Özellikle inşaat sektöründe yaşanan ölümlerin iş kazası değil, iş cinayeti olduğu iddiaları ağır basıyor.

Haluk Doğandor
İş kazalarının sıklıkla yaşandığı inşaat sektöründe meydana gelen ölümlü kazalarda hayatını kaybedenlerin kayıt dışı çalışanlar olması, bu sektörün yeteri kadar denetlenmediğini ortaya koydu. İnşaat Taşeronları Birliği basın sözcüsü Kazım Denizci, inşaat sektöründe yaşanan ölümlü kazaların iş kazası değil iş cinayeti olduğunu savundu.
Adaya turist gibi geldi, inşaatta hayatını kaybetti
İnşaat sektöründe yaşanan kazaların cinayet olduğu ifade edildi. Bir üniversite inşaatında yüksekten düşerek sonucu yaralanan ve hastanede hayatını kaybeden Şevket Kaplan’ın ölümü sektördeki denetimsizliği gözler önüne serdi. İş kazası olabilmesi için öncelikle işçinin o iş yerinde yasal bir kaydı ve iş kazasına karşı alınan önlemlerin olması gerektiğini söyleyen uzmanlar,  adaya henüz geleli 5 gün olmasına rağmen bu inşaatta kaçak çalışan ve hiçbir tedbir olmadığı için de yüksekten düşerek ağır yaralanan Şevket Kaplan’ın ölümünün kaza olmadığını dile getirdi.
“Bakanlık şov yapıyor”
“Bundan on gün önce iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili seminer düzenleyen bakanlık önlemler ve alınacak tedbirleri konuştu ancak icraat gerçekleşmedi” diyen Kazım Denizci bakanlığın açıkça şov yaptığını iddia etti. Bakanlığın iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili yaptığı çalışmaları da samimi bulmadığını söyleyen kazım Denizci, inşaat sektöründe yaşanan iş kazalarında rekora doğru koştuklarını ifade etti. Bunları önlemenin çok basit olduğunu savunan Kazım Denizci şöyle devam etti;
“Yeteri kadar elemanım yok”
“Sonucu ölümle neticelenen veya ağır yaralanan işçilerimizin maruz kaldığı bu olayların yaşanmasının önüne ancak etkin bir denetimle geçebiliriz. Aynı belediyelerde görev yapan zabıtalar gibi sürekli olarak sanayi ve inşaat alanlarının denetlenerek eksikliklerin tespit edilmesi gerekir. Aslında kesilen cezalar caydırıcıdır, kaçak işçi için kesilen ücret beş asgari ücrete tekabül ediyor, bu da yaklaşık 8375 lira gibi bir rakama ulaşıyor. O zaman burada esas olan denetimin yapılamaması. Zaten Sayın Bakan Gürpınar bize açık yüreklilikle ‘benim yeteri kadar elemanım yok, kaç kere müracaat ettiysek Maliye Bakanlığı personel alımı için onay vermedi’ dedi”
“İstenirse yasadışılıklar önlenir”
Devlet dairelerinde düzensiz memur yığılması olduğuna değinen Taşeronlar Birliği basın sözcüsü Kazım Denizci, yığılma olan dairelerden alınacak gençlerin belirli bir süre eğitilerek, bu teftiş veya denetim gibi kontrollerde görev almasını önerdi. “Ülkede kayıt dışı çalışma var, vergi kaçırıldığı söylenirken çare aranmıyor” diyen Denizci, istenirse tüm bu yasadışılıkların önlenebileceğini ifade etti.
Turist olarak giren ertesi gün çalışmaya başlıyor
Mevcut yasaların etkin bir şekilde uygulanması halinde iş kazalarının önüne geçilebileceğine inandığını belirten Kazım Denizci “yeter ki niyetleri olsun, etkin denetim yapsınlar, mevcut yasa ve karşılığı cezalar bu yasadışı iş yapmanın önüne geçer, caydırıcı etkenlerle ülkemizde bu şekilde ölümler yaşanmaz” dedi. Önemli bir diğer konunun da ülkeye girişler olduğuna işaret eden Denizci, “her elini kolunu sallayan ülkeye girip ertesi gün işçi olarak çalışmaya başlıyor” şeklinde konuştu. Ülke yasalarının ülkeye giren kişiler arasında turist mi yoksa gizli işçi mi olduğu konusunda ayırt edici olması gerektiğine dikkat çeken Denizci, ülkeye girenlerin ciddi kayıt altına alınması gerektiğini sözlerine ekledi.

Haberal Kıbrıslı