Bahçelievler, Cumhuriyet Mahallesi’nde oturan Uğur Gerdanerli ve Mustafa Erfındık, 1993 yılında boşandı. Bir otobüs firmasında çalışan Mustafa Erfındık eşinin psikolojik rahatsızlığından dolayı 1995’ten sonra geri dönüp eski eşi ve kızlarıyla kalmaya başladı.

"YETİŞ BABA..."
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianameye göre, Uğur Gerdanerli üç ayrı hastanede psikolojik tedavi gördü. Ancak hastalığı ara sıra nüksediyordu. Bahçelievler’deki evlerinde 2012 Mayıs ayında Uğur Gerdanerli rahatsızlandı. Kıyafetlerini çıkarıp yatak odasının ortasında oturmaya başladı. Durumu gören 16 yaşındaki küçük kızı Pelin Erfındık, endişelenip ablası Selin’i eve çağırdı. Abla hemen eve geldi. O sırada baba Mustafa Erfındık eve geldi ve rahatsızlanan eşini hastaneye götürmek için hazırlanmaya başladı. Tuvalete giren baba içeriden “Yetiş baba” sesleri duydu.

İçeri koşan baba eski eşini elinde bıçakla, büyük kızını ise kanlar içerisinde yerde buldu. Uğur Gerdanerli o sırada eski eşini de bıçakla karnından yaraladı. Baba Erfındık son bir gayretle eski eşinin elinden bıçağı almaya başardı. Baba hemen polis ve 112 acile haber verdi. Selin Özlem Erfındık kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Gözaltına alınan anne Uğur Gerdanerli ise çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı.

"ÇOCUKLARI İÇİN CANINI VERECEK BİR ANNEYİM"
Uğur Gerdanerli ifadesinde olay anında rahatsız olduğunu kızını neden bıçakladığını bilmediğini söyledi. Gerdanerli cinayet anını şöyle anlattı: “18 yıldır bipolar bozukluk ve manik depresif tedavisi görüyorum. Olay anında karşımdaki kişileri deccal ve onun adamları olarak gördüm. Ben aslında çocukları için canını verecek bir anneyim. Pişmanım.”

Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, eşinin rahatsız olduğunu ancak daha önce bu şekilde saldırganlaşmadığını söyleyen Mustafa Erfındık, “Kendisi kriz anında normal kişiliğinden çıkıp tamamen başka biri haline bürünmektedir” dediği eşinden şikayetçi olmadığını belirtti.
Uğur Gerdanerli’nin rahatsızlığı hastane raporlarıyla da tespit edildiğını kaydeden Mahkeme heyeti sanığın akıl hastası olduğu ve isnat olunan suçlar nedeniyle cezai ehliyetinin bulunmadığını kanaat getirerek tahliyesine karar verdi. Mahkeme, ayrıca sanığın serbest bırakılmayarak hüküm kesinleşinceye kadar akıl hastalarına mahsus yüksek güvenlikli sağlık kurumunda koruma ve tedavi altına alınmasına karar verdi.