1. HABERLER

  2. SAĞLIK

  3. H3N2 GRİP VİRÜSÜ NEDİR?
H3N2 GRİP VİRÜSÜ NEDİR?

H3N2 GRİP VİRÜSÜ NEDİR?

H3N2 Grip Virüsü Nedir Nasıl Korunulur Belirtileri Tedavi Yolları

A+A-

Tıp dilinde H3N2 virüsünün neden olduğu gribin, domuz gribinden daha ağır bir rahatsızlık olduğu belirtildi. Aralık ayının son haftalarında başlayan grip salgını nedeniyle hastaneler doldu taştı. C vitamini takviyelerinin etkisiz olduğunu söyleyen uzmanlar, hastalıktan kurtulmak için mutlaka dinlenilmesi gerektiğini belirtiyor. Grip geçerken bronşit tehlikesi gözardı edimemeli. Ayrıca gereksiz antibiyotik alınmamalı…

Uzmanlar son günlerde domuz gribinden daha tehlikeli olduğu söylenen yeni bir virüs çeşidi olan H3N2 virüsüne karşı dikkatli olunması uyarsında bulundu.

Bu yılın grip salgınına neden olan virüsü, H3N2 virüsü. H1N1 virüsü olarak adlandırılan ve ‘domuz gribi’ olarak bilinen virüsten çok daha ağır bir hastalık dönemi geçirilmesine neden olan virüs, halsizlikten yatağa düşürüyor.

Prof. Dr. Dilek Arman, yaygın olarak görülen H3N2 virüsününden kaynaklı bir salgınla karşı karşıya olunduğunu belirterek, “Çok ciddi bir halsizlik, arka ve baş ağrısı, yüksek ateş ve daha sonra ortaya çıkan öksürük ile hastalık kendini gösteriyor. Bu virüsün diğer mevsimsel virüslerden farkları ise biraz daha ağır seyirli olması ve yaş ayırmaksızın pek çok insanı etkilemesi. Ayrıca her virüste olduğu gibi bu virüste de zatürreye dönüşmü ihtimali var. Bu hastalığın tedavisinin antiyobitikle yapabılacağını düşünmek doğru değil. Virüsler hiçbir zaman antibiyotiklerden etkilenmezler. Üstüne eklenen ikinci bir bakteriyel enfeksiyon varsa o zaman antibiyotik kullanılabilir” diyor.

Prof. Dr. Yavuz Baykal salgın hakkında “Antibiyotik ve C vitaminlerinin hastalık sürecinde herhangi bir etkisi yok. Ben ‘hastalık döneminde C vitamini aldım, portakal, mandalina yedim geçer’ diye de bir şey yok. Çünkü bunların hiçbir koruyucu etkisi yok. Dengeli beslenildiğinde zaten C vitamini alınıyor.
Grip geçirilirken nefes darlığı, göğüs ağrısı, bilinç bulanıklığı ve yüksek ateş gibi belirtilerin ağırlaşması durumunda mutlaka hekime başvurulmalı. İlaçlar da hekimin tavsiyelerine göre kullanılmalı. Üst solunum yolları hastalıklarının seyri sırasında yüzde 1 oranında zatürre ve yüzde oranında 5 bronşite dönüşme riskinin her zaman var. Bu nedenle hastalık süresi uzarsa bu komplikasyonlara göre değerlendirme yapılamlı. Grip olan kişinin istirahat etmesi şart. İşe veya okula gitmek hastalık sürecini uzatıyor. Diğer insanlar açısından da risk oluşturuyor” dedi.

Prof. Dr. Münir Büke ise şunları kaydetti: “Bu virüs daha önce görülmediği ve toplumda bu virüse karşı direnç oluşmadığı için hızlı bir yayılım söz konusu. Akciğer, astım ve yüksek tansiyon hastaları için bu virüsler tehlikeli olsa da diğer insanlar için çok büyük tehlikeler söz konusu olmaz.

