Haberci'den Senagül Taşar'ın haberine göre; Sendikacılara göre kamuda verim ve liyakat hemen hemen hiç yok. Bunun nedeni ise siyasiler ve yönetim

Hemen her dönemde kamudan söz edilirken verimden de söz edilir. Kamuda terfiler gündeme geldiğinde ise liyakat ön plandadır. Kamuda verim ile ilgili ne düşündüklerini çalışanların temsilcilerine, sendikacılara sorduk. Sendikacılar kamu veriminden memnun olmadıklarını dile getirirken, liyakate ise önem verilmediğine dikkat çekti.

KAMU-SEN Başkanı Metin Atan, kamuda verimliliğin sıfır olduğunu dile getirerek, bunun nedenlerini sadece çalışanlara yüklememek gerektiğini, bunda yöneticilerin de sorumsuzluğu olduğunu ifade etti.

Yöneticilerin çalışanlara ceza-ödül sistemi getirmeleri gerektiğini söyleyen Atan, her personelin kendisine ait performansının olduğunu kaydetti. Atan, ancak kişinin çalıştığı oranda değil, torpil mekanizmasını ya da ilgili kişiyle samimiyetini, tanışıklığını kullandığı için bu performansların gerçek yerini bulmadığını aktardı. Yapılan işin değil de torpilin değerlendirildiğini söyleyen Atan, bu durumun çalışma verimini de düşürdüğünü anlattı. Liyakat olmadan, insanların  “Ahbabım” yaklaşımıyla, çeşitli iş pozisyonlara getirildiğinde, kamudaki işlerin de aksadığını ifade eden Atan, liyakatin önemli olduğunu ve adaletli bir şekilde yapılması gerektiğinin altını çizdi. 

“LİYAKAT BİZİM OLMAZSA OLMAZIMIZDIR”

Liyakatin, her zaman için kamuya atananlarda ya da Müdür, Müsteşar olarak gelecek kişilerde özellikle aranması gerektiğini vurgulayan Atan, “Kişi öğretmense ve İçişleri Bakanlığı’na Müdür olarak atanırsa, o kişinin konuyla bir ilgisi, bilgisi var mı diye, sorgulanması gerekir. Sıkıntıların çoğu buradan kaynaklanıyor” diye konuştu. Sendikaların öcü olarak göründüğünü de söyleyen Atan, “Liyakat bizim için olmazsa olmazımızdır. Bunun hayata geçmesi için zorlamaya devam edeceğiz” dedi. Hizmet içi eğitimin önemine de vurgu yapan Atan, Müdürlerin de hizmet içi eğitimden geçmesi gerektiğinin altını çizdi.

TÜRKMEN: KAMU KÖTÜ DURUMDA

HAK-SEN Başkanı İzzet Türkmen, uzun süredir kamunun veriminden memnun olmadığını belirterek, siyasetin kamudan elini çekmemesinden, iş anlamında yeterli bürokrat atanmamasından dolayı kamunun kötü durumda olduğuna dikkat çekti.

“KAMU İSTENİLEN NOKTADA DEĞİL”

Kuzey Kıbrıs’ta işini iyi yapan bürokratların yanı sıra işinin ehli olmayanlar nedeniyle ve liyakatin ön planda tutulmamasından dolayı kamuda işlerin aksadığını dile getiren Türkmen, siyasetin bu duruma çanak tuttuğunu ifade etti. İşinin uzmanı, çalışan memurların ilerlemesi ve görevlerini dört dörtlük yapmasının önüne engel konulduğunu söyleyen Türkmen, ülkedeki eğitime, sağlığa, ulaşım ve kamunun geneline bakıldığında istenilen noktada olunmadığının altını çizdi.  Bununla ilgili hükümet politikalarının değil, devlet politikalarının geliştirilerek, bu doğrultuda iktidara kim gelirse gelsin uzun soluklu referandumlara gidilmesini talep eden Türkmen, reformlarla düzenlenmelere gidilmesinin önemini anlattı.

“KAMU HİZMETLERİ ELEKTRONİK ORTAMDA YAPILMALI”

Kamu reformunun başlangıcı olarak, e-devlet ve e-hizmet sistemine geçilip, daha hızlı, eşit ve ucuz hizmet alımının sağlanabileceğini dile getiren Türkmen, tapuya başvurma ya da ehliyet yenileme gibi kamu hizmetlerinin elektronik ortamda yapılmasının verimi arttıracağını ifade etti.

KTAMS BAŞKANI BENGİHAN: İHTİYACA GÖRE PERSONEL ALINMALI

KTAMS Başkanı Güven Bengihan, kamuda verimin tek başına bir anlam ifade edebilmesi için bütünlüklü olarak cevap aranması gerektiğine işaret ederek, kamu verimliliğini artırmak için öncelikle tüm bakanlık ve bakanlıklara bağlı dairelerdeki personel ihtiyacının analizinin yapılıp, günümüz koşullarına göre personel istihdamının yapılmasının birinci öncelik olması gerektiğini belirtti.

