Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda bugün ağırlıklı olarak güncel gelişmeler, Kıbrıs müzakere süreci, geçicilerin istihdamı, vicdani ret konusu, “Göç Yasası”, kuraklık, elektrik ve benzeri konular konuşuldu.

İlk konuşmayı yapan DP-UG Milletvekili Özdemir Berova, “Diyaliz Hastalarının Sorunları ve Ülkemizdeki Diyaliz Merkezlerinin Durumu” konulu gündem dışı konuşmasında, böbrek nakline ilişkin yasanın önümüzdeki günlerde hazırlanıp, meclise getirileceğini söyledi.

Berova, yasaya bağlı olarak altyapıda bir rehabilitasyonun şart olduğunu kaydetti. Özdemir Berova, ülkede çalışan 2 tane diyaliz merkezi bulunduğuna işaret ederek, oldukça zor olan diyaliz sürecine ulaşmanın zor olduğunu söyledi. Hastaların kendi imkanıyla diyaliz merkezlerine gelmesinin sakıncalarına vurgu yapan Berova, vatandaşın Avrupa standardında bir hizmeti hak ettiğini belirtti.

Diyaliz merkezilerine bu konuda eğitilmiş doktor ve sertifikalı hemşire almak gerektiğini kaydeden Berova, diyaliz merkezlerin yenilenmesi ve yeni diyaliz merkezlerinin şart olduğunu söyledi.

GÜLLE

Sağlık Bakanı Ahmet Gülle de konuşmasında, böbrek hastalıkları ve diyaliz konusunun sağlık alanında önemli bir konu olduğunu kaydetti. Böbrek hastalarındaki artışa dikkat çeken Gülle, 700 civarında kronik böbrek hastası bulunduğunu belirtti.

Ahmet Gülle, bu konuda belli bir sistem oluşmamasının esas sorunu olduğunu kaydetti. Lefkoşa ve Gazimağusa’da bulunan diyaliz merkezlerine Girne’de de bir merkez açarak 3. merkezi eklemeyi planladıklarını belirten Gülle, şu an sadece 1 nefrolog bulunduğunu ve bu açığı kapamak için söz konusu merkezlerde görev yapmak üzere pratisyen hekim yetiştirilmesi yönünde karar aldıklarını söyledi.

ATUN

UBP Milletvekili Sunat Atun da hükümetin icraatlarıyla ilgili gündem dışı konuşmasında, ortada konuşulacak bir icraat bulunmadığını savundu.

Elektrik konusunda birbiriyle çelişen açıklamalarda bulunulduğunu iddia eden Atun, hükümetin çok keskin dönüşlerle geçmişte söylediklerinin tam dersi icraatlarda bulunduğunu ileri sürdü. Elektriğe yapılan zammı eleştiren Atun, yanlışların bedelinin halka ödettirilmeye çalışıldığını iddia etti. Sunat Atun, devletin elektrik kurumuna ne kadar borcu olduğunu sordu ve bu konuda bir de yazılı soru önergesi sundu.

Atun, geçicilerle ilgili icraatları da eleştirerek, geçicilerle ilgili tüm düzenlemelerin CTP iktidarı dönemlerinde hazırlandığını savundu. Geçici istihdam etik değildir denmesine rağmen LTB’de 200 kişinin istihdam edildiğine işaret eden Atun, istihdamlar konusunun iddiaların aksine siyasi olduğunu ve ortada tam bir iki yüzlülük olduğunu iddia etti.

Ülkede tüm sektörlerin ekonomik yıkım altında kaldığını savunan Atun, Eurobaromete sonuçlarının  da bunun göstergesi olduğunu ileri sürdü. Atun, “ Ülkede rekor kıracağız diyen hükümet, her şeyi kırıp geçiriyor” dedi.

Yerel yönetimlerin sorunlarına da değinen Atun, muhtarların sorunlarına kulak verilmesini istedi.

HAMZAOĞULLARI

CTP-BG Milletvekilli Biray Hamzaoğulları da KIB-TEK ile ilgili gündem dışı konuşmasında, kurumda geçmişte sayaç eksikliği olduğu belirtilerek, kurumun batırılmak istendiğini savundu.

Hamzaoğulları, Karpaz’da elektrik sorununun sürdüğünü ve altyapı çalışmaları başlatılmış olmasına rağmen elektrik bağlanamayan evler bulunduğunu savundu. Hamzaoğulları, “Geçmiş dönemde, yap da korkma dendiği için yapılan 200 konuta halen elektrik bağlanamamıştır” dedi.

