili Erkut Şahali ise, limanda çevre sorunu olduğunun yıllardır dile getirilen gerçek olduğunun altını çizdi.

Şahali, Mağusa Limanı’nın çağdaş limancılığın gerektirdiği teknik ve işletme alt yapısından yoksun olduğu belirtti.

Şahali, limandan dolayı yaşam sıkıntılarını ele alırken ekonomiye olan etkilerini de değerlendirme dahiline almak gerektiğinin altını çizdi.
  
Emin: Otoriteyi sarsıyor
Güç-Sen Başkanı Erol Emin, limandaki kirlilikle ilgili mücadelelerini sürdürdüklerini ancak sorunların çözümü yerine limanın daha kötüye gittiğini söyledi.

13 Eylül tarihinde bazı çevre örgütlerinin de katılımıyla hükümete sorunlarının çözümü yönünde çağrı yaptıklarını anlatan Emin, bu çağrının ardından Çevre Bakanı’nın kendilerinin haklı olduğuna kanaat getirdiğini ve hükümet olarak son çıkarılan önergeyi uygulayacaklarını söylediğini bildirdi.

Dökme yük boşaltımı konusunda bakanlığın önergede son süreyi 14 Ekim olarak belirlediğini ifade eden Emin, bu tarihe çok kısa bir süre kalmasına rağmen acentelerin bu önergeyi tanımadığının anlaşıldığını kaydetti.

Acentelerin bu önergeyi tanımama tavrının hükümetin otoritesini büyük oranda sarstığını belirten Erol Emin, kendilerinin de bu yasa tanımazlara karşı meşru yaşam haklarını savunma yönünde mücadele etme görevi düştüğünü söyledi.

“Seyirci kalmayacağız”
Güç-Sen Başkanı Emin, limanın narenciye ve enginar ihracatı sezonu sırasında kaosa sürüklendiğini ifade ederek kendilerinden kimsenin liman çalışanlarının zehirlenerek ölüme mahkûm edilmelerine seyirci kalmalarını beklememesini kaydetti.

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Dr. Ahmet Kaşif’in limanda bu konuda geç kalındığını beyan ettiğine dikkat çeken Emin, Kaşif’in limanın sürdürülebilir bir durumu olmadığını bildirdiğini dile getirdi.

Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hamit Bakırcı’nın iyi niyetli olduğuna değinen Emin, ancak Bakırcı’nın bu sorunu tek başına çözemeyeceğini söyledi.

Limanda çalışan 50’li yaşlarda 4 arkadaşlarını kanser yüzünden kaybettiklerini belirten Emin, sendika olarak daha fazla konuşmayacaklarını yapılacak eylemler ile tüm tarafların canlarının acıyacağının aşikâr olduğunu kaydetti.

Şahali: Sorun var
GÜÇ-SEN’in talebi üzerine Mağusa Limanı’na gelerek incelemelerde bulunan CTP-BG Gazimağusa İlçe Başkanı ve milletvekili Erkut Şahali, Mağusa Limanı’nda bir çevre sorunu olduğunun yıllardır dile getirilen bir gerçek olduğunu söyledi
.

Limanın yönetim tarzı ve konumunda sorun olduğunu belirten Şahali, limanın serbest, konvansiyonel, yolcu, askeri ve balıkçılık ile ilgili olarak kullanılmasının problem olduğunu kaydetti.

Şahali, bu nedenle de limanda her türlü dökme yük ile yolcu trafiğinin veya hurda trafiğinin yapılmasının başlı başına bir işletme problemi olduğunu dile getirdi.

Limanda alan kısıtlamalarından dolayı asla temas etmemesi gereken yüklerin zaman zaman aynı anda boşaltılabildiğine dikkat çeken Şahali, Mağusa Limanı’nın çağdaş limancılığın gerektirdiği teknik ve işletme alt yapısından yoksun olduğunun bir gerçek olduğunu söyledi.

Erkut Şahali, bu nedenle doğru veya dolaylı olarak limanla teması olan herkesin ve en genelde Mağusa halkının olumsuz etkilenmekte olduğunun altını çizdi.

Şahali, konunun sadece çevre yönünden ele almanın eksik bir yaklaşım olacağını belirterek, Mağusa ekonomisinin yüzyıllardır limana bağlı olarak şekillendiğini, dolayısıyla da limandan dolayı yaşam sıkıntılarını ele alırken ekonomiye olan etkilerini de değerlendirme dahiline almak gerektiğini bildirdi.

“Limandaki dökme yüklerin, hurda trafiğinden, katrandan veya tersaneden ötürü yaşanmakta olan sıkıntılar ilgili tarafların katılımı ile olası en geniş tabanlı uzlaşı sağlama hedefi ile ele alınabilir” diyen Şahali, böylece hem çevre, hem insan sağlığı hem de ekonomik bakımdan olası en uygun çözüme ulaşılabileceğine dikkat çekti.

Erkut Şahali, limanda faaliyet gösteren işletmelerin maliyetlerini artıracak önlemlere belirli teşvikler uygulanabileceğini anlatırken bu şekilde hem çalışanların hem de tüm Mağusalıların sağlıklarını tehdit eden durumun asgariye inebileceğini söyledi.

Şahali, “Alınacak önlemlerin sağlık koşullarını iyileştirmek hedefi ile hazırlanması yanında genel ekonomik dengelerde de mümkün olduğunca olumsuz etkiye yol açmaması için özen gösterilmelidir” dedi.

Kıbrıs

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.