1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. KARIMI BEN ÖLDÜRMEDİM
KARIMI BEN ÖLDÜRMEDİM

KARIMI BEN ÖLDÜRMEDİM

Karımı ben öldürmedim

A+A-

Elmas TOKAY

Lefkoşa'daki evinin yatak odasında 13 Nisan 2011 tarihinde ölü olarak bulunan Şükran Sadrazam'ı, öldürdüğü iddia edilen kocası Çetin Sadrazam'la ilgili cinayet davasında sona yaklaşılıyor. iddia Makamı Başsavcılık adına davayı yürüten Kıdemli Savcı Ergül Kızılokgil, mahkemeye başka tanık çağırmayacağını ve davasını kapattığını beyan etmesinin ardından Mahkeme Başkan Ömer Güran, sanık Çetin  Sadrazam'a haklarını hatırlattı ve söz hakkını savunmaya verdi.

Savunma makamı dün ilk tanığı olarak sanık Çetin Sadrazam'ı tanık kürsüsüne çıkarttı. Yeminli şahadet veren Sadrazam, karısını kendisinin öldürmediğini, evden çıkarken küçük oğulları Baran Sadrazam'a sarılarak "Ben de arkanızdan geleceğim" diyerek uğurladığuu söyledi. Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi'nde Başkan Ömer Güran, Kıdemli Yargıç Melek Esendağlı ve Yargıç Alev Ulunay Hüdaverdi huzurunda görülen davada, iddia makamı Başsavcılığı Kıdemli Savcı Ergül Kızılokgil, dün davayı kapattığını beyan etmesinin ardından sözü savunmaya veren Ağır Ceza Heyeti, ilk olarak sanığa haklarını hatırlattı. Heyet Başkanı Ömer Güran, sanık Sadrazam'a haklarını hatırlattıktan sonra, sanığın beyanını, yerinden mi, yoksa yeminli şahadet şeklinde mi vereceği konusunda izahat istedi. Sanık avukatı Sırdaş Kaptanoğlu da, müvekkilini olan sanığı tanık kürsüsüne yeminli şahadet vermeye çağırdı.

Ailesi olmadığı sürece her şey güzeldi

Sanık Çetin Sadrazam, savunma makamının ilk tanığı olarak dün şahadet verdi. Karısı Şükran Sadrazam'la 2 Şubat 1990 yılında severek evlendiğini ve çok mutlu bir yaşam sürdüklerini kaydetti. Karısının ailesi olmadığı sürece hiçbir sorun yaşamadıklarını anlatan sanık, Şükran Sadrazam'ın babasının yaptıklarından sonra her şeyin altüst olduğunu belirtti.

İşten ayrılmak zorunda kaldım.

Sadrazam, eşi Şükran Sadrazam'a, öz babası tarafından cinsel tacizde bulunulduğu hatta tecavüz edildiğı iddiasıyla, annesi ve kardeşleriyle Lefke Polis Karakolu'na şikayette bulunduklarını söyledi. Evliliğin ilk dönemlerinde bu dedikodular yüzünden, yaşadıkları bu bölgeden başka bir yere taşınmak zorunda kaldıklarını hatta işinden dahi aynlmak zorunda kaldığını anlatan Sadrazam, eşinde ise ciddi psikolojik sorunların baş gösterdiğini kaydetti. 

Güney Kıbrıs'ta hayatımız güzeldi.

Yaşanan tüm sorunların ardından, 4 yıl İngiltere'ye gittiklerini, orada da eşiyle hiç sorun yaşamadıklarını anlatan Sadrazam, KKTC'ye geri döndükten sonra yine eşinin ailesi yüzünden sorunlar yaşadıklarını ve Güney Kıbns'a yasadışı yollardan geçtiklerini söyledi. Güney'de huzurlu ve mutlu olduklarını, maddi durumlarının iyi olduğunu savunan Sadrazam, ancak eşi Şükran Sadrazam'ın babasıyla yaşadığı bu olaylar yüzünden sürekli psikolojisinin bozuk olduğunu ve birçok kez evden kaçtığını ifade etti. 

Ayrılmayı kabul ettim

Şükran Sadrazam'ın, Güney Kıbns'tan KKTC'ye kaçak olarak geçtiğini ve bir süre bağlantısının koptuğunu anlatan sanık, daha sonra kayınpederinin evine giderek, "Ayrılmak isterse aynlınz, ancak böyle kaçmayla bu sorun çözemezsin diyerek çözüm aradığını anlattı.

Onu ben öldürmedim

Eşi ölmeden önceki son gece evde, oğulları Baran'la birlikte kaldığını anlatan Sadrazam şöyle devam etti; o akşam saat 23.00 sıralarında Şükran başının çok ağrıdığını söyledi ve yattı. Ben de oğlum Baran ile aynı yatakta diğer odada yattım. Saat 04.00 sıralannda Şükran'ın telefonu çaldı ama açmadı. Ben odaya gidip açmaya çalıştığım sırada, telefonu kaptı ve kapattı. Sonra da bana 'Baranı al ve evimden defol git' dedi. Ben de Baran’ı hazırladım ve 'Biz gidiyoruz bizi bir daha arayıp sorma' dedim. Hiç ses çıkarmadı yatakta yatmaya devam etti. Bizi alacak olan" adam, kapıya geldi ve kornaya bastı. Tam kapıyı açıp evden çıkarken bana ve Baran'a seslendi Beni öpmek istedi izin vermedim, Baran'a sarıldı `Gidin, ben de arkanızdan geliyorum' dedi. Sonra biz Beyarmudu'ndan yine kaçak olarak Güney'e geçtik. Bodamya köyüne geldik. Baran'ı abisine bırakıp kahveye gittim. Saat 09.00 gibi Şükran'ın küçük kız kardeşi beni aradı ve Şükran'ın benimle olup olmadığını sordu. Saat 10.00 gibi büyük oğlum Ahmet geldi. 'Baba annemi sen öldürmüşsün teyzem söyledi' dedi üzerime yürüdü. Ben de hayır dedim Sonra kardeşime mesaj attım. Bunlann hepsi telefon kayıtlarında var ben eşimi öldürmedim."

Diğer tanıklar yarın dinlenecek Sanık Sadrazam, şahadetinin ardından, iddia makamının sorularını yanıtladı. Savunma avukatı Sırdaş Kaptanoğlu, yeni tanıkları hazır etmek için davanın başka bir güne ertelenmesini talep etti. Mahkeme de bu talebe itiraz edilmemesi üzerine davayı 2 Nisan 2015 Perşembe gününe erteledi. 

 

Kıbrıs

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.