Biray Hamzaoğulları, ilgili bakanlığın konuya hassasiyet göstereceğine inandığını sözlerine ekledi.

SOYER

CTP-BG Milletvekili Ferdi Sabit Soyer de, Kıbrıs sorunu ve haberleşme ile ilgili gelişmeler konulu konuşmasında din adamlarının buluşmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, bir başlangıç olması temennisinde bulundu.

Türkiye’nin, kendi içindeki gelişmelerden dolayı, Kıbrıs konusunda tavizler vereceği yönünde bir kampanya başlatıldığı ve başlayan müzakere sürecinin değersizleştirilmeye çalışıldığını savundu.

UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün’ün “CTP her iktidara geldiğinde, ortaya haritalar çıkıyor” yönündeki sözlerini de eleştiren Soyer, ilk haritanın BM Genel Sekreteri Pérez de Cuéllar döneminde ortaya çıktığına işaret ederek, bu belgenin meclisten de onay aldığı dönem başbakanının, şimdiki Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu olduğuna vurgu yaptı.

Soyer, bu açıklamalarla görüşme masasına ve görüşmeciye kurşun sıkıldığını savunarak, “Bu açıklamanın arkasında, ben giderim arkamdan bağırın diyen Cumhurbaşkanı yoksa, bu konuya en başta Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun itiraz etmesi gerekir” dedi.

Müzakerelerde güven artırıcı önlemlerin de gündeme geldiğine işaret eden Soyer, teknolojideki gelişmelere bağlı olarak internet üzerinden birbiriyle temas eden Kıbrıslı Türk ve Rumların telefonla da birbirlerine ulaşabilmesi için her iki telekomunikasyon dairelerinin entegre ve birbirleriyle bağlantılı olması gerektiğini savundu.

Ferdi Sabit Soyer, iki tarafta da sorunu yaşanan elektrik konusunda işbirliği yapılabileceğini söyledi. Soyer, Türkiye’den gelecek elektrik ve çıkarılacak gaz için birlikte adım atılmasının maliyetleri düşüreceğini ve iki tarafa bölgede önemli avantajlar sağlayacağını belirtti.

ERHÜRMAN

CTP-BG Milletvekili Tufan Erhürman da öğretmenlerin hazırlık ödenekleriyle ilgili gündem dışı konuşmasında, “Göç Yasası” olarak bilinen yasayı gündeme getirerek, eleştirenleri eleştirerek, bu tartışmayı yapanların aslında bu yasayı yapanlar olmasının ülkedeki siyasetin durumunu çok iyi açıkladığını söyledi.

Kamu çalışanlarıyla ilgili mevzuatlardaki çelişki ve eşitsizliklerin yeni olmadığını savunan Erhürman, 47-2010’dan önce ve sonra istihdam edilenler arasındaki farkın sadece maaş farkı olmadığını, önceden istihdam edilenin yarısı kadar maaş alan öğretmenlere hazırlık ödeneği dahi verilmediğine dikkat çekti.

Tufan Erhürman, “Hem daha fazla maaş alacak, hem de hazırlık ödeneği alacak. Bin 700 TL ile geçinmek zorunda olan ve ihtiyaçlı olana hazırlık ödeneği verilmeyecek” dedi.

Erhürman, Anayasa’ya göre, ekonomik açıdan  zorda olanlara pozitif ayrımcılık yapılabileceğini ve eşitlik ilkesinin zedelenmeyeceğine işaret etti.

Yasayı yapanların, “bu kadar kötüyse değiştirin” diyebileceğine işaret eden Erhürman, yasanın, bütçe ayarlanarak değiştireceklerini söyledi. Erhürman, yasayı yapanların bugün vicdanlarının nasıl rahat olduğunu merak ettiğini belirtti.

PİLLİ

UBP Milletvekili Ali Pilli, Güzelyurt ve narenciyeyle ilgili gündem dışı konuşmasında, bölge insanın ana geçim kaynağının narenciye, tarım ve hayvancılık olduğunu söyledi.

Pilli, bölgeye yatırım yapılmamasının sonuçlarına da vurgu yaparak, bölgeden sürekli göç yaşandığını ve birçok iş yerinin kapandığını belirtti. Hükümetin bölgenin kalkınmasına yönelik önlemler alması gerektiğini kaydeden Pilli, esnafı rahatlatmak adına resen verginin kaldırılması ve bölgedeki ODTÜ kampusunun Güzelyurt’la bütünleştirilerek, canlandırılması gerektiğini ifade etti.

