1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. ‘KİMSE BİZİ HATIRLAMIYOR’
‘KİMSE BİZİ HATIRLAMIYOR’

‘KİMSE BİZİ HATIRLAMIYOR’

‘Kimse bizi hatırlamıyor’

A+A-

Merkezi Cezaevi, kapılarını araladı. Kadınlar koğuşundaki mahkumlar içlerini döktü

DEVLET SABUN BİLE ALMIYOR: 15 kadın bir koğuşta yaşam sürüyor. Koğuşun ihtiyaçlarını ise kendi aralarında topladıkları parayla karşılıyorlar. Devletin bir sabun dahi almadığını savunan kadın mahkumlar, “Olan olmayanla paylaşıyor. Geçinip gidiyoruz” sözleriyle durumu özetliyor

“MANGALDA KÜL BIRAKMIYORLAR”: Kah gülerek kah gözü yaşlı hikayelerini anlatan kadın mahkumlar en çok da kadın örgütlerine kırgın. “Mangalda kül bırakmıyorlar ama buraya gelip hatırımızı dahi soran yok” diyerek ortak isyanlarını dile getirirken, boş laf değil biraz ilgi beklediklerini söylüyorlar

Devrim DEMİR

Cezaevine girmek, neredeyse herkesin en korktuğu şeylerden biridir. Özgürlüğün bitmesi, sınırlı hayat koşulları, demir parmaklıklar arkasında geçen günler.

Farklı hayatlardan, farklı kesitlerden gelen 15 kadını kader demir parmaklıklar arkasında bir koğuşta buluşturdu.

Farklı hikayeler sonucu her biri buraya düşmüş. Cezaevinin sınırlı fiziki imkanları içinde kimisi ömrünün yarısını kimisi ise yaşamının en güzel dönemini dört duvar arasında geçiriyor.

Her birinin hayat hikayesi ayrı olsa da on beşinin de dilekleri aynı, özgürlük ve yeni bir yaşam. İşledikleri suçun cezasını çekmeye itiraz yok hiçbirinin ama içlerindeki temel korku, dışarı çıkınca toplum tarafından dışlanmak.

Görünür olmaktan korkuyorlar

İsimlerini vermek istemiyor çoğu, yüzlerinin görünmesini de… Toplum tarafından acımasızca yargılanmak yakıyor canlarını.

Dört duvar arasında çok şeyden mahrum, yaşamlarını devam ettirmeye çalışan kadınlar, kişisel olarak kendi kendilerini eğitiyorlar, el işi yaparak zaman geçiriyorlar.

407 mahkûm ve tutuklunun bulunduğu Merkezi cezaevinin kadınlar koğuşunda kalan 15 kadının en temel şikâyetlerinden biri de Kadın Örgütleri tarafından hatırlanmamak.

“Mangalda kül bırakmıyorlar ama buraya gelip hatırımızı dahi soran yok” diyerek ortak isyanlarını dile getirirken, kadın örgütlerinden boş laf değil biraz ilgi beklediklerini söylüyorlar.

“Yaptıklarımızla yargılamasınlar bizleri. Bizler de birer kadın, birer anneyiz. Her ne kadar kapalı kapılar arkasında olsak da biz de hatırlanmak istiyoruz. Bizler de bu toplumun içinden geldik” diyen kadın mahkumlar, hatırlanmamanın, yok sayılmanın en büyük acı olduğuna dikkati çekiyor.

Cezaevinde zaman zor geçiyor

Merkezi Cezaevi’nde tutuklu ve hükümlü kadınlar, sosyal aktiviteleri olmadığı için sürekli el işi ile uğraşıyor. Küçücük bir bahçe içerisinde nefes almaya çalışan kadınlar, “Zaman geçirecek doğru düzgün bir uğraşımız yok, en azından spor aletimiz olsa hem sağlımızı koruruz hem de bize moral olur” şeklinde konuştu.

“Devlet bir sabun bile vermiyor”

Mahkumdan önce insan ve kadın olduklarının hatırlanmasını isteyen mahkumlar, en temel temizlik malzemelerinden bile yoksun bırakılmalarına da isyan ediyorlar. “Devlet bir sabun dahi vermiyor” diyerek durumu özetleyen kadın mahkumlar, temizlik ihtiyaçları için kendi aralarında para topladıklarını, olanın olmayanla paylaşarak ayakta kaldıklarını anlatıyor.

Birçok konuda iyileştirme bekliyorlar

Kadın tutuklu ve mahkûmlar, 15 günde gerçekleşen açık görüş saatlerinin yetersiz olduğunu dile getirdi. Kadınlar, açık görüşlerin yarım saat olduğunu ve zamanın az olması nedeniyle aileleri ve sevdikleriyle kısıtlı görüşmekten dert yandı.

Yeni müdürden memnunlar

Kadınlar, gardiyanlar ve yeni cezaevi müdürü Derviş Çebiç’ten memnuniyetlerini de dile getirmekten geri durmadı. “İmkanlar kısıtlı, fiziki yapı kötü, ama yine de hem müdür hem de gardiyanlar, imkanlar çerçevesinde en iyisini yapmaya çalışıyor” ifadelerini kullandılar.

Havadis

 

Etiketler : ,
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.