İNCİRLİ: “İNSANOĞLUNUN EN ÖNEMLİ DÜŞMANI HASTALIKLARDIR. ZAMAN ZAMAN BUNU UNUTUYOR, BAŞKA KİŞİLERİN YA DA ULUSLARIN DÜŞMAN OLDUĞUNU SANIYORUZ”

AKALIN: “MS OLDUĞUNU ÇEVRESİNDEKİLERE SÖYLEMEMEK İÇİN UZUN ZAMAN DİRENEN HASTALARIM VARDI. BU HASTALAR ŞİMDİ RAHATLIKLA KENDİ GÖREVLERİNİ YAPABİLİYOR, AKTİVELERİNİ SÜRDÜRÜYOR”

GÜLLE: “NÖROLOJİ ALANINDA GEÇMİŞTE ÇOK FAZLA BİLİNMEZLİK VARDI. SON ZAMANLARDAKİ GELİŞMELER SEVİNDİRİCİ”

Kıbrıs Türk Nörolojik Bilimler Derneği, “Multipl Skleroz (MS) Kış Okulu - MS’i Anlamak” konulu toplantı düzenledi.

Sağlık Bakanı Ahmet Gülle, Türkiye’den nöroloji profesörleri, KKTC’den nöroloji uzmanları ile hastaların katıldığı toplantı  bugün Lefkoşa Merit Otel’de gerçekleştirildi.

Toplantının açılışında ilk sözü alan Dernek Genel Sekreteri Dr. Sıla Usar İncirli, derneğin 2012 yılında Nörolojik Bilimlerle uğraşan hekimler tarafından kurulduğunu ifade ederek, ülkedeki nörolojik hastalıkların teşhisi, seyri ve takibi üzerindeki çalışmalarının dernek çatısı altında daha fazla kurumsallaştığını belirtti.

“İNSANOĞLUNUN EN ÖNEMLİ DÜŞMANI HASTALIKLAR”

İnsanoğlunun en önemli düşmanının hastalıklar olduğunu vurgulayan Sıla Usar İncirli, “Zaman zaman bunu unutuyor, başka kişilerin ya da ulusların düşman olduğunu sanıyoruz” dedi; hastalıklarla mücadelede hekimlerin, hastaların ve toplumun güç birliği yapmasının önemine değindi.

Toplantının esas mimarının bir dönem Kıbrıs’ta da hizmet veren Prof. Dr. Mehmet Özmenoğlu olduğuna dikkat çeken İncirli, Özmenoğlu’nun ülkeye katkılarından söz etti.

1989 YILINDAKİ TARAMA

İncirli’nin ardından, Kıbrıs Türk Nörolojik Bilimler Derneği Başkanı Dr. Turgay Akalın toplantının açılış konuşmasını yaptı.

Akalın, konuşmasında MS’in 1980’li yıllardaki öyküsüne değinerek, 1989 yılında iki toplumlu bir projede yer aldıklarını ve ülkede epidemik MS taraması yaptıklarını söyledi.

O dönemde Kıbrıs’ın kuzeyinde sadece 2 nöroloji uzmanı olduğunu anlatan Turgay Akalın, projede 2 Rum doktorun bulunduğunu da ifade ederek, “5 kişi bütün Kıbrıs’ı taradık. O yıllarda MS’le ilgili hiç arşiv yoktu. İşin en kötü tarafıysa elimizde MS’le ilgili hiçbir görüntüleme yönteminin olmamasıydı” dedi.

Bütün Kıbrıs’ı dolaşarak tarama yaptıklarını yineleyen Turgay Akalın, çalışma sonucunun Kıbrıs’taki MS riskinin çok yüksek olduğunu, hatta dünyadaki en yüksek seviyelerde olduğunu gösterdiğini söyledi, söz konusu çalışmanın tıp literatürüne geçtiğini anımsattı.

MS’E OLAN İLGİ ARTTI

Bunun üzerine Kıbrıs’ta MS’e olan ilginin arttığını ve bir hastane kurulduğunu belirten Akalın, Kıbrıslı Türk hekimlerin daha sonra bu hastaneden kovulduğunu; Nöroloji ve Genetik Hastanesi’nin Rumlara kaldığını anlattı.