 “KAMU BÜTÜNLÜKLÜ OLARAK ELE ALINMALI”

Artan nüfusa verilen hizmetin aksamaması için personel istihdamının önemine dikkat çeken Bengihan, tüm branşlaşan kadrolarda personel istihdamının yapılmaması, mevcut yasaların güncelliğini yitirmesi nedeniyle uzun yıllardan beri, dairelerdeki teşkilat yasalarıyla ilgili güncelleme yapılmadığına dikkat çekti. Bundan dolayı dairelerin günümüz koşullarına uygun, görev, yetki ve alanlarıyla ilgili gerekli düzenlemelerin yapılmasının altını çizen Bengihan, mevcut kamu ve kamu kuruluşlarına ait demirbaş malzeme, bina ve alt yapının teknolojik yönden tamamlanması gerektiğine vurgu yaptı.

“SINAV YÖNTEMİYLE İSTİHDAM SAĞLANMALI”

Ülkenin yönetim anlayışı noktasındaki dairelerde, müdür ve müsteşar pozisyonunda kadrolara atananların belli bir seviyede, nitelikte olabilmesi gerektiğini ifade eden Bengihan, aranan kriterlere göre gerekli donanıma sahip olanlar içerisinde de ölçme ve değerlendirme sınav yöntemiyle istihdamın sağlanmasının kamu verimini arttıracağını belirtti. Bengihan,  atamalarda bilgi ve becerinin ölçülmediğini, tamamen siyasi bir atama yapıldığını bundan dolayı kamu yararının değil parti yararının düşünüldüğünü aktardı. Atamaların üçlü kararnameden çıkartılıp, bilgi ve beceriyi ölçen, rasyonel metotlarla olması gerektiğine vurgu yapan Bengihan, Kamu Yönetimi Yasası’nda “Tüm tayin ve terfiler liyakata göre yapılır” denilmesine karşın, üçlü atamaların ve görevlendirmelerin ahbap-çavuş ilişkisine göre gerçekleştiğine dikkat çekti. Bengihan, “ Kamu Hizmeti Komisyonu, yazılı sınavlardaki adil uygulamalarla yeterliliğini kanıtlamıştır. Hükümetin altyapı eksikliklerini tamamlaması gerekmektedir. Böylece işe alımlarında herhangi bir sorun yaşanmaz” şeklinde konuştu.

KTÖS GENEL SEKRETERİ ELCİL: PARTİZANLIK VE ADAM KAYIRMA

KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil, kamu veriminden memnun olmadığını dile getirerek, Kuzey Kıbrıs’taki kamu yönetiminde eksikliklerin olduğuna dikkat çekti. Yasaların olmasına rağmen, uygulanmadığını ifade eden Elcil, bunun ana nedeninin partizanlık ve adam kayırmadan ileri geldiğine vurgu yaptı.

“YATIRIM YAPILMIYOR”

Yasaların uygulanmasında ciddi sıkıntıların olmasından dolayı kamudan verim almanın mümkün olmadığını belirten Elcil, kamuya yapılan yatırımların da durmuş vaziyette olduğunu dile getirdi. Yeni okul ve hastane yapılmasının yatırım isteyen meseleler olduğunu ifade eden Elcil, devletin kamu kuruluşları için yatırım yapmadığını vurguladı. Girne’nin nüfusunun artmasına karşın okul yapıldığını anlatan Elcil, “Lefkoşa Hastanesi 1974 yılında yapıldı. Aradan 45 sene geçti. O günden sonra bir tek Mağusa Hastanesi yapıldı. 200 bin nüfusa göre yapılan bir hastane, şu anki 800 bin üzeri nüfusu kaldıramaz. Hizmet vermesi de mümkün değil” dedi.

“LİYAKATE ÖNEM VERİLMİYOR”

Kamudan verim alınmamasının iki boyutuna değinen Elcil, ilk olarak, partizanlık, adam kayırma ve partilerin iyi yönetememesi olduğunu, ikinci olarak ise, kamu ihtiyaçlarına dönük olarak yatırım yapılmaması ve yeterli bütçenin ayrılmaması olduğunun altını çizdi. Bu sorunların kamudan verim almayı engellediğini vurgulayan Elcil, kamuda çalışan personelin bilgi, beceri ve liyakate göre atanmaması, adam kayırmaya göre muamele görmesinin de kamudaki verimsizliğin ana sebebi olduğuna işaret etti. Kamuda liyakate önem verilmediğine vurgu yapan Elcil, geçici işçi adı altında alınanların seçim zamanı kadrolandığını belirtti. Kişinin bilgi ve becerisine bakılmaksızın, geçici alım yapılıp çalıştırılan binlerce kişinin olduğuna dikkat çeken Elcil, belli yerlerde aşırı istihdamın olduğunu, belli yerlerde de personel eksikliğinin yaşandığını dile getirdi.