1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. İFADELER DUDAK UÇUKLATTI!
İFADELER DUDAK UÇUKLATTI!

İFADELER DUDAK UÇUKLATTI!

“Nidai, abim Onur ve Simge’yi siyahi şahsa vururken gördüm”

A+A-

Yeni Bakış'an Gamze Pir Baykur'un haberine göre; Mağusa’da 2018 yılı Ocak ayı içerisinde Nijerya uyruklu Kennedy T. Dede’yi evinden kaçırarak Çanakkale Göleti’ne götüren ve ciddi şekilde darp ederek Dede’nin ölümüne neden olmakla yargılanan 5 sanığın duruşmasına devam edildi.

Mağusa’da 29 Ocak 2018 tarihinde Nijerya uyruklu Kennedy T. Dede’yi darp edip evinden kaçırarak Çanakkale Göleti’ne götüren ve Dede’yi burada da ciddi şekilde darp ederek ölümüne neden olmakla yargılanan sanık Nidai Şanlı, Ozan Körkurt, Onur Körkurt, Simge Dağdur ve Zekeriya Kurucu’nun duruşmasına dün de devam edildi. Dünkü oturumda İddia Makamı adına duruşmayı yürüten Kıdemli Savcı Mustafa İldeniz, cinayetin soruşturmasını yürüten Müfettiş Erkan Yahat’ı dinletmeye devam etti. Yahat, yürüttüğü tahkikat süresince yapmış olduğu icraatları Mağusa Ağır Ceza Mahkemesi Heyetine aktarırken, sanık Nidai Şanlı, Ozan Körkurt, Onur Körkurt ve Simge Dağdur’un polise vermiş olduğu gönüllü ifadelerini mahkemeye emare sundu.

“Nidai, abim Onur ve Simge’yi siyahi şahsa vururken gördüm”
Tutuklanmasının ardından polise 30 Ocak 2018 tarihinde gönüllü ifade veren ve her şeyi ifadesinde anlatan sanık Ozan Körkurt’un ifadesi mahkemeye emare sunuldu ve mahkemede okundu. Sanık Ozan Körkurt, ifadesinde özetle 29 Ocak 2018 tarihinde evinde yattığı sırada saat 20:00 civarında telefonla abisi sanık Onur Körkurt’un kendisini aradığını ve “Nidai abinin birileri ile kavgası var. Acele Yaşam Hastanesi’nin önüne yola çık” dediğini bunun üzerine ise kendisinin de hemen söylenen yere gittiğini anlattı. İfadesinde, 2-3 dakika sonra arkadaşı olan sanık Zekeriya Kurucu’nun aracıyla geldiğini ve arabaya bindiğinde arabada sanık Simge Dağdur, Burcu Çelik ve abisi sanık Onur Körkurt’un olduğunu söyleyen sanık Ozan Körkurt, Kaliland’a doğru gittiklerini ve altı boş bir apartmanın altında duran sanık Nidai Şanlı’nın aracının yanına gittiklerini, Nidai’nin yanlarına gelerek “kızlar araçtan insin” demesi üzerine sanık Simge Dağdur ile Burcu Çelik’in araçtan indiğini anlattı. İfadesinde, sanık Nidai Şanlı’nın, sanık Zekeriya Kurucu’nun aracına binip ilerlediklerini ve bir apartmanın önünde durduklarından bahseden sanık Ozan Körkurt, sanık Nidai Şanlı’nın kendisine “Sen de gel” dediğini ve sanık Şanlı önde kendisi arkada apartmana girdiklerini ancak kendisinin sanık Nidai Şanlı’nın istemi üzerine birinci katta kaldığını, sanık Onur Körkurt ile Zekeriya Kurucu’nun ise araba kaldıklarını anlattı. Sanık Ozan Körkurt yine ifadesinde “Nidai yukarıya çıktı. 1-2 dakika sonra yanında siyahi bir şahısla geldi. Nidai bu şahsa devamlı vuruyordu. Siyahi şahıs ise yüksek sesle bağırıyordu. Nidai bu şahsa “Where ise money?” diyordu. Nidai bana “Tut kaçmasın” dedi ben de arkasından tuttum. Nidai yine bu şahsa vurmaktaydı. Araca bindik. Nidai, siyahi şahısla arka koltuğa oturdu. Nidai, siyahi şahsı arka koltuğa zorla koydu. Abim Onur’un, Nidai’ye siyahi şahsı arabaya koymak için yardım ettiğini gördüm. Araca koyduktan sonra kızları bıraktığımız yere geri döndük. Nidai bana “sen araçtan in” dedi. Ben de araçtan inip Nidai’nin aracına bindim ve Nidai “bizi takip et” dedi. Zekeriya’nın sürdüğü aracı takip ettim. Çanakkale Göleti’ne gittik. Hepimiz araçlardan indik. Abim Onur, siyahi erkek şahsı tutuyordu. Nidai ise bu şahsa bağırıyordu ve yumruk vurarak elinde tuttuğu cihazla elektro şok veriyordu çünkü bu cihazın ucunda mavi renk elektrik akımı olduğunu görüyordum. Siyahi şahıs ise bağırıyordu. Nidai’nin, abimin ve Simge’nin bu şahsa vurduklarını gördüm. Siyahi şahıs ise yere suyun kenarına düşmüştü. Zekeriya ise benim yanımda duruyordu. Sonra Burcu beni telefonumdan aradı ve çok korktuğunu söyleyince Burcu’nun yanına gittim. Arkamdan Zekeriya da geldi.  Burcu’nun yanındayken baktığımda ise Simge’nin siyahi şahsa taşla vurduğunu, Nidai’nin elektro şok vermeye devam ettiğini abimin ise bu şahsı tuttuğunu görmüştüm. Nidai’nin yanına geri gittim ve “artık yeter” diye bağırdım. Bu sırada Nidai’nin, siyahi şahsın giydiği kot pantolonunu çıkartmaya çalıştığı, siyahi şahsın ise baygın halde olduğunu gördüm. Hepsi korkarak uzaklaştı. Arabalara binip Nidai’nin evine gittik” şeklinde olayı anlattı.