GELİŞMELER BAŞ DÖNDÜRÜCÜ

Turgay Akalın, teknolojideki ilerlemeyle ortaya çıkan görüntüleme yöntemlerine değinerek, yıllar içindeki gelişmeleri “baş döndürücü” olarak niteledi.

Akalın, “Önceden MS teşhisi koyduğumuz hastaların bir kısmı aslında MS değildi. Çünkü radyolojik olarak MS değildiler” dedi.

Akalın, MS’in “öldüren ve korkulacak” bir hastalık olmadığı kanaatinin yayılmasının önemine dikkat çekerek “MS olduğunu çevresindekilere söylememek için uzun zaman direnen hastalarım vardı. Bu hastalar şimdi rahatlıkla kendi görevlerini yapabiliyor, aktivelerini sürdürüyor” ifadesine yer verdi.

Gizli kalmış hastaların da ortaya çıkarılmasıyla KKTC’de 300 civarında MS hastasına ulaşabileceğini kaydeden Akalın, “Bu bizim için çok yüksek bir rakamdır” dedi

SAĞLIK BAKANLIĞI’NIN KATKISI

Akalın maliyeti ortalama bin 500 dolardan başlayan ilaçların Sağlık Bakanlığı tarafından hastalara ücretsiz şekilde verildiğine dikkat çekerek, “Hekimler olarak bu imkanı sağlamak için çok çalıştık. Ama sevinerek söylemek isterim ki bu çalışmamız hastaların özürlülük oranın çok düşük kalmasını sağladı” ifadesine yer verdi.

Derneğin kuruluş amaçlarına değinen Akalın, derneğin Kıbrıs’taki nörolojik alandaki çalışmaları kucaklayacağını belirtti; bu kapsamda özel ilgi alanları arasında yer alan MS’deki çalışmaların da örgütleneceğini söyledi.

Akalın’ın ardından Sağlık Bakanı Ahmet Gülle de bir konuşma yaptı.

GÜLLE: “NÖROLOJİ ALANINDA GEÇMİŞTE ÇOK FAZLA BİLİNMEZLİK VARDI. SON ZAMANLARDAKİ GELİŞMELER SEVİNDİRİCİ”

Gülle, nöroloji alanında geçmişte çok fazla bilinmezlik olduğunu belirterek, son zamanlarda yaşanan önemli gelişmelere dikkat çekerek, bu gelişmelerin sevindirici olduğunu kaydetti.

Gülle, 2000’li yıllarda Kıbrıs Türk Tabipler Birliği’nin yönetiminde yer aldığı dönemde bir hasta hakları platformu oluşturulduğunu anımsatarak, MS derneği aracılığıyla hastaların sorunlarının ele alındığını söyledi.

Ahmet Gülle, toplantının yararlı olacağına inanç belirterek, bilinçli yaşamın önemine vurgu yaptı.

MS’LE İLGİLİ SUNUMLAR YAPILDI

Konuşmaların ardından Karadeniz Tıp Fakültesi Nöroloji ana bilim dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Özmenoğlu “Multipl Skleroz ve Tanısı” oturumunun başkanlığını yaptı.

Oturumda, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nöroloji ana bilim dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Sabahattin Saip “Multipl Skleroz Nedir?” konusunda sunum yaptı.

Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Nöroloji bölümü uzmanlarından Dr. Sıla Usar İncirli de bu oturumda “Multipl Skleroz Tanısı ve Tanıda Güçlükler” konusunda bir konuşma yaptı.

Ardından Dr. Turgay Akalın “MS’de Tedaviler” konulu oturumun başkanlığını yaptı.

Bu oturumda, Mersin Tıp Fakültesi Nöroloji ana bilim dalı öğretim üyesi Prof Dr Serhan Sevim “Multipl Sklerozda Güncel ve Gelecek Tedavi Seçenekleri” konulu, Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji ana bilim dalı öğretim üyesi Prof Dr Taşkın Duman da “Multipl Sklerozda Semptomatik Tedaviler” konulu konuşma yaptı.

Toplantı sorular ve cevaplarla sona erdi.

TAK