CTP’de kabine değişimi sonrası Bakan olduktan sonra ilk kez gazeteye röportaj veren İçişleri ve Çalışma Bakanı Asım Akansoy, bakanlığa “kozmetik ve makyaj yapmak için gelmediğini” var olan sorunların üzerine gideceğini söyledi… Yeni Bakan Akansoy, gazetenin sorularını makamındaki toplantı odasına getirerek astığı merhum Naci Talat’ın portresi önünde yanıtladı. Akansoy, vizyonunu “Korkmadan cesaretle sorunlara eğileceğim. Asla ertelemeyeceğim ve herhangi bir şekilde belirsizliklerin devam etmesine müsaade etmeyeceğim. Var olanı kozmetikle, makyajla düzeltmeye gelmedim” diyerek özetledi.

Kıbrıs Postası - Vatan MEHMET

Hükümette Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler’deki (CTP-BG) kabine değişimi sonrası Bakan olduktan sonra ilk kez Kıbrıs Postası’na konuşan İçişleri ve Çalışma Bakanı Asım Akansoy, bakanlığa “kozmetik ve makyaj yapmak için gelmediğini” söyledi…

Yeni Bakan Akansoy, gazetenin sorularını makamındaki toplantı odasına getirerek astığı merhum Naci Talat’ın portresi önünde yanıtladı.

“Önemli olan öncelikleri saptamak…”

“Bakanlık nasıl oldu, nasıl gelişti?” sorusuna karşılık Akansoy “aniden oldu… Bir görevlendirme olarak sunuldu. Partinin verdiği bir görevi -başka diğer görevleri nasıl yerine getiriyorsak- aynı ciddiyetle ben de yapacağımı ifade ederek kabul ettim” dedi.

İşlevleriyle farklılık gösteren iki bakanlığın omuzlarına yüklendiğinin hatırlatılması üzerine ise Akansoy, “Geçmişten kalan yapısal sıkıntılar olmakla birlikte günlük olayların takibi ve çözüm merkezli bir çalışma anlayışına sahip olamamanın yaratmış olduğu eksiklikler genel olarak kamunun sorunu diye düşünüyorum… Bu çerçevede her bakanlığın kendine mahsus sıkıntıları, sorunları, ihtiyaçları var. Önemli olan öncelikleri saptayıp, önümüzdeki dönemi kısa ve orta vadeli planlayabilmektir. Hem İçişlerinin hem de Çalışma Bakanlığının hem vizyon tasarımını yeniden ele almak hem de ön görülen planlamaları hayata geçirmek için yoğun bir şekilde çalışmak durumundayım”

“Bizi besleyecek olan ana unsur mecliste yapılacak çalışmalardır”

Akansoy şöyle devam etti; “Mecliste yasal çalışmaların bir an evvel tamamlanması ve halka verdiğimiz reform sözlerinin hayata geçmesi gerekiyor… Bu anlamada bakanlıklardaki yöneticiler olarak bizi besleyecek olan ana unsur mecliste yapılacak çalışmalardır. Hiçbir bakan, yasal dönüşümler gerçekleşmeden kendi inisiyatifi ile ve var olan yasal düzenlemelerle çok fazla beklentileri karşılayacak ne bir mevzuata ne de yetkiye sahiptir. Tüm bunlara rağmen çözüm odaklı bir çalışma anlayışını tesis etmek zorunda olduğumuzun bilinciyle burada bulunuyorum. Zaten ülkemizde çeşitli faktörlerden kaynaklanan sıkıntılar var. En azından biz insanımızın daha güler yüzlü ve daha mutlu olmasını sağlayacak, daha iyi hizmet verecek adımları atmamız gerekir diye düşünüyorum…”

“MYK’nın geniş ölçekli değerlendirmesi sonucu geldik”

Kabine değişikliği ile ‘gençleşme\gençleştirilme’ tartışmalarının hatırlatılması üzerine Akansoy, değişimin karar mercii ve tasarrufunun CTP MYK’sı olduğunu, yapılan değişimin “daha iyi-daha kötü” ya da “daha başarılı-daha başarısız” gibi kategorilerle değerlendirilmesini yanlış bulduğunu ifade etti.