“Nidai kendinden geçmişti”
Tutuklandığı gün polise gönüllü ifade veren sanık Simge Dağdur’un da gönüllü ifadesi mahkemeye emare olarak sunuldu ve ardından ise gönüllü ifadesi okundu. Sanık Dağdur, ifadesinde 29 Ocak 2018 tarihinde, saat 20:00 sıralarında sanık Nidai Şanlı’nın, sanık Onur Körkurt’u arayarak bir şeyler söylediğini, sanık Onur Körkurt’un ise kendisine ve Burcu Çelik’e “Nidai abi bizi ister” deyip sanık Zekeriya Kurucu’yu aradığını söyledi. İfadesinde, sanık Kurucu’nun, 15 dakika sonra aracı ile gelip kendisini, sanık Onur Körkurt’u ve Burcu Çelik’i aldığını, sanık Ozan Körkurt’u ise yoldan alıp Kaliland bölgesine gittiklerini söyleyen sanık Dağdur, burada sanık  Şanlı’nın aracını gördüklerini ve yanına gittiklerini anlattı.  Sanık Şanlı’nın kendisine ve Burcu’ya “Siz Aydan’ın yanında kalın. Biz geliyoruz” diyerek sanık Kurucu’nun aracına bindiğini ve gittiklerini ifadesinde anlatan sanık Dağdur, daha sonra sanık Kurucu’nun araçla yanlarına geldiğini ve sanık Kurucu’nun aracı ile önde, sanık Ozan Körkurt, kendisinin, Burcu Çelik’in ve Aydan Kızıltaç’ın ise arkada yola çıkarak 2 araç halinde önlü arkalı Çanakkale Göleti’ne gittiklerini anlattı. Sanık Dağdur, ifadesinde devamla sanık Şanlı’nın, sanık Kurucu’nun aracının arka koltuğundan hızlı bir şekilde birisini çekip toprak alana düşürdüğünü ve yerde sürükleyerek çektiğini gördüğünü söyledi. Sanık Dağdur ifadesinde “Nidai siyahi şahsı sürükleyerek kafasına kafasına vuruyordu. Elinde tuttuğu bir adet kıvılcım çıkartıp çat çat diye sesler yapan aleti siyahi şahsa dokunduruyordu. Nidai kendisinden geçmişti.
 Nidai siyahi şahsı çok kötü dövüyordu. Ayaklarıyla, dirsekleriyle kafasına vuruyordu. Siyahi şahıs “Please help me” diye bağırıyordu ancak Nidai hiç aldırmıyordu. Bu şahsın ağzına yüzüne tekmeler atıyordu. Bir ara ben yanına gittim “Abi yeter” diye bağırdım ama hiç dinlemedi. Ozan ile Onur da Nidai’ye “Abi yeter” diye bağırıyordu. Ama Nidai durmadı. Bir ara Ozan ile Onur, Nidai’yi yapmasın diye çekmeye çalıştı ama Nidai elindeki cihazla onlara da elektro şok vermeye çalıştı. Ben de yerden orta boy bir taş alıp Nidai’nin arkasına 2-3 kez vurdum. Siyahi şahsı dövmeye devam etti ve yerde yatan siyahi şahsın pantolonunu ayaklarına kadar indirdi” dedi.

