1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. KORKUNÇ GERÇEK
KORKUNÇ GERÇEK

KORKUNÇ GERÇEK

Korkunç gerçek:

A+A-

 

Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Milletvekili Mehmet Çakıcı, çocuk suçluluğunu, “bir çocuktaki anti sosyal eğilimlerin yasa müdahalesi gerektirecek bir duruma dönüşmesi” olarak tanımladı. 


Haberal Kıbrıslı - Özge Kizir

Çocuk suçluların doğum yerlerine bakıldığında yüzde 54,4’ünün Kıbrıs,  yüzde 42,1’inin Türkiye doğumlu olduğunu belirten Çakıcı, “Suç türlerine baktığımızda, yüzde 33,2 ile en yüksek oranla hırsızlık gelmektedir” dedi.

KKTC’deki çocuk hakları sözleşmesinin 1996’da geçtiğini belirten Mehmet Çakıcı, “Türkiye’de, onun 2 yıl öncesinde, yani 1994’de geçti. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları sözleşmesindeki en önemli madde, 18 yaşının altındaki her birey çocuktur maddesidir. Yazık ki bugüne kadar benim çocuk haklarıyla ilgili imzaladığım uluslar arası bir sözleşme var, bunun gereğini yerine getirmek istiyorum diyen bir hükümet çıkmadı. Maalesef çocuk hakları yalnızca sözleşme olarak tozlu raflar arasında kaldı” dedi. Çocuklar için her hükümetin gelip bir şeyler yapmayı denediğini belirten Çakıcı, çocuk hakları konusunda ülkenin ne boyutta olduğunun bilinmediğine ve çocuk hakları şeklinde bir devlet politikasına dönüşmediğine dikkat çekti.

“Ne bir rapor çıkmıştır, ne de bir takibi olmuştur”

Uluslar arası sözleşmenin mecliste kabul edildiğini ifade eden Çakıcı, bu durumun gereklerinin yapılmadığını vurgulayarak şunları söyledi: “Sen bunu geçirmiş olabilirsin ama Birleşmiş Milletler bunun takibini yapmadı. Ne bir rapor çıkmıştır, ne de bir takibi olmuştur. Yalnızca bazı sivil toplum örgütleri, İnsan Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği gibi dernekler mücadelesini ve tanıtımını yapmıştır ama devamı hiçbir zaman gelmemiştir. O yüzden bugün Çocuk Hakları ile ilgili politika da yoktur. Zaten bir politika olsaydı bu çocuk hakları doğrultusunda bir sürü yasal düzenleme olurdu.”

“Uluslar arası standartlara getirelim noktasında olmamıştır”

Yasal düzenleme olması halinde yollarda sigara ve alkol reklamlarının olmayacağını vurgulayan Çakıcı, “Bununla beraber yasalara bakıldığı zaman bizde genç suçlular yasası 16 yaşına kadar olanı kapsıyor fakat çocuk haklarını sözleşmesinde bu rakam 18’dir” dedi. Yasaların çocuk hakları konusunda geliştirilmediğini vurgulayan Çakıcı, “Bütün bunlara bakıldığı zaman Çocuk Hakları bu ülkede takip edilmiş, çok önemsenmiş ve biz uluslar arası standartlara getirelim noktasında olmamıştır” şeklinde konuştu.

“Büyüklerle aynı cezaevinde kalabiliyorlar”

Çocuk suçlular için bir rehabilitasyon merkezinin olmadığını belirten Çakıcı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün çocuk suçlular başka yer olmadığı için büyüklerle aynı cezaevinde kalabiliyorlar. Bırakın bir ıslah evi olmayı çocuklara uygulanabilecek bir program bile olmadı. Dolayısıyla çocuk suçları da ülkemizde artan bir noktaya geliyor. Dün Dünya Çocuk Günüydü fakat çocuklarla ilgili çok sorun var. Çocuklar arasında uyuşturucu, sigara alkol ve suçlulukta artış yaşanıyor tüm bunlara bakıldığı zaman çocuklar bu konuda çok mağdur oluyor.” 

11 yaşından küçük çocuklar uyuşturucu deniyor

Çakıcı, boşanmalarda da en çok çocukların mağdur olduğunu söyledi. “Boşanmaların artmasından en çok çocuklar mağdur oluyor. Ülkenin ekonomik olaylarda geri gitmesi, yetersiz okullar ve hastanelerin yetersiz olmasından da en çok etkilenen kısım yine çocuklardır. Çocuk hakları konusunda politikası olmayan bir yapıda yaşıyoruz” diyen Çakıcı, uyuşturucu kullanımının artışı konusunda yapılan çalışmalarda, bugün 11 yaşının altında çocukların dahi uyuşturucu kullandığının görüldüğüne dikkat çekti.

“Uyuşturucuya giden yolda sigara ve alkolünde büyük bir önemi vardır”

İlkokullarda sigara ve alkol eğitim programlarının olmadığına dikkat çeken Çakıcı şöyle konuştu: “Uyuşturucuya giden yolda, sigara ve alkolün büyük önemi vardır. İlkokulda ve Ortaokulda sigara eğitim programı yok. Uyuşturucu ile ilgili en önemli yaş 15-16’dır, o da 18’in altındadır. Liselerde bile bugün eğitim programlarımız yok. Çocuklar bunlara karşı tedbirsizdir. Bu tür programlarının olmaması uyuşturucunun bu ülkede giderek artmasını önleyemememizi veya durduramamamızı sağlıyor.” 

“Yüzde 54’ünün sosyo-ekonomik durumunun kötü olduğu görülüyor”

Çakıcı, KKTC’de bulunan 5 mahkemenin (Lefkoşa, Mağusa, Girne, Güzelyurt ve Lefke) tümünde, 2000-2010 yılları arasında suç işleyen, haklarında dosya tutulan ve mahkemeye çıkarılan 18 yaş altı toplam bin 520 çocuğun dosyalarının incelendiğini belirterek, profili şu sözlerle açıkladı: “Çalışma sonucunda, suç işleyen çocukların bir profili çıkarılacak olursa, olguların yüzde 31,6’sının 17, yüzde 29,7’sinin 16 yaşlarında olduğu, yüzde 34,1’inin ilkokul mezunu olduğu,  yüzde 54’ünün ise sosyo-ekonomik durumunun kötü olduğu görülüyor” dedi.

“Çocuk suçluların yüzde 54,4’ü Kıbrıs,  yüzde 42,1’i Türkiye doğumlu”

Çakıcı, Çocuk suçluların doğum yerlerine bakıldığında yüzde 54,4’ünün Kıbrıs,  yüzde 42,1’inin Türkiye doğumlu olduğunu açıkladı. Yüzde 36 oranla suç oranının en yüksek olduğu şehir olarak Mağusa olduğu belirten Çakıcı, “Suç türlerine baktığımızda, yüzde 33,2 ile en yüksek oranla hırsızlık gelmektedir” dedi. Çakıcı, Çocukların işlediği suçlar incelendiğinde yüzde 13,4’ünün trafik, yüzde 10,5 kavgaya karışmak, kumar ve cinayete teşebbüs olarak sıralandığını sözlerine ekledi. 

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.