Akansoy “Aziz Bey gerçekten değer verdiğim ve işini yerine getiren bir bakandı. Ben gençlik meselesinin ilk günden beri kategorize edilmemesi gerektiği, bir tür yaş-çılık yapılmaması gerektiğini söyleyenlerden birisiyim. Mesele genç yaşlı meselesi değil… Mesele MYK’nın geniş ölçekli değerlendirmesi sonunda almış olduğu karardır” dedi. 

Koalisyonun gidişatı hakkında ise Akansoy, sorumluluk sahibi ve konulara ciddiyetle eğilen bir hükümet izleniminde olduğunu bakanlığı sonrası da bu konuda pratikte bir aksilik görmediğini belirtti.

Kurultay hesabı var mı?

CTP’deki kabine değişiminin medyada ‘kurultay hesabı ile yapıldığına’ ilişkin iddiaların sorulması üzerine Akansoy “Bu bir UBP geleneği, zihniyetidir. Herhangi bir görevlendirmeyi kurultay şeklinde asla değerlendirecek insanlar değiliz. Bize hakaret, teklif edene kabul edene hakaret. Asla böyle bir şey söz konusu olamaz. Bu bir parti görevlendirmesi” ifadelerini kullandı.

“Siyaseti hiçbir zaman bakan olmak için yapmadım”

UBP kurultayı ve olası liderlik değişimi sonrası UBP’nin bazı adaylarının da ifade ettiği gibi İçişleri Bakanlığını istemesi durumunda olası yaklaşımının sorulması üzerine Akansoy, “siyaseti hiçbir zaman bakan olmak için yapmadım, bunu bir görev olarak görüyorum. Ne pazarlığını yaptım ne talep ettim, yapışacak da değilim… Görev olarak sunuldu, kabul ettim. Siyasi hayatımın bir aşamasıdır sadece... ve ne başıdır ne de sonu olacaktır. Değişim ve dönüşüm hedefi olmayan ve bunu gerçekleştiremeyen herhangi bir mevkiin değeri sıfırdır. Dolayısıyla Genel Sekreterlik yapmış, parti MYK’sında görev almış, hayatımın son 25 yılını CTP’nin her kademesinde görev almış biri olarak, siyasi kimlik ve ideolojiye çok önem veren biri olarak bu ve buna benzer görevler toplum içindir anlayışındayım. Değil UBP kurultayını, partimin siyasi hedeflerini yerine getiremezsem zaten burada işim yoktur. UBP kurultayı önce bir bitsin CTP durumu değerlendirir. Toplumsal açıdan ihtiyaç ne ise gerekli değerlendirmeyi yaparız”

“Partimiz düne göre daha iyidir ve daha iyi olmak zorundadır. Olacaktır da”

Akansoy CTP’nin gidişatı hakkında ise “Partimiz düne göre daha iyidir ve daha iyi olmak zorundadır. Olacaktır da…” diyen Akansoy, “CTP hata yapmayacak daha çok çalışacak ve daha iyiye gidecektir. CTP bir geçiş dönemi yaşıyor. İnanıyorum ki taşlar daha da yerine oturacak. Kadrolar arasında var olan olası sıkıntılar da bu dönemde törpülenecek ve birlikte çalışma anlayışı hâkim olacak. Zorundadır” değerlendirmesini yaptı.

“Yatırımcının da vatandaşın da mutlu olabileceği bir düzen”

“Sorumluluk alanınızla ilgili ilk haftanızda spesifik teşhisleriniz var mı?” sorusu karşısında Akansoy, “Kamu çalışanın, bürokrasinin verimli olması demek, devlet dediğimiz aygıtın başarısı demek. Devlet bürokratik hafıza, yasal mevzuat ve bürokratik gelenek demek. Geçmiş yıllardan devreden ciddi anomaliler var: Yasal boşluklar var. Alınmış olan kararlarda ciddi keyfi şeyler var. Bugünden geriye bakıldığında -ve bazı kesimler tarafından referans alındığında- günün yönetimine ‘iyi yöneticilik yapmak’ anlamında iyi örnek olmuyor… Temel sıkıntıyı burada görüyorum. Yeni bir yapılanmaya ihtiyaç var. Bunun kokuları da yavaş yavaş çıkıyor. Bilindiği gibi ülke Fiziki Plan çalışması yapıldı. İmarın, inşaat düzeninin yeniden sağlanabilmesi için kuralları net, yatırımcının da vatandaşın da mutlu olabileceği bir düzenin olabilmesi bakımından bu çok önemli”