Viral enfeksiyonlarda yapılan en büyük yanlışlardan biri de yüksek ateş sırasında alınan ateş düşürücü ilaçlar ya da antibiyotikler. Antibiyotik ve ateş düşürücüler alınmamalı.Yüksek ateş vücudun korur. Yüksek ateş sırasında virüsler ölürler. Ateş düşürülürse hastalık süreci uzar. Sadece yaşlılar, hamileler ve küçük çocuklarda ateş düşürücü kullanılmalı. Bunun dışındaki hastalar ise grip virüsüne karşı bol sıvı tüketip istirahat etmeli.”

H3N2 Grip Virüsü Belirtileri Nelerdir ??

Bilinen grip belirtilerinin hastalığın habercisi olduğunu ifade eden Berna Bozca, ateş, beraberinde boğaz ağrısı, akıntıyla birlikte genel vücut kırgınlığında bir ağırlık, yaygın bir kas eklem ağrısıyla birlikte şiddetli öksürük olanların doktora başvurmasını istedi.

H3N2 Grip Virüsünü Yenmek İçin Tavsiyeler..

Hastanelerin dolup taşmasına neden olan H3N2 virüsüne karşı bitkilerin gücünden faydalanılması gerektiğini belirten Prof. Dr. Erdem Yeşilada, “Doğal 5 savaşçı yardımıyla H3N2 virüsünü yenebilirsiniz. ” diyor.

Ihlamur

Grip denilince ilk olarak aklımıza gelen bitkilerden biri de “ıhlamur” dur. Yapılan çalışmalarda ıhlamur içerisindeki bileşenlerden bazılarının (flavonoit) iltihap giderici ve ağrı kesici etki gösterirken, bazı bileşenlerin (müsilaj) de boğazı yumuşatması neticesi boğazda tahrişi önlediği ve bu suretle soğuk algınlığı şikayetlerinin hafifletilmesinde tedaviye yardımcı olduğu görülmüştür.

Adaçayı

Ağız ve boğaz iltihaplarında etkili olduğu bilinen bir başka bitki ise “adaçayı”dır. Özellikle bitkinin içerdiği uçucu bileşenlerin ağız ve boğaz iltihaplarında (farenjit, jinjivit gibi) yararlı olduğu bilinmektedir. Dolayısıyla çay şeklinde (kesinlikle kaynatılmadan) adaçayı ile hazırlanan gargaranın bu amaçla kullanılması önerilmektedir.

Zencefil

Soğuk algınlığı ve gribin önlenmesi ve tedavisinde yararlı olacak bu iki bitkinin yanı sıra zencefil rizomlarının yararları, beklenen etkinin desteklenmesi bakımından önemlidir. Bilimsel çalışmalar zencefil içerisindeki bazı bileşenlerin (gingerol, şogaol) kuvvetli iltihap giderici etkisi bulunduğunu ortaya koymaktadır.

Karanfil

İçerisinde bulunan uçucu özellikteki öjenol, ağız ve boğaz mukozası yangılarında yangı giderici; bakteri, mikromantar veya virüslerin yol açtığı ağız ve boğaz enfeksiyonlarında antiseptik olarak ve ağrı hissini hafifletici etkisi söz konusudur. Bu nedenle, özellikle öjenol taşıyan Seylan tarçını kabuğu ile birlikte mikroorganizmalar üzerinde etkisi nedeniyle soğuk algınlığında çay olarak içilmesi ya da yoğun derişimli çayının (%5-10) gargara olarak uygulanması yararlıdır. Yapılan bilimsel çalışmalarda uçucu yağının antibiyotiklerin etkinliğini artırdığı gösterilmiştir.

Karabiber

Top ve toz formlarındaki karabiber meyveleri ile hazırlanan çayın gargara şeklinde boğaz enfeksiyonlarında yararlı olduğu bilinmektedir. Bilhassa boğazda soğuk algınlığı belirtilerinin ilk hissedildiği süreçte uygulanması durumunda daha etkili olabilmektedir. Ayrıca yürütülen çalışmalarda bağışıklık sistemini düzenleyici, yangıyı ve spazmları giderici, kanserleşmeyi önleyici etkileri bildirilmektedir. Karabiber meyvesinin bileşenlerinden biri olan piperinin biyolojik etkileri son yıllarda dikkat çekmektedir.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.