1. HABERLER

  2. YAŞAM

  3. 'KAFEİNDEN UZAK DURUN!'
'KAFEİNDEN UZAK DURUN!'

'KAFEİNDEN UZAK DURUN!'

Su tüketin!

A+A-

Beslenme ve Diyet Uzmanı Orhan Özdengiz, sıcak havaların kendini hissettirdiği bu günlerde baş gösteren iştahsızlık nedeniyle beslenme sisteminde yapılan yanlışlar ve çözüm yollarını Yeni Bakış’a değerlendirdi:

Özlem Çimendal

Beslenme ve Diyet Uzmanı Orhan Özdengiz, sıcaklıkların kendini iyice hissettirmeye başladığı bu günlerde  baş gösteren iştahsızlık nedeniyle metabolizma beslenme sisteminin meyvelerle karşılanmasının hata olduğunun altını çizdi. Özdengiz, yaz dönemi uzun olan KKTC’de bu tarz beslenmenin kişilerde hem vücuttan aşırı sıvı kaybı yaratarak yorgunluğu arttırdığını ve kiloyu kontrol etmenin zorlaşması nedeniyle de yetersiz ve dengesiz beslenme ile belli başlı vitamin ve mineral kayıpları hatta kas kayıpları meydana geldiğini söyledi.

“Sıcaklıkla birlikte baş gösteren iştahsızlık yanlış beslenmeye neden oluyor”

Yaz sıcaklıklarının aşırı etkili olduğu ülkede beslenme şemasının iyi çizilmesi gerektiğini ifade eden Özdengiz, sıcaklıkla birlikte baş gösteren iştahsızlık nedeniyle insanların yanlış beslenmeyle karşı karşıya gelebileceği uyarısında bulunarak şöyle konuştu: “Ülkemizdeki en büyük sorunlarından biri olan sıcak havalarda acaba nasıl beslenmeliyiz? Ya da doğrumu besleniyoruz, yanlış mı besleniyoruz hatta belki de eksik besleniyoruz. Çünkü yaz dönemlerinde yapılan en büyük hatalardan bir tanesi sıcaklardan kaynaklı iştahsızlık ve bu iştahsızlığı sadece meyvelerle karşılamak.”  

“Sadece soğuk gıdalarla besin isteğini karşılamak hata”

Çoğu insanın sıcak havalarda yemek isteğinin azaldığını ve sadece soğuk meyvelerle yemek gereksinimini karşıladığını belirten Özdengiz, “Ama bu yapılan en büyük hatalardan bir tanesidir. Çünkü ülkemizde yaz dönemi uzun bir dönem olduğundan dolayı bu tarz beslenen kişilerde hem vücuttan aşırı sıvı kaybı yaratarak yorgunluğu arttırır ve kiloyu kontrol etmek zorlaşır, hem de yetersiz ve dengesiz beslenme ile belli başlı vitamin ve mineral kayıpları hatta kas kayıpları meydana gelebilmektedir” dedi.

“Şişkinlik, halsizlik, yorulmaya neden olur”

 Yaz aylarındaki sağlıksız beslenmenin yarattığı olumsuzlukları, deri kuruması, tırnakların yapısında değişim, saçlarda kuruma ve dökülme ile ışığa karşı gözde gelen hassasiyetler olarak sıralayan Özdengiz, “Bazen de sıcak havaya aldırmadan fazla et, kızartma, tatlı ve mezeleri yiyen kişilerde ise tansiyon problemleri, vücutta şişkinlikler, mide rahatsızlıkları ile yorulma çok belirgin bir şekilde oluşur. Bu yüzden günlük gereksinimlerin azaltılmamasını tavsiye ediyoruz” dedi.  

“Protein ve yağ alım dengesi bozulmamalı”

 Yaz aylarında iştahın kontrolü ve sıvı kaybını önlemek için öğünleri düzenli yemeğe özen göstermenin önemine dikkat çeken Özdengiz, “3 ana öğünde beslenmeyi planlamak, bol taze sebze ve orta düzeyde meyve yemek, günde en az 2.5 litre sıvı almak gerekmektedir. Yani karbonhidrat, protein ve yağ alım dengesini yaz dönemi dahi olsa bozmamak gerekmektedir” ifadelerini kullandı.