“Beyaz Kimlik 39 Bin kişinin yaşamını kolaylaştıracak…”

 “Ayrıca yine hükümet programında yer alan ve bizim mükellefiyetimiz içinde olan yasal düzenlemeler var. Pazartesi geçecek olan Beyaz Kimlik uygulaması var ki bu yaklaşık 39 Bin kişiyi ilgilendiriyor. 39 bin kişi ülkemizde çok daha rahat bir yaşama kavuşacak… Bunu böyle geçici ve sıran bir uygulama olarak asla algılamamamız gerekir. Hukuk düzeninin bir olgusu”

“Beyaz Kimlik yerel seçimlerde oy kullanmalı”

“Beyaz Kimlik sahibi kişilerin en azından hizmet aldıkları ve vergi ödedikleri için yerel seçimlerde oy hakkı” düşüncesine yaklaşımının sorulması üzerine ise Bakan Asım Akansoy, buna şahsen katıldığını ifade ederek bununla ilgili bazı temasları olduğunu, mecliste Seçim ve Halk Oylaması Yasası’nı görüşürken bir düzenleme ile bu durumun yaratılabileceğini kaydetti.

Akansoy, “bu arkadaşlar tarafından gündeme getirilecek” dedi.

“Ülkemizdeki Türkiye kökenlilerin, İçişleri Bakanlığı CTP’ye geçince endişeye kapıldıklarına ilişkin bir kanaat var, bu kapsamda bir mesajınız olur mu?” sorusu üzerine Akansoy “Hiç böyle bir endişeye kapılmasınlar… Bu ülkede vatandaşlar arasında herhangi bir ayrımcılık yapılmasını asla kabul edemem. Vatandaşlığın 1. 2. Sınıfı olmaz. Hepsinin sorunu bizim sorunumuzdur” mesajı verdi.

“Yeni Cezaevi konusunu tamamlamak zorundayım”

Asım Akansoy cezaevinde, gardiyanlara ilgili yapısal sıkıntılara da işaret ederek bu konuda da yasal düzenlemeye gidiliyor olduğunu, öte yandan “yeni bir cezaevi” konusunu da bakan olarak tamamlamak zorunda olduğun kaydetti.

“Bunu hayata geçireceğiz” diyen Akansoy, yeni cezaevi konusunun yer tespiti aşamasının henüz tamamlamış olduğunu da sözlerine ekledi.

“28 belediye çok. Bu konunun üzerine süratle gidebiliriz diye düşünüyorum”

“Sizce 28 Belediye çok mu, ‘bunların bir kısmı birleştirilmeli’ şeklinde geleneksel bir tartışmamamız var, ne düşünüyorsunuz?” sorusunu ise Akansoy, “bence de çoklar: Daha efektif olmalılar ama bunu iyi tartışmak lazım... Çünkü hizmettir söz konusu olan. Bu konunun üzerine süratle gidebiliriz diye düşünüyorum” şeklinde yanıtladı.

“Asgari ücret komisyonu kilitliyor, çözmüyor”

Asgari ücret konusunun bakanlığı uhdesinde olduğunu hatırlatan Asım Akansoy, Asgari Ücret Komisyonunun düzenlenmesi ile ilgili yasa çalışmasının tamamlandığını, gündeme geleceğini ve bu konuda sorun çözen bir mekanizmaya ihtiyaç olduğunu ifade etti.

