1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. HERKES AĞLIYORDU!
HERKES AĞLIYORDU!

HERKES AĞLIYORDU!

Şok eden ifade!

A+A-

Melin Dobran

Ülke genelinde büyük infiale yol açan ve dava sonucu merakla beklenen kürtaj skandalının Girne Kaza Mahkemesi’nde görüşülen ön duruşmalarının dünkü oturumunda tanıklar dinlenmeye devam etti. Duruşmada sanıklar  Dr. Mehmet Tunçbilek, Dr.Verda Tunçbilek,  Ebe Ayşegül İşbilen, hemşire Taner Okburan, Dr. Fahri Karagözlü ve Anastezi Uzmanı Dr. Rasıha Serdaroğlu, avukatlar ve iddia makamı adına Kıdemli Savcı Erdinç Akyener hazır bulundu.

“Kan gördüğüm için fenalaştım…”

Tanık İ.F, 4 buçuk ay Ada Hospital’de temizlik görevlisi olarak çalıştığını ifade ederek, kürtaj işlemlerine tanık olmadığını ancak bir sezaryen operasyonuna tanık olduğunu söyledi. İ.F şunları söyledi:“Bir bayan geldi, sezaryen olacağını söyledi. Beni aşağıdan arayıp ameliyathaneye temizlememi istediler. Doğum yapıldı ancak bebeği görmedim. Daha sonra ameliyathaneyi temizlemeye gittim, kan gördüğüm için fenalaştım. Üç arkadaş gelip bana yardım etti. Daha sonra dışarı çıktığımda herkesin ağladığını gördüm. Neden ağladıklarını sorduğumda bebeğin özürlü olduğunu söylediler. Ne olduğunu tam soramadım çünkü bizim hasta ve hasta yakınları ile görüşmemiz yasaktı. Öte yandan polis baskınından önce hastanede toplantı yapıldı. Toplantıda hastalarla diyalog kurmamız, soru sormamamız gerektiği söylendi.”

7 aylık hamile kadın kocası ile beraber geldi…

Hastanede aşçı olarak görev yapan H.K ise hastanede yasa dışı kürtajlar yapıldığına dair duyumlar aldığını ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “Yasa dışı kürtajlar yapıldığını duyuyordum. Bir gün karnı burnunda 6-7 aylık hamile bir kadın ve yanında kocası ile birlikte hastaneye geldiklerini gördüm. İki gün hastanede kaldıktan sonra gitti. Yanında bebek yoktu. Ben Ayşegül İşbilen’e “yarın bugün sizde anne olacaksınız. Yapmayın’ dedim. Ayşegül Hanım, “Karışmayın, biz bir nevi onların hayatını kurtarıyoruz” dedi. Hepimizin yaşananlardan dolayı canı sıkılıyordu, huzursuzluk vardı. 

“Burada olan burada kalır, beddua okumayın…”

Durumdan rahatsız olan bazı personel toplu istifa etmeye karar verdi. Bunun üzerine toplantı yapıldı. Toplantıda Verda Tunçbilek, Mehmet Ali Tunçbilek, Fahri Karagözlü ve diğer hastane personelleri vardı. Verda hanım, “Burada olan burada kalır. Kimse dışarda bir şey konuşmayacak ve hastane içinde kendi aralarında konuşmayacak. Ayrıca beddua okumayın” dedi. Öte yandan toplantıda Mehmet Ali Bey, Fahri Bey’e “Bu hastanenin böyle şeylere ihtiyacı yok” dedi. Fahri bey ise, “Karışmayın” şeklinde cevap verdi.

Hemşirelerden birisi ağlıyordu…

Tanık N.T ise hastanede stajyer hemşire olarak bulunduğunu ifade ederek, sadece tüp bebek bölümünde staj yaptığını söyledi. N.T,,”Tüp bebek tedavisi için gelen hastalarla ilgileniyordum. Bir defasında Fahri Bey,  Rasıha hanımın ilaç getireceğini söyledi. Rasıha hanım geldi ve ilacı verip gitti. Bu olaydan önce mi yoksa sonra mı hatırlamıyorum ama yanında bir bey ile hamile bir kadın hastaneye geldi. Bayanın elinde dosya vardı ve Fahri beye gösterdi. Ben üçünü kata çıktım. Saat 5-6 gibi iş çıkışı aşağı indim. Hemşirelerden birinin ağladığını gördüm.Arka tarafa geçtim.Anladığım kadarı ile bayan bebeğini aldırmıştı. Hastanın yanında Fahri beyi gördüm” dedi.

“Ayşegül’ü hastayı hazırlarken gördüm…”

Stajyer hemşire M.S ise Ada Hospital’de stajyer olarak başladığını belirterek, Fahri Karagözlü’nün küçük kürtajları ve yasal sınırların dışında hasta bebekler için sonlandırma işlemleri yaptığını duyduğunu dile getirdi. Aralık 2015 tarihinde işe geldiğimde hastane çalışanı iki kişinin kendi aralarında konuştuklarını ve bir operasyon yapıldığını duydum. Ben hemen arka tarafa geçtim. Bazı personelin ağladığını duyarken bir personelin ise Fahri Bey ile çocuğun annesine beddua ettiğini duydum. Ben operasyonların ikinci günü hastanede kalırdım ve nöbet defterine sonlandırma yazmadım. Bir önceki gün ne yazılmışsa aynısını yazardım. Mart-Haziran ayları arasında ise Ayşegül hanımın hamile bir hastayı ameliyathanede operasyona hazırlarken gördüm.”

“24 haftalık bir sonlandırmadan bahsetti…”

Tanık H.K de Tüp bebek işlemlerinde görev yaptığını, tüp bebek hastaları ile ilgilendiğini söyledi. Hastanedeki bir odada kaldığını ifade eden H.K hastane şeması ile ilgili bilgi verdi. H.K ifadesinin devamında şunları söyledi: “Verda hanım bana cep telefonu yolu ile mesaj göndererek bir telefon numarası attı. Verilen telefon numarasını aradım. Bir adamla konuştum. 24 haftalık bir sonlandırmadan bahsetti. Ben de bu konuyu mesaj atarak Verda hanıma bildirdim.”
Duruşma yeni tanıkların dinlenmesi için 22 Temmuz tarihine ertelendi.

Diyalog

Etiketler :
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.