Genç nüfusu bölgede tutmak için sosyal konut projelerinin hayata geçirilmesi gerektiğini kaydeden Pilli, narenciyede yaşanan sorunların giderilmesi için kriz masası oluşturularak, sorunlara çözüm bulunmasının şart olduğunu belirtti.

Pilli, özellikle Kalkanlı bölgesine dökülen çöplerin insan sağlığını tehdit ettiğini kaydederek, bu konuda adım atılmasını istedi.

Bölgenin hastane sorununa da değinen Pilli, Güzelyurt’a tam kapsamlı bir hastane inşa etmenin şart olduğunu söyledi.

ANGOLEMLİ

TDP Milletvekili Hüseyin Angolemli de kırsal kesimin sorunlarıyla ilgili konuşmasında, vicdani ret ve bu yöndeki gelişmelere değinerek başladı.

Vicdani ret için Anayasa değişikliği gerekir yönündeki söylemeleri eleştiren Angolemli, poliste olduğu gibi bu konuda da Anayasa değişikliğine ihtiyaç olduğunu iddia etti. Amacın olayı ertelemek olduğunu söyleyen Angolemli, meclisin her şeye muktedir olduğunu savundu.

Angolemli, Karpaz sahillerindeki kirlilikleri yeniden hatırlatarak, özellikle altın sahildeki kaçak yapılar konusunda acil önlem istedi.

Mazot desteği konusunda da bir formül üretmek gerektiğini kaydeden Angolemli “Ya herkese de vereceksiniz, ya da bu konuya bir istikrar getireceksiniz” dedi.

Angolemli, döviz konusunda Türkiye’de alınan kararlara dikkat çekerek, KKTC’de de benzeri tedbir alınması ve dövizdeki artıştan dolayı zorda olanlara destek olunması gerektiğini söyledi.

ÇAVUŞOĞLU

UBP Milletvekili Nazım Çavuşoğlu da hükümetin icraatlarıyla ilgili gündem dışı konuşmasında, geçicilerin istihdamı konusundaki icraatları ve başbakan açıklamalarını eleştirdi.

İstihdamlar konusunda CTP’nin korkusu ve endişesi olduğunu savunan Çavuşoğlu, CTP’nin, KKTC’nin kuruluşundan bu yana yapılan istihdamlarla ilgili araştırma isteyerek, istihdamlarla ilgili tartışmaları sulandırmaya çalıştığını iddia etti.

Nazım Çavuşoğlu, LTB konusunda verilen sözlerin tutulmadığını, çevre kirliliğinin sürdüğünü kaydetti

Ülkede bu yıl kuraklık yaşandığına işaret eden Çavuşoğlu, üreticinin, zor geçen bu yıldan sonra ayakta durabilmesi için kriz komitesinin acilen çalışması, proje oluşturması ve kaynak yaratması gerektiğini savundu.

Çavuşoğlu, hayvancıya doğrudan gelir ve akaryakıt desteğinin ödenmesini talep ederek, “Hükümetin tarımda gelecek planlaması yapması lazım. Sektörün ayakta kalabilmesi için ödemelerin acilen yapılması lazım” dedi.

SENNAROĞLU

Gıda, Tarım ve Enerji Bakanı Önder Sennaroğlu da eleştirileri yanıtladığı konuşmasında, ihtiyaca bağlı olarak kaba yem getirtme çalışmaları başlattıklarını ancak maliyetinin yüksek olabileceğini söyledi.

Bütçede, kuraklığın subvansiye edilmesine ilişkin bir kaynak olmadığını ancak üzerinde çalıştıklarını kaydeden Sennaroğlu, kriz komitesinin toplandığını ve çalıştığını belirtti. Ülkedeki en büyük sorunun kaba yem  sorunu olduğunu söyleyen Sennaroğlu, bu konu üzerinde çalıştıklarını kaydetti.

Sennaroğlu, doğrudan gelir desteklerinin, maaş ödemelerinden sonra önümüzdeki hafta yapılmasının beklendiğini söyledi.

Vergisiz akaryakıtın, CTP tarım bakanlığına gelene kadar gündeme gelmediğini kaydeden Sennaroğlu, bu konuda bir yasal düzenleme olmamasından dolayı bir anomali yaşandığını ancak başka çare olmadığından kaçınılmaz olduğunu belirtti.

Sennaroğlu, hükümete geldiklerinden beri bu anomali üzerinde çalıştıklarını ve hazırladıkları Vergisiz Akaryakıt Yasa Tasarısı’nın kısa sürede bakanlar kuruluna getirileceğini söyledi.

TAK