Sanık Dağdur ifadesinde Güney Kıbrıs’a nasıl kaçtıklarını da anlattı
Sanık Simge Dağdur polise verdiği ve mahkemeye emare olarak sunulduktan sonra okunan ifadesinde, Kennedy Dede’nin cesedinin bulunmasının ardından yasa dışı yollardan Güney Kıbrıs’a nasıl kaçtıklarını da anlattı. Sanık Dağdur, olayın ertesi günü akşamüzeri, Onur ve Burcu ile birlikte sanık Nidai Şanlı’nın evine gittiklerini ve evde sadece Aydan Kızıltaç’ın olduğunu söyledi. Aydan Kızıltaç’ın kendilerine siyahi şahsın öldüğünü söylediğini, daha sonra eve geri gittiklerini ifadesinde anlatan sanık Dağdur, sanık Şanlı’nın, sanık Onur Körkurt’u arayarak “Aptal mısınız? Kaçın. 15-20 yıl yiyeceksiniz” dediğini söyledi. Sanık Dağdur, bunun üzerine yeniden evden çıktıklarını ve sonra babasını arayarak polisin kendilerini aradığını söylediğini anlattı. Sanık Dağdur ifadesinde “Paniğe kapıldık. Aydan ile konuştuk ve onu yoldan aldık. Bir apartman önüne gittik. Aydan yukarıya çıktı. Bir şeyler alıp geri geldi. Onur’un arabayı apartmanın önüne bıraktık. Taksi ile 2.5 mile gittik. 2.5 mil kapısına doğru giderken sol taraftaki tarlanın olduğu yerde “Anıl” diye biri bizi aldı. Tarlalardan ağaçların arasından hızlıca yürüyerek bir yola çıktık. Burada Nidai bizi aracıyla bekliyordu. Nidai’nin aracı ile Rum kesimine geçtik. Bir gece arabada kaldık. Ben ve Onur pişman olduk. Zaten Nidai’nin tehdidi ile yanında kaldık. Akşamleyin Beyarmudu Kara Kapısı’na geldik ve çok pişman olduğumuz için teslim olduk” dedi.

“Nidai bize sizi kaçıracağım, gelmezseniz sizi bulup öldürürüm”
Polise ikinci bir gönüllü ifade veren sanık Onur Körkurt’un ikinci gönüllü ifadesi de mahkemeye emare olarak sunuldu. Sanık Onur Körkurt’un vermiş olduğu ikinci gönüllü ifadesinin emare sunulmasının ardından mahkemede okundu. Sanık Onur Körkurt ikinci gönüllü ifadesinde 30 Ocak 2018 tarihinde Aydan Kızıltaç’ın kendisini cep telefonundan arayarak acele yanına gitmesini istemesi üzerine aracıyla sanık Simge Dağdur ve Burcu Çelik ile birlikte sanık Nidai Şanlı’nın evine gittiklerini anlattı. İfadesinde, Aydan Kızıltaç’ın kendilerine artık kaçmaları gerektiğini söylediğini ve bunun üzerine panik olduklarını ve korktuklarını söyleyen sanık Onur Körkurt, “Nidai, Aydan’ı cep telefonundan aradı. Aydan telefonu bana verdi. Nidai bana ‘Ben her şeyi ayarladım. Seni, Simge’yi ve Aydan’ı kaçıracağım. Gelmezseniz ben sizi bulup öldüreceğim’ dedi. Biz de kaçmaya karar verdik. Rum kesimine geçtik” dedi.

“Pişman olduğum için geldim”
Kennedy Dede’nin cesedinin bulunmasının ardından ED 581 plakalı aracı ile Akyar Kara Giriş Kapısı’ndan işlem yaptırıp Güney Kıbrıs’a geçen ancak polisin bilgisi dahilinde Güney Kıbrıs’a kendisi ile görüşmeye giden yakın arkadaşı Mustafa Savtekin’in ikna çabaları sonucu 3 Şubat 2018 tarihinde Akyar Kara Giriş Kapısı’na gelerek polise teslim olan sanık Nidai Şanlı’nın gönüllü ifadesi de mahkemeye emare sunuldu. İfadesinde pişman olduğu için geri geldiğini söyleyen sanık Nidai Şanlı, Kennedy Dede ile nasıl tanıştığını ve aralarındaki sorunu anlattı. 
Sanık Şanlı ifadesinde “Can” isimli bir arkadaşı sayesinde Kennedy Dede ile tanıştığını ve Dede’nin kendisinden ara sıra borç para istediğini, son olarak ise Dede’ye 750 TL borç verdiğini ve Dede’nin borcunu kendisine Bin TL olarak ödeyeceği yönünde söz verdiğini ancak ödemediğini anlattı. İfadesinde ocak ayının başlarında Aydan Kızıltaç ile birlikte Dede’nin evine gidip kapısını çaldığını ve “Gel görüşelim” diyerek Dede’yi aracına alıp Çanakkale Göleti yakınlarına gittiklerini anlatan sanık Şanlı, 15 dakika kadar konuştuklarını ve Dede’nin kendisine parasını bir haftaya kadar ödeyeceğini söylediğini ancak ödemediğini belirtti. İfadesinde 29 Ocak 2018 tarihinde ise “Can” isimli arkadaşının kendisine mesaj yazıp parasının hazır olduğunu ve Ice Bowling’in arkasına gitmesini söylediğini anlatan sanık Şanlı, konu yere gittiğini ancak Dede’nin gelmediğini belirtti. Sanık Şanlı ifadesinde devamla, “Can” isimli arkadaşının yeniden kendisine mesaj atarak “Bunlar 5-6 kişi olabilir. Dikkatli ol” dediğini ve bunun üzerine oradan ayrılıp eve gittiğini, Aydan’ı aldığını ve Onur Körkurt’u arayıp birisinden para alacağını söyleyerek gelmesini istediğini anlattı.