“Sıvı kaybına dikkat edilmeli”

Yaz sıcaklarını yoğun olarak yaşandığı ülkede en çok dikkat edilmesi gerekenin beslenme kuralının yeterli sıvı alımı olduğunu vurgulayan Özdengiz, “Çünkü vücudumuzun su gereksinimi bazı durumlarda hızla etkilenir. Çok sıcak ve soğuk havalarda vücut normal ısısını sağlaması için  daha fazla su harcar. Yoğun egzersiz ve ağır işler yapıldığında su kaybı artar. Uzun süreli yolculuklarda, hamilelik ve emziklilik döneminde kadınlarda, hastalık durumlarında, kusma, ateşli hastalıklar ve ishal gibi durumlarda, yüksek diyet lifi içeren beslenmede daha fazla sıvı almak gerekir. Elbette sağlık için mutlaka su içmek gerekir. Vücudumuzdaki sıvı dengesini normal düzeylerde tutmak için mutlaka 10-12 su bardağı su içmenin genel bir beslenme önerisi olduğu bir bilimsel gerçektir. Sıvı alımı sadece suyla tamamlanması gerekmez. Çorbalar, süt, ayran, taze sıkılmış meyve suyu ve diğer içeceklerin temeli de sudur. Yenen katı besinlerle de örneğin sebze yemeklerinden bir miktar su alırsınız” şeklinde konuştu.  

“Çorba en büyük kurtarıcı”

İnsan vücudunun susuz bırakılmaması gerekliliğinin ciddiyetine de dikkat çeken Özdengiz, “Neden vücudumuzu susuz bırakmamamız gerekiyor sorusunun yanıtını çok uzun düşünmemek gerekiyor. Vücut yağı vücut kasına göre daha az su içerir. Kaslı erkekler kadınlara göre daha fazla su taşırlar. Zayıf bireylerin yağ dokuları az olduğu için daha fazla su miktarına sahiptirler. Eğer düşük kalorili diyet, tek besine dayalı diyet yaparsanız vücudunuzdan kas ile birlikte su kitlenizi de kaybedersiniz. Bu dengeyi korumak açısından tüm vücut dokuları suya gereksinim duyar. Ve yapılan bilimsel çalışmalar kas kitlesini koruyup sağlıklı bir kilo verme süreci geçirmek istiyorsak vücudun su dengesini ilk önce su ve buna ek olarak ta çorba ile desteklemenin gerekli olduğunu savunuyorlar” diye konuştu.

“Kafeinden uzak durun”

Vücuda alınan sıvının niteliği ile ilgili de çok önemli beslenme çalışmaları bulunduğundan söz eden Özdengiz, “Özellikle vücut suyunu yerine koymak için kafeinli içecekler tüketildiğinde bireyin daha fazla idrara çıkarak ‘diüretik’ etki nedeniyle alınan sudan daha fazla vücut suyunu kaybettiği gözlemlenmiştir. Buna ek olarak asitli ve gazlı içecekler içildiğinde de hem daha sık idrar çıkılmakta hem de asit nedeniyle vücudun dengesinde bozulma ile ödeme neden olmaktadır. Ancak su, ayran, meyve suyu ve çorbalar tem tersi etki gösteriyor. Suyun içerindeki mineraller vücutta besleyici bir değer sağlayarak tamamen vücudun mineral dengesini koruyor. Çorbalar ise içerisine konan su ile sıvı desteğini sağlarken, tavuk, pirinç, bulgur, kuru baklagiller, sebzeler, baharatlar ve sıvı yağ ile tam bir dengeli vitamin-mineral desteği sağlayarak diüretik değil tüm bu sıvının vücutta sağlıklı bir şekilde kullanılmasını sağlıyor. Bu nedenle yaz aylarında vücudun su kaybını önlemek için su ve öğünlerde birer kase çorba içmek vücut dengesi, metabolizması ve sıvı desteği açısından en değerli 2 besini beslenmemizden eksik etmemeliyiz” dedi.  

Yaz çorbası oldukça faydalı

Yaz aylarında sıcak çorbaların yaza uygun hale getirilmesi ve içiminin kolaylaştırılması hakkında da pratik bilgi veren Özdengiz, “Yaz aylarında isterseniz soğuk çorba içilebilir veya hazırlanan çorbayı biraz bekleterek hafif soğumasını sağlayabilir ve yazın sıcağında ılıtılmış çorba ile midenizi rahatlatabilirsiniz” ifadelerini kullandı. 

Yeni Bakış

 

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.