Akansoy, “komisyon şu haliyle sorunları çözmüyor, kilitliyor. Yasal düzenlemeyi öyle yapmalıyız ki eğer herhangi bir kilitlenme yaşanırsa belli kriterlerle asgari ücret kendiliğinden düzenlensin. Elbette kritik noktalarda sorun çözücü fonksiyon yaratılmalı. Tüm bunlar önümüzde duran şeylerden biri…”

Su tartışması… “Katı duruşlar taraflara bir şey kazandırmaz”

Bir süredir devam eden Suyu Yönetme tartışmaları hakkında ise Akansoy, “Su çok önemli bir konu… Büyük bir yatırım yapılmıştır. Bunu bizim çok iyi yönetmemiz gerekiyor. Bunun mazereti olmaz. Sorumluluğumuz ne ise yerine getirmemiz lazım. Bu konu Türkiye yönetimi ile iyi bir şekilde yönetilmedi.. Dünden bugüne çok daha verimli diyaloglar kurulması gerekiyordu. Taraflar pozisyonlarını katılaştırdı, bu katı duruşlar iki taraf için bir şey kazandırmaz. Bir defa bu katı duruşlarda esnemek lazım. Belediyelerin kısmı sorunları var, yok değil ama ben BESKİ’ye güveniyorum” değerlendirmesini yaptı.

“Çalışma Dairesi’nde makbuzlar karbon kâğıdıyla kesiliyor”

Akansoy ayrıca personel sorununa işaretle “Kamunun yapısal sorunlarının çözülmesi lazım. Örneğin iş güvenliğini denetleyecek müfettiş kişi sayısı Lefkoşa’da 4 tanedir. 4 kişiyle iş güvenliği nasıl denetlenecek? Her alanın kendine göre uzmanlığı vardır yani aktararak da olmuyor. Eğer gerçekten halka ciddi hizmet vermek istiyorsak ada çapında 14 olan müfettiş sayısını optimum nokta olan 25’e çıkarabilmek gerekiyor. Hala Çalışma Dairesi’nde makbuzlar karbon kâğıdıyla kesiliyor. Yıl 2015… Tüm bunları çözmek zorundayız. Bunları çözmek için de kadro gerekiyor. Bu olmayınca hedeflerde sıkıntı yaşanıyor” dedi.

“Var olanı kozmetikle düzeltmeye gelmedim”

Akansoy, bakanlıktaki vizyonunu şu sözlerle özetledi; “Vazifem, vatandaşın görev alanım içinde hızlı, verimli hizmet almasını sağlamak. Bakanlığın herhangi bir dairesine vatandaş girdiğinde mutlu çıkmasını sağlayabilmek. Var olan sorunlara bir de bizim sorun eklemememiz lazım. Bunu yaratmak asli görevimizdir. Çözüm odaklı olmak…

Mesela iş adamlarının ciddi sorunları var. Bunları çözeceğiz. Zamanında hizmet alamıyorlar. Bu ülkede ekonomik sorunlar bu denli büyükken insanların yatırım amaçlı taleplerini anında karşılamamız gerek. Teşvik etmemiz gerek.. Buna çok önem veriyorum.

Bizden kaynaklı sorunları bir an önce gidermek, yeni bir sorun yaratmamak ve bakanlık ve dairelere başvuran insanların zamanında, etkin hizmet almasını sağlamak… Yasal mevzuatta sorun varsa da bunu değiştireceğiz.

Ayrıca paydaşlarla çalışacağız: esnaf ve zanaatkarlar, odalar, müteahhitler bunlar paydaşımızdır. Daha sıkı diyalog içinde olacağız. Her geçen gün elbette ben de resmi daha iyi görüyorum. Korkmadan cesaretle sorunlara eğileceğim. Asla ertelemeyeceğim ve herhangi bir şekilde belirsizliklerin devam etmesine müsaade etmeyeceğim. Belirsizlikler bu dönemde bitecek. Vatandaşlarımızın elbette ciddi beklentileri var. Vatandaşla temas illa ki burada olmaz. Burada bize e-maille, sosyal medyadan, telefondan, mektup yazarak katkı sağlamalarını istiyorum. Lütfen bizi Alo hatlarımızdan arasınlar. Sorunların çözümü için gerekli adım atılacaktır. Var olanı kozmetikle, makyajla düzeltmeye gelmedim”