“Kennedy’i ben, Ozan, Onur, Zekeriya ve Simge dövdük”
Sanık Nidai Şanlı, ifadesinde sanık Onur Körkurt’a olduğu yeri tarif ettiğini ve sanık Zekeriya Kurucu’nun aracıyla sanık Onur Körkurt, sanık Ozan Körkurt, sanık Simge Dağdur ve Burcu Çelik ile geldiklerini ve sanık Kurucu’nun aracıyla sanık Kurucu, sanık Ozan Körkurt ve sanık Onur Körkurt ile birlikte Dede’nin kalmakta olduğu apartmana gittiklerini söyledi. İfadesinde araçtan sanık Ozan Körkurt ile inip apartmana girdiklerini ve Dede’nin kapısını çaldıklarını, parasını istediğini ancak Dede’nin “Param yok” demesi üzerine sanık Ozan Körkurt’un yardımıyla Dede’yi apartmanın önüne indirdiklerini söyleyen sanık Şanlı, Dede’nin apartmanın önünde yere yatıp bağırmaya ve kafasını yere vurmaya başladığını anlattı. Dede’yi sanık Onur Körkurt’un yardımı ile GU 042 plakalı aracın arka koltuğuna koyduklarını ve sanık Simge Dağdur ile Burcu Çelik ve Aydan Kızıltaç’ı da alarak 2 araç olarak önlü arkalı Çanakkale Göleti’ne gittiklerini söyleyen sanık Şanlı, kendisinin ve sanık Onur Körkurt’un, Dede’yi tutarak göletin kenarına suyun başlangıcına getirdiklerini anlattı. Sanık Şanlı “Burada aramızda itişme kalkışma oldu. İlk önce ben ve Onur, Kennedy’e vurmaya başladık. Ardından Zekeriya, Ozan ve Simge de gelerek Kennedy’e vurmaya başladılar. Elimdeki cihazı Kennedy’e doğru tutup gelişi güzel yerlerine şok verdim. Burada yaklaşık 30 dakika kadar kaldık. Bu sürede ben, Onur, Ozan, Zekeriya ve Simge ellerimiz ve ayaklarımızla Kennedy’e vurduk. Kennedy suyun içerisine düşmüştü. Hep beraber oradan ayrılıp evime gittik” dedi.

“Kaçmak için sınır kapısına gittim”
Sanık Nidai Şanlı, yine ifadesinde olayın ertesi günü yani 30 Ocak 2018 tarihinde, öğleden sonra Aydan Kızıltaç ile birlikte, Dede’yi bıraktıkları yere bakmaya gittiklerini ancak korktuğu için bakamadığını ve birileri kendilerini görür diye araca binip kaçtıklarını anlattı. O sırada Dede’yi hiç görmediğini söyleyen sanık Şanlı, araçla tur attıktan sonra tekrar Çanakkale Göleti’nin oradan geçip bakmak isterken Dede’yi bıraktıkları yerde kalabalık ve polisleri gördüğünü anlattı. Sanık Şanlı, “Onur’u aldım. Yola devam ettim. Kaçmak için sınır kapısına doğru gittim. Onur’u tır parkının orada bıraktım. Aydan ile sınır kapısına gittim. Aydan’ın kimliği olmadığı için geçmesine izin vermediler. Ben işlemlerimi yaptırıp arabamla güney’e geçtim. Elektro şok cihazını da SBA polisini geçtikten sonra kamışlıkların içerisine attım. Aydan’ı aradım bana kıyafet getirmesini söyledim. O da bana bizi de bekle biz de geleceğiz dedi. Gece, Aydan, Simge ve Onur Akyar’ın oradan kaçarak güney’e geçtiler. Beni aradılar ben de gidip onları aldım. Pişman oldum ve gelmek için Mustafa Savtekin’i aradım. Mustafa da beni gelip alarak Akyar Kapısı’nda polise teslim etti” dedi.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.