Üçünü Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın görevi süresinde en büyük hatasının, garantiler konusunu tartışma konusu yapması olduğunu söyledi.
Gazeteci Cüneyt Oruç’un sorularını yanıtlayan Eroğlu, “Türkiye’nin tek yanlı müdahale hakkının devam edemeyeceğini vurgulayan Guetterres Çerçevesine evet demesi Akıncı’nın en büyük hatası oldu” dedi.

Eroğlu sorulara şöyle yanıt verdi.

1-Seçilecek olan cumhurbaşkanın ilk işi ne olmalı?

“Cumhurbaşkanının Anayasal görevleri bellidir. Kim seçilirse seçilsin önceliği KKTC Devleti’ne dört elle sarılmak olmalıdır. Gün tam da o gündür. Birlik beraberlik içinde dünyaya artık bize haksızlık yapmamalarını söylememiz anlatmamız lazımdır. Dünyaya, Rumların çözüm istememelerine rağmen bizi hala “ federal çözüm “ görüşmelerine bağlamalarının yanlış olduğunu net bir şekilde ortaya koymalıyız. Tabii ki Cumhurbaşkanı bütün halkı kucaklamalı ve iç konularda hükümete yardımcı olacak bir takım çabalar içine girmelidir. Özellikle çevre, kadın, çocuk, aile, gençlik, kültür-sanat, spor konularında Cumhurbaşkanlığı’nın yapacak çok işi olduğuna inanıyorum.

2- Geçmiş son 5 yıllık dönemde cumhurbaşkanının en büyük hatası neydi?

“Bana göre Sayın Akıncı’nın en büyük hatası garantiler konusunu tartışma konusu yapması, Türkiye’nin tek yanlı müdahale hakkının devam edemeyeceğini vurgulayan Guetterres Çerçevesine evet demesidir.

Diğer konularda istediğimizi almadan masaya bir harita koyması, Güzelyurt’u vermeyi kabul etmesi, Suriye’ye yönelik Barış Pınarı Harekatı sırasında Türkiye halkı ile aramızdaki kardeşlik ve sevgi bağlarını zedeleyici yanlış açıklamalar yapması yanlış olmuştur.

3- Halk gelecek 5 yıl için sandık başına gittiğinde tercihini neye göre yapmalı?

“Herkesin kendine göre sorunları, dertleri, beklentileri vardır. Bu çok normaldir. Ancak biz çok kritik bir dönemde, Doğu Akdeniz’de hidrokarbon kaynaklarındaki haklarımızın elimizden alınmak istendiği bir zamanda seçime gidiyoruz. Rum tarafı henüz istediklerini tam olarak alamadığı için bizimle tekrar masaya oturmak istiyor. Hedefleri, Türkiye’yi Kıbrıs’tan çıkarmak bizi güvenliğimizden yoksun bırakmak, egemenliğimizi elimizden almaktır. Buna fırsat vermemeliyiz. Çare bellidir. Çare devletimize sahip çıkmak, Türkiye ile birlikte tanınma yoluna çıkmaktır. Başka çare yoktur. Diğer bütün yollar denenmiştir. Ben de 5 yıl Rumlara haklarımızı koruyan bir çözüm için iyi niyetle çaba harcadım ama gördüm ki, bizimle hiçbir şeyi paylaşmak istemiyorlar. Ne hidrokarbonları, ne yönetimi, ne egemenliği, ne devleti paylaşmak istemiyorlar.

Dolayısı ile halkımız öncelikle Kıbrıs konusunda dünyaya sesimizi doğru duyuracak bir Cumhurbaşkanı seçmelidir.

Tabii ki, halkçı, çalışkan, zeki, vatanını, devletini düşünen, diğer konulara da zaman ayıracak, o konularda da zaman mevhumu tanımadan çalışacak bir kişiyi Cumhurbaşkanı yapmak lazımdır.


4- Yeni seçilecek cumhurbaşkanı müzakerelerde farklı bir tutum sergileyebilir mi, sergilemeli mi?

“Tabii ki farklı bir tutum sergilemelidir. Bir kere artık Türkiye’nin de vurguladığı gibi, vizyonda uyuşmadan masaya oturulmamalıdır. Oturulacaksa 50 yıl devam eden müzakerelerde Rumların sergilediği uzlaşmazlık, herhangi bir anlaşma metnine evet dememiş olmaları dikkate alınarak artık, iki devletlilik, konfederasyon, kadife ayrılık gibi çözüm şekilleri kararlılıkla masaya konulmalıdır. Türk tarafı bunu sağlamalıdır. Bu konuda daha baştan anlaşılmalıdır.

Bir zaman sınırlaması ile bu yapılmalı, hiçbir sonuca varılamazsa Kıbrıs Türküne uygulanan izolasyon ve ambargolar sona erdirilmelidir. BM bu konuda da görüşmeler başlamadan Türk tarafına söz vermelidir. Eğer bu koşulların dışında masaya oturulursa büyük zarar göreceğiz, vakit kaybedeceğiz, Rum tarafının haklarımızı gasp etmelerine fırsat tanımaya devam etmiş olacağız.

5 - Cumhurbaşkanı seçimlerinde ikinci turda ittifak olabilir mi?

“Birinci turda bitmezse tabii ki olabilir. Hatta bana göre şimdiden bunun ön görüşmeleri, anlaşmaları yapılabilir.

6- Seçim sonuçları ülkede bir erken genel seçimi tetikler mi?

“Siyaset fal bakmak gibi bir olay değildir. Hele bir seçim olsun, tablo ortaya çıksın ona göre bu sorunun yanıtını verebiliriz. Şimdiden kim bir şey söylüyorsa sadece tahmin yapıyor, ya da olmasını istediği şeyi söylüyor.”

7- Seçim sonuçları UBP’de bir liderlik yarışı başlatır mı?

“Eğer Cumhurbaşkanı UBP’nin adayı seçilirse ki ben Sayın Ersin Tatar’ın seçileceğine inanıyorum, Ersin beyi kazanması için destekliyorum, o takdirde tüzük gereği 45 gün içinde UBP yeni genel başkanını seçmek için Kurultay toplayacaktır.

Ama bunları şimdiden konuşmak, bu yönde çalışma ya da konuşma yapmak doğru değildir. Şimdi herkes Cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik elinden gelen gayreti göstermelidir.

Diğer türlü UBP’nin Olağan Kurultayı’na kadar beklemek gerek. O da 2021 yılı Ekim ayında yapılacaktır. O güne kadar daha